Kunduzca Muharebesi
Kunduzca Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Timurlu fetihleri, Toktamış-Timur savaşları | |||||||
Timur'un Birinçi Deşt'i Kıpçak Seferi (1391) | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Timur İmparatorluğu | Altın Orda Devleti | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Emir Timur Küregen | Toktamış | ||||||
Güçler | |||||||
300.000[1] | 300-500 bin[2][3] | ||||||
Kayıplar | |||||||
Bilinmiyor | 100 bin[4] |
Kunduzca Muharebesi, Altın Orda Devleti hanı Toktamış ile Timur arasında, (şimdiki Samara Oblastı) Kunduzca Nehri kıyılarında 18 Haziran 1391 tarihinde yapılan muharebe. Toktamış'ın kaybederek ordusunun arta kalanıyla birlikte Volga Bölgesine çekilmesiyle sonuçlanmıştır.
Öncesi
Emir Timur'un desteğiyle 1378'de Altın Orda tahtını ele geçiren Toktamış, birkaç yıl içerisinde ülke içi sorunları çözümleyerek ekonomik ve askeri alanda ülke birliğini sağlamıştır. Kuzey'e yapmış olduğu seferlerle Rusları da itaati altına alan Toktamış, böylece gücünün zirvesine ulaşmıştır. Altın Orda Devletini eski sınırlarına ulaştırmak için; Emir Timur'un kendisine yapmış olduğu yardımları hiçe sayarak, Harezm'i Timurdan istemiştir. İsteğinin kabul edilmemesi üzerine; 1387'de Timur'un çıkmış olduğu Orta Doğu seferini fırsat bilip, Harezmde Kongrat Süleyman Sufiyle anlaşarak isyan başlatmış, Deşt'i Çetadaki Duğlat Emiri Kamarettinle de anlaşarak birleşik ordularıyla birlikte Timur'un oğlu Ömer Şeyh'i Andicanda yenerek Maveraünnehir'i yağmalamıştır. Aynı yıl hedef şaşırtma amacıyla başka bir Altın Orda ordusunu Kafkaslar üzerinden Timurlu hakimiyeti altındaki Derbent ve Şirvan'ı yağmalaması için göndermişse de, bu ordu Timurlu mirzası Miranşah'a yenilerek geri çekilmek zorunda kalmıştır. 1388'de merkezine geri dönen Timur, ilk olarak Harezm'e girmiş, Altın Orda yanlısı Kongratları yenilgiye uğratarak Urgenç'i harabeye çevirmiş ve burada hakimiyetini yenilemiştir. Miran Şah'ın da katılmasıyla ordusunu güçlendiren Timur, 1389 baharında Sapranda bulunan Toktamış üzerine yürümüştür. Fakat Toktamış, uzun süredir seferde olmasından dolayı yorgun ordusunun Timur'a karşı koyamayacağını anlayarak, Sapran'ı terk etmiş ve Deşt'i Kıpçak bozkırına geri çekilmiştir. 1390 yılı sonlarında Toktamış üzerine sefere çıkan Timur, kışı Taşkentte geçirerek 1391 yılı Ocak ayı sonunda Otrar'a varmıştır. Burada Toktamış'ın elçileriyle görüşen Timur, onun özür dileklerini kabul etmeyerek elçileri geri göndermiş ve Toktamış'ın yerini tespit edebilmek için gizlice onları takip ettirmiştir. Timur'un üzerine geldiğini haber alan Toktamış, düşman ordusunu yıpratmak için Deşt'i Kıpçakta otlak alanları tahrip ederek geri çekilmeye başlamıştır. 1391 Mart ayında Sarı Su Nehrini geçen Timur, Mayıs ayında ise Ural Nehrini geçerek ilerleyişini sürdürmüştür. Bozkırda ordusuna iaşe bulmakta zorlanmasına rağmen azimle ilerleyişine devam eden Timur, Şerafeddin Ali Yezdi'nin Zafernamesinde aktardığı bilgilere göre; geceleyin ordusunun yeri gözcüler tarafından tespit edilemesin diye çadır kurulmasını ve ateş yakılmasını dahi menetmiştir. Ayrıca Timur, Toktamışla savaşmadan önce onun tuğ beyi ile anlaşarak savaş sırasında tuğu ters çevirmesini emretmiştir. Bu haber üzerine Toktamışla yorgun olarak savaşma konusunda fikir ayrılıkları bulunan komutanlarıyla yeniden fikir birliğini saylayan Timur, 18 Haziran 1391'de Kunduzca Nehri kıyısında Altın Orda ordusuyla karşılaşmıştır.
