İçeriğe atla

Kulleys Kilisesi

Koordinatlar: 15°21′14″K 44°13′05″D / 15.35389°K 44.21806°D / 15.35389; 44.21806
Kulleys Kilisesi
Kilisenin kalıntılarına ait 1942 tarihli bir fotoğraf.
Harita
Temel bilgiler
KonumSan'a, Yemen
Koordinatlar15°21′14″K 44°13′05″D / 15.35389°K 44.21806°D / 15.35389; 44.21806
İnançOryantal Ortodoksluk
DurumYıkılmış
Mimari
Mimari türKilise
Tamamlanma6. yüzyıl

Kulleys Kilisesi[1] veya Kalîs Kilisesi,[1] Yemen'in San'a şehrinde 527 ile 560'ların sonları arasında Yemen kralı Ebrehe tarafından inşa edilmiş bir Miafizit Hristiyan kilisesiydi. Kilisenin gösterişli süslemeleri, kiliseyi Mekke'deki Kâbe ile rekabete sokarak önemli bir hac yeri haline getirmişti. Ebrehe bu kiliseye benzer olarak Necran'da Beni Haris kabilesi için, Taif'te Benî Sakif kabilesi için ve Yemen'de Beni Hemdan kabilesi için de kiliseler inşa ettirmişti.

Arkaplan

Himyar Krallığı'nın hükümdarı Zu Nuvas tarafından Necran'daki Hristiyan topluluğunun katledilmesinin ardından, Aksum'un Miafizit kralı Kaleb, 520 yılında Yemen krallığına cezalandırıcı bir sefere girişerek dindaşlarının intikamını almaya çalıştı. Zu Nuvas tahttan indirildi ve öldürüldü. Akabinde Kaleb, bir Hristiyan Himyar olan Sumyafa'yı (Esimiphaios) Yemen bölgesinin genel valisi olarak atadı. Ancak 535 civarında Sumyafa, Yemen'e yerleşen ve Kaleb'e haraç vermeyen Etiyopyalıların desteğiyle Aksumlu komutan Ebrehe tarafından tahttan indirildi. Kaleb, Ebrehe'nin üzerine bir ordu göndermesine rağmen bu kuvvet dağılarak Ebrehe'nin saflarına katıldı. Akabinde Yemen'in yönetimi tamamen Ebrehe tarafından ele geçirildi.[2][3]

İnşaat

Ebrehe, halkının çoğunluğu Yahudi olan krallığında Hristiyanlığı yaymaya çalışırken bir yandan da Arap çoktanrıcılığının önemli bir dini merkezi olan Mekke'deki Kâbe'ye düşmanca bir tavır sergilemeye başladı. Bu nedenle San'a'da Kulleys Kilisesi'nin inşa edilmesini emretti. Böylece bütün Araplar'ı kutsal saydıkları Kâbe yerine bu kiliseyi tavaf etmeye zorlamak, aynı zamanda Mekkeliler'in giderek gelişen ticari faaliyetlerine engel olmak ve San'a'yı hem dini hem ticari bir merkez haline getirmek istiyordu.[1] İnşaat için hem Aksum'a hem de Bizans İmparatorluğu'na mektuplar gönderilerek mermer, usta ve mozaik talep edildi. O dönemde İslam öncesi Arabistan ve Etiyopya'da mozaik yapma geleneğinin olmaması ve Bizanslıların diplomatik hedeflere ulaşmak için mozaikçileri sık sık kullanması, Bizanslıların bu talebi olumlu karşıladığını doğrular. Tarihçi Prokopius, İmparator I. Justinianus döneminde Ebrehe'ye bir elçi gönderildiğini ve kilisenin inşasının 527 ile 560'ların sonları arasında olduğunu kaydeder.[4]

Kilise, Marib'te bulunan eski bir kaleden getirilen yeşil, sarı, beyaz ve siyah taşlar kullanılarak yapılmıştır. Kapı bronz veya bakırdan yapılmışken kilisenin girişinde mermer bir merdiven vardı. Kilise beyt, eyvan ve kubbe olarak bilinen üç ayrı mimari unsuru birleştirmişti. 427'de yayınlanan ve üzerine basılabilecek yerlere haç konulmasını yasaklayan bir Bizans fermanı dikkate alındığında, haçların duvarlara yerleştirilmiş olması muhtemeldir. Dekorasyonun geri kalanı, değerli taşlar ve haçlarla iç içe geçmiş altın panellerle birleştirilmiş değerli ahşap ve fildişinden oluşuyordu. Tarihçiler, anikonik Suriye ve Filistin mozaik geleneklerinde yaygın olarak karşılaşılan bir stil olan figüratif temsillere bu kilisede atıfta bulunmazlar.[5]

