İçeriğe atla

Klavikord

Klavikord

Klavikord genellikle dikdörtgen biçiminde, metal telleri ve ses sayısı kadar tuşu olan klavyeli bir çalgıdır. Piyanonun atası sayılan klavikord, en güzel sesli çalgılardan biridir.

Kasanın sağındaki akort çivilerinden başlayan teller, bir köprü üzerinden geçerek soldaki kavrama pimlerine bağlanır. Sağda tiz sesler, solda ise bas sesler bulunur. Her tuşun kendi telinin tam altında pirinç bir çubuk, teli titreştirerek ses çıkmasını sağlar. Telin pirinç çubukla, köprü arasında kalan sağdaki bölümü titreşirken; soldaki bölümünün sesi, tele bastırılan keçeler yardımıyla susturulur. Bu bakımdan klavikordun sesi piyano kadar güçlü değildir. Piyanoda ise tuşlar pirinç çubuk yerine küçük çekiçlere bağlıdır. Tuşa basıldığında tele vuran çekiç, telin tümünü titreştirerek daha güçlü bir ses çıkmasını sağlar. Klavikordun tuşları tellere doğrudan bağlı olduğundan son derece duyarlı ve çalınması ustalık gerektiren bir çalgıdır. Ses genişliği 3,5- 5 oktav arasındadır. Bu özelliğinden dolayı 17. ve 18. yüzyılın ünlü müzikçileri arasında tutulan çalgılardan biri olmuştur.

Diğer enstrümanlara göre maliyetinin daha düşük olması nedeniyle klavikord erişilebilir olması, klavyeyi öğrenmek isteyenlerin ilk tercihi haline getiriyordu. Besteciler pratik yapmak için seyahatlerinde klavikordunu yanlarında getirirlerdi. Bu bestecilere örnek olarak Mozart ailesini verebiliriz.

Klavikord daha 14. yüzyılda bilinmekte birlikte, 18. yüzyılda özellikle Almanya'da yaygınlaştı. Klavikordu öteki çalgılara yeğleyen Johann Sebastian Bach ve Mozart gibi büyük besteciler, yazdıkları müzik parçalarıyla klavikordu solo müzik çalgısı olarak önem kazanmasını sağladılar. Bach'ın olgu Carl Philipp Emanuel Bach klavyeli çalgıları çalma sanatı üzerine yazdığı kitapta klavikorda da yer verdi. Kitabin orijinal adi 'Versuch über die wahre, Art das Clavier zu spielen, Carl Philipp Emanuel Bach, Berlin, 1759'. Kitapta belirtilen kisim (Bernard Brauchli'nin 'The Clavichord' kitabında bulununan İngilizce çevirisinden Türkçeye çevrilmiştir): "Birçoğu kusurları nedeniyle ya da henüz her yerde kullanılmadığı için çok az bilinen birçok klavyeli enstrümandan en çok beğenilen ikisi vardır: klavsen ve klavikord. İlki esas olarak daha yüksek sesli müzikte kullanılır, ikincisi ise tek başına. Daha yeni piyanolar, dayanıklı ve iyi inşa edilmiş olduklarında birçok avantaja sahiptirler, ancak dokunuşlarının dikkatle üzerinde çalışılması gerekir ki bu da zorluklardan ibaret bir görevdir. Kendi başlarına ve küçük topluluklarda iyi ses çıkarıyorlar. Yine de, iyi bir klavikordun, daha zayıf tonu dışında, piyanonun çekiciliğini eşit derecede paylaştığını ve ayrıca her vuruştan sonra ek basınç yoluyla ürettiğim vibrato (Bebung) ve portatoyu (Tragen der Töne) içerdiğini düşünüyorum. . Bir klavyecinin en doğru şekilde değerlendirilebileceği yer klavikorddur.”[1] Beethoven, klavikordu temiz sesi, duygulu ses tonları ve anlatım güvü açısından klavyeli çalgıların en güçlüsü sayardı.

