İçeriğe atla

Kriton Dinçmen

Kriton Dinçmen
Doğum18 Şubat 1924
İstanbul, Türkiye
Ölüm27 Ağustos 2008 (84 yaşında)
Kocaeli, Türkiye
MilliyetTürkiye
Eğitimİstanbul Tıp Fakültesi
MeslekPsikiyatr, akademisyen

Kriton Dinçmen, Türk psikiyatrist, akademisyen ve yazar.

İlk yılları ve eğitimi

Kriton Dinçmen, 18 Şubat 1924'te Alkitea Hanım ile Anastas Dinçmen'in oğlu olarak İstanbul, Heybeliada’da dünyaya geldi. Pertevniyal Lisesi mezunu olan Kriton Dinçmen,1948 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’ni bitirdi ve sonrasında İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri ve Nöroloji Klinikleri’nde ihtisasını tamamladı.

Kariyeri

Tıbbı kariyeri

Dinçmen, aynı fakültenin Psikiyatri Kliniği başasistanlığına tayin oldu ve başasistanlığı sırasında elde ettiği bir burs ile 1961’de Amerika’ya giderek New Jersey, Long Branch, Monmouth Medical Center’de Dinamik Psikiyatri sahasında çalıştı. Daha sonra sırasıyla, Maryland’da Crownsville State Hospital ve keza Maryland, Baltimore’da The Johns Hopkins Hospital’in Psychosomatic Medicine Department’ında servis şefi, araştırıcı ve “visiting psychiatrist’” unvanları ile çalışmalarda bulundu. Bu süre içinde Disease of the Nervous System, International Journal of Neuropsychiatry gibi Amerikan tıp dergilerinde birçok çalışma ve makale yayımladı, yayınlarının bir bölümü Excerpta Medica ve Digest of Neurology and Psychiatry gibi diğer dergilerde yayınlandı ve yabancı ve yerli araştırmacılar tarafından atıfta bulunuldu.1965’te Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde çalışmaya başlayan Dinçmen, 1972’de ABD’de St. Louis’deki Missouri Institute of Psychiatry adındaki kuruluştan davet aldı ve araştırma danışmanı unvanı ile araştırmalara katıldı. Bakırköy Akıl Hastanesi’nde klinik şefi olarak uzun süre çalışan Dinçmen, 1982-1994 yılları arasında T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu’nun Adli Psikiyatri çalışmalarını yürüten 4. İhtisas Kurulu Başkanlığı görevinde bulundu; 1990-1998 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nde öğretim üyesi olarak görev yaptı.

Doçentlik unvanını, 1990 yılında, 66 yaşında ve mesleğinin 42. yılında, meslektaşlarının gıyabında yaptıkları YÖK başvurusu sonucu bir emri vaki ile girdiği sınavla almıştı. 2001 yılına kadar Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Adli Psikiyatri derslerini sürdürdü. Dinçmen’in ulusal ve uluslararası tıbbi kongre ve dergilerde yayımlanmış birçok çalışma ve yazısının nöropsikiyatri konusunda kitaplar yayınladı.

Yazarlık

Dinçmen, bir psikiyatr ve akademisyen olduğu kadar, edebiyat ve kültür alanı ile de ilgilenmiş, varoluşçu felsefeyi savunmuştur. Dinçmen aynı zamanda çoğu Yunancadan olmak üzere, bir dizi eseri Türkçeye kazandırmıştır. Öykü yazarlığı, çevirmenlik ve felsefe alanlarına psikiyatri deneyimi ve bilgilerini aktarmıştır.

Hiçliğe Övgü yapıtında Dinçmen varoluşçu felsefeden beslenen dünya görüşünü belirtmiştir:[1]

Ben Vefa’yım…Siz insanların en az bildiği, bilmeyi de en az istediklerinizden biriyim. Ben, hep en sonda ortaya çıkarım. Sizlerin coşku ve duygularınızın sakinleşip yatışmasından, problemlerinizin halledilip küllenmesinden sonra görünürüm. Benim ortaya çıkışım, çoğu kez sizlerin mutluluğunu ve huzurunu gölgeler… Çünkü, meselenin çözülmüş olması ile size gelir ve kanatlarımın çırpıntıları ile duymakta olduğunuz mutluluğun bir bedeli olduğunu sizlere hatırlatırım. Siz mutluluktan uçarken, ben size, bu mutluluğunuz nedeniyle, insan olmanızın bir ifadesi olarak, bu mutluluğu tatmanıza yardım edene karşı, hiçbir zaman ve hiçbir şekilde ödeyemeyeceğiz bir borcunuz olduğunu hatırlatırım. Bu borcun hatırlanması sizi hiçbir zaman o kişinin esiri haline getirmez. Zaten, böyle bir borcun olduğunu hatırlayabilen kimse insandır; ve, böyle olunca da, hiçbir insan hiçbir şekilde hiçbir kimsenin esiri olarak kendisini hissedemez. Vefa, sizi esir almayan bir borçtur; insandaki karar serbestisini bozmayan, aklınızı çelmeyen, sizin insan olma gururunuzdan hiçbir şey çalmayan, kişiliğinizin yapısından hiçbir ödün vermenizi istemeyen bir borçtur! Sizi insan yapan bir borçtur. Ve, o borcun karşılığını verdiğinizde de, hissetmekte olduğunuz mutluluk kat ve kat artacaktır… Meselenizin halledilmiş olmasının size vermiş olduğu mutluluğun yanında, size, insan olmanızın gururlu mutluluğu da katılacaktır ”Vefakar" insanların çoğunlukta olduğu ortamlarda çalışmak dileğiyle…

Özel hayatı

Kriton Dinçmen'in Yasemin, Ümit ve Başar olmak üzere üç (manevi) çocuğu vardır.

Ölüm

Dinçmen, 27 Ağustos 2008 günü tedavi gördüğü Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Bedenini diseksiyon çalışmaları için İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı’na bağışladı. Dinçmen ölümünden sonra yayımlanmak üzere yazdığı teşekkür ilanı 28 Ağustos 2008 günlü Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlandı; ölüm ilanı, meslektaşlarına ve eşi Reyhan hanıma teşekkür ettikten sonra “hayatımda rastladığım herkese teşekkür ederim” şeklinde bitmekteydi.[2][3][4][5][6][7]

Eserleri

Öyküler

  • Benimle Son Defa Dans Eder misiniz? (1990)
  • Symphonia Kakophonica (1992)
  • Hiçlikle Randevu (1993)
  • Hüzünlü İntermezzo (1995)
  • Hiçliğe Övgü (1998)

Şiirler

  • İnsan Dizeleri (1998),
  • Ütopya' ya Çağrı (2000)

Romanlar

  • Heybeli'de Tanrı ve Adam (2003)
  • Beethoven'li Ölüm (2007; ise “insanların ruhi problemeleri olur da, ruhların insani problemi olmaz mı?”)

Deneme

  • Hüzünlü İntermezzo (2000)
  • Utopia'ya Topos Ararken (2003)

Araştırma

  • 600'lü Yıllardan 1461'e (2004)

Çeviri

  • Şehir Düştü (Bizanslı Tarihçi Francis’ten, 1992)
  • Romanos Diogenis: İstanbul'a Yollar Açılırken (Pavlos Karolidis'ten, 1993)
  • Ölüler Bekler (roman, Dido Sotiriyu'dan, 1995)
  • Sapho’nun Şiirleri (1994)
  • Aşilin Nişanlısı (A. Zei'den, 1997)
  • Deli (Cibran'dan, 1997)
  • Haçlı Seferleri (H.A. Nomiku'dan, 1997)
  • Ankaralı Dört Hanım (C. Farrére'den, 1999)
  • Övgüler Olsun Sana (O. Elytis'ten, 1999)
  • Lokantamızda Prens ve Prensesler Daima Taze ve Bol Masal Sosu İle Sunulur (Lili Zografu'dan çeviri, 2000, öyküler)
  • Benzersiz Mevlâna (Yunancadan, Panayatopulos'tan, 2000)
  • Milena (J. Cerna'dan, 2000)
  • Hayat Mezarda – Savaşın Kitabı (2003: Stratis Mirilivis: Pis, iğrenç acımasız doymaz bir kudurmuşlukla insan eti yiyen bir canavarla çarpışıyor insan!...Savaş'la...)

Mesleki Yapıtları

  • Nöroloji El Kitabı (1977)
  • Deskriptiv ve Dinamik Psikiyatri (1981)
  • Adli Psikiyatri (1984)
  • Psikiyatri (2004)
  • Psikiyatri / Psikosomatik Tıp (2005)
  • Psykhiatria ve Mythos (2006)

Kaynakça

  1. ^ Dinçmen K. Hiçliğe Övgü. 2.basım, Sy.25, Telos Yayınevi, 1998
  2. ^ Vitrindekiler, Cumhuriyet Kitap, 22.10.1998
  3. ^ Türkiye Kültür ve Sanat Yıllığı, 2009
  4. ^ Türk Edebiyatçıları 08.03.2020
  5. ^ Fakülte 13 Şubat 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Dergisi Sayı :3, 03.11.2008
  6. ^ Balcı 1 Eylül 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Y. Adli Tıp ve Doç. Dr. Kriton Dinçmen. Medimagazin 24.03.2008
  7. ^ Umut B. Turan: Söyleşi (2002)

İlgili Araştırma Makaleleri

Ötanazi, bir kişinin veya bir hayvanın yaşamını, yaşamlarının dayanılamayacak durumda olarak algılanması sebebiyle, acısız veya çok az acıtan bir ölümcül enjeksiyon yaparak, yüksek dozda ilaç vererek veya kişiyi yaşam destek ünitesinden ayırarak sonlandırmak. Ötanazi uygulaması bu üçü dışında farklı formlarda da olabilir; örneğin pasif ötanaziye kişinin tedavi edilebilecek ama ölümcül bir bulaşıcı hastalığının tedavi edilmeyerek kişinin, pasif olarak, ölümüne yol açılması dahildir. Ötanazinin farklı tipleri farklı yasal uygulamalara tabidir. Pasif ötanazi genelde birçok ülkede, farklı koşullar altında yasalken, aktif ötanazi çoğu ülkede yasaktır. Genellikle ötanazi başlığı altında tartışılan hekim destekli intihar genel olarak yasa dışı olmakla birlikte, Amerika Birleşik Devletleri'nin Washington, Oregon, Montana ve Vermont eyaletlerinde yasaldır. Aktif ötanazi Türkiye'de yasal değildir. Yürürlükte olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'na göre, hastaya ötanazi uygulayan fail (hekim), tasarlayarak (taammüden) adam öldürme hükümlerine göre yargılanır ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılır. Bazı ülkelerde ötanazi yasal olmasa da, ötanazi faili cezaya çarptırılmaz.

<span class="mw-page-title-main">Behçet Uz</span> Türk politikacı ve pediatrist

Ömer Behçet Uz, Türk tıp doktoru ve 1931-1941 yılları arasında İzmir Belediye Başkanlığı, ardından iki dönem Sağlık Bakanlığı yapmış devlet ve hizmet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Kemal Sayar</span> Türk psikiyatr ve yazar

M. Kemal Sayar, Türk psikiyatri hekimi (psikiyatr), yazar.

Nusret Karasu Türk tıp doktoru, akademisyen, asker ve devlet adamı.

Toksöz Bayram Karasu, Türk psikiyatrist, psikanalist ve yazar.

Necdet Ünüvar,, Türk akademisyen, bürokrat ve siyasetçi. 14 Ağustos 2020 tarihli Cumhurbaşkanı kararıyla Ankara Üniversitesi rektörlüğüne atanmıştır.

Tevfik Salim Sağlam, Ali Tevfik Salim, Türk bilim insanı, askeri hekim.

<span class="mw-page-title-main">Bayındır Sağlık Grubu</span>

Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Holding'e bağlı olarak, ilk kez Bayındır Tıp Merkezi adıyla Ankara'nın Söğütözü semtinde 15 Temmuz 1992 yılında hizmete başlamıştır. Daha sonra Bayındır Hastanesi olarak anılmaya başlamıştır.

Anal dönem psikoseksüel gelişim evrelerinin ikincisidir. Oral dönemi izleyen evredir. Genellikle 12.-36. aylar arasında görülür; oral dönemin uzadığı çocuklarda bir süre 48.aya dek uzanabilir. Süperego gelişmeye başlar. Oral dönemin bitiminden sonra, dış dünya ile olan ilgi ve ilişkisini vücudunun başka bir bölgesiyle sürdürülür. Doyum kaynağı anüstür (makat). Bebekler anal evrede dışkısını tutma yeteneği elde eder. Dışkısını tutmak veya bırakmaktan haz duyar. Çocuğun yaşamının ilk 3 yılını kapsayan bu iki dönem içinde, sevgi objesi kendi vücududur ve sevgisinin kendisine yöneltir; sevgilisi kendisidir. Bu nedenle, çocuğun yaşamındaki ilk 3 yıl “birinci otoerotik dönem” olarak nitelendirilir.

Oğuz Polat,, Türk hekim, yazar.

Mustafa Hayrullah Diker, Türk doktor, asker, akademisyen, siyasetçi.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi 3 Temmuz 2000 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile kurulmuş bir tıp fakültesidir. Fakülte 2007 yılından itibaren öğrencilerine Çanakkale’de eğitim vermeye başlamıştır. ÇOMÜ Tıp Fakültesi Çanakkale ilinde bulunan tek üçüncü basamak sağlık kuruluşudur.

İsmail Engin Geçtan, Türk psikiyatri mütehassısı hekim, akademisyen ve yazar.

Halil İbrahim Bahar Türk şair, yazar, editör

<span class="mw-page-title-main">Aaron T. Beck</span> Amerikalı ruh hekimi (1921 – 2021)

Aaron Temkin Beck, Amerikalı psikiyatr. Bilişsel davranışçı terapinin kurucusu olarak kabul edilmektedir. 1954 yılında geçtiği Pensilvanya Üniversitesi'nin psikiyatri bölümünde vefatına kadar emekli öğretim üyesi olarak çalışmalarına devam etmekteydi. Ayrıca Beck, dört çocuğundan birisi olan, Dr. Judith Beck tarafından yönetilen bir araştırma ve eğitim merkezi olan, Beck Enstitüsü'nün de kurucusudur.

<span class="mw-page-title-main">Haydarpaşa Numune Hastanesi</span> Hastane

Haydarpaşa Numune Hastanesi veya resmi adıyla İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Üsküdar'da yer alan tarihi bir hastanedir.

Fatma Müfide Kazım Küley, Türk doktordur.

Nöropsikiyatri ya da organik psikiyatri, sinir sistemi hastalıklarına atfedilebilen zihinsel bozukluklarla ilgilenen bir tıp dalıdır. Ortak eğitim almış olan psikiyatri ve nöroloji disiplinlerinden önce geldi ancak psikiyatri ve nöroloji daha sonra bölünmüş ve tipik olarak ayrı ayrı uygulanmaktadır. Bununla birlikte, nöropsikiyatri büyüyen bir psikiyatri uzmanlığı haline gelmiştir ve aynı zamanda nöropsikoloji ve davranışsal nöroloji alanlarıyla da yakından ilişkilidir.

<span class="mw-page-title-main">Erdinç Öztürk</span>

Erdinç Öztürk, Türk akademisyen ve klinik psikoloji profesörü. İstanbul Üniversitesi - İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalında klinik psikolog olarak yirmi yıl çalışmış ve travma kökenli yüzlerce dissosiyatif bozukluk vakasını tedavi etmiş olan Öztürk, 2015'ten bu yana İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa Adli Tıp ve Adli Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Ana Bilim Başkanı olarak bilimsel faaliyetlerini sürdürmektedir.

Hacettepe Erişkin Hastanesi; Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri bünyesinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı olarak hizmet veren bir üniversite hastanesidir. Bünyesinde hizmet veren yaklaşık 800 hekim ve 730 yatak kapasitesi ile Ankara'daki en büyük sağlık kuruluşlarından biridir. Ayda ortalama 60.000 hastanın başvurduğu hastanede dünya standartlarına uygun olarak kalp, karaciğer ve böbrek nakli yapılmaktadır.