İçeriğe atla

Kolon

Washington, DC'deki National Capitol Columns
Berlin'deki Alte Nationalgalerie'de bulunan sütunlu yol

Kolon veya sütun, taşıyıcı sistemde düşey yapı elemanlarına verilen isimdir. Yapıda dış ve iç etkilerden oluşan kuvvetleri (moment, kesme kuvveti vb.) temellere, dolayısı ile zemine aktarırlar. Boyutlandırılmaları gelen kuvvetlere göre yapılan hesaplamaların dışında; yönetmeliklerde malzeme cinsine göre belirtilen minimum boyutlardan küçük olamaz. Taş veya tuğla örülerek yapılan taşıyıcı ayaklara ise paye denmektedir.

Yapı tarihinin en başından beri yapıları ayakta tutmak için kullanılagelmiştir. İlk zamanlarda taş, ağaç gibi doğal malzemeler kolon yapımında kullanılmışsa da modern teknolojinin gelişmesi ile birlikte bir tür yapay bağlayıcı olan çimento ve iskeleti oluşturan çelikten imal edilmiş betonarme veya yalnızca çelikten kolonlar kullanılmaya başlanmıştır.

Kolonlar yapı sistemlerinde, genellikle kirişlerden gelen yükleri temele, dolayısı ile zemine aktarırlar. Kolonlarda oluşabilecek bir hasar, yapının göçmesine varabilecek kadar ağır hasarlara neden olabilmektedir.

Kolon tanımı genellikle yapısal elemanın, geometrik yerleşimiyle ilgili bir özelliğini çağrıştırsa da, betonarme davranışı açısından irdelendiğinde diğer tür elemanlardan (kiriş, döşeme, perde vb.) farklı bir mekanik davranışı ortaya koyar. Betonarme Yapıların Tasarım ve Kuralları (TS500-2000) isimli Türk Standardı'nda belirtildiği üzere (Bölüm 7.3) hesap eksenel basınç değeri değerini aşmayan elemanlar eğilme elemanı olarak tasarlanırlar. Kirişler ve döşemeler çoğunlukla bu tanıma uyarlar. Bu şartın dışındaki elemanlar ise, eksenel kuvvet seviyesinde bir üst sınır olmakla birlikte, eksenel kuvvet ve eğilmenin birlikte etkimesi durumuna göre tasarlanırlar (TS500-2000 Bölüm 7.4 ve Deprem Yönetmeliği ilgili bölümü). Kolonlar ise çoğunlukla bu davranış tanımına girerler. Ancak eğer bir yatay elemanın (kiriş) eksenel yük seviyesi yanal yüklerden dolayı bu tanıma giriyorsa kolon gibi tasarlanması gerekliliği vardır.

Tarihçe

Mimari anlamda kolonların ilk kullanıldığı yapılar eski Mısır'da MÖ 2600 yıllarında taş kalıplarla yapılan Imotep tapınağında görülmüştür.

Mimari anlamda kolonların kullanıldığı diğer bir uygarlık ise Perslerdir. Perslere ait Apadana Tapınağı'nda 70 x 70 metre ebatlarında olan yapıda birçok kolon kullanılmıştır. Bu kolonların büyük bir kısmı hala ayakta durmaktadır.

Ayrıca kolonlar değişik medeniyetlerce yapısal eleman dışında; vergi taşları ve Sadaka taşı olarak da kullanılmıştır.

Eski zamanlarda kolon üretimi

Luksor Tapınağı'ndaki kolonlar.

Kolonlar birçok ebatlarda tasarlanabilir. Bazıları kesme taşların üst üste dizilmesi ile imal edilmişlerdir. Bazıları da bütün olarak, taşların yonutulması ile imal edilmişlerdir.

Eski dönemlerde, yekpare kolonların ağırlıkları yüksek olduğu için taşınmaları ve yerleştirilmeleri zor olmuştur. Diğer kolonlar; kesme taşların üst üste konulması ya da taşların harçlarla birleştirilmesi şeklinde imal edilmiştir.Ayrıca genellikle bu tip kolonlarda; oluşacak gerilmeleri karşılamak için farklı taşlar ya da metal parçaları da kullanılmıştır. Genellikle kolonlar mukavemeti düşük betonlardan, tuğlalardan ya da taş parçalarından imal edilmişlerdir.

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Betonarme</span>

Betonarme, betonun çelik (donatı) kullanılmak suretiyle güçlendirilerek imal edilen yapı malzemesinin ismidir. Türkçeye Fransızcadan geçmiş bir mühendislik terimidir. Kelimenin Fransızca orijinali olan 'béton armé' kelimesi güçlendirilmiş beton anlamındadır.

<span class="mw-page-title-main">Çatı</span> Bir binanın en üst bölümü

Çatı, bir binanın en üst bölümüdür. Esas olarak binanın hava şartlarından korunması için yapılır.

<span class="mw-page-title-main">Stratonikeia (Muğla)</span>

Stratonikeia, Muğla'nın Yatağan ilçesinde bulunan, Karya ve Roma dönemine ait antik yerleşimdir.

<span class="mw-page-title-main">Lamine ahşap</span>

Lamine ahşap, değişik ölçülerdeki bağımsız ahşap tabakaların, kontrollü endüstri koşullarında ve özel bağlayıcılarla tutkallanıp birleştirilmesinden oluşur. Lamine ahşap ile kolon, kiriş, kemer, makas ve bunun gibi birçok değişik formlarda eleman üretilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Köprü</span> iki yakayı birbirine bağlayarak yolu bir yandan ötekine eriştirmek için yapılan yapı

Köprü, nehir ve vadi gibi geçilmesi güç bir engelin iki kıyısını bağlayan veya herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan yapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Transistör</span> Devre elemanı

Transistör veya geçirgeç girişine uygulanan sinyali yükselterek gerilim ve akım kazancı sağlayan, gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan yarı iletken bir elektronik devre elemanıdır. BJT çift birleşim yüzeyli transistördür. İki N maddesi, bir P maddesi (NPN) ya da iki P maddesi, bir N maddesi (PNP) birleşiminden oluşur. Transistör üç kutuplu bir devre elemanıdır. Devre sembolü üzerinde orta kutup Base (B), okun olduğu kutup Emitter (E), diğer kutup Collector(C) olarak adlandırılır. Base akımının şiddetine göre kollektör ve emiter akımları ayarlanır. Bu ayar oranı kazanç faktörüne göre değişir. Transistörler elektronik cihazların temel yapı taşlarındandır. Günlük hayatta kullanılan elektronik cihazlarda birkaç taneden birkaç milyara varan sayıda transistör bulunabilir.

<span class="mw-page-title-main">Yamaç paraşütü</span> serbest paraşütlerle yamaçlardan koşarak kalkmaya olanak sağlayan bir ekstrem spor türü

Yamaç paraşütü, hava sporlarıyla ilgilenen birkaç kişi tarafından 1980'li yılların başlarında bulunan, aerofoil yapıya sahip olan paraşütlerle yamaçlardan koşarak kalkmaya olanak sağlayan bir ekstrem spor türüdür. Sivil havacılık mevzuatlarına göre çok hafif hava aracı (ÇHHA) sınıfına girer.

<span class="mw-page-title-main">Etriye</span>

Etriye, betonarme yapılarda kolon, kiriş gibi taşıyıcı sistem elemanlarının boyuna donatılarını saran, inşaat çeliğinin bükülmesiyle elde edilen bir sargı donatısıdır. Bir başka deyişle betonarme kolonların ve kirişlerin içinde boyuna doğrultuda yerleştirilen ana donatıların etrafını saran nispeten daha ince çaplı inşaat çeliğidir. Elemanlara gelen kesme kuvvetlerine karşı dayanım sağlar, elemanların ve genel olarak yapının daha sünek davranmasını sağlar, betonun dayanımını arttırır ayrıca boyuna donatıların burkulma boyunu kısaltır.

<span class="mw-page-title-main">İnşaat</span> bir bina veya altyapının inşası veya montajı süreci

İnşaat ya da yapım, bina, altyapı, endüstriyel sanayi yapıları gibi insan ihtiyaçlarına karşılık gelen, üretime dayalı her çeşit yapının amacına uygun inşa edilme sürecidir. İnşaat tipik olarak bilinen bir müşteri için yerinde gerçekleşirken, imalattan imalata farklı olarak, belirlenmiş bir alıcı olmadan benzer ürünlerin seri üretimini de gerektirir. Sanayi yapıları gelişmiş ülkelerdeki gayrisafi yurtiçi hasılanın % 6 ila % 9'unu oluşturur. İnşaat planlama, tasarım ve finansman ile başlar; proje inşa edilinceye ve yapı kullanıma hazır oluncaya kadar devam eder.

Kiriş, yapılarda döşeme ve kullanım alanı yüklerini düşey taşıyıcılara (kolon) aktaran, mekanik olarak çubuk kabul edilen yapı elemanıdır. Betonarme yapılarda döşeme yüklerinin öncelikle kirişlere aktarıldığı ve kesme kuvveti ile moment tesirleri taşıyan kirişlerin bu kuvvetleri kolonlara aktardığı kabul edilir. Kirişlerin kolondan kolona olan boylarına kiriş açıklığı denir. Kiriş açıklığı arttıkça kiriş kesit yüksekliğinin arttırılması gerekir. Kirişte düşey deformasyonlar (sehim) kontrol altında tutulmalıdır. Aksi takdirde, yapı kullanım konforu azalacaktır.

<span class="mw-page-title-main">Lifli Polimer</span>

Lifli Polimer, kısaca LP, karbon, cam ya da aramid lifleriyle güçlendirilmiş malzemeleri temel alınarak üretilen bir yapı malzemesidir. Türkiye'de sıklıkla İngilizce orijinal adı Fiber Reinforced Polymers/Plastic (FRP) ile de anılmaktadır. Malzeme yaygın şekilde güçlendirme uygulamalarında kullanılmaktadır. Betonarme elemanların basınç ve/veya eğilme dayanımlarının arttırılmasında etkili bir şekilde kullanılabilmektedir. Ayrıca yöntem, Türkiye'de çıkan son deprem yönetmeliğinde de uygulanabilir güçlendirme yöntemleri arasında gösterilmekte ve hesap yöntemleri sunulmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de inşaat mühendisliği</span>

Türkiye'de inşaat mühendisliğinin başlangıç tarihi İTÜ İnşaat Fakültesi'nin başlangıcı olarak sayılan ve 1727 yılında Damat İbrahim Paşa tarafından açılmış olan Humbarahane olarak kabul edilir. Ancak bu girişim Yeniçerilerin karşı koyması nedeniyle yarım kalmıştır. 1773 yılında Gazi Hasan Paşa ile Baron de Tott'un teklifiyle III. Mustafa Mühendishane-i Bahr-i Hümayun'u açtırmış ve bu yolla donanmadaki gemi mühendislerinin bilgisizliğini gidermeye çalışmıştır. İlk adı Mühendishane olan bu üniversite Türk tarihinin ilk üniversitesidir. I. Abdülhamit devrinde büyümeye devam eden bu üniversite, III. Selim döneminde 1795'te adı Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn olacak şekilde ikiye ayrılmış ve bir kanunnameye bağlanmıştır. Her iki üniversite de 1808 yılına kadar eğitime devam etti. Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn'da 1797 yılında Yeni Metotlar adlı kitap ile inşaat mühendisliği hakkında bazı kitaplar basıldı. Fizik, kimya, trigonometri, topoğrafya, mukavemet, hidrolik, akarsu hidroliği, akışkanlar mekaniği, optik, botanik, jeoloji, mineroloji, sektant ve oktant gibi dersler ilk defa bu üniversitede okutuldu.

<span class="mw-page-title-main">II. Evkaf Apartmanı</span>

II. Evkaf Apartmanı; Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunan bir apartmandır. Ulus'taki İstiklal Caddesi üzerinde bulunur. Mimar Kemaleddin tarafından tasarlanan ve 1930 yılında inşaatı tamamlanan yapı, günümüzde Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü binası olarak kullanılmaktadır. Ayrıca; Ankara Devlet Tiyatrosu'na bağlı olarak hizmet veren sahnelerden Küçük Tiyatro ve Oda Tiyatrosu'na da ev sahipliği yapmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Konak Pier</span> İzmir, Türkiyede bir bina

Konak Pier, 1867 yılında İzmir'de gümrük binası olarak kullanılmak üzere inşa edilmiş yapıdır. Binanın projesi Fransız mimar ve inşaat mühendisi Gustave Eiffel tarafından çizildiği düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Yapı</span> bir nesne veya sistemdeki birbiriyle ilişkili unsurların düzenlenmesi ve organizasyonu veya bu şekilde organize edilmiş nesne veya sistem

Yapı, maddi bir nesne veya sistemdeki birbiriyle ilişkili unsurların düzenlenmesi ve organizasyonu veya bu şekilde organize edilmiş nesne veya sistemdir. Maddi yapılar, binalar ve makineler gibi insan yapımı nesneleri ve biyolojik organizmalar, mineraller ve kimyasallar gibi doğal nesneleri içerir. Soyut yapılar bilgisayar bilimlerindeki veri yapılarını ve müzik formunu içerir. Yapı türleri arasında bir hiyerarşi, çoktan çoğa bağlantılar içeren bir bağlantı veya uzayda komşu olan bileşenler arasındaki bağlantıları içeren bir kafes bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Rijitlik</span>

Rijitlik, bir cismin uygulanan kuvvete tepki olarak deformasyona karşı koyma direncidir.

<span class="mw-page-title-main">Şasi (otomotiv)</span> bir motorlu aracın ana yük taşıyıcı yapısı

Aynı zamanda şasi olarak da bilinen araç şasisi bir organizmanın iskeleti gibi motorlu taşıtın ona bağlı tüm diğer parçalarını taşıyan ana destek yapısıdır.

<span class="mw-page-title-main">Çelik Yapı</span> çelik yapıların statik analiz ve tasarımlar

Çelik yapı, çeliğin yapı inşasında taşıyıcı ve ana malzeme olarak kullanıldığı, inşaat mühendisliğinin alt dalını ifade eder. Bu yapı inşâsına, Türkçe çelik yapı anlamına gelen İngilizce "Steel construction" tamlamasının dilimize uyarlanmış hâliyle çelik konstrüksiyon da denir.

<span class="mw-page-title-main">Rulman (makina elemanı)</span> Uygulanan hareketi, istenilen harekete çeviren ve sürtünmeyi azaltan mekanizma

Rulman, hareketli mekanik parçaları yataklayan(hareketlerini sınırlandıran), parçalar arasındaki sürtünmeyi azaltan bir makine elemanıdır. Yatağın tasarımı, örneğin, hareketli parçanın serbest doğrusal hareketini veya sabit bir eksen etrafında serbest dönümesini sağlayabilir; veya hareketli parçalara etkiyen normal kuvvetlere karşı direnç gösterir. Çoğu rulman, sürtünmeyi en aza indirerek istenen hareketi kolaylaştırır, sürtünmeden doğan doğrudan ve dolaylı enerji kayıplarını minimize eder. Rulmanlar, geometrisine, çalışma şekline, izin verilen hareketlere veya parçalara uygulanan yüklerin (kuvvetlerin) yönlerine göre geniş bir şekilde sınıflandırılır.

Malakmiyeti Köprüsü, Artvin'in Borçka ilçesindeki Camili köyünde konumlanmış bir ahşap köprüdür. Köprünün adı, Camili köyünün bir mahallesi olan Malakmiyet'ten türemiştir.