
Arkeoloji, arkeolojik yöntemlerle ortaya çıkarılmış kültürleri, sosyoloji, coğrafya, tarih, etnoloji, antropoloji, nümizmatik, filoloji, gibi birçok bilim dalından yararlanarak araştıran ve inceleyen bilim dalıdır. Türkçeye yanlış bir şekilde "kazıbilim" olarak çevrilmiş olsa da kazı, arkeolojik araştırma yöntemlerinden sadece bir tanesidir. Arkeoloji asıl olarak insanlığın kültürel geçmişini, kültürlerin değişimini ve birbirleriyle ilişkilerini inceler.

Truva, Kaz Dağı (İda) eteklerinde tarihî bir kenttir. Çanakkale il sınırları içinde, günümüzde Hisarlık olarak adlandırılan arkeolojik bölgede yer alır.

Pergamon, günümüzde İzmir iline bağlı Bergama ilçesinin merkezinin yerinde kurulu antik kentin adıdır. Pergamon, eski çağlarda Misya bölgesinin önemli merkezlerinden biriydi. MÖ 282-133 arasında da Pergamon Krallığı'nın başkentiydi. Pergamon adı, bir söylence kahramanı olan Pergamos'tan gelir. Pergamos'un, Teuthrania kralını öldürdükten sonra kenti ele geçirdiği ve kendi adını verdiği sanılır. Başka bir söylenceye göre de Teuthrania Kralı Grynos savaşta Pergamos'tan yardım istemiş, zaferden sonra iki kent kurdurarak birine onun onuruna Pergamon, ötekine de Gryneion adını vermiştir.

Tlos bugün Muğla'nın Seydikemer ilçesi yakınlarında yer alan kadim bir Likya kentiydi. Likya'nın en önemli yerleşimlerinden biri olan Tlos Antik Kenti, Fethiye İlçesi’nin yaklaşık 42 km doğusundaki Yaka Köyü sınırları içerisinde kalmaktadır. Bölgenin en yüksek dağları olan Akdağlar'ın (Kragos) sarp batı yamaçlarında başlayan antik yerleşim, Eşen Nehri'nin getirdiği alüvyonlarla oluşmuş vadi düzlüğüne kadar ulaşır. Ayrıca güneydeki Saklıkent Kanyonu ile kuzey yönde bulunan Kemer Beldesi antik kentin egemenlik sınırlarını çizer.

Pınara. Seydikemer yakınlarındaki Likya antik kenti.

Letoon, Fethiye yakınlarındaki antik kent. Fethiye - Kaş karayolunun 65. kilometresinde Kumluova Köyü yakınında bulunmaktadır. Şair Ovidius'un anlattığı bir öyküye göre kent, Zeus'tan hamile kalan Leto'nun adına kurulmuştur. Kentte en eski yerleşim izleri MÖ 7. yüzyıla kadar gider. Kalıntılar ve ele geçen kitabeler buranın dinsel ve politik bir alan olduğunu göstermektedir. Ören yeri merkezinde yan yana üç tapınak bulunmaktadır. Bunlardan en kuzeydeki Leto, ortadaki Artemis, güneyindeki Apollon'a adanmıştır. Tapınakların güneybatısında bir çeşme, hemen doğusunda kilise yer almaktadır. Kentin kuzeyinde Stoa ile arkasını kısmen doğal yamaca dayamış Helenistik Döneme ait tiyatro bulunmaktadır. Letoon MS 7. yüzyılda terk edilmiştir.

Halikarnas, Günümüzde Muğla'nın Bodrum ilçesinde bulunan, Karya dönemine ait antik yerleşimdir.

Patara, Antalya'nın Kaş ilçesinin Kalkan beldesi yakınlarındaki bir Likya kentidir ve Likya Birliği'nin başkentliğini yapmıştır. Likya Birliği'nin üç oy hakkına sahip altı kentinden biridir. Likya birliği toplantıları kentte bulunan birliğin meclis binasında yapılmaktaydı.