İnşaatın tamamlanmasından sonra Ebrehe çeşitli bölgelere propagandacılar göndererek mabedi ziyaret etmeleri için halkı San'a'ya çağırdı.[1] Fakat bu kilisenin, İbrahim'den beri kutsal saydıkları Kâbe'nin yerine geçirilmek istenmesini hazmedemeyenler tarafından kiliseye saldırıda bulunuldu.[1] Bunun üzere Ebrehe bazı kabilelere ve Mekke'ye seferler düzenledi.[1][6] 685 yılında halifelik için hak iddiasında bulunan Abdullah bin Zübeyr, Mescid-i Haram'ın yeniden dekore edilmesinde kullanmak amacıyla kiliseden üç sütun ve birkaç mozaik aldı. Bu, İslam mimarisinde mozaiklerin kullanımının kaydedilen ilk örneklerinden oldu. Kilisenin Abbasi halifesi Mansûr saltanatına (754-775) kadar ayakta kaldığı ve yağmalandığı kaydedilmiştir.[5][7]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f Fayda, Mustafa. "FİL VAK'ASI". islamansiklopedisi.org.tr. 14 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2023. 
  2. ^ Munro-Hay 1991, s. 57.
  3. ^ King 1980, s. 37.
  4. ^ King 1980, ss. 37–39.
  5. ^ a b King 1980, ss. 37–40.
  6. ^ Schulz, Matthias (21 Aralık 2012). "Buried Christian Empire Casts New Light on Early Islam". spiegel.de. 21 Aralık 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2023. 
  7. ^ Guidetti 2009, s. 9.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ayasofya</span> Osmanlı döneminden kalma büyük cami ve eski Bizans Ortodoks patrik katedrali

Ayasofya, resmî adıyla Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, İstanbul'da kiliseden camiye çevrilmiş önemli bir tarihî yapıdır. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından, 532-537 yılları arasında İstanbul'un tarihî yarımadasındaki eski şehir merkezine inşa ettirilmiş bazilika planlı bir patrik katedrali olmuştur. 1453 yılında İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethedilmesinden sonra II. Mehmed tarafından camiye dönüştürülmüştür. Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında yayımlanan kararname ile tadilat çalışmasına alınmış, 1935 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile müzeye dönüştürülme kararı alınıp müzeye dönüştürülmüş, kazı ve tadilat çalışmaları başlatılmış ve 1935'ten 2020'ye kadar müze olarak hizmet vermiştir. 2020 yılında ise tekrar camiye çevrilmiştir. 2024 yılında caminin üst katı ücretli bir müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Böylelikle Ayasofya'nın alt katı cami, üst katı müze olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Yemen</span> Orta Doğuda yer alan bir ülke

Yemen, resmî adıyla Yemen Cumhuriyeti, Orta Doğu'da yer alan bir ülke. Kuzeyinde Suudi Arabistan, kuzeydoğusunda Umman ile komşudur. Batısını Eritre ve Cibuti, güneybatısını Somali çevreler. Yemen; 555.000 km2 yüz ölçümüne sahiptir ve 1.200 km uzunluğunda sahil şeridiyle Arap Yarımadası'nın güney ucunda yer almaktadır. Güneyinde Hint Okyanusu'nun uzantısı Aden Körfezi, kuzeyinde Kızıldeniz, güneybatısında ise bu ikisini ayıran Babülmendep Boğazı bulunmaktadır. Yemen'in Umman Denizi ile Kızıldeniz'de en büyükleri Haniş ve Sokotra olmak üzere 200'e yakın adası bulunmaktadır. En büyük şehri ve başkenti San'a'dır. 2022 yılı itibarıyla Yemen'in nüfusunun yaklaşık 31 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Yemen; Arap Birliği, Birleşmiş Milletler, Bağlantısızlar Hareketi ve İslam İşbirliği Teşkilatı üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Kâbe</span> İslamın kıblesi

Kâbe, bazen Kâbe-i Şerif, olarak anılan, İslam'ın en önemli camisi, Suudi Arabistan'ın Mekke kentindeki Mescid-i Haram'ın merkezinde yer alan bir yapıdır. İslam'ın en kutsal yeridir. Müslümanlar tarafından Beytullah olarak isimlendirilir ve namaz ibadetinin yerine getirilmesinde Müslümanlar için kıbledir.

