İçeriğe atla

Konya Herakles Lahdi

Konya Herakles Lahdi

Konya Herakles Lahdi 1958 yılında Konya-Beyşehir yolunun 60. kilometresindeki Tiberiopolis kenti kalıntılarında bulunmuştur. Roma dönemine, 220-260 yıllarına tarihlenmiştir. Dört cephesinde Herakles'in 12 işine ait rölyefler vardır.[1] Sidamara tipi lahitlerden olup[2] Konya Arkeoloji Müzesinde bulunan en değerli eserlerden biridir.[3]

Tarihçe

Yunuslar Köyü'nde 1958 yılında Halil Ulukaya tarlasını sürerken lahdin farkına varır. Lahit 7 Temmuz 1958 tarihinde Konya Arkeoloji Müzesi'ne nakledilir. İçinde iki sağlam insan iskeleti çıkmıştır. Lahdin dört yüzünde Herakles'in mitolojide belirtilenişleri kabartma heykellerle anlatılmaktadır.[3]

Özellikler

Lahit 250 cm boyunda 130 cm eninde ve 170 cm yüksekliğindedir.[1] Kapağı ile birlikte 8 ton ağırlığında olan lahidin, Hristiyanlık devrinde açıldığı ve kapağı üzerinde bulunan, ölüye ait iki figürün o zaman parçalandığı tahmin edilmektedir. Lâhdin dört cephesindeki yüksek rölyefler tamamen sağlamdır.[2]

Lahdin içerisinden biri kadın diğeri erkeğe ait olmak üzere iki insan iskeleti bulunmuştur. Lahdin sahibine ilişkin kesin bir bilgi yoktur.[2]

Betimlemeler

Tiberiopolis lahdinin cephelerindeki yüksek kabartmalar, Herakles'in meşhur 12 işine ait mitolojik tasvirleri içermektedir. Kuvvet ve kudret timsali Herakles sırasıyla, Nemea arslanını öldürmüş ve postunu sırtında taşımıştır. Bundan sonra, dokuz başlı su yılanı (Hydra) nın öldürülmesi, Keryneia'daki rüzgâr gibi koşan geyiğin ve Erymanthos dağındaki yabani domuzun yakalanması, tüylerini ok gibi fırlatan kuşların mahvedilmesi, Elis Kralı Augeias'a ait ahırın temizliği, Giritteki yabani boğanın ve Trakya Kralı Diomedos'a ait hırçın atların yulara vurulması, Amazonlar kraliçesi Hippolyte ait kemerin alınması, Geryenes adlı ejder boğasının getirilmesi, Cerberus adlı köpeğin yer altından çıkarılması ve nihayet dünyanın batı ucunda bulunan Hesperid'lere ait elmaların çalınması gibi zor işler, gayet ustalıkla ve bütün incelikleriyle tasvir edilmiştir.[2]

Lahdin baş tarafında, solda ayakta Herakles'in annesi Alkmene, ortada oturan, elinde yerküre ve bilicilik kitabı ile Pythia kahini ve sağda filozof Prodikos betimlenmiş. Eğer lahitlerin kısa yan yüzlerinden birinde ölü ve ailesinin tasvir edildiği şeklindeki genel kanıdan hareket edecek olursak, bu lahdin filozof Prodikos'un soyundan gelen bir kişiye ait olabileceğini de söyleyebiliriz. Yatak şeklindeki kapak üzerine ölü ve eşi, uzanmış olarak canlandırılmış, etrafına Eros heykelcikleri iliştirilmiştir.[2][4]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b Kültür ve Turizm Bakanlığı Resmi Sitesi(5 Mayıs 2012'de erişildi)
  2. ^ a b c d e Mimarlar Odası Dergisi 19 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Konya'da yeni bulunan bir Roma lahdi, Mehmet Önder, Konya Müzesi Müdürü, (5 Mayıs 2012'de erişildi)
  3. ^ a b Tarihi Su Yapıları Konya Karaman Niğde 22 Mayıs 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Çevre ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müğdürlüğü, Ankara, 2009 (5 Mayıs 2012'de erişildi)
  4. ^ Füsun Arman, "Herakles'in oniki görevi", Euroclub, (kış 85-86), s. 44-49.

Resim Galerisi

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Adana Arkeoloji Müzesi</span> Arkeoloji müzesi

Adana Arkeoloji Müzesi, günümüzde Adana'nın Seyhan ilçesinin Döşeme Mahallesi'ndeki eski Millî Mensucat Fabrikası'nda bulunan müze kompleksinde hizmet vermekte olan bir müzedir.

<span class="mw-page-title-main">Gryneion</span>

Gryneion, Gryneia, Türkiye'nin İzmir ilinin Aliağa ilçesi sınırları içinde bulunan Yenişakran beldesi yakınlarındaki bir antik kenttir. Çandarlı Körfezi kenarındadır. 12 büyük Aiol kentinden biri sayılır. Kentin, denize bir dil gibi uzanan yarımadası üzerinde tanrı Apollon'un tapınağı vardı. Gryneion önemli bir kehanet merkeziydi.

<span class="mw-page-title-main">İskender Lahdi</span>

İskender Lahdi, MÖ 4. yüzyıla ait, Sidon Kralı Abdalonymos'a ait olduğu düşünülen kral lahiti. Uzun cephesinde Makedonya Kralı Büyük İskender'in Perslerle yaptığı savaşlara ilişkin rölyefler bulunduğu için "İskender Lahdi" adıyla tanımlanmıştır. Osman Hamdi Bey tarafından 1887 yılında Sayda'daki kral mezarlarında yapılan arkeolojik kazılarda bulunmuştur. İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunan en önemli eser olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ağlayan Kadınlar Lahdi</span>

Ağlayan Kadınlar Lahdi Osman Hamdi Bey tarafından 1887 yılında Sayda'daki kral mezarlarında, Iskender Lahdi ile aynı mezar odasında bulunmuştur. Roma döneminden önceye ait sütunlu lahitlerden olup, işçiliği ile dünya lahitlerinin en önemlilerinden biri sayılır. Hellenistik dönem eseridir. MÖ 360 yılında ölen Sayda Kralı Straton'a ait olduğu ya da Sayda'lı bir zengin için yapıldığı tahmin edilmektedir. İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenmektedir.

Likya Lahdi Osman Hamdi Bey tarafından 1877 yılında Sayda'daki kral mezarlarında, 4 nolu mezar odasında bulunmuştur. İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenmektedir. Yunan heykeltıraşçılığının güzel örnekleri içinde yer alır, paros mermerinden yapılmıştır. Lahdin kimin için yapıldığı bilinmemekle birlikte, MÖ 5. yüzyılın sonlarına ait olduğu tahmin edilmektedir. Lahit, Sayda'da bulunmasına karşın, mimarisi tipik Likya mimarisidir. Bu yüzden heykeltıraşının Likyalı olması muhtemeldir.

Satrap Lahdi, MÖ 5. yüzyıla ait adı bilinmeyen bir Pers Satrabına ait lahittir. Lahit Sayda kral mezarlarından Osman Hamdi Bey tarafından 1887 yılında çıkarılmış ve İstanbul'a getirilmiştir. İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Tabnit Lahdi</span>

Tabnit Lahdi Sayda kralı Tabnit'e ait olan lahit. Osman Hamdi Bey tarafından 1877 yılında Sayda'daki kral mezarlarında bulunmuştur. Sayda lahitlerinin en eskisi olup MÖ 6 ya da 7. yüzyıla aittir. Mısır Firavunlarının kullandığı andropoit bir lahit olup diorit’den yapılmıştır. İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergilenmektedir.

Sayda Lahitleri 1887 yılında Osman Hamdi Bey tarafından ortaya çıkarılan Sayda'daki (Sidon) kral mezarlarına ait lahitler. Nekropolde bulunan 18 lahidin 7'si yerinde bırakılmış, diğerleri oldukça titiz bir çalışma ile İstanbul'a getirilmiştir. Paha biçilmez değerdeki lahitlerinden en önemlisi İskender Lahdi, en eskisi ise Tabnit Lahdidir. Bunun dışında diğer önemli lahitler Ağlayan Kadınlar Lahdi, Likya Lahdi ve Satrap Lahdidir.

<span class="mw-page-title-main">Sidamara Lahdi</span>

Sidamara Lahdi Konya Ereğlisi-Karaman yolu üzerinde, eski adı Sidamara olan Ambar köyünde bulunduğu için bu isimle anılan, MS 3. yüzyıla ait lahit. 32 tonluk ağırlığı ile dünyanın en ağır lahdi olarak bilinen eser 1900'da bulunmuş ve Osman Hamdi Bey tarafından İstanbul'a getirtilmiştir. Lahdin kapağında ve dört yanında bulunan kabartma heykeller çok çeşitlidir ve bir sanat harikası sayılmaktadır. İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunan lahitlerden biridir.

Herakles Lahitleri Herakles'in 12 görevini konu edinen lahitler. İkisi Antalya Müzesi'nde, biri Kayseri Arkeoloji Müzesi'nde, biri de Konya Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Bütün lahitlerde Herakles'in yaptığı işler betimlenmektedir, ancak sıralamalarda farklılıklar olur. Herakles ilk işlerini yaparken daha gençtir, sonlara doğru yaşlanır ve fizyonomisinde değişim olur. Başlarda sakalsız iken, sonlara doğru sakallı betimlenir.

<span class="mw-page-title-main">Kayseri Herakles Lahdi</span> 1991 yılında Kayseride bulunan lahit

Kayseri Herakles Lahdi 1991 yılında Kayseri'de bulunmuş olan lahit. Kayseri Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Pamfilya tipi Frizli lahitler grubuna girmektedir. Üzerine işlenen sahnelerde Herakles'in yerine getirdiği 12 görev sırayla anlatılır.

<span class="mw-page-title-main">Antakya Lahdi</span>

Antakya Lahdi, Hatay Arkeoloji Müzesinde özel bir bölümde sergilenen MS 3. yüzyıla tarihlendirilen lahit.

Domitias Julianus ve Domitias Philiskas Lahdi Perge'de bulunmuş MS 2. yüzyıla ait lahit. Lahidin kapağında bulunan Eski Yunanca yazıda "Domitias Julianus ve hayat arkadaşı C. Domitias Philiskas'ın lahdidir" yazısı yer alır. Anadolu sütunlu lahitlerinden olup Antalya Müzesi'nde sergilenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Polyksena Lahdi</span> MÖ 6. yüzyıldan kalma mermer lahit

Polyksena Lahdi, Çanakkale merkeze 110 km. uzaklıktaki Kızöldün Tümülüsü'nde, bulunan ve M.Ö. 520-500 yıllarına tarihlenen mermer lahit. Anadolu'da bulunan figür bezemeli lahitlerin en erken örneğidir.

<span class="mw-page-title-main">Erithrai</span> İzmir, Türkiyede bir antik şehir

Erythrae, Erythrai veya Litri 12 İyon şehrinden biridir. İzmir ili 60 km, Çeşme'nin 22 km doğusunda Ildırı Köyü’nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Junius Bassus Lahdi</span>

Junius Bassus Lahdi, dördüncü yüzyıl Hristiyan lahitleri içinde olağanüstü incelikte bir işçilik gösteren, içinde cesaretli ve gösterişli bir çizimi birleştiren ve kapağında Roma valisi ve ölüm döşeğinde vaftiz olan Junius Bassus'un adını taşıyan, erken Hristiyan sanatının en önemli örneklerinden birini teşkil eden lahittir.

<span class="mw-page-title-main">Arsemia</span>

Arsemia, Adıyaman ilinin Kâhta ilçesi sınırları içerisinde, Nemrut Dağı güzergahı üzerinde bulunan bir ören yeridir.

<span class="mw-page-title-main">Fethiye Müzesi</span>

Fethiye Müzesi, Muğla ilinin Fethiye ilçesinde bulunan bir müzedir. Dalaman, Fethiye, Ortaca, Köyceğiz ve Seydikemer'den gelen arkeolojik eser ve bulguların sergilendiği müze, 1962 yılında faaliyet göstermeye başladı. Fethiye Müzesi iki ana salondan oluşur ve sergilenen eserler kronolojik olarak sıralanmıştır. Eserler MÖ 3000 ile Geç Osmanlı Dönemi aralığını kapsar. Fethiye çevresinde bulunan arkeolojik bölgeler Fethiye Müzesi'ne bağlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Altıkulaç Lahdi</span>

Altıkulaç Lahdi veya Çan lahdi, MÖ 4. yüzyılın başlarına tarihlenen, günümüzde Troya Müzesi'nde sergilenen Marmara Adası mermerinden yapılmış bir lahittir.

<span class="mw-page-title-main">İznik Müzesi</span> İznik, Türkiyede arkeoloji müzesi

İznik Müzesi, Bursa ilinin İznik ilçesinde ve çevresinde bulunan arkeolojik eserlerin sergilendiği müze.