Antifellos veya Antiphellos, başlangıçta Habesos olarak bilinen, Likya'da yer alan antik bir kıyı kentiydi. Kentin Yunanca adının ilk kez M.Ö. 4. yüzyıla ait bir yazıtta geçtiği görülmektedir. İlk olarak Likyalılar tarafından yerleşilen şehir, M.Ö. 6. yüzyılda Persler tarafından işgal edildi. Yunanlar döneminde önem kazanıp yakınlarındaki iç bölge kenti Phellos’un limanı olarak hizmet verdi. Ancak, Phellos önemini yitirdikçe Antifellos bölgenin en büyük kenti haline gelip kendi parasını basma yetkisine sahip olmuştu. Roma döneminde ise 141 yılında bölgeyi tahrip eden deprem sonrası yeniden inşa edilmesine yardımcı olan Rhodiapolis'li hayırsever Opramoas'tan mali destek aldı.
İsinda, Antalya ili Kaş ilçesi yakınlarında bulunan antik Likya kenti.
Istlada, Antalya ili Kaş ilçesi yakınlarında bulunan Likya antik kentidir.

Misis (Mopsuestia), Ceyhan Nehri kenarında, tarihi İpek Yolu üzerinde kurulu bir antik şehir.

Likya veya Lisiya , M.Ö. 15-14. yüzyıldan M.Ö. 546'ya kadar Anadolu'nun Teke Yarımadası'nda varlık göstermiş ulustur. Likya, aynı zamanda bu bölgedeki antik kentlerin oluşturduğu bir federasyon ve daha sonra da Roma İmparatorluğu’nun bir eyaletidir. "Işık Ülkesi" anlamına gelen Likya, Antalya ve Muğla illeri ile Burdur ilinin iç kısımlarında, Akdeniz'e sınır olan bir bölgede yer alıyordu. Antik Mısır'ın Geç Tunç Çağı kayıtları ve Hitit İmparatorluğu'na ait tarihi belgelerde adından bahsedilen bir devlettir. Hitit kayıtlarında adı Lukka olarak geçmektedir.

Myra, günümüzde Antalya ilinin Demre ilçesinin bulunduğu yörede yer alan antik bir Likya kentidir. Alacadağ, Akdağlar (Massikytos) ve Ege Denizi arasında Demre Çayı (Myros) tarafından taşınan toprakla oluşmuş verimli alüvyon ovasına kurulmuştur.

Etenna, Manavgat'ta bulunan bir antik şehir. Manavgat'tan 31 km. uzakta denizden 900 m. yüksekte kurulu Etenna antik kentinde, çam ormanları içerisinde bulunan Antik kalıntıların içinde ilk dikkati çeken, kenti çevreleyen şehir surlarıdır. Pamfilya özelliğinden ziyade, kalıntılar diğer kıyı Antik kentlerine göre bir Pisidya kenti özelliği taşımaktadır. Bu akropol kent yöre halkınca "Dedekalesi" olarak isimlendirilmiştir.

Pydnai, Muğla ilinin Seydikemer ilçesi yakınlarındaki Patara kumsalının batı ucunda Eşen çayı ile Gelidonya Burnu arasında yer alan terk edilmiş bir Helenistik dönem kalesidir. Likya'nın en önemli şehri olan Ksanthos'a giden yolu korumak için inşa edilmiş olup, tatlı su kaynaklarına ve gemilerin güvenli bir şekilde yanaşabileceği bir alana yakın olması nedeniyle stratejik bir konuma sahiptir. Kale Romalılar tarafından kontrol edilirken, 3. yüzyılda Stadiasmus Maris Magni'de ve Ptolemaios'un Coğrafya adlı eserinde anılmıştır.. Bizans döneminde ise yerel Hristiyan nüfusu yağmacılara karşı korumak için kalenin savunma duvarları kullanılmıştır.

Simena, Antalya ilinin Kaş - Demre arasında yer alan, günümüzde Kaleköy olarak adlandırılan antik Likya kenti.

Sidyma, Muğla'nın Seydikemer ilçesinde bulunan bir Likya antik kentidir.

Nereidler Anıtı, Likya antik bölgesinde bir şehir olan Ksanthos bölgesinde bulunan bir heykel mezardır. Yontulmuş frizlerle süslü bir kaidenin üzerinde yer alan Yunan tapınağı planlı bir anıt mezardır. MÖ 4. yüzyılın başlarında kral Arbinas'a ait bir mezar olarak inşa edildiği düşünülüyor.

Sir Charles Fellows günümüz Türkiye'sinde sayısız keşif gezisiyle tanınan İngiliz bir arkeolog ve gezgindir.