Dönemin diğer bestecileri gibi Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791) da ilk klavye eğitimlerinin bir kısmını klavikord üzerine almıştır. Mozart ailesinin seyahatleri sırasında yazdığı mektuplarda W. A. Mozart ve ailesinin klavikora sempati duyduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır. Bernard Brauchli'nin "The Clavichord" adlı kitabı bu mektupları kapsamlı bir şekilde tartışıyor. Mozart ailesi Augsburg'u ziyareti sırasında Alman klavyeli çalgıların seçkin yapımcısı Johann Andreas Stein'ı (1728-1792) ziyaret etme şansı buldu ve ondan bir klavikord satın aldı. Leopold Mozart (1719-1787) arkadaşına yazdığı bir mektupta klavikord hakkında şu düşünceleri dile getirmiştir: "Seyahatlerimiz sırasında pratik yapmamıza yardımcı olan küçük, klavyeli bir enstrüman."[2] Mozart'ın eşi Constanze Mozart (1761-1842) tarafından yazılan ve Mozart'ın klavikordunun içinde bulunan bir notta, Mozart'ın Sihirli Flüt, La Clemenza di Tito, Requiem ve Requiem gibi eserlerii klavikord uzerinde bestelendiği belirtilmektedir.[3]

Joseph Haydn (1731-1809) başyapıtlarından biri olan "The Creation"ın büyük bir kısmını klavikord üzerine besteledi. Esterhazy Prens Hanedanlığı Maliye Şansölyesi Bay Lichtenthal bunu babasına yazdığı bir mektupta belirtti. Haydn sese eşlik etmek için klavikord kullandı.[3]

Medya

Kaynakça

  1. ^ Brauchli, Bernard. The Clavichord. Cambridge University Press, 1998.
  2. ^ Brauchli, Bernard (1998). The Clavichord. The Cambridge University. 
  3. ^ a b Brauchli, Bernard. The Clavichord. Cambridge University Press, 1998

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Piyano</span> müzik aleti

Piyano, İtalya'da Bartolomeo Cristofori tarafından 1700 yılı civarında icat edilmiş akustik, tuşlu bir müzik aletidir. Piyanoda ses, teller vasıtasıyla elde edilir. Piyanonun tuşlarına basıldığında içindeki tahta çekiç tellere vurarak sesi oluşturur. Tahta çekicin tellere vurmasından dolayı piyano bazen vurmalı telli çalgı olarak da sınıflandırılır. Piyano klasik ve caz müzikte yaygın olarak kullanılır. Solo performanslar, ansambl, oda müziği, eşlik, bestecilik ve prova için oldukça uygun bir enstrümandır. Piyano taşınabilir bir enstrüman olmamasına ve genelde pahalı olmasına rağmen çok yönlülüğü ve aynı anda birçok yerde bulunma özelliği ile dünyada en yaygın olarak kullanılan enstrümanlardan biri olmayı başarmıştır

<span class="mw-page-title-main">Barok müzik</span> Avrupada 1580-1760 arasında biçimi ve müzik dilini etklemiş sanat anlayışı

Barok müzik, Batı Avrupa kökenli yaklaşık 1600 ile 1750 yılları arasında Batı klasik müziği'nin bir dönemi veya tarzıdır. Bu dönemi Rönesans müzik dönemi izledi, ardından Klasik dönem takip etti ve galant stili Barok ve Klasik dönemler arasındaki geçişi sağladı. Barok dönemi üç ana aşamaya ayrılmıştır: erken, orta ve geç. Zamanla örtüşecek şekilde bu üç dönem, geleneksel olarak 1580'den 1650'ye, 1630'dan 1700'e ve 1680'den 1750'ye dek olan süreçleri kapsar. Barok müzik, "klasik müzik" kanonu'nun önemli bir bölümünü oluşturur ve şu anda yaygın olarak çalışılmakta, çalınmakta ve dinlenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Johannes Brahms</span>

Johannes Brahms Alman piyanist, orkestra şefi ve 19. yüzyılın ikinci yarısının en önemli Romantik dönem bestecilerindendir. Hamburg'da Lutheran bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve profesyonel yaşamının çoğunu Viyana'da geçirdi. Bazen Johann Sebastian Bach ve Ludwig van Beethoven ile müziğin "Üç B"sinden biri olarak gruplandırılır, bu yorum aslında on dokuzuncu yüzyıl orkestra şefi Hans von Bülow tarafından yapılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Joseph Haydn</span> Avusturyalı klasik müzik bestecisi

Franz Joseph Haydn Avusturyalı klasik müzik bestecisi. Hem Mozart’ı hem Beethoven’ı etkilemiştir. "Baba Haydn" olarak bilinir. En çok senfoni türündeki eserleriyle tanınır; bu türde 104 eser verdi. Kendisi gibi besteci olan Michael Haydn'ın ve tenor Johann Evangelist Haydn'ın ağabeyidir.

<span class="mw-page-title-main">Konçerto</span>

Konçerto, sanatçının bir veya birkaç müzik çalgısıyla virtüözitesini ve müzikal yeteneklerini dinleyiciye sunmak amacıyla icra edilen müzik parçasının genel adıdır.

<span class="mw-page-title-main">Felix Mendelssohn Bartholdy</span> 19.yüzyılda Alman besteci,piyanist ve orgcu

Jacob Ludwig Felix Mendelssohn Bartholdy, Alman müzisyen, besteci, piyanist, orgcu ve orkestra şefi.

Perküsyon veya vurmalı çalgı; bagetle, elle veya benzer başka bir çalgıyla vurma, sürtme veya ovma yoluyla ses çıkaran çalgı türüdür. Vurmalı çalgıların insan sesinden sonra en eski çalgı türü olduğu düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Wolfgang Amadeus Mozart</span> Avusturyalı piyanist ve bestekar

Wolfgang Amadeus Mozart veya vaftiz adıyla Johannes Chrysostomus Wolfgangus Theophilus Mozart, Klasik Batı Müziği'nde Klasik dönemin etkili ve üretken bestekârlarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Klavsen</span>

Klavsen, piyanonun atası olan bir enstrüman olarak bilinmekle beraber; piyano ile tek benzer yanı, iki enstrümanın da klavyeli çalgılar olmasıdır. Fakat mekanizma, ses rengi ve çalış tekniği yönünden birbirinden farklılıkları bulunmaktadır. Klavsen telleri bir mızrap ile çekerken, piyanonun çekiçleri tellere vurur. Bu da piyanonun kimi zaman vurmalı çalgılar kategorisine girmesine neden olur. Piyano mekanizmasında tuşa vuruş şiddeti çekicin tele vuruş şiddetini belirlediğinden ses şiddeti kontrol edilebilir. Klavsende ise böyle bir özellik yoktur ve tuşa nasıl basılırsa basılsın ses yüksekliği değişmez.

<span class="mw-page-title-main">Akordeon</span> havalı çalgı

Akordeon, akordiyon ya da akordion, bir körüğü harekete geçirmekle yaratılan hava akımının etkilediği serbest metal dillerinin titreşmesiyle ses çıkaran havalı çalgıdır. Bir ya da iki kılavuz ile bir körükten oluşan akordiyonda, serbest metal dillerin titreşmesi, klavyenin tuşlarına basmakla sağlanır.

<span class="mw-page-title-main">Füg</span> müzikte iki ya da daha fazla ses için bir kontrpuantal bir besteleme tekniği

Füg, müzikte iki ya da daha fazla ses için kontrpuantal bir besteleme tekniğidir. Başlangıçta sunulan bir konu farklı aralıklarda tekrarlanır ve bu durum eser boyunca sıklıkla devam eder.

<span class="mw-page-title-main">Carl Philipp Emanuel Bach</span>

Carl Philipp Emanuel Bach, Alman besteci.

Klasik Batı Müziği, kökeni Antik Yunan müzik kültürüne dayandırılan, daha sonra Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşüyle başlayan Orta Çağ ve Gotik dönemde çok sesliliğin gelişimiyle beraber daha da biçimlenmiş, kilise ve saray baskısı altında Rönesans'ın erken yüzyılında vokal polifoni çerçevesi içinde gelişmiş, Yüksek Rönesans ile beraber çalgı müziğinin de yükselişiyle içeriği bugünün klasik müzik olarak adlandırılan biçimleri ve teknikleriyle gelişimini sürdürmüş bir kurumsal müziğin, kilise baskısına direnen halk müziğinin dans ve şarkı biçimleriyle karşılıklı etkileşimi sonucu gelişimini sürdürmüş olan, uluslararası olarak kabul görmüş müzik türüdür. En önemli özelliği, çok sesli ya da çok ezgili (polifonik) ve çok ritmli (poliritmik) olmasıdır.

Sonat müzikte, tam olarak ve kantatın anlamına gelmektedir. Müzikal literatürde ise söylenen değil çalınan bir parçayı ifade eder. Müzik tarihi boyunca evrilmesi sonucu belirsizleşen terim, klasik çağ öncesi çeşitli biçimleri belirtir. Bir ya da iki çalgı için bestelenen, allegro, adagio, andante gibi türlü karakterlerde üç ya da dört bölümden oluşan, müzik eseridir. Sonatlar genellikle dört muvmanlı olan piyano, keman, viyolonsel gibi solo çalıgılarla, piyano eşliğinde yaylı ya da üflemeli çalgılardan birine yazılan kompozisyonlardır.

<span class="mw-page-title-main">Obua</span>

Obua, nefesli çalgılar ailesinden bir müzik aletidir. 1170 yılından önce "hautbois" denilen obuanın sözcük kökeni Fransızcadan İngilizceye geçen HAUT ("yüksek") ve BOIS bileşik kelimesinden türetilmiştir. Obua, ağız ve hava basıncıyla çalınır.

<span class="mw-page-title-main">Karl Ditters von Dittersdorf</span> Avusturyalı besteci ve kemancı (1739-1799)

Karl Ditters von Dittersdorf, Avusturyalı bir besteci ve kemancıdır.

<span class="mw-page-title-main">Üçgen (çalgı)</span>

Üçgen çalgı, perküsyon veya vurmalı çalgı ailesine ait olan ve bir idiofon tipi müzik aletidir.

<span class="mw-page-title-main">Beethoven ve Mozart</span>

Wolfgang Amadeus Mozart'ın Ludwig van Beethoven'nın eserleri üzerinde çok büyük bir etkisi vardır. İkili 1787'de Viyana'da tanışmış ve belki Beethoven Mozart'tan birkaç ders bile almıştır; ama bu durum kesin değildir sadece bir kaynakta bu buluşmalardan söz edilir, o da günümüze ait bir kaynak değildir. Beethoven Mozart'ın neredeyse bütün çalışmalarını biliyordu. Hatta yazdığı temalardan bazıları Mozart'ın temalarını hatırlatır.

<span class="mw-page-title-main">Joan Benson</span> Amerikalı müzisyen ve eğitimci.

Joan Benson, Amerikalı kadın müzisyen ve eğitimci.

<span class="mw-page-title-main">Dijital piyano</span> Akustik piyanonun ve diğer enstrümanların sesini kopyalamak için örnekler ve sentezleyiciler kullanan müzik aleti

Dijital piyano, hem çalma hissi hem de çıkardığı ses bakımından öncelikle geleneksel akustik piyanoya alternatif olması için tasarlanmış bir tür elektronik klavyeli enstrüman'dır. Dijital piyanolar, bir veya daha çok dahili hoparlör aracılığıyla çalınan, akustik piyanonun kaydedilmiş ses örneklerini kullanır. Ayrıca akustik piyano hissini yeniden yaratan ağırlıklı tuşları, dokunma hassasiyetine göre değişen ses seviyeleri vardır. Bazı dijital piyanolar aynı zamanda dik veya kuyruklu piyanoya benzeyecek şekilde tasarlanır.