Savaş
Timur ordusunu alışılmış üçlü sistemden (merkez, sağ, sol) farklı olarak, kendi tasarladığı 7 kol düzenine göre tanzim etmiştir. Merkezde 8.000 kişiyi 2 kanat rezervli olarak torunu Ebu Bekir komutasına veren Timur, ordunun sol koluna oğlu Ömer Şeyh'i, sağ koluna ise Miran Şah'ı tayin etmiştir. Timurlu ordusunun yolda yıpranmasından kaynaklanan güç eksikliğinin, aldığı istihbaratlar sayesinde sol kolda bulunan Sulduz kabilesine ait birliklerde olduğunu öğrenen Toktamış, savaş sırasında saldırı ağırlığını Timurlu ordusunun sol koluna vermiştir.
Savaş, büyük bir şiddetle başladı. İki taraf da görülmemiş bir cengaverlikle savaşıyorlardı. İki taraf da çok ağır kayıplar verdiler. Bir aralık Toktamış, karşı hücuma geçerek Timur'un ordusuna çok ağır bir darbe indirdi. Öyle ki Timur'un birlikleri neredeyse dağılmaya yüz tutmuştu.[5]
Ancak Altın Ordu askerlerinin tüm saldırıları çökmekte olan sol kola Timur'un bizzat müdahalesiyle geri püskürtüldü. Savaş öncesinde yapılan anlaşmaya göre Toktamış'a ihanet eden tuğ beyi, savaş sırasında Altın Orda tuğunu ters çevirerek, Toktamış'ın geri çekildiği izlenimini yarattı. Timur ise, bu olayın ardından kendi askerlerini "düşman kaçtı" diye bağıra çağıra genel taarruza geçirdi. Çıkan kargaşa ortamında aniden geri çekilmeye başlayan ordusuna komuta edemeyen Toktamış, bozguna uğrayan ordusunu bırakarak savaş meydanını terk etti.
Sonrası
Kazanılan zaferin ardından yorgun olan ordusunu 26 gün süren bir şenlikle ödüllendiren Timur, ordusunu daha fazla yormamak için Toktamış'ı takip etmemiştir. Savaş alanında yüklü miktarda ganimet elde eden Timur, geldiği yoldan ülke merkezi Semerkand'a geri dönmüştür.
Dış kaynaklar
- Şerafeddin Ali Yezdi, Zafername
- Şakirov, Aslan (2010). Timur’un Günlüğü “Tüzükat-ı Timur”. İnsan Yayınları. ISBN 975-506-018-9.
Kaynakça
- ^ Karsakpay Yazıtı
- ^ Muhammed Verdiyev, Altın Orda Devleti`nde Nasıreddin Toktamış Han Dönemi (1379-1397), s.139. kaynağından arşivlendi
- ^ Ivanin, Mikhail Ignatʹevich (1994). Ikki bui︠u︡k sarkarda: Chingizkhon va Amir Temur (Özbekçe). Ŭzbekiston Respublikasi Fanlar akademii︠a︡sining "Fan" nashriëti. s. 195. ISBN 978-5-648-01970-6. 21 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2024.
- ^ Tarih II Orta zamanlar, s. 134 sayfa 21 Nisan 2024 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ Ahmet Şimşirgil, Otağ II: Emir Timur. s. 108.