<span class="mw-page-title-main">Arap mitolojisi</span>

Arap mitolojisi, Arapların İslamiyet öncesi çoktanrıcı inanç ve söylencelerini konu almakla birlikte Hristiyan, Yahudi ve İran dinlerinin de etkisinde kalmıştır. Samilerin bir kolu olan Arapların mitolojisinin bir özelliği de Sümer ve Mezopotamya mitolojisiyle devamlılık konumunda olmasıdır. Toplumların yaşamlarında bir sonraki kültür öncekileri yok etmez, Kutsal anlatılar alındıkları kaynaktan birtakım değişimlerle gelecek nesillere aktarılır ve devam ettirilir. Ayrıca o dönemde çevre bölgelerde yaşayan toplulukların mitolojileri ve inançları da Arap mitolojisiyle büyük oranda etkileşim gösterir. Arapların inanç sistemlerini oluşturmada diğer semitik toplumlarla etkileşim çok önemli roller oynamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Balatlar Kilisesi</span> Türkiyenin kuzeyinde bir Bizans kilisesi

Balatlar Kilisesi ya da Sinope Koimesis Kilisesi Sinop'un Ada mahallesinde Yusufoğlu Aralığı'nda Bizans döneminden kalma bir kilisedir. 3.062 m²'lik alanı kapsayan kilise MS 660 yılında yapılmış dikdörtgen planlı bir bazilikadır. Roma dönemindeki ilk inşasında bir hamam olarak hizmet ettiği düşünülen bu yapı kompleksi 6.-7. yüzyıllarda kilise, 11-13. yüzyıllar arasında tahıl deposu, Anadolu Selçukluları ya da kentin Osmanlılarının eline geçmesinden sonra yerli Hristiyan halka bırakılarak Meryem ve Baş Melek Mikail’in birlikte anıldığı bir manastıra dönüştürülmüştür. 1920’lere gelindiğinde ibadetin yanı sıra mezarlık olarak da kullanılmıştır.

Fil Yılı ya da Fil Olayı, İslam tarihinde, yaklaşık olarak 570 yılında yaşandığı rivayet edilen bir olaydan dolayı verilen isimdir. İslam tarihine göre, İslam peygamberi Muhammed bu olaydan az bir zaman sonra, 571 yılında doğmuştur.

<span class="mw-page-title-main">IV. Aleksios</span> Bizans imparatoru

IV. Aleksios Angelos veya IV. Alexius Angelus, Ağustos 1203 ile Ocak 1204 yılları arasında Bizans imparatoru olarak babası II. İsaakios ile eşit yetkilerle ortak imparatorluk yapmıştır. İmparator II. İsaakios'un birinci karısı İrini'nin oğludur. Babası doğumundan sonra 1185'te bir darbe ile tahta çıkmış ve 1195'te tahttan bir saray darbesi ile indirilmiştir. Saray darbesini yapan amcası III. Aleksios olup, 1203'te bir Venedik donanması ile Konstatinopolis'e getirilen Dördüncü Haçlı Seferi sırasında Latin ve Venedik ordularının 1203'te ilk hücumundan sonra amcası tahtan indirilip; II. İsaakios ve oğlu IV. Aleksios tahta geçirilmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">İkonoklazm</span> aşırılıkçı pagan karşıtı bir eylemler silsilesi

İkonoklazm, bir kültürün kendi dini ikona ve diğer sembollerine ya da anıtlarına dini ya da politik güdülerle planlı saldırısıdır. Sıklıkla iç politik ya da dini değişimlerin ana parçasıdır. Genellikle, İspanyolların Amerika'nın fethinde yaptıkları gibi, bir kültürün diğer bir kültürün resimlerini yok etmesinden ayrılır. Bu terim, bir hükümdarın ölmesi ya da iktidardan düşmesinden sonra, özellikle onun resimlerinin yok edilmesini kapsamaz., örneğin Antik Mısır'da Akhenaten.

<span class="mw-page-title-main">Edessa</span> Helenistik dönemde kurulan antik bir şehir

Edessa, Yukarı Mezopotamya'da, Seleukos İmparatorluğu'nun kurucusu Kral Selevkos I Nicator tarafından Helenistik dönemde kurulan antik bir şehir (polis) idi. Daha sonra Osroene Krallığı'nın başkenti oldu ve Roma eyaleti Osroene'nin başkenti olarak devam etti. Geç Antik Çağ'da, Hristiyan öğreniminin önde gelen merkezi ve Edessa Katekistik Okulu'nun merkezi oldu. Haçlı Seferleri sırasında, Edessa Kontluğu'nun başkentiydi.

Arap Yarımadası'ndaki Yahudi kabileler, İslam'dan önce Arap Yarımadası'nda yaşamını sürdürmüş Mizrahi Yahudi gruplarıydı. Bu kabilelerin atalarının İbrani olup olmadığı yüzde yüz belli değildir. Yahudi geleneğinde Rehabitler gibi göçebe kavimlerin antik zamanlarda Yahudiliğe geçtiğinden bahsedilir.

<span class="mw-page-title-main">Ebrehe</span> Yemen kralı

Abraha (Abreha olarak da yazılır, aynı zamanda Araplarda Ebrahah el-Aşram olarak da bilinir, bir Aksum generalidir ve sonradan Aksum Krallığı'nın Güney Arabistan genel valisi olarak hüküm sürer; büyük ölçüde Aksumi desteğine dayanması ve krallığını Aksum adetleri ve dini ile yönetmesine rağmen, kendisini Himyar'ın Kralı ilan eder. Abraha, MS 531 den MS 555 'e kadar günümüz Arabistan ve Yemen'inin çoğunu yönetir.

<span class="mw-page-title-main">Aksum Krallığı</span> Günümüzdeki Kuzey Etiyopya ve Eritrenin Tigray Bölgesinde hüküm sürmüş devlet

Aksum Krallığı, Günümüzde kuzey Etiyopya ve Eritre'de Tigray Bölgesi'nde yer alan kadim krallıktır. Aksum imparatorlar, güçlü krallıklardı ve kendilerini kralların kralı, Aksum, Himyar, Raydan, Saba, Salhen, Tsiyamo, Beca ve Kuş'un kralı haline getirdiler. Aksumitler tarafından yönetim M.S. 100 ile M.S. 940 yılları arasındaydı. Siyaset, Aksum kentinde yoğunlaşmıştı ve M.Ö. 4. yüzyılda ön-Aksumit Demir Çağı döneminden başlayarak büyüdü, M.S. 1. yüzyılda öne çıktı. Aksum, Roma İmparatorluğu ile Kadim Hindistan arasındaki ticari rotada önemli bir oyuncu oldu. Aksumit hükümdarlarının kendi Aksumit para birimlerini bastırmaları azalan Kuş Krallığı üzerindeki hegemonyalarını belirlemeleri yanında ticareti de kolaylaştırdı. Ayrıca Arap Yarımadası'ndaki krallık siyasetine düzenli olarak müdahil oldular ve nihayetinde bölge üzerindeki yönetimi Himyar Krallığı'nın fethi ile genişlettiler. Maniheizm peygamberi Mani Aksum'u Pers, Roma ve Çin yanında zamanının dört büyük gücünden biri olarak görüyordu.

<span class="mw-page-title-main">Araplaşma</span> Arap olmayan bir bölgenin fethi ile nüfusta Arap etkisinin artması

Araplaşma, Arap olmayan bir bölgenin fethi ile Arap olmayan nüfusta Arap etkisinin artmasını, Arap dilinin, kültürünün, kimliğinin kademeli olarak benimsenmesini tarif eder. İslam dini ve bunlarla ilişkili olarak İslam'a dayanan sosyo-politik düzen ile Arapça bir kitap olan Kur'an Araplaşmada merkezi bir rol oynamıştır. Ve Bu, genellikle fethedilen topraklarda İslamileştirme ile beraber ilerlemiştir. Genel olarak, Arap orijinli unsurlar, fethedilen medeniyetlerden oluşan çeşitli unsurlarla çeşitli şekillerde birleşti. Araplaştırma; Irak, Suriye, Sudan, Moritanya, Cezayir ve Libya'daki Arap milliyetçisi rejimler tarafından Arap yerleşimlerini genişletme, Arap dışındaki azınlıkların sınır dışı edilmeleri ve Arap olmayan nüfusta Arap kimlik ve kültürünün uygulanmasını, özellikle eğitimde Arapça olmayan anadillere izin vermemek gibi yöntemler ile modern çağlarda da devam etti.

<span class="mw-page-title-main">Lahmîler</span> Antik Arap monarşisi

Lahmî Krallığı ya da Benû Lehm, 300 ile 602 yılları arasında başkenti Hîre olan güney Irak'ta hüküm sürmüş Arap krallığı. Aralıklı ama genellikle Sasani İmparatorluğu'nun müttefiki ve kukla devletiydi ve Bizans-Sasani savaşlarına katılmıştır. Lahmî Krallığı daha ziyade Arap edebiyatını çeşitli suretlerle etkilemiş olmasıyla tanınmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Aya Tekla Yeraltı Kilisesi</span> Mersin, Silifke yakınlarındaki bir yeraltı kilisesi öreni

Aya Tekla Yeraltı Kilisesi (Meryemlik) Mersin ilinin Silifke ilçesi yakınlarında yer alan bir yeraltı kilisesi örenidir.

<span class="mw-page-title-main">Panagia Vlaherna Meryem Ana Ayazması</span>

Panagia Vlaherna Meryem Ana Ayazması, İstanbul Fatih'te bulunan bir Bizans kilisesi ve ayazmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed'in Mekke dönemi</span> İslam peygamberi Muhammedin Mekke hayatı

İslam peygamberi Muhammed, 622 yılındaki hicrete kadar yaşamının ilk 52 yılında (570-622) Mekke'de yaşadı. Hayatının bu döneminde çobanlık ve yoğun olarak da ticaretle uğraştı. Peygamberlik ilanıyla peygamberlik görevi, Hatice bint Hüveylid ile evlenmesi ve Hatice'nin ölümünden sonra Sevde bint Zem'a ile evlenmesi bu dönemde gerçekleşmiştir.

Mekke tarihi, Mekke kentinde geçen olayları kapsar. Mekke, tarihi boyunca pek çok devlete ev sahipliği yapsa da bu devletler genelde İslam devletiydi. Mekke, İslam dinin kutsal kentidir. Kâbe, Mekke tarihinin şekillenmesinde etkili olmuştu. Mekke ilk başta Arap kabilleleri tarafından kontrol edilmiş daha sonraları Muhammed tarafından fethedilmiştir. Dört Halife, Emevi Hanedanlığı, Abbasi Hanedanlığı, Fatımiler ve Osmanlı İmparatorluğunun idaresinde kalmıştı. Modern zamanda ise Hicaz Emirliği ve şu anda Suudi Arabistan'ın kontrolündedir. İslam tarihi boyunca Hac görevi için müslümanlar, Mekke'ye gitmiş ve İslam devletleri Mekke'ye gidişi kolaylaştırmak için bazı yerlere dinlenme yerleri kurmuşlardır.

<span class="mw-page-title-main">Kosmas ve Damianos</span>

Cosmas ve Damianus Suriye'deki Kiros (Cyrrhus) kentinde hekimlik yapan Arap kökenli ikiz kardeşler, şehit edilmişlerdir. Aziz olarak anılırlar, yorutları Ortodoks Kilisesi'nde Temmuz 15'te, Katolik Kilisesi'nde 26 Eylül'dedir.

Haris bin Cebele, Bizans İmparatorluğu'nun doğu sınırında yaşayan, İslam öncesi Arap Hıristiyan kabilesi olan Gassaniler'in kralıdır. Bu isimdeki beşinci Gassani hükümdarıdır, y. 528'den 569'a kadar, herhangi bir Hristiyan Arap hükümdarı arasında en uzun saltanat sürendir ve Pers-Roma savaşlarında ve Süryani Ortodoks Kilisesi'nin işlerinde önemli bir rol oynamıştır. Bizans'a yaptığı hizmetlerden dolayı patrikios ve vir gloriosissimus unvanını almıştır.