İçeriğe atla

Kraniyofasiyal yarıklar

Yarık dudak

Kraniyofasiyal yarıklar, kraniyofasiyal malformasyonların en önemlilerinden biridir; baş-boyun ve yüz bölgesinin oluşma ve gelişme aşamalarındaki aksamalar ya da sapmalar sonucu ortaya çıkan yapısal ve işlevsel bozuklukların önemli bir bölümünü oluştururlar. Embriyolojik kökenlerine göre; nöral tüp kökenli anomaliler, 1. ve 2. farengeal ark (brankial yarık) kökenli malformasyonlar, ektodermal displaziler söz konusudur.[1][2][3][4][5][6]

Etyoloji

Sendromlarda karşımıza çıkan yarıkların bir bölümü, kalıtsal bir genetik tablonun bileşenlerinden biridir; söz konusu kalıtsal sendromların dışında, fetüsteki bir gen mutasyonunun benzer malformasyonlara yol açabildiği bilinmektedir. Bu açıdan yapılan değerlendirmeler, genetik duyarlılığın ve çevresel faktörlerin etkileşimini göstermektedir; buna göre, genetik olarak duyarlı olan fetüslerde çevresel herhangi bir faktör yarık oluşmasını tetiklemektedir (“multifaktöryel etki”). Baş-boyun-çene bölgesinin en sık görülen malformasyonu olan çene-yüz yarıklarının yarısından fazlası sendroma-özgü olmayan (izole) olgulardır. Bu tür olgular genellikle sekonder ya da idiopatiktir. Sekonder olgularda, gebelikte kullanılan bazı ilaçlar (valproik asit) ile alkol, tütün vb madde bağımlılıkları ve folat eksikliği gibi çevresel faktörler etkilidir. İlk bebekte oluşan bir çene-yüz yarığı, ikinci bebek için de büyük bir olasılıktır.[4][7][8][9][10][11][12]

Üstçenede paramedian yarık

Baş-boyun oluşmasında birincil etkinliği olan farengeal arklar, intrauterin yaşamın 4. haftasında, nöral krest hücrelerinin bölgeye göçüyle birlikte birlikte belirmeye başlar. Orofasiyal yarıklar, çene-yüz bölgesinin oluşmaya başladığı 4.-6. haftada görülmeye başlar. Kafa tabanı ve boyun bölgesi 7.haftada şekillenir. Mezodermden oluşan arkların iç yüzlerinde endoderm, dış yüzlerindeyse ektorderm bulunur. Nöral krest hücrelerinin proliferasyonu ve mezodermal hücrelerin yoğunlaşmasıyla, her arkın ortasında kıkırdak dokusu oluşur. 1.ark kıkırdağı Meckel kıkırdağı, 2. Ark Reichert kıkırdağı adını alır. Her arkta, o arka özgü biri motor, öteki sensitif iki sinir dalı, arter-ven ikilisi, kıkırdak dokusu ve kas bileşenleri vardır.[10][13][14][15]

Konjenital anomalilerin çoğunluğu, çene ve yüz gelişiminin intrauterin dönemdeki evrelerinde 1. ve 2. farengeal (brankiyal) arklardaki genetik programların aksamasının sonucudur. Söz konusu arklardan kökenli malformasyonların çene kemiklerini, orbitaları, kulakları, kafatası kemiklerinin bazı bölümlerini etkilediği gözlenir. Çene-yüz anomalilerinin bir bölümü ise, tüm iskelet sisteminin etkilendiği kalıtsal hastalıklarda saptanan bulgular arasında yer alır.[15][16]

Yarık (cleft) olarak tanımlanan defektler, embriyolojik dönemde karşılıklı gelerek birbirleriyle birleşmesi gereken farengeal ark bileşenlerinin buluşamaması ve kaynaşamaması sonrasında ortaya çıkmaktadır; bu yetersizliklerin temelinde 4 ana neden vardır:[3][15]

a)  Farengeal ark bileşenlerinin oluşum defektleri,

b)  Farengeal ark bileşenlerinin buluşma defektleri,

c)  Farengeal ark bileşenlerinin kaynaşma defektleri (yetersiz apoptozis),

d)  Kaynaşmış olan farengeal ark bileşenlerinin sonradan yırtılması (aşırı apoptozis).

Görüldüğü gibi, son iki nedeninin kökeninde farengeal ark bileşenlerinin apoptozisle ilgili sorunları öne çıkmaktadır.

Sınıflandırma

Baş-boyun bölgesi yarıklarının anatomik yerleşimlerine göre yapılan sınıflandırmalarında, kraniyal yarıklar (kraniyal eklem açıklıkları), kraniyofasiyal yarıklar (kranyum ve yüz bileşenlerinin yarıkları), maksillofasiyal yarıklar (çene ve yüz bileşenlenlerinin yarıkları) ve orofasiyal yarıklar (ağız ve yüz bileşenlerinin yarıkları) gibi çeşitli bakış açılarına rastlanır. Kraniyal yarıkların en somut bulgusu ensefalosel türü malformasyonlardır. Kraniyal yarıklarda ensefalosel bulgusuna ek olarak maksillofasiyal yarıklar da saptanır; holoprosensefali, kraniyosinostoz grubu malformasyonlar, makrosefali ve mikrosefali gibi kraniyofasiyal anomaliler de görülebilmektedir. Maksillofasiyal grup olgularında, orta çizgide ya da yanlarda oluşan burun-dudak-yanak-göz kapağı yarıkları ile çene yarıkları görülür.[1][2] Orofasiyal yarıklar; yarık dudak, yarık damak, yarık dudak+yarık damak, yarık uvula (uvula bifida), dil yarıkları, farinks yarıkları gibi malformasyonlardır; altçene yarığı da bu grupta yer alır. Çenelerdeki güçlü yarık çizgilerinin üzerindeki dişlerde eksiklik olabilir. Orofasiyal yarıkların herhangi biri, hastada saptanan tek anomali olabileceği gibi multipl konjenital anomaliler içeren bir sendromun bulgularından biri olabilir.[17][18][19]

Günümüzde, baş-boyun bölgesinde saptanan yarıkların sınıflandırılmasında, özellikle Plastik Cerrahi açısından yapılan çeşitli öneriler vardır. İlk sınıflandırma Morian tarafından 1886’da, kraniyofasiyal malformasyonların önemli bir türü olan orofasiyal (çene-yüz) yarıklar için yapılmıştır.[17]

Bu çabayı, 1962 yılında Harkins tarafından maksillofasiyal yarıklar üzerinde yoğunlaşan sınıflandırması izlemiştir. Harkins, maksillofasiyal yarıkları 4 grupta toplar: (1) mandibula gövde yarıkları, (2) nazo-oküler yarıklar, (3) oro-oküler yarıklar, (4) ağız-kulak (oro-aural yarıklar).[17]

En kapsamlı çalışma, malformasyonların giderilmesi için çabalayan Plastik Cerrahi uzmanlarının çoğu tarafından bugün de kullanılan Tessier (1976) sınıflandırmasıdır. van der Meulen sınıflandırması (1983), Avrupa Plastik Cerrahi uzmanlarının bir bölümünce önemsenen sınıflandırmalardan biridir.[17]

Tessier Sınıflandırması

Anatomik yerleşimler ilkesine dayandırılan Tessier sınıflandırmasında, kafatası-yüz-çene bölgelerine özgü 16 farklı yarık tipi betimlenir; 0-14 arasında 15 farklı tip, altçene bölgesi yarıkları ise 30.tip olarak belirlemiştir. Sınıflandırma sistemini; yumuşak dokuyu, kemik dokusunu ve her ikisini birlikte (yumuşak doku+kemik dokusu) birlikte etkileyenler yarıklar üzerinde geliştirmiştir.[17][20][21]

Tessier Sınıflandırması (1976)

Anatomik düzlemler üzerinden bakıldığında 4 temel yarık tipi izlenir:

  • A.  Median (orta çizgi) yarıklar
  • B.  Paramedian yarıklar
  • C.  Orbita yarıkları
  • D.  Lateral yarıklar

A. Median (orta çizgi) yarıklar

Yüzü orta çizgi üzerindeki dokularını dikey olarak 2 parçaya ayıran yarıklardır (median craniofacial dysplasia).  Tessier 0, 14 ve 30 bu grupta yer alır.[22][23]

Tessier 0: Üstçeneyi ve burnu etkileyen orta çizgi yarığıdır.

Tessier 14: Burnu ve alın kemiğini etkileyen orta çizgi yarığıdır.

Tessier 30: Altdudak ve altçeneyi etkileyen orta çizgi yarığıdır.

Tessier 0: (Median craniofacial dysplasia; Centrofacial microsomia; Frontonasal dysplasia; Median cleft face syndrome; Holoprosencephaly): Üstçeneyi ve burnu etkileyen orta çizgi malformasyonlarıdır. Bileşenlerin eksikliği/hipoplazisi ya da aşırılıkları söz konusudur.

Orta çizgi bileşenlerinin eksikliği/hipoplazisi saptanan olgularda yüz orta bölüm hipoplazisi, orta çizgi malformasyonları (hipotelorizm, sebosefali, siklopi, vb), filtrum agenezi, üst dudak orta çizgide yalancı yarık, dar ya da belirsiz burun kanatları, burun septumu eksikliği, kanin-kesici dişler agenezi, premaksilla agenezi ve sert damak yarığı, burun kemikleri ve septum kıkırdağı eksikliği, ensefalosel başlıca bulgulardır.

Orta çizgi bileşenlerinde aşırılıklar saptanan olgularda geniş bir filtrumun tümsekleri arasında gerçek üst dudak orta çizgi yarığı, dudak iç yüzünde 2 adet frenulum, geniş burun kanatları arasında burun orta çizgi yarığı, üst çene kesici dişler arasında geniş bir diastema, spina nasalis anterior’da ikiye bölünme, üstçene alveol kretinde hipoplazi, ön bölgede open-bite maloklüzyon, burun kemikleri kalın-geniş, maksilla kaba-geniş, etmoid ve sfenoid sinüsler genişlemişse hipertelorizm, sfenoid kemik pterygoid bölümünün orta çizgiden uzaklaşması görülür.

14 (Median craniofacial dysraphia; Frontonasal dysplasia): Bu gruptaki malformasyon türlerinden birinin temel ilkesi, orta çizgi üzerindeki dokuların birbiri üzerine yığılmasıdır. Bu olgularda mikrosefali belirgindir. Holoprosenselali bulguları (sebosefali, etmosefali) görülebilir. Kafa tabanındaki aşırı hipoplazi nedeniyle orbitalar birbirine yaklaşır (hipotelorizm), bazen birbiri üzerine biner (siklopi).

Başka bir grupta ise aşırı doku üretimi nedeniyle orbitalar birbirinden uzaktadır (hipertelorizm). Frontonazal ensefalosel ya da orta çizgi üzerindeki frontal ensefalosel orbitaların simetrisini bozar. Glabella tümseği siliktir. Frontal kemik ve sinüsü hipoplaziktir. Sfenoid sinüsün gözenekleri aşırı geniştir. Etmoid kemik anomalileri vardır; crista galli yarık olabilir. Fossa cranii media görece kısadır. Radyolojik incelemelerde, Harlequin gözü deformasyonu saptanır.

30 (Mandibular process cleft; Midline branchiogenic syndrome; Intermandibular dysplasia; median mandibular cleft): Temel bulgu alt dudak patolojisidir; alt dudakta irice bir çukur ile yanak yarığının da eşlik edebildiği tam dudak yarığı spektrumu içindeki malformasyonlardır. Mandibula yarığının eşlik ettiği olgularda dilin ön bölümü yarıktır ve altçeneye yapışıktır. Aglossia ve ankyloglossia saptanabilir, ağız tabanında ve boyun kaslarında oluşum kusurları (hipoplazi) bulguları eşlik edebilir.[22]

Altçene yarığı orta kesici dişler arasından geçerek mandibula simfizine ulaşır (1. farengeal arkın kaynaşma defekti). Öteki farengeal arkların kaynaşmalarındaki aksamalar boyun ve tiroid kıkırdak anomalilerine yol açar.[3]

B. Paramedian yarıklar

Orta çizgi yarıklarına benzerler ancak orta çizgi üzerinin yanlarında oluşan yarıklardır. Tessier 1 ve 2: Üstçeneyi ve burnu etkileyen yarıklardır. Tessier 1 orta çizgiye daha yakındır.  Tessier 12 ve 13: Orbita ile orta çizgi arasında görülen yarıklardır. Tessier 12, Tessier 2’nin ileri biçimidir; burun ve frontal kemik arasında yer alır. Tessier 13 ise Tessier 1’in ileri biçimidir; burun ve alın arasında yer alır.

TESSIER 1 (Nasoschisis nasal dysplasia Type 3): Yarık dudak çizgisi, santral ve lateral kesici dişler arasından geçerek damak yarığını oluşturur; yarık çizgisi sert damağı katederek yumuşak damağı da içine alabilir. Ark biçiminde üstçene nedeniyle open-bite türü maloklüzyon vardır. Kenarları çentikli ve kanatları kısa-geniş deviasyonlu bir burun ile göz kapaklarının iç açılarında (kantus) anomali görülür ve birbirlerine olan uzaklıkları artmıştır (telekantus). Burun kemiklerin displaziktir. Hipertelorizm saptanır.

TESSIER 2: Üstçenede lateral kesici ve kanin dişleri arasından burun alt kenarı doğru uzanan bir yarık vardır. Yarık sert ve yumuşak damakları birlikte etkileyebilir. Yarık çizgisi, orta çizginin hemen yanında, üstçene ile burun kemikleri arasından göz kapaklarına kadar ulaşır (göz kapakları etkilenmez). Burun sırtı yayvandır, burun elemanları hipoplastiktir. Gözyaşı kanalı (ductus lacrimalis) etkilenmez. Hipertelorizm olabilir. Kafa tabanının radyolojik incelemesinde, sfenoid kemiğin kanatlarının asimetrik olduğu saptanır.

TESSIER 12: Hipertelorizm görülür. Göz kapaklarının iç açıları (kantus) birbirinden uzaktır (telekantus). Kantus çizgisinin ortasına doğru uzanan, kapakları etkilemeyen bir yarık vardır. Orta çizginin her iki yanındaki alın saç çizgisi aşağıya doğru inmiş olabilir. Etmoid, sfenoid ve frontal sinüsler geniştir. Fossa cranii anterior ve media geniştir. Ensefalosel yoktur.

TESSIER 13: Hipertelorizm görülebilir. Üstçenenin frontal çıkıntısı ile burun kemiklerinin buluştuğu çizgi üzerinde paramedian bir ensefalosel saptanır. Ensefalosel kaşları ve üst göz kapaklarını etkilemez, ancak göz çukurları aynı düzlem üzerinde değildir (orbital distopi). Alın saç çizgisi V biçiminde olabilir.  Etmoid kemikteki lamina cribrosa, etmoid sinüs ve olfaktif oluk geniştir.

C. Orbital yarıklar

Tessier 3, 4, 5, 9, 10 ve 11 bu grupta yer alan orbita yarıklarıdır. Tessier 3,4 ve 5 yarıkları maksilla ile orbita tabanı arasındadır. Tessier 9, 10, 11 yarıkları ise orbita üst kenarı ile alın ya da orbita üst kenarı ile kafatası tepe noktası arasında yer alır. Tessier 9, 5 ile; Tessier 10, 4 ile; Tessier 11, 3 ile ilintilidir.[24]

TESSIER 3 (Oro‑naso‑ocular cleft): Tessier 1 ve 2’deki yarıklar vardır. Yarık çizgisi ağız, burun ve orbita boşluklarını birleştirir; üstçenede lateral kesici ve kanin dişleri arasından başlayan yarık, burun ve orbita boşluklarına uzanır. Sağda ve solda (iki taraflı) yarık görülebilir. Yarık(lar), göz kapakları bileşkesini (kantus), gözyaşı kanalını ve ağzını da etkiler. Alt göz kapağında defekt (koloboma) vardır. Gözyaşı kanalı (ductus lacrimalis) infeksiyonları sıktır. Etkilenen göz küresi küçüktür (mikroftalmi) ve alt-aşağı yöne kaymıştır (orbital distopi). Etkilenen yöndeki burun kısadır. Üstçene ön bölgesi düzleşmiştir. Etmoid ve sfenoid sinüsler dardır, kafa tabanını ön bölümünde malformasyon saptanır.

TESSIER 4 (Meloschisis; Oro‑ocular cleft;Orofacial cleft; Medial maxillary dysplasia):

Üst dudak yayı ortalarından başlayan yarık burun kanadının yanından geçer, alt göz kapağına ulaşır. Göz bileşkesi ve gözyaşı kanalı yarıktan etkilenmez. Göz küresi normaldir; ancak, mikroftalmi ya da anoftalmi olabilir. Ağız çevresi kası (m. orbicularis oris) yana doğru itilir ve tümör kitlesi izlenimi verir. Kemikteki yarık, üstçenede lateral kesici ve kanin dişleri arasından geçerek apertura piriformis üzerinden maksiller sinüsü geçer, orbita alt kenarındaki foramen infraorbitale’yi bulur. Sfenoid kemik asimetriktir ve anomali içeren bölümleri vardır. Kafa tabanı kemikleri etkilenmez.

TESSIER 5 (Oculofacial cleft II; Morian III cleft; Lateral maxillary dysplasia; Oro‑ocular type 2 cleft): Yumuşak doku yarığı, dudak bileşiklerinin (kommisura) hemen iç kenarından başlar, alt göz kapağının dış-yan kenarında sonlanır. Çenedeki yarık kanin dişinin distalindedir, foramen infraorbitale’nin lateraline dek uzanır ve orbita tabanında sonlanır. Fissura orbitalis inferior etkilenmez. Göz küresi normaldir; ancak, mikroftalmi ya da anoftalmi olabilir. Maksiller sinüste hipoplazi ve orbitaların vertikal düzleminde kayma (vertical orbital dystopia) olabilir. Orbita yan kenarları kalılaşabilir. Sfenoid kanatlarında malformasyon görülebilir. Kafa tabanı normaldir.

TESSIER 9 (Frontosphenoid mdysplasia): Mikroftalmi’ye dek gidebilen anomaliler saptanır. Kantus, göz kapağı laterali ve kaş kemeri anomalisi vardır. Göz küresinin yer değiştimesine neden olan orbita defekti saptanır. Yarık, temporoparietal saçlı deriye dek uzanır; saç çizgisi öne doğru kaymıştır. Yüz siniri (n.facialis) felcine bağlı alın ve göz kapağı bulguları saptanır. Kemik defekti, orbitanın üst-yan kesimine (orbita üst kenarı ve tavanına) dek uzanır. Orbita arka-yan duvarı dönüktür. Sfenoid kemik büyük kanadı, temporal kemiği skuamöz bölümü ve bunlarla buluşan parietal kemik bölümlerinde biçim bozuklukları izlenir. Fossa cranii anterior ön-arka boyutu kısa olabilir.

TESSIER 10: Defekt, üst göz kapağı ile kaş ortasından başlar. Kaş kemerinin dış bölümü açı yapar.  Güçlü olgularda üst göz kapağı oluşmayabilir, hipertelorizm vardır. Kemikteki yarık, orbita üst kenarında, foramen supraorbitale’nin hemen dış sınırından geçer. Alında (frontal) ensefalosel bulunabilir. Orbitada yan-aşağı rotasyon bulunur. Kafa tabanı ön bölgesi de etkilenmiştir. Göz tembelliği (amblyopia) saptanabilir. Göz defektleri (koloboma) olabilir. Alın ve şakak saç çizgileri öne gelmiştir.

TESSIER 11: Üst göz kapağını etkileten defekt, kaş çıkıntısını ikiye böler. Alın saç derisinden geçen yarık çizgisi dil gibi bir uzantının oluşmasına yol açar. Kemik radyolojisinde, kaş çıkıntısı üzerinde (supraorbital) bir çentik görülür. Etmoid kemik gözeneklerine ulaşan yarıklarda hipertelorizm vardır.

D. Yan bölge (lateral) yarıkları

Yan bölge yarıkları genellikle orta çizgiyle açı yaparak seyrederler. Tessier 6’daki yarık orbita ile zigomatik kemik arasındadır. Tessier 7 yarığı, ağız köşesi ile kulak arasındaki çizgide saptanır. Tessier 8 yarığı ise, göz kapaklarının dış bileşkesi ile kulak arasında yer alır. Bu gruptaki yarıklara Treacher Collins sendromunda rastlanmaktadır. Tessier 7 hemifacial microsomia, Tessier 8 ise Goldenhar sendromunda görülür.

TESSIER 6 (Zygomatic‑maxillary cleft; Maxillozygomatic dysplasia): Göz kapakları dış bileşkelerinden alt göz kapağına dek uzanan dokularda hipoplazi saptanır. Göz kapakları yanlarda aşağı, ortada yukarı çekiktir (antimongoloid yapı). Alt göz kapağının, yarığın kafa ucunda olan bölgesinde, defekt (koloboma) saptanır. Kemik dokusunda, elmacık kemiği (zigomatik kemik) ile üstçene (maksilla) eklemleşmesinin oluşmadığı görülür. Zigomatik kemikte hipoplazi olsa da elmacık kemiği arkı normaldir. Çenedeki alveol kreti etkilenmez; ancak, maksilla arka bölümü kısadır. Burun boşluklarında darlık vardır. Yarık çizgisi, orbita alt kenarını geçerek fissura orbitalis inferior’a ulaşır.  Sfenoid kemik etkilenmez. Fossa cranii anterior dardır.

TESSIER 7 (Temporozygomatic facial cleft; Craniofacial microsomia; Hemifacial microsomia; Otomandibular dysostosis; 1. ve 2.farengeal ark sendromu; Auriculo‑ branchiogenic dysplasia; Hemignathia and microtia syndrome; Oro‑aural cleft; Group B1 lateral otocephalic branchiogenic deformity; Zygotemporal dysplasia): Dudak kommisurasından kulak çevresindeki saçlı deriye uzanan yarık vardır (kulak kepçesi önündeki saçlı deri “favori” oluşmaz). Defektin etkileri derinliğiyle orantılıdır; kommisurada genişleme ve kulak kepçesi önündeki küçük bir çıkıntı ya da kommisuradan kulak deliğine dek uzanan derin bir yarık olabilir. Yarık çizgisi, masseter kası ön çizgisinin ötesine geçmez.  Ağız-içi incelemede, yarık karşıtı alanda çiğneme kasları, dil ve yumuşak damak hipoplaziktir. Parotis tükürük bezi ve kanalı oluşmamıştır. Yüz siniri (n.facialis) yetersizdir. Kulak deliği küçüklüğü (microtia), kulak kepçesi eksikliği olabilir. Orta kulak etkilenmesi de olabilir.  Treacher Collins sendromunda, temporal bölge saçlı derisi kommisuralara dek uzayabilir.  Radyolojik incelemede, yarık çizgisi pterigomaksiller sutur üzerinden geçer. Temporozigomatik eklem yarık çizgisinin ortasında kalır. Zigomatik kemik, maksilla arka bölümü, altçene ramusu, koronoid çıkıntısı ve kondili hipoplaziktir (mikroretrognati).  Güçlü olgularda elmacık kemiğinde aşırı hipoplazi bulunur, temporal kemik normaldir. Gözler asimetriktir (dystopia). Kafa tabanı asimetriktir. Glenoid çukur malformasyonu vardır. Sfenoid kemik normaldir.

TESSIER 8 (Frontozygomatic cleft): Göz dış açısından temporal bölgeye uzanan bir yarık vardır; yarık çizgisinde kıllanma olabilir. Göz dış açısında defektler (koloboma) görülür. Göz küresi üzerinde (epibulbar) dermoidler bulunur. Radyolojik incelemede, yarığın, frontozigomatik eklem çizgisini izlediği saptanır.

Tessier sınıflandırması'nın yalnızca maksillofasiyal gruptakilere özgü tiplerine bakıldığında, oronazal ve oro-oküler olarak iki tür yarıkla karşılaşılır:

Tip I yarık: üstçene orta ve yan kesici dişler arasındaki yarıklardır (oronazal yarıklar),

Tip II ve Tip III (oro-oküler) yarıklar:

  • Tip II Üstçene yan kesici ile kanin dişleri arasındaki yarıklar,
  • Tip III Üstçene kanin dişinin distalinde (arkasında) kalan yarıklar.

Van der Meulen sınıflandırması

1983 yılında önerilen van der Meulen sınıflandırması da anatomik bölgelerin öncelendiği, Avrupalı plastik cerrahi uzmanlarınca benimsenen, embriyolojik dönemdeki aksaklıklara dayanan bir sınıflandırmadır. van der Meulen, 4 tip yarık grubu önermiştir: (i) internazal, (iii) nazal, (iii) nazal-maksiller ve (iv) maksiller. Maksiller yarıkların, median ve lateral olarak 2 alt grubu vardır.[17]

1. İnternazal displazi
2. Nazal displazi
3. Nasomaksiller displazi

4. Maksiller displazi

1. İnternazal displazi: Embriyogenezis sırasında, burnun sağ ve sol parçalarının birleşmesinden önce beliren bir aksamasının sonucudur. Üst dudakta orta çizgi yarığı, filtrum ile üst dudak çizgisinin birleşme yerindeki yayda (cupid’s bow) belirgin bir tümsek ya da üst dudak iç yüzünde 2 adet frenulum bulunur. Hastaların bir bölümünde premaksilla hipoplazisi ve hipertelorizm olabilir.

2. Nazal displazi (nasoschisis): burnun bir yarısının yarık nedeniyle ortaya çıkan gelişme yetersizliğidir. Etkilenen taraftaki burun boşluğu dardır, nazal septum da etkilenebilir. Hipertelorizmle birlikte olabilir. 3. Nazomaksiller displazi: Burun ve maksilla kemiklerinin birleşmesindeki aksaklık sonucu, burun ve orbita tabanı arasında ortaya çıkan bir yarıkla karakterizedir; buna, nazooküler yarık adı verilir. Yarık çizgisi ağız bölgesine dek uzandığında, ağız-burun-orbita tabanı arasında oluşan oronazal-oküler yarık ortaya çıkar. Üst dudak etkilenmez.

4. Maksiller displazi: 2 türü vardır; (i) Median maksiller displazi: Üstçene orta kesiminde ortaya çıkan gelişme yetersizliğidir. Damak yarığının yanı sıra üst dudak ve filtrum yarığı da görülür. Orbita tavanının da etkilenebileceği görülmüştür. (ii) Lateral maksiller displazi: Üstçenenin sağ ya da sol kesiminde ortaya çıkan gelişme yetersizliğidir. Üstçene-damak (sağ ya da sol) yarığına üst dudak ve alt göz kapağı yarığı da eşlik eder.

WHO Çalışma Raporu

WHO- 2003 çalışma raporunda, sendroma-özgü dudak-damak yarıklarına eşlik eden önemli bulgular belirlenmiştir;[25]

WHO Çalışma Raporu, 2003
Yarık türü Ek bulgular
Dudak Konjenital kalp defektleri

Mikrosefali

Hidrosefali

Polidaktili

Damak Konjenital kalp defektleri

Hidrosefali

Üriner sistem defektleri

Polidaktili

Dudak-Damak Anensefali-ensefalosel

Mikroftalmi

Polidaktili

Pierre Robin sequence Yarık damak

Mikrognati (ve/veya)

Glossoptosis

ADAM sequence Kosta anomalileri

Anensefali ya da ensefalosel

Orofasiyal yarıklar

Ektopik kalp

Toraks küçüklüğü

Batın defektleri

Tedavi

Cerrahi uygulama endikasyonu olan malformasyonların sağıtımında Plastik Cerrahi uzmanları, Beyin ve Sinir Cerrahisi uzmanları ile Ortodonti uzmanları birlikte çalışırlar. Cerrahi girişimlerinin tamalandığı hastaların sonraki yaşamları palyatif sağıtımlarla iyileştirilmesye çabalanır.[7][26][27]

Kraniyofasiyal yarık içeren sendromlar

Tek yarık içerenler

Kombine yarıklar

Dudak/Damak yarıkları: 3MC sendromu; Aarskog-Scott sendromu; Aase-Smith sendromları; Acrocallosal sendrom; Adams-Oliver sendromu; AEC sendromu; Aicardi sendromu; Alves sendromu; Amniotik bant sendromu; Bloch-Sulzberger sendromu; BOF sendromu; Bohring-Opitz sendromu; Catel-Manzke sendromu; CHARGE sendromu; Kraniyofrontonazal sendrom; Cumming sendromu; Down sendromu; EEC1 sendromu; EEC3 sendromu; Elschnig sendromu; Fraser sendromu; Fryns sendromu; Gardner-Silengo-Wachtel sendromu; Goldenhar sendromu; Goltz sendromu; Gorlin sendromu; Hartsfield sendromu; Kraniyofasiyal mikrosomi; Hipogonadotropik hipogonadizm; Holoprosensefali; Juberg-Hayward sendromu; Kabuki sendromu 2; Kallmann sendromu; Kapur-Toriello sendromu; Kraniyofasiyal mikrosomi; LADD sendromu; Larsen sendromu; Lenfödem-distikiazis sendromu ; Malpuech sendromu; Mandibulofacial dysostosis sendromu; Mayer-Rokitansky-Kuster-Hauser sendromu; Meckel-Gruber sendromu; MEHMO sendromu; Mikroftalmi sendromu; Ağız-Yüz-Parmak sendromu tip 2; Myhre sendromu; Neu-Laxova sendromu; Oculoauriculofrontonasal sendrom; Oculodentodigital sendrom; Opitz GBBB sendromları; Opitz-Kaveggia sendromu; Ağız-Yüz-Parmak sendromları (Oral-Facial-Digital sendromlar); Osteopathia striata; Pai sendromu; Pallister-Hall sendromu; Peters’ Plus sendromu; Popliteal pterygium sendromu; Potter sequence; Psödotrisomi 13 sendromu; Roberts sendromu; Robinow sendromu; Rosselli-Gulienetti sendromu; Sakoda kompleksi; Serebrofasiyotorasik displazi; Asfiksiyan torasik displazi sendromu (Short-rib thoracic dysplasia); Siderius-Hamel sendromu; Smith-Magenis sendromu; Tetra-amelia sendromu; Ektodermal displazi içeren sendromlar; Treacher Collins sendromu; Turner-Kieser sendromu; van der Woude sendromu; Vici sendromu ; Zlotogora-Ogur sendromu

Damak/Uvula yarıkları: Apert sendromu ; DiGeorge sendromu; Elsahy-Waters sendromu; Hajdu-Cheney sendromu; IMAGe sendromu; Klippel-Feil sendromu; Mikroftalmi sendromları; Möbius sendromu; Oculofaciocardiodental sendrom; Pallister-Killian sendromu; Pfeiffer sendromu; Pierre-Robin sequence (sendromu); Russell-Silver sendromu; Saethre-Chotzen sendromu; Schilbach-Rott sendromu; Shprintzen-Goldberg sendromu; Smith-Lemli-Opitz sendromu; Snyder-Robinson sendromu; Stickler sendromu

Dudak/Damak/Uvula yarıkları: Aase-Smith sendromları; De Grouchy sendromu; Frontofasiyonazal displazi; Kleeblattschadel (yonca yaprağı kranyum), Limb-mammary sendromu; Loeys-Dietz sendromu; Malpuech sendromu; Monosomi 1p36 deletion sendromu; Nager sendromu; Rapp-Hodgkin sendromu; Robinow sendromu; Simpson-Golabi-Behmel sendromu; Wolf-Hirschhorn sendromu; van der Woude sendromu

Dudak/Damak/Altçene yarıkları: Ağız-Yüz-Parmak sendromu (tip 1)

Damak/Altçene yarıkları: Scheuthauer-Marie-Sainton sendromu (Cleidocranial dysostosis)

Dudak/Damak/Dil yarıkları: Patau sendromu; Goldenhar sendromu

Dudak/Damak/Dil/Uvula yarıkları: 22q11.2 deletion sendromu; BOR sendromu

Altçene/Damak/Uvula yarıkları: Richieri-Costa-Pereira sendromu

Burun/Dudak/Damak yarıkları: Akromelik frontonazal disostoz; Edwards sendromu, Kraniyofrontonazal sendromu, Shanske sendromu, Frontonazal displazi, Golabi-Gonzales-Edwards sendromu

Damak/Göz kapak yarıkları: Richieri-Costa/Guion-Almeida sendromu; Amniotik bant sendromu

Yüz-kafatası yarıkları: Johanson-Blizzard sendromu; Oblik yüz yarıkları sendromu;[20] Amniotik bant sendromu

Burun/ Dudak/ Yüz-Kafatası yarıkları: Frontonazal displazi, Shanske sendromu, Golabi-Gonzales-Edwards sendromu

Kommisura/Damak/Dudak yarıkları: Kraniyofasiyal mikrosomi

Dudak/Damak/Yüz yarıkları: Treacher Collins sendromu; Amniotik bant sendromu

Dudak/Damak/Yüz-kafatası yarıkları: Fryns mikroftalmi sendromu; Hydrolethalus sendromu; Amniotik bant sendromu

Dudak/Damak/Uvula/Yüz-kafatası yarıkları: Kleeblattschadel (yonca yaprağı kranyum)

Burun/ Dudak/Damak/Yüz-kafatası yarıkları: HMC sendromu

Damak/Dil yarığı: Oral duplikasyon-yarık damak sendromu

Dudak/Damak/ Farinks/Larinks/Epiglot yarıkları: Pallister-Hall sendromu, Meckel-Gruber sendromu

Kaynakça

  1. ^ a b Stricker M, Van der Meulen JC, Raphael B, Mazzola R. Craniofacial Malformations. Churchill Livingstone, Edinburgh, 1990
  2. ^ a b Gorlin RJ, Cohen MM Jr, Hennekam RC. Syndromes of the Head and Neck. 4th ed., Oxford University Press, New York, 2001
  3. ^ a b c Cohen MM Jr. Malformations of the Craniofacial Region: Evolutionary, Embryonic, Genetic, and Clinical Perspectives. American Journal of Medical Genetics (Seminars in Medical Genetics), 115:245-268, 2002
  4. ^ a b Cohen MM Jr, Sven Kreiborg S. Perspectives on craniofacial syndromes, Acta Odontologica Scandinavica, 56(6):315-320, 1998
  5. ^ Priolo M. Ectodermal dysplasias: An overview and update of clinical and molecular-functional mechanisms. American Journal of Medical Genetics, 149A:2003–2013, 2009
  6. ^ DeLuke DM, Haug RH. Syndromes of the Head and Neck. Elsevier, Philadelphia, 2014
  7. ^ a b Burg ML, Chai Y, Yao CA, et al. Epidemiology, Etiology, and Treatment of Isolated Cleft Palate, Frontiers in Physiology, 7: 67, 01 March 2016
  8. ^ Beaty TH, Ruczinski I, Murray JC, et al. Evidence for gene-environment interaction in a genome wide study of nonsyndromic cleft palate. Genetic Epidemiology, 35, 469-478, 2011
  9. ^ Dixon MJ, Marazita ML, Beaty TH, Murray JC. Cleft lip and palate: Understanding genetic and environmental influences. Nature Reviews Genetics, 12:167-178, 2011
  10. ^ a b Stanier P, Moore GE. Genetics of cleft lip and palate: syndromic genes contribute to the incidence of non-syndromic clefts. Human Molecular Genetics, 13 (Spec. No 1): R73–R81, 2004
  11. ^ Mooney MP, Siegel MI. Understanding Craniofacial Anomalies: The Etiopathogenesis of Craniosynostoses and Facial Clefting. Wiley-Liss, New York, 2002
  12. ^ Ahmed MK, Ye X, Taub PJ. Review of the genetic basis of jaw malformations. Journal of Pediatric Genetics, 5(4):209-219, 2016
  13. ^ Carstens MH. Development of the facial midline. The Journal of Craniofacial Surgery. 13(1):129-187, 2002
  14. ^ Baylis A. Head and Neck Embryology: An Overview of Development, Growth and Defect in the Human Fetus. Honors Scholar Theses 105, University of Connecticut OpenCommons@UConn, 2009
  15. ^ a b c Passos-Bueno MR, Ornelas CC, Fanganiello RD. Syndromes of the first and second pharyngeal arches: A review. American Journal of Medical Genetics, 149A:1853–1859, 2009
  16. ^ Watkins SE, Meyer RE, Strauss RP, Aylsworth, AS.  Classification, epidemiology, and genetics of orofacial clefts. Clin. Plast. Surg. 41, 149–163, 2014
  17. ^ a b c d e f Dufresne CR, Jelks GW. Classification of Craniofacial Malformations. In: Smith and Nesi’s Ophthalmic Plastic and Reconstructive Surgery (pp.1051-1072), (Black E, Nesi F, Calvano C, Gladstone G, Levine M, editors), 3rd edition, Springer, New York, 2012
  18. ^ Gorlin RJ. Classification of craniofacial syndromes. In: Symposium on the diagnosis and treatment of craniofacial anomalies. (Converse JM, McCarthy JG, Wood-Smith D, editors). The CV Mosby Co, St. Louis, 1979
  19. ^ Luijsterburg AJM. Hands and Heads: Recording and classification of congenital anomalies of the upper limb and common oral clefts. Thesis. Department of Plastic, Reconstructive and Hand Surgery, Erasmus University, Rotterdam, 2013
  20. ^ a b Tessier P. Anatomical classification of facial, craniofacial and laterofacial clefts. Journal of Maxillofacial Surgery, 4:69-92, 1976
  21. ^ Sari E. Tessier number 30 facial cleft: A rare maxillofacial anomaly. Turkish Journal of Plastic Surgery, 26:12-19, 2018
  22. ^ a b Rao AY. Complete midline cleft of lower lip, mandible, tongue, floor of mouth with neck contracture: A Case report and review of literature. Craniomaxillofacial Trauma&Reconstriction, 8:363‑369, 2015
  23. ^ Oostrom CA, Vermeij-Keers C, Gilbert PM, van der Meulen JC.Median cleft of the lower lip and mandible: case reports, a new embryologic hypothesis, and subdivision. Plastic & Reconstrictive Surgery, 97(2):313-320, 1996
  24. ^ Darzi MA, Chowdri NA. Oblique facial clefts: a report of Tessier numbers 3, 4, 5, and 9 clefts. Cleft Palate-Craniofacial Journal 30(4):414‐415, 1993
  25. ^ Mossey PA, and Catilla EE. Global Registry and Database on Craniofacial Anomalies: Report of a WHO Registry Meeting on Craniofacial Anomalies. World Health Organization, Geneva, 2003
  26. ^ Sperber GH. Palatogenesis: closure of the secondary palate,” in Cleft Lip and Palate: From Origin to Treatment, D. F. Wyszynski (editör), Oxford University Press, Oxford-New York, 2002
  27. ^ Ozaki W, Kawamoto HK Jr. Craniofacial clefting. In: Lin KY, Ogle RC, Jane JA (editors). Craniofacial Surgery: Science and Surgical Technique. Saunders, Philadelphia, 2002

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Cleidocranial dysostosis</span>

Cleidocranial dysostosis, kemik malformasyonları içeren kalıtsal bir sendromdur; ebeveynlerden birinden otosomal dominant yolla gelir. Genetik incelemeler, kemik gelişimiyle ilgili RUNX2 genindeki bir sorunu göstermektedir. 3 tipi vardır; dişlerin etkilenmesi bunlardan yalnızca birinde saptanır. İskelet sistemi etkilenmesinin en tipik bulgusu köprücük kemiklerinde (klavikula;clavicula) görülür. Köprücük kemikleri ya hiç oluşmamıştır (agenezis) ya da gelişmesi yetersizdir (hipoplazi); bu nedenle, hastalar, omuzlarını orta çizgi üzerinde birleştirebilirler. Kafatasındaki bıngıldaklar ve pelvisteki simfizi uzun süre kapanamaz.

Rapp-Hodgkin sendromu, ektodermal displazi bulguları içeren, otosomal dominant geçen kalıtsal bir sendromdur. AEC sendromunun fenotipi olarak niteleyen araştırmacılar vardır; AEC sendromu'ndan farkı göz kapakları yapışıklığının (ankyloblepharon) bulunmamasıdır.

EEC sendromu , genellikle kalıtsal nitelik gösteren bir sendrom kümesidir. Bu sendrom kümesinde 3 ana bulgu vardır: (1) Ektodermal displazi bulguları, (2) Istakoz kıskacı parmaklar (ectrodactylia), (3) Yarık dudak ve yarık damak.

Kraniyoektodermal displazi (Cranioectodermal dysplasia), ektodermal displazi bulguları da içeren, otosomal resesif geçen kalıtsal bir sendromdur. 4 fenotipi vardır:

Oral-Facial-Digital sendrom II (orofaciodigital sendrom 2, Mohr sendromu; Mohr-Claussen sendromu), ektodermal displazi bulguları da içeren, otosomal resesif geçen kalıtsal bir sendromdur. Belirgin bir genel gelişme geriliği saptanır.

OPD sendromu (otopalatodigital sendrom), X-kromozomu aracılığıyla dominant (XLD) yolla geçen kalıtsal bir sendromdur (Gorlin-Cohen sendromu hariç). Kız çocukları daha hafif etkilenir. Tümü benzer bulgular içeren 5 tipi vardır:

  1. Otopalatodigital sendrom tip I (OPD tip1)
  2. Otopalatodigital sendrom tip II (OPD tip2)
  3. Gorlin-Cohen sendromu (ilgili sayfaya gidiniz)
  4. Melnick-Needles sendromu (tip 1 ile allelik bağlantısı vardır; ilgili sayfaya gidiniz)
  5. Terminal osseöz displazi ve pigmentli deri defektleri (çok enderdir, ayrıntı verilmemiştir).

Mikrognati (micrognathism), altçenenin yetersiz gelişmesi (hipoplazi) niteliğinde bir anomalidir; 1. ve 2. faringeal arklara (brankial yarık) özgü malformasyonların çoğu çene-yüz bölgesindeki mezenkimal dokunun embriyolojik dönemdeki yetersizliğine bağlanmaktadır. Altçene küçüktür ve geridedir; bu olgu, çevredeki kasların hareketlerini sınırlarken bu kaslardan yararlanan dokuların gelişmeleri de kısıtlanır. Kraniyofasiyal anomalileri içeren sendromlarda çok sık görülen bulgulardan biridir. Sendroma-özgü olmayan olguların varlığı da bilinmektedir; örneğin; altçenesi, kafa ile göğüs kafesi arasında sıkışmış olan bir fetüste çene kemiklerinin gelişimi olması gereken düzeye ulaşamamaktadır. Gebelik sorunları, gebelerin alkol kullanması, gestasyonel diabet (gebelik diabeti) gibi çevresel faktörler etkili olabilmektedir (Möbius sendromu). Olguların bir bömümü, gebelerdeki rubella (kızamıkçık) infeksiyonu komplikasyonudur. Yenidoğanların bir bölümünde görülebilen hafif mikrognatiler, altçene gelişiminin tamalanmasıyla silinebilir. Mikrognati'de altçene gövdesi kadar çene eklemini oluşturan yapıların hipoplazisi de önemlidir. Mikrognatilerin bir bölümü kulak sistemi, üstçene ve damak gelişiminin de aksadığı olgularla birlikte görülür.

Kraniyofasiyal malformasyonlar ya da kraniyofasiyal anomaliler, baş-boyun ve yüz bölgesinin oluşma ve gelişme aşamalarındaki aksamalar ya da sapmalar sonucu ortaya çıkan yapısal ve işlevsel bozukluklardır. Genetik bilimindeki önemli ataklar, tüm kalıtsal hastalıklarda olduğu gibi kraniyofasiyal malformasyonlarda da tanı ve tedavi konusunda önemli gelişmelere yol açmıştır. Ancak, ender görülen sendromların ve fenotiplerinin çokluğu, kimi sendromların birbirleriyle çakışmaları uzmanların çabalarını güçleştirmektedir.

Holoprosensefali, fetüste, beyin ön bölgesi (prosencephalon) gelişiminin aksaması ve loblarına ayrılamaması olgusudur; ek olarak, mikrosefali, hipofiz bezi ön lobunun agenezi ya da displazisi, yüzde orta çizgi anomalileri, burun malformasyonları, yarık dudak-yarık damak saptanır. 4 tipi vardır:

  1. Lober tip: Beyin ön lobları oluşmamıştır. En güçlü tiptir.
  2. Semilober tip: Beyin ön loblarının bir bölümü oluşmuştur, iki hemisfer arasında silik bir çöküntü bulunur.
  3. Sintelensefali (Syntelencephaly) tipi: Beyin ön lobları hipoplaziktir; ancak parietal loblarla arasında bulunması gereken oluk seçilemez.
  4. Corpus callosum agenezi içeren tip: Corpus callosum hiç yoktur ya da hipoplaziktir.

Kraniyosinostoz, kraniyosinostozis (craniosynostosis), kraniyofasiyal malformasyonların ve maksillofasiyal sendromların önemli bir bölümünde etkileri görülebilen konjenital bir patolojidir. Bu olgudaki temel bulgu kafatası eklemlerinin erken kapanmasıdır; etkilediği anatomik bölgelerde ortaya çıkan malformasyonlar, hangi suturaların ne düzeyde kapanmış olmasıyla orantılıdır. Malformasyonlar genellikle etkilenen eklemin dikey yönünde belirgindir.

<span class="mw-page-title-main">Farengeal arklar</span>

Faringeal (farengeal) arklar ya da Brankiyal arklar, baş-boyun gelişmesindeki başlangıç noktalarıdır. Baş-boyun oluşmasında birincil etkinliği olan faringeal arklar, intrauterin yaşamın 4. haftasında, nöral krest hücrelerinin bölgeye göçüyle birlikte birlikte belirmeye başlar. Kafa tabanı ve boyun bölgesi 7.haftada şekillenir. Embriyonun kafa bölgesindeki mezenkimal doku, birbirlerinden yarıklarla ayrılmış olan arklar (tümsekler) oluşur. Mezodermden oluşan arkların iç yüzlerinde endoderm, dış yüzlerindeyse ektorderm bulunur. Nöral krest hücrelerinin proliferasyonu ve mezodermal hücrelerin yoğunlaşmasıyla, her arkın ortasında kıkırdak dokusu oluşur. Tümsek niteliğindeki oluşumlara faringeal ark, bunları birbirinden ayıran dış yüzdeki çöküntülere ise faringeal yarık adı verilir. İç yüze bakıldığında, faringeal arkları birbirlerinden ayıran oluşumların farinksin yan duvarlarında beliren keseler olduğu görülür. İlk evrede 6 ark vardır. Beşinci ark ortaya çıkısından kısa bir süre sonra involüsyon geçirerek silinir. Her arkta, o arka özgü biri motor, öteki sensitif iki sinir dalı, arter-ven ikilisi, kıkırdak dokusu ve kas bileşenleri vardır. Bu bileşenlere, yüz dokuları, dil, dudaklar, çeneler, damak, farinks, salgı bezleri ve bu bölgeleri innerve eden sinirler de katılır. Çene-yüz (maksillofasiyal) malformasyonların büyük bir bölümü 1. ve 2. faringeal arklardaki sapmalardan kaynaklanır.

Frontonazal displazi, otosomal resesif yolla aktarılan, alın ve burun bölgelerinin malformasyonlarıyla karakterize kalıtsal bir sendromdur; ALX3 genindeki mutasyonun sonucudur. En önemli bulgu, frontal kemikte ve yüz kemik­lerinde orta çizgi yarıklarının bulunmasıdır ile bunun sonucunda ortaya çıkan nazofrontal ensefalosel’dir. Alın derisinde lipoma olabilir. Mikroftalmi saptanır, gözler birbirinden aşırı uzaktadır (hipertelorizm); ptozis, kapak bileşkelerinde anomaliler, katarakt ve epibulbar dermoidler belirlenir. Kulak kepçeleri aşağıdadır, işitme sorunları vardır. Burun kökü aşırı yayvandır; bu alanda saptanan malformasyonların en önemlisi yarıktır. Üstçenede, paranazal sinüslerde ve frontal sinüslerde hipoplazi izlenir. Kalpte Fallot tetralojisi saptanabilir. Pektoral kaslar hipoplazi ya da agenez olabilir. El parmakları kısa ve kıvrıktır. Beyinde Corpus callosum anomalileri saptanır, zeka geriliği vardır. Akromelik frontonazal disostoz fenotipindeki bulgular daha azdır.

<span class="mw-page-title-main">Apert sendromu</span>

Apert sendromu (acrocephalosyndactyly), otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. FGFR2 geni mutasyonuyla ortaya çıkan sendromlar kümesi üyelerinden biridir. FGFR2 geni, fibroblast growth factor reseptörüdür.

<span class="mw-page-title-main">Mandibulofacial dysostosis sendromu</span> Tıbbi durum

Mandibulofacial dysostosis sendromu, yüz bulgularının ön planda olduğu, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. 1. ve 2. farengeal arklardaki gelişme bozukluğunun sonucudur. "Mikrosefali içeren tipi " ve "Alopesi" içeren tipi önemlidir. “Bauru tipi” çok enderdir. “Ptozis" içeren tip ise kaynaklarda bildirilmiş tek olgu olarak görülmektedir. Treacher Collins sendromu ile yakınlığı tartışılmaktadır.

Amniotik bant sendromu, büyük bir bölümü amniotik bağ basısına bağlı malformasyonlar, defektler ve zararlar (mutilasyonlar) içeren olgulardır. Bazı uzmanlar, bu durumu ADAM kompleksi olarak niteler.

<span class="mw-page-title-main">BOF sendromu</span>

BOF sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan, brankial yarık, göz ve ağız anomalilerinin baskın olduğu, kalıtsal bir sendromdur.

<span class="mw-page-title-main">Kraniyofrontonazal sendrom</span>

Craniofrontonasal sendrom, X-kromozomu aracılığıyla dominant (XLD) olarak aktarılan kalıtsal bir sendromdur.

<span class="mw-page-title-main">Oculoauriculofrontonasal sendrom</span>

Oculoauriculofrontonasal sendrom, birinci ve ikinci farengeal arklarda bilinmeyen nedenle ortaya çıkan gelişim anomalilerinin saptandığı bir tablodur.

<span class="mw-page-title-main">Saethre-Chotzen sendromu</span>

Saethre-Chotzen sendromu (acrocephalosyndactylia III), fiziksel gelişme geriliği, kraniyosinostoz nedenli kafatası anomalileri, asimetrik yüz, göz ve parmak malformasyonlarının saptandığı otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. Kraniyosinostozun çok sayıda eklemi etkilediği olgularda “kafaiçi basıncı artışı sendromu (KİBAS)” gelişebilir.

<span class="mw-page-title-main">Frontofasiyonazal displazi</span>

Frontofasiyonazal displazi, göz bulguları ile çene-yüz malformasyonlarının belirgin olduğu, otosomal resesif yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. Brakisefali yapıdaki kafatasında ensefalosel saptanır. Alın bölgesinde yağ dokusu kitlesi (lipoma) vardır.