İçeriğe atla

Kulbastı

Kulbastı – Türk, Altay ve Kafkas mitolojilerinde kötü bir varlık ve onun neden olduğu ızdırap verici, korkunç görüntü, halüsinasyon.

Özellikleri

Gulyabani ile bağlantılı bir kavramdır. Aleybanı (Alyabani) ve Kuleybanı (Kulyabani) bir ikili oluştururlar. Aleybanı, Albastı'nın Fars kültürüyle etkileşiminin bir ürünüdür. Aynı şekilde Gulyabani de Kulbastı/Gulbastı'nın ("Ghoul"un) bir yansımasıdır. Ortadoğu kültürlerinde Gul insanları aldatan ve sonra da öldüren kötü ruh veya canavar olarak yer alır. Issız yerlerde ve çöllerde insanların üzerine binerek öldürdüğü düşünülür.[1] Bazı toplumlar kadın kılığında olduğuna, bazıları ise gündüzleri mezarda uyuyup geceleri dolaştığına inanırlar.[2] Tüylü, çok büyük ve pis kokulu olduğu söylenir. Sümer, Türk, Fars, Arap ve Mezopotamya kültürlerinin tamamında ortak bir motif haline gelmiştir. Kökeninin tam olarak nerede olduğunu tespit etmek çok zordur. Ayrıca birebir “Kulbastı” biçimiyle Adıge diline de geçmiştir. Sümercede yer alan tabirler ile bağlantısı olduğu açıktır.

  1. Ala Hul: Şeytani Tanrı.
  2. Dingir Hul: Şeytani Tanrı.
  3. Mulla Hul: Şeytani İblis.
  4. Utuk Hul: Şeytani Ruh.
  5. Gigim Hul: Şeytani Ruh.
  6. Gidim Hul: Şeytani Hayalet.
  7. Maskım Hul: Şeytani Cin.[3]

Etimoloji

(Kul/Gul) kökünden türemiştir. Kullanmak fiili ile aynı kökten gelir. "Gul" sözcüğü vahşi hayvan anlamına da gelir. Moğolca "Gal" (ateş) ve Türkçe Al/Hal/Hul köküyle de ilgilidir.[]

Dipnotlar

  1. ^ Türk Söylence Sözlüğü, Deniz Karakurt, Türkiye, 2011 (OTRS: CC BY-SA 3.0) 27 Aralık 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ "Türk Mitoloji Sözlüğü, Pınar Karaca (Gulyabani)" (PDF). 3 Aralık 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 12 Ocak 2012. 
  3. ^ "Sümerian Dictionary". 22 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2012. 

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Şeytan</span> birçok din ve mitolojide yer alan ruhani varlık

Şeytan, Tanrı'ya veya dünyaya karşı duran kötü bir varlıktır. Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam'da dünyadaki kötülüklerin baş faili olarak kabul edilir. Diğer dinlerde ve kültürlerde, Şeytan mutlak kötülük fikrini taşıyan bir varlık olabilir.

Alazlama veya dağlama, Türk ve Altay halk kültüründe Ateş Tedavisi. Yalazlama olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Gulyabani</span> gezginlere ve yolculara uğrayıp onları mahveden canavar

Gulyabani veya Gul-i beyabani orijinal söyleyişiyle de karşımıza çıkan bu hayalî varlık, gezginlere ve yolculara uğrayıp onları mahveden canavardır. Daha sonraları Anadolu kültüründe ahubabayla beraber anılmaya başlamış ve insan yediği düşünülen kocaman, uzun sakallı ve asalı bir dev olarak betimlenmiştir.

Yek, Türk ve Altay halk inancında İblis. Yeg veya Yiğ olarak da bilinir. İnsanoğlunu yoldan çıkaran ve kötülüğün simgesi olan varlık. Tanrı'ya isyan etmiştir. Kısa boylu ve güçlü bir varlıktır. Alemin karanlık güçlerini temsil eder. Yerin altında yaşar. Yaka adlı kötü ruh ile de bağlantılıdır. Çak denilen yine Şeytan anlamını içeren sözcük ile de ilişkili görünmektedir. ayrıca bu sözcükle bağlantılı hastalık adları vardır. Yiğ verem, Yiğnik ise dizanteri demektir. Bulgar kültüründe Yaga adlı bir cadı figürü vardır. 'Kötü ruh, şeytanın yarattığı hastalık, zarar verme' gibi anlamları da vardır. Başka sözlüklerde 'ig' ve 'iklig' biçiminde geçen ve hastalık anlamı da bulunur. Maniheizm'de yine şeytan anlamında kullanılmıştır.

Abası Yakut mitolojisinde, kötülükleri simgelediklerine inanılan ve korunmak için kendilerine kurbanlar sunulan, kötü ruhlara verilen ad.

