Antropoloji ya da insan bilimi, geçmiş ve günümüz topluluklarında yaşayan insanların çeşitli yönlerini inceleyen bilim dalı. İnsanın kültürel ve fiziki yapısını araştıran antropoloji, insanlık tarihinin en eski dönemlerinin aydınlatılmasına yardımcı olur. Bu bilim, insanı kültürel, toplumsal ve biyolojik çeşitliliği içinde anlamaya; insanlığın başlangıcından beri toplulukların çeşitli koşullara nasıl uyarlandığını, bu uyarlanma biçimlerinin nasıl gelişip değiştiğini, çeşitli küresel olayların nasıl dönüştüğünü görmeye ve göstermeye çalışır.
Arkeoloji, arkeolojik yöntemlerle ortaya çıkarılmış kültürleri, sosyoloji, coğrafya, tarih, etnoloji, antropoloji, nümizmatik, filoloji, gibi birçok bilim dalından yararlanarak araştıran ve inceleyen bilim dalıdır. Türkçeye yanlış bir şekilde "kazıbilim" olarak çevrilmiş olsa da kazı, arkeolojik araştırma yöntemlerinden sadece bir tanesidir. Arkeoloji asıl olarak insanlığın kültürel geçmişini, kültürlerin değişimini ve birbirleriyle ilişkilerini inceler.
Kültür veya ekin, toplumların kendilerine özgü olan ve gelecek nesillere aktardıkları maddi veya manevi her şey.
Cinsiyet, erillik ve dişilik arasında farklılık gösteren özellikler aralığı veya bağlama göre, bu özellikler biyolojik cinsiyeti ve cinsiyete dayalı toplumsal yapıları kapsayabilir.
Frankfurt okulu, Almanya'da 1923 yılında kurulan ve sosyoloji, siyaset bilimi, psikanaliz, tarih, estetik, felsefe, müzikoloji gibi farklı disiplinlerden insanları bir araya getiren Toplumsal Araştırma Enstitüsü'nün bir düşünce akımı olarak ifade edilmesidir. Okulun genel yaklaşım biçimi eleştirel teori olarak adlandırılmaktadır.
Ulucak Höyüğü, İzmir yakınlarında, Ankara yolu üzerinde, Kemalpaşa'nın 7 km kuzeybatısındaki Ulucak köyünde bulunan bir arkeolojik yerleşimdir. İzmir sınırları içinde bilinen ilk çiftçi köy yerleşimidir.
Halk bilimi veya folklor, bir ülkede veya bölgede yaşayan halkın kültür ürünlerini, sözlü edebiyatını, geleneklerini, törelerini, inançlarını, mutfağını, müziğini, oyunlarını, halk hekimliğini inceleyerek bunların birbirleriyle ilişkilerini belirten, kaynak, evrim, yayılım, değişim, etkileşim vb. sorunlarını çözmeye, sonuç, kural, kuram ve yasaları bulmaya çalışan bilim dalıdır.
Alt kültür, bir kültür içindeki bir grup insandır. Hâkim kültürle bağlantısını koparmadan ancak çeşitli önemli noktalarda ayrılarak gelişen bir kültür “alt kültür” olarak tanımlanır.
Kültür tarihi belirli dönemlerin, ülkelerin ya da toplulukların düşünsel ve kültürel özelliklerini inceleyen bir bilim dalıdır.
Leo Strauss, Alman Yahudisi kökenli Amerikalı siyaset felsefecisi. Strauss 1930'larda nazilerden kaçarak ABD'ye göç etti. Ernst Cassirer'den ders aldı. Eski bir neo-con olan Fukuyama'ya göre Strauss hakkında söylenen pek çok şey gerçeği yansıtmamaktadır. Kimi çevrelerde ABD'deki Neo-con akımın fikir babası olarak kabul edilmektedir.
Irkçılık, farklı bir ırk veya etnik kökene sahip oldukları için diğer insanlara yönelik önyargı, ayrımcılık veya düşmanlıktır. Irkçılık davranışını gösteren kişiye ise ırkçı adı verilmektedir.
Metropol kelimesi, Yunanca μητρόπολις mētropolis meter ve polis kelimelerinin birleşiminden oluşan meterpolis kelimesinin kısaltılması ile oluşmuştur ve anakent anlamına gelir.
Ulus ya da Millet çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, gelenek ve görenek birliği olan insanların oluşturduğu topluluk. Milleti etnik gruptan ayıran şey, daha politik olmasıdır. Etnik milliyetçiler milleti etnisite ile aynı anlamda kullanırlarken, sivil milliyetçiler ise milleti anayasal bir şekilde kullanırlar, kültürel milliyetçiler ise milletin tanımını gelenek ve görenekle belirlerler.
Ari ırk, 19. yüzyılın sonlarında Proto-Hint-Avrupa mirasına sahip insanları ırksal gruplarla tanımlamak için ortaya çıkmış ve artık kullanılmayan bir tarihsel ırk kavramıdır. Antropolojik, tarihi ve arkeolojik kanıtlar bu kavramın geçerliliğini desteklememektedir. Kavram, Proto-Hint-Avrupa dilini ilk konuşanların insanlığın üstün bir örneğinin belirgin ataları olduğu ve günümüze kadar onların soyundan gelenlerin Sami ve Hamitik ırklarının yanı sıra Kafkas ırkının bir alt ırkını ya da kendine özgü başka bir ırkı oluşturduğu düşüncesinden türemiştir. Günümüzde, bu gruplar arasındaki yakın genetik benzerlik ve karmaşık karşılıklı ilişkiler nedeniyle, insan popülasyon gruplarını kategorize etmeye yönelik bu taksonomik yaklaşımın yanlış yönlendirilmiş ve biyolojik olarak anlamsız olduğu düşünülmektedir. Irk, kültür ve dilin izomorfizmi, modern akademisyenler tarafından hatalı bir anlayış olarak reddedilmiştir. Ari ırk kavramı 19. yüzyıl boyunca Arthur de Gobineau, Richard Wagner ve bilimsel ırkçılığı daha sonra Nazi ırkçı ideolojisini etkileyen Houston Stewart Chamberlain gibi çeşitli ırkçı ve antisemitik yazarlar tarafından benimsenmiştir. 1930'lara gelindiğinde, kavram hem Nazizm hem de Nordizm ile ilişkilendirilmiş ve Aryan ırkını "üstün ırk" olarak tasvir eden, Aryan olmayanları ırksal olarak aşağı ve yok edilmesi gereken varoluşsal bir tehdit olarak gören beyaz üstünlükçü Aryanizm ideolojisini desteklemek için kullanılmıştır. Bu fikirler Nazi Almanyası'nda Holokost'a yol açan devlet ideolojisinin önemli bir parçasını oluşturmuştur.
Küreselleşme ya da globalleşme, ürünlerin, fikirlerin, kültürlerin ve dünya görüşlerinin alışverişinden doğan bir uluslararası bütünleşme sürecidir.
Etnik milliyetçilik, etno-milliyetçilik ya da mikro milliyetçilik, milliyetin etnisite açısından tanımlandığı bir milliyetçilik biçimidir. Millî kimliği oluşturan, kültür, tarih ve ülkü birliği gibi hakim kültür unsurların oluşturduğu millî şuur yerine; boy, aşiret, kabile, mezhep ve etniklik gibi dar kapsamlı bir şuuru benimseyen etnosentrik milliyetçilik görüşüdür.
Jeopolitik, siyasi coğrafyadan doğan bir bilim dalıdır. Bu bilim siyasi coğrafyanın devletlere sağladığı avantaj ve dezavantajları inceler.
Yayılmacılık ya da difüzyonizm yüksek kültür ve uygarlıkların bir ana kaynaktan göçler ve yayılmalar sonucu oluştuğunu ileri süren görüştür. Kültürün yayılması ve gelişmesi konusunu açıklamak için kullanılan bu kültürel teori, zaman zaman birbirinden çok uzak iki kültür veya toplum arasında da meydana gelebilir. Yayılmacılık teorisinin en kabul edilen iddialarından birisi kültürel yeniliklerin sadece nadiren keşfedildiği yahut baştan varedildiğini, aksine bunların diğer yüksek kültürlerden alındığını söyler. Bu teoriye göre iki farklı kültür arasındaki benzerlikler, bu iki kültürün birbirleri ile olan ilişkileri baz alınarak açıklanabilmektedir.
Franz Uri Boas modern antropolojinin kurucusu ve antropolojideki bütüncü yaklaşımı kişiliğinde de bulunduran Alman kökenli Amerikan vatandaşı dilbilimci ve etnolog. Antropoloji'nin ABD'de yerleşmesinde öncü olmuştur
Kültürel Alan, Latince ‘’colere’’ kelimesinden türetilen kültür kelimesi, en genel haliyle bireylerin maddi-manevi, soyut ve somut olan her türlü alışkanlığını ve yaşam tarzını kapsayan müzik gibi sanatsal faaliyetlerin de dahil olduğu özellikleri anlatır.