İçeriğe atla

Koku alma

Koku alma, koklama veya olfaksiyon, ortamdaki kimyasalların burun vb. duyu organları vasıtasıyla algılanmasıdır.[1] İnsanda koku alma duyusu, omurgasızlara ve alçak seviye omurgalılara nazaran, daha az baskın duyulardandır; zira pek çok alçak seviye omurgalı (örneğin balıklar ve amfibiler) ortamdaki kimyasalları vücutlarının çok çeşitli bölgelerindeki reseptörler (alıcılar) ile algılar.[1] Omurgasızlarda ise burun deliği gibi kemoreseptif (kimyasal algılayıcı) boşluklara rastlanmaz.[1] Bu nedenle pek çok otorite koku almayı 'uzaktan kemoresepsiyon', tat almayı ise 'temaslı kemoresepsiyon' olarak tanımlar.[1]

Hava soluyan omurgalılarda koklama, ağırlıklı olarak, burun boşluğunun iç yüzünü (epithelium) kaplayan sinir uçları tarafından sağlanır. Bir örnek vermek gerekirse etçil memeliler, yiyecek bulmak ve tehlikelerden kaçınmak için koku alma duyusuna bağımlıdır. Etçillerin epithelium'u destekleyen türbinal kemikleri kıvrımlıdır ve daha fazla temas yüzeyi sağlar.[1] Fazladan temas yüzeyi, canlının koku alma kabiliyetini artırır.

Bazı canlılarda, burun iç yüzeyine ilaveten, damakta bulunan Jacobson organı koku almaya yardımcı olur.[1]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f "smell." 12 Şubat 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Britannica.com

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Beyin</span> vücudumuzun kontrolünü sağlayan sinir sisteminin merkezi beyin

Beyin , sinir sisteminin merkezi olarak hizmet eden bir organıdır. Bütün omurgalı hayvanlar ve çoğu omurgasız hayvan -bazı süngerler, knidliler, tulumlular ve derisi dikenliler gibi omurgasızlar hariç- beyne sahiptir. Baş kısmında; duyma, tatma, görme, denge, koklama gibi duyulara hizmet eden organlara yakın bir noktada bulunan beyin omurgalıların vücudundaki en karmaşık organdır. Normal bir insanda serebral korteksin 15-33 milyar nörondan müteşekkil olduğu tahmin edilmektedir. Her biri birkaç bin nöronla sinaps denen bağlantılar yardımıyla bağlıdır. Bu nöronlar birbirleriyle akson denen uzun protoplazmik lifler yardımıyla iletişim kurar. Aksonlar bilgiyi beynin diğer kısımlarına yahut vücudun spesifik alıcı hücrelerine taşır.

<span class="mw-page-title-main">Burun</span> koku alma organı

Burun, anatomik olarak hayvan ve insan yüzü üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organıdır. İnsan burnu ve hayvan burnu arasında birçok anatomik farklar bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Balık</span> solungaç taşıyan, tetrapod olmayan ve suda yaşayan omurgalı hayvan

Balıklar poikloterm olan, neredeyse sadece suda yaşayan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer. Mesela tatlı su balıklarından Lepistes'in yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir. Çiklitgillerde ise kuluçka süresi dişinin ağzında gerçekleşir. Ağzında yumurtaları çeviren, mantarlaşmasını engelleyen dişi yumurtalar çatlayana hatta yavrular serbestçe yüzmeye başlayana kadar onları ağzındaki kesesinde korur. Balıklar su yaşamındaki en önemli varlıklardan bir tanesidir. Nehir, göl, akarsu, okyanus ve denizlerde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kabartma</span>

Kabartma veya diğer adıyla rölyef, yüzey üzerine yapılan yükseltme ya da çökertmelere denir.

<span class="mw-page-title-main">Dolaşım sistemi</span> hayvanlarda kan dolaşımını sağlayan organ sistemi

Dolaşım sistemi veya kardiyovasküler sistem maddelerin vücuttaki dolaşımını sağlayan organ sistemidir.

<span class="mw-page-title-main">Merkezî sinir sistemi</span> beyin, omurilik ve meninkslerden oluşan sinir sisteminin ana bilgi işleme organları

Merkezî sinir sistemi sinir sisteminin en büyük bölümünü teşkil eder. Beyin ve omurilikten oluşur. Bazı sınıflandırmalarda retina ve kraniyal sinirler de MSS'ye dâhil edilir. Çevresel sinir sistemi ile birlikte davranış kontrolünde temel bir göreve sahip olan merkezî sinir sistemini çevresel sinir sisteminden ayıran belirgin bir sınır olmayıp ayrım keyfîdir. MSS, vücut boşluğunda, kraniyal boşluktaki beyni ve spinal boşluktaki omuriliği kapsar. Omurgalılarda beyin kafatası ile korunurken, omurilik de omurga ile korunur. Bunların her ikisi de, meninskler ile çevrilmiştir. Şekilde kırmızı ile gösterilenler MSS'ye ait ana sinirlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Solunum sistemi</span> Hayvanlarda ve bitkilerde gaz alışverişini sağlayan biyolojik sistem

Solunum sistemi, kandaki karbondioksit (CO2) gazının oksijen gazı (O2) ile yer değiştirmesini sağlayan sistemdir.

<span class="mw-page-title-main">Mağara</span>

Mağara, yüzeyle bağlantısı olan ve gün ışığı ile bağlantısı kaybolacak derinliğe ve en az bir insanın sürünerek girebilmesine olanak verecek genişlik ve yüksekliğe sahip olan yeraltı boşluklarıdır. Speleoloji mağaraları inceleyen bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Tat alma</span>

Tat sistemi veya tat duyusu, tat (lezzet) algı’sından kısmen sorumlu olan duyu sistemi'dir. Tat, ağızdaki bir maddenin, çoğunlukla dil'de olmak üzere ağız boşluğu'ndaki tat tomurcuklarında bulunan tat reseptör hücreleriyle kimyasal olarak reaksiyona girmesiyle uyarılan algıdır. Koku alma ve trigeminal sinir stimülasyonu ile birlikte tat, gıda ve diğer maddelerin lezzetlerini belirler. İnsanlar tat tomurcuklarında ve dil ile epiglottis'in üst yüzeyi dahil olmak üzere diğer alanlarda tat reseptörlerine sahiptir. Tat alma korteksi, tat algısından sorumludur.

<span class="mw-page-title-main">Gececil hayvanlar</span>

Gececil ya da noktürnal canlılar, gündüzleri dinlenen, geceleri faal olan canlılardır. Yarasa ve galago gibi bazı hayvanlar tamamen gececil iken, kedi gibi hem gündüz hem gece faal olan ya da sadece alaca karanlıkta faal olan canlılar da mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Şarap tadımı</span>

Şarap tadımı, duyulara dayanarak şarapların değerlendirilmesi işlemidir. Tadım için şampanya kadehi, şarap kadehi ve diğer şarap aksesuarı kullanılır. Sadece tat alma değil, görme, koklama ve ağız duyusuna da hitap eden, profesyonellere olduğu kadar amatörlere de seslenen bir uğraştır. Bu dalda profesyonel olarak çalışanlara 'oenologue' denir. Dilin tat alma hassasiyetini korumak amacıyla, profesyoneller kadar amatörler de aşırı derecede acılı, ekşili ve tuzlu yiyeceklerden kaçınmalıdırlar.

Koku, koku alma duyusuyla hissedilen, genelde çok küçük konsantrasyonlarda havada çözülmüş olarak bulunan kimyasal maddelerden her biridir. Fragrens ve aroma terimleri genelde kozmetik ve gıda endüstrisi tarafından hoş kokuları anlatmak için kullanılır. Kokular algılamaya göre pis ve hoş kokular olarak ayrılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Omurgasızlar</span> bir omurgası olmayan hayvanlara verilen genel bir ad

Omurgasızlar, omurgası olmayan hayvanlara verilen genel bir addır. Omurgasız olarak adlandırılan canlıların yapılarında hiçbir iç iskelet bulunmaz. Bazı omurgasız hayvanların vücudunu destekleyen bir dış iskelet bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Duyu sistemi</span>

Duyu organı, stimülasyonlar (uyarılmalar) sonucu çevreden aldığı bilgileri elektrik impulslarına çeviren organ. Bilgiler, sinirler aracılığıyla beyne iletilirken filtrelenirler; diğer organlardan gelen bilgilerle ve önceden beyinde depolanmış olanlarla karşılaştırılırlar ve beyinde algıya dönüşürler. Duyu organları bilgileri reseptörler (alıcılar) vasıtasıyla toplarlar. En çok bilinen duyu organları, en basit haliyle, "5 duyu" olarak da adlandırılan; görme, koklama, işitme, tat alma ve dokunma işlevlerini yerine getiren göz, burun, kulak, dil ve deridir.

<span class="mw-page-title-main">Koklayarak iz süren tazı</span> Tazı cinsi

Koklayarak iz süren tazılar, görmeden ziyade koku alma duyuları ile iz süren bir tazı grubu. Genellikle iri kulaklı ve uzun burunludurlar. Geniş burun kanalları nedeniyle koku alma duyuları oldukça gelişmiştir. İri kulaklarının kokuları yüzlerinin civarında tutmaya yardımcı olduğu düşünülür. Gevşek ve ıslak dudaklarının da aynı şekilde koku partiküllerini yakalamaya yardımcı olduğu düşünülür. Bu gruba örnek olarak base, porselen, tilki tazısı (foxhound) ve su samuru tazısı (otterhound) verilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Hemolenf</span> Beden sıvısı

Hemolenf, bazı omurgasız, özellikle eklembacaklılarda omurgalılardaki kanın karşılığıdır. Canlının açık dolaşım sistemi içinde dolaşır ve dokularla doğrudan temas eder. Hemolenf adı verilen hemosit hücrelerinden oluşan bir plazmadır ve birçok kimyasal madde de barındırır. Omurgalılara göre en belirgin ve ayırt edici özelliği oksijeni taşımak için, demir içeren kırmızı hemoglobin yerine, bakır içeren mavi-yeşil hemosiyanin içermesidir. Eklembacaklıların dolaşım sistemidir.. Bunun yanında bazı yumuşakçalarda da hemolenfatik dolaşım sistemi vardır.

Hayvan anatomisi veya Zootomi, anatominin hayvanlarla ilgilenen alt dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Olfaktör sinir</span>

Olfaktör sinir kraniyel sinirlerden birincisi olarak kabul edilen sinir. Özel visseral afferent bir duyu olan koku duyusunu burundan alıp koku korteksine (rhinencephalon) taşır.

<span class="mw-page-title-main">Anozmi</span>

Anozmi veya koku kaybı, bir veya daha fazla kokuyu algılama yeteneğinin kaybedilmesi. Anozmi geçici veya kalıcı olabilir. Bazı kokulara veya tüm kokulara karşı duyarlılığın azalmasını kapsayan hipozmiden farklıdır. Bazı insanlar belirli bir koku için anozmik olabilir, bu durum "spesifik anozmi" olarak bilinir. Doğumdan koku duyusunun yokluğu konjenital anozmi olarak adlandırılır.

Phantosmia, koku halüsinasyonu veya hayali koku, ortamda bulunmayan bir kokuyu sürekli alma durumudur. Tek burun deliğinde veya her ikisinde birden oluşabilir. kişinin hayat kalitesini olumsuz etkileyen bu durum normal kabul edilmekte ve kendiliğinden zamanla geçmektedir. Koku halüsinasyonları, burun enfeksiyonları veya diş problemleri gibi yaygın tıbbi durumlardan kaynaklanabilir. Ayrıca depresyon, bipolar bozukluk, sarhoşluk, uyuşturucu, alkol veya diğer psikiyatrik bozukluklar gibi belirli zihinsel bozuklukların bir belirtisi veya sonucunda bir sempton olarak gözükebilir.