<span class="mw-page-title-main">Al Ana</span> Türk, Altay, Tatar, Yakut ve Moğol mitolojilerinde Kötülük Tanrıçası

Al Ana, Türk, Altay, Tatar, Yakut ve Moğol mitolojilerinde Kötülük Tanrıçasıdır. Hal Ana olarak da bilinir. Kızıl renkli giysileri olan, kızıl saçlı bir kadındır. Kötücül ruhlar olan Albıslar kendisine bağlıdır. Çirkin, saçları dağınık, gözleri kanlı, uzun tırnaklı, uzun boylu, çok kuvvetli olarak tanımlanır. Deveyle güreşebilecek kadar uzun olduğu söylenir. Bazen Albıs ile özdeş olarak düşünülür fakat aslında tüm Albısların başı ve yöneticisidir. Türk halk anlayışında de Al Ana karşılığında Al Ata şeklinde eril bir varlık bulunmaz. Fakat Moğollaradaki Gal Han kökensel benzerlik itibarıyla Ala Ana'nın yansıması olarak düşünülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Albastı</span>

Albastı - Türk ve Altay mitolojilerinde bir çeşit kötü ruh ve onun neden olduğu ruh çarpması. Albıs’ın neden olduğu ruh hastalığı.

Aza - Türk, Altay, Yakut, Çuvaş ve Moğol mitolojisinde kötü ruh. Asa şeklinde de söylenir. Moğollar Ada derler. Azalar biçiminde çoğul olarak kullanılır.

Bastı - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde kabus cini. Bastırık da denilir. İnsanların kâbus görmesi, halsizleşmesi, korkuyla uyanması, sonrasında nefesinin kesilmesi bu kötücül ruh ile bağlantılı görülür. Anadolu Türkçesinde "Bastırık" doğrudan doğruya kâbus demektir. Aynı zamanda hapishane veya hücre anlamlarına da gelir. Değişik şekillere girebilir. Kedi kılığına bürünmeyi çok sever. Kazakçada kâbus "Bastırılu" demektir. Bastıyla ilgili aşağıdaki varlık adları dikkate değerdir.

  1. Albastı: "Aleybanı, Alyabani." Uzun boylu, beyaz tenli ve çıplak olarak tasvir edilen şeytani dişi varlık. Albıs ile özdeştir.
  2. Kulbastı: "Kuleybanı, Gulyabani." Gündüzleri mezarda uyuyup geceleri kalktığına inanılır. Tüylü, çok büyük ve pis kokulu olarak betimlenir.
  3. Karabastı: Kâbus, kötü rüya. Kâbus cini olarak da bilinir. Geceleri insanların göğüslerine çökerek soluklarını keser.
  4. Sarıbastı: Sara hastalığı. Sarı giysili bir kadın şeklindedir.

Çak - Türk ve altay mitolojilerinde kötü ruh. Şeytan. Çek, Şek veya Çekir olarak da bilinir.

Çor - Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe Cin demektir. Çer, Çur, Şor, Şar, Çora, Çura şeklinde de ifade edilir. Moğolcada Çotgor, Çutgur, Çutkur, Çetger, Çetker, Çidkür, Südkür, Sötkör olarak söylenir. Gözle görülemeyen, ateşten yaratılmış varlık.

Yel Ata - Türk, Altay, Tatar ve Macar mitolojilerinde rüzgâr tanrısı. Cel (Çel, Şil, Cil) Ata da denir. Macarlar Szel Atya (Yel Ata) veya Szel Kraly (Yel Kralı) adı da verirler.

Yılan Ata – Türk ve Altay mitolojisinde Yılan Tanrı. Çılan Ata da denir. Yılanların kendisinden türediği efsanevi yaratık.

Kam, Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe büyücü din büyüğü, Şaman. "Gam" veya "Ham" olarak da söylenir. Topluluklarda doğaüstü güçlerle iletişime geçtiğine inanılan din büyüğü.

İrle Han - Türk ve Altay mitolojisinde Ölüler Tanrısı. Yeraltında yaşar. Yeraltındaki evi kırk köşelidir. Evinin önündeki dokuz çam ağacına dokuz oğlu atlarını bağlar. Bazen Erlik Han ile aynı Tanrı olarak düşünülür. Kendisine konur renkli bir atla konur renkli bir inek kurban edilir.

Karabasan – Türk halk kültüründe Kâbus ve buna neden olan varlık. Karabasma (Garabasma) da denir.

Körmöz, Türk ve Altay halk inancında ve mitolojisinde melek ve hayalet anlamına gelen sözcük. Körmös, Kürmös veya Körümes de denir.

Kovuç – Türk, Yakut, Kırgız ve Altay şamanizminde Şeytan çıkarma, Cin kovma, Şeytan kovalama (egzorsizm) anlamlarına gelen bir sözcüktür.

Karamat - Türk, Çuvaş ve Anadolu halk kültüründe Kâbus Cini. Keremet veya Karımıt da denir. "Karav" olarak da bilinir. Kâbuslara neden olan ve bunun sonucunda hezeyan ve psikolojik bozukluklar ortaya çıkaran kötücül varlık.

<span class="mw-page-title-main">Ören İyesi</span>

Ören İyesi – Türk, Tatar, Altay ve Çuvaş mitolojilerinde Harabe Ruhu. Üren İyesi olarak da söylenir. Peg İyesi, Kıyrağan İyesi veya Çaldıbar İyesi de denir. Harabenin koruyucu ruhudur. Uygarlığın bozulma sınırları olarak görülür. Ölümle iç içe olan ve korkulan yerlerdir. Bu nedenle tıpkı mezarlıklar gibi ölü alanlar olarak algılanırlar. Örenler de, bir anlamda yapıların ölüleri ve onların mezarlarıdır. Buralarda sabaha kadar bilinmeyen ışıklar yanar ve müzik sesleri gelir.