İçeriğe atla

Kitsch

Kitsch, (Kiç diye okunur), tüketicilerinde (seyreden, izleyen, dinleyen, okuyan, bakan kişilerde) estetik etki yaratan ancak herhangi bir sanat akımı kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan ürünleri ifade eden bir sanat terimidir.[1] Genellikle var olan bir tarzın "aşağı bir kopyası" olan sanatı sınıflandırmak, ifade etmek için kullanılmıştır.

Kitsch terimi, 19. yüzyılda Almanya'da ucuz ve popüler resimleri veya eskizleri betimlemek için kullanılmaya başlanmış ve ardından pek çok dile aynı kelime çevirisi yapılmadan kavramsal olarak yerleşmiştir. Modernist dönemde "taklit, popüler, değersiz, klişe, dekoratif ve kitlelere hitap eden" anlamında ve "yüksek sanat"ın karşısında konumlandırılmış ve olumsuzlama üzerinden neyin sanat olduğunu tanımlayan bir işlev de görmüştür. Zaman içinde hem anlamı hem kullanımı evrilen ve değişen kitsch, güncel sanatın benimsediği, kullandığı, ironisini sahiplendiği bir kavrama dönüşmektedir.

Kelime anlamı ve kökeni

Bahçe süsü kitsch ürünler

Kitsch kelimesi, Almanca'ya ait bir kelimedir ve Fransızca'ya acotille ya da art tape-à-l'oeil şeklinde çevrilmiştir.[1] Ancak bu kelime, günümüzde tüm Avrupa dillerinde aynı şekilde ve aynı anlamda kullanılır. Sıfat olarak kullanıldığında, kitleler için tasarlanmış ve büyük çoğunluk tarafından beğenilen kültür ürünlerini niteler. İsim olarak ise bir zevk kategorisini tanımlar.

Bir görüşe göre kelime İngilizce'de gelişigüzel yapılmış karalama, müsvedde anlamına gelen "sketch" kelimesinin Almanca'da yanlış telaffuz edilmesinden doğmuştur.[2] Bir başka görüşe göre Bavyera yöresinde yaygın olarak kullanılan ucuzlatmak, ayağa düşmek, bayağılaştırmak anlamlarına gelen, kimi yerel lehçelerde eski eşyadan yenisini yapmak, sokaktan çöp toplamak gibi anlamlar da kazanan "verkitschen" kelimesinden türemiş olabilir. Verkitschen fiilinden türeyen bu kavram, bir şeyin yerine başkasını satmak anlamına gelir.[2]

Kitsch uzun zaman "çirkin", "rüküş", "zevksiz" gibi kelimelerle tanımlanmış, bu kelime akla kaba bir zevksizlik anıtı ya da kullanım eşyalarındaki gülünç ve naif bir tutumu getirmiştir. Ancak zamanla kitsch kavramının "estetik zevkten yoksunluğu" değil, estetik kalitenin özel bir türünü nitelediği kabul edilmeye başlanmıştır.[3]

Kavram, sanat dünyasına ilk olarak resim dalından girmiş, ardından edebiyat otoriteleri tarafından ele alınmış ve bazı eserler acımasızca eleştirilip "kitsch" ilan edilmiştir.[1] Mimaride kitsch yapıtlar, komik, yerine uygun olmayan, aniden insanın karşısına çıkmış bir şekil alırlar.[4]

Sanat tarihinde kitsch

19. yüzyılda Almanya'da ve Avusturya'da yaygın olarak kullanılan kitsch kelimesinin ilk olarak 1860'lar ve 1870'lerde Münih'in sanat piyasasında ortaya çıktığı ve kolayca pazarlanabilen, ucuz ve çokça rağbet gören resimleri ve eskizleri tarif etmek için kullanıldığı konusunda mutabakat vardır.[5] Dramatik etki, duygusallık, dokunaklı olma gibi özellikleri vurgulayan Romantizmin, kitsch ile yapısal olarak benzediği düşünülmektedir.[6] Kitsch'in özünü oluşturan şey onun açık uçlu belirlenemezliği, bulanık "halüsinasyon" gücü, aldatıcı düşselliği, kolay bir katharsis vaadidir.[7] Kitsch, kendisini ironiye bırakır, bu da onun sanat alanında yeniden ortaya çıkmasına yön veren tarafı olmuştur.[7]

Kitsch tanımlaması ve analizi oldukça zor bir kavramdır.[6] Net ve katı bir tanımını yapmak neredeyse imkansızdır.[8] Kitsch, modern estetiğin en şaşırtıcı ve en belirsiz kategorilerinden biridir; sanatın kendisi gibi kitsch de tek bir noktadan tanımlanamaz. Kitsch, herkesin anlayabileceği yaygın bir dil konuşmalıdır. Kitsch kafa karıştırıcı değildir, her zaman doğrudan temsili kullanır.[9]

Sanat eleştirmeni Clement Greenberg, 1939 yılında Partisan Review dergisinde yayımlanan "Avangard ve Kitsch" başlıklı makalesinde sanat ve kitsch'i karşıt iki kavram olarak ele almıştır: "Kitsch mekaniktir ve formüllere dayanır. Kitsch zamanımızda sahte olan her şeyin özüdür. Kitsch müşterilerinden paraları hariç hiçbir şey talep etmez – zamanlarını dahi".[10] Kitsch, avangarda ve modernizme karşıt bir estetik anlamında yaygınlaşmaya bu makaleden sonra başlamıştır.[11] Gillo Dorfles'e göre, "kitsch sanatın özelliklerini taşır, oysa gerçekte sanatın yanıltılmasıdır".[12] Matei Calinescu'ya göre ise "Bütün kitsch kavramı, taklit, sahtekarlık, karşıtlık ve aldatma-estetiği etrafında döner." Kitsch, gotik, rokoko ve barokun çağdaş biçimidir.[13] Jean Baudrillard kitsch'i kültürel bir kategori olarak gerçek olmayanla, simülasyonla ve taklitle özdeşleştirir.[14] Yazar Milan Kundera'ya göre ise "Ne kadar aşağılık bulursak bulalım, kitsch insanlık durumunun vazgeçilmez bir parçasıdır."[15]

Cool kitsch

"Kitsch! Kültürel politikalar ve beğeni" kitabının yazarları Ruth Holliday ve Tracey Potts'a göre günümüzde kitsch, "şüpