T hücreleri, lenfositlerin bir alt kümesini oluşturur ve bağışıklık yanıtında önemli bir yere sahiptir. 'T' kısaltması timüsden gelmektedir ki timüs bu hücrelerin son olgunlaşma evrelerinin geçtiği organdır.
- Sitotoksik T hücreleri (CD8+) enfekte hücreleri, tümör hücrelerini ve organ nakli ile gelen hücreleri yok eder. Bu hücreler 'öldürücü' veya sitotoksik hücrelerdir, zira tanıdıkları antijenler gösteren belirli hücreleri hedef alır, yok ederler.
- Yardımcı T hücreleri (CD4+) bağışıklık yanıtında 'aracı' hücrelerdir. Etkinleştirildiklerinde, hızla çoğalıp sitokinler salarlar ki bu sitokinler efektör lenfosit fonksiyonunu düzenler veya 'yardım eder'. HIV enfeksiyonunun hedeflerinden biri olarak tanınırlar ve CD4+ T hücrelerinindeki azalma AIDS'e yol açar. Bazı yardımcı T hücreleri, bir antijen vücuttan çıkarıldığında, bağışıklık yanıtını kapatan sitokinler salgılarlar.
- Düzenleyici T hücreleri (CD4+CD25+), supresör T hücreleri olarak da bilinirler. Bu hücreler bağışıklık sisteminin etkinleşmesini bastırır ve bağışıklık sistemi homeostazını korurlar. Düzenleyici T hücrelerinin uygun biçimde görev yapamamaları durumunda otoimmün hastalıkları oluşabilir.
- T bellek hücreleri: Hastalıkları bir kere geçirdikten sonra o hastalıkla tekrar karşılaşılması durumunda antikorların hızlı üretilmesini sağlar.
Kıl, bitkilerin kökleri ile yapraklarında bulunan ince-uzun yapılara ve hayvanların, özellikle de memelilerin bedenlerini kaplayan, "kıl kesecikleri" adı verilen hücrelerden çıkan tüylere verilen ortak ad.
Omurilik soğanı veya medulla oblongata, ya da basitçe medulla beyin sapının ayrılmaz bir parçasıdır. Beyin sapının alt segmenti olarak konumlanmış olup, beyinciğin önünde ve biraz altında yer alır. Koni şeklindeki bu nöron kümesi, çeşitli otonom (istemsiz) bedensel işlevler için çok önemlidir. Bunlar kusma, hapşırma ve daha fazlası gibi refleks eylemleri içerir.
Timüs, kemik iliği gibi birincil lenf organlarından biridir.
High Endothelial Venules (HEV) (Yüksek endoteliyal venüller), timusta (korteks ile medulla arasında), lenf bezinde (parakortekste), lenfoit dokuda lenfositlerin girdiği bölgelere verilen isimdir. Bu bölgeler sitokinlerin uyarısı ile çeşitli adhezyon moleküllerini eksprese ederler ve hücrelerin tutunarak içeri girmesini sağlarlar. Sitokin kontrolü ile lenfositler içeri girer ve çıkar (lenfosit trafiği).
Kafa veya baş, anatomide hayvan ve insanların en rostral bölümünde bulunan, genellikle beyin, göz, kafatası, kulak, burun ve ağızı içeren kısımdır.
Otonom sinir sistemi ya da özerk sinir sistemi, periferik sinir sisteminin, istemsiz yapılan hareketleri ve organ fonksiyonlarının kontrolünü gerçekleştiren bölümüdür. Kalp hızı, sindirim, solunum, tükürük salgılanması, terleme, işeme fonksiyonu, cinsel uyarılma gibi durumlarda istem dışı etkilidir. Visseral sinir sistemi veya vejetatif sinir sistemi olarak da bilinir. Parasempatik sinir sistemi ve sempatik sinir sistemi olarak ikiye ayrılır.
Ventriküler sistem, odacık sistemi medulla spinalis içindeki özeksel kanal ile devam eden, beyin omurilik sıvısı ile dolu, beyindeki bir grup yapıdan oluşur.
İnsan beyni, insan sinir sisteminin merkezi organıdır ve omurilikle birlikte merkezi sinir sistemini oluşturur.
Lenf düğümü, lenf nodu veya lenf bezi, lenfatik sistemin ve adaptif bağışıklık sistemi'nin böbrek şeklinde bir ikincil lenfoid organ'ıdır.
Neokorteks, diğer adlarıyla neopalyum ya da izokorteks, memeli beyninin bir parçasıdır. Beyin hemisferlerinin en dış tabakasını oluşturur ve I. en dışta, VI. en içte olmak üzere 6 tabakadan meydana gelir. Beyin korteksinin bir parçasıdır. Biliş, duyu algısı ve gelişmiş motor kontrolü de dahil olmak üzere üst düzey beyin etkinliklerinin düzenlenmesinden sorumludur.
Beyinsapı, beynin alt kısmıdır ve yapısal olarak medulla spinalis olarak devam eder. Kafa sinirleri yolu ile yüz ve boynun motor ve duyusal inervasyonunu sağlar. Beyinsapı küçük olmakla birlikte, beyin ile vücudun geri kalan kısmı arasındaki bütün sinir bağlantısı buradan geçtiğinden hayati öneme sahip bir bölgedir. Buradan geçen yollar, kortikospinal yol (motor), arka kolon-medial lemniskus yolu ve spinotalamik yoldur. Beyinsapı, kalp ve solunum sisteminin çalışmasının düzenlenmesinde de önemli rol oynar. Merkezi sinir sistemini de düzenler ve bilincin oluşmasında ve uyku düzeninde anahtar görevi yapar.
Motor sistem merkezi sinir sisteminin hareketini oluşan bir parçasıdır. Piramidal ve ekstrapiramidal sistemlerden oluşur.
Serebral korteks veya beyin korteksi, insan ve diğer memeli beyinlerindeki serebrumun sinir dokusundan oluşan dış tabakasıdır. Beynin diğer kısımlarının çoğunun beyaz renkte olmasını sağlayan yalıtımın kortekste bulunmamasından dolayı rengi gridir. Korteks serebrum ve serebellumun dış kısımlarını örter ve kalınlığı 1,5-5,0 mm arasında değişir. Korteksin serebrumu örten kısımı serebral korteks olarak adlandırılmaktadır.
Tabes dorsalis, omuriliğin özellikle arka kolonundaki sinirlerin demiyelinizasyonuyla seyreden yavaş gidişatlı dejeneratif bir hastalıktır. Sifilitik miyelopati olarak da bilinir. Bu sinirler normalde kişinin pozisyon algısı (propriyosepsiyon), titreşim ve ayırıcı dokunma hissini sürdürmesine yardımcı olur.
Uzanım lifleri ya da projeksiyon lifleri, korteks ile beynin alt kısımları ve omuriliği birleştiren, içe aktaran(getiren) ve dışa aktaran(götüren) liflerden oluşur. İnsan sinir sistemi anatomisinde, beyindeki yollar denilen akson demetleri fonksiyonlarına göre birleştirme lifleri, uzanım lifleri ve komissüral lifler olarak kategorize edilebilir.
Kırmızı çekirdek, rostral mezensefalon'da bulunan motor koordinasyon ile ilişkili bir yapıdır. Taze kesitlerinde görülen kırmızımsı renk, içindeki damarlardan ve nöronların çoğunun sitoplazmasında bulunan demir içeren pigmentlerden dolayıdır. Bu yapı mezensefalonun tegmentumunda substantia nigra ve aquaductus cerebri arasında lokalizedir. Formatio retikülarisin bir parçası olarak kabul edilir. Colliculus superior'un kaudal seviyelerinden diensefalonun kaudal seviyelerine kadar uzanan nucleus ruber'in rostralde yer alan pars parvocelularis ve kaudalde yer alan pars magnocelularis olmak üzere iki bölümü vardır. Kırmızı çekirdek ve substantia nigra ekstrapiramidal motor sistemin subkortikal merkezleridir.
Kortikobulbar yol, beyin korteksinde bulunan motor korteks ile beyin sapının medulla oblongata (bulbus) bölgesinin bir parçası olan medüller piramitleri birbirine bağlayan iki nöronlu beyaz cevher motor yoludur ve öncelikli olarak okülomotor olmayan kraniyal sinirlerin motor fonksiyonunu taşımakla ilgilidir. Kortikobulbar yol, kortikospinal yol ile beraber piramidal yolları oluşturur.
Renal medulla, böbreğin iç kısmıdır. Öz bölgesi de denir. Böbrek medullası, malpighi piramitleri olarak bilinen bir dizi piramitsel bölüme ayrılmıştır. Kan böbreğe renal arter yoluyla girer ve burada bölünerek interlobar arterleri oluşturur. İnterlobar arterlerin her biri sırayla kavisli arterlere dallanır. Ve bunlar da interlobüler arterler oluşturmak için dallanır ve bunlar sonunda glomerüllere ulaşır.
Ekstrapiramidal sistem anatomide motor sisteminin bir parçasıdır ve daha önce öğrenilmiş hareketlerin düşünülmeden koordineli bir şekilde yapılmasını sağlar. Bu sistemi oluşturan yapıların başında basal çekirdekler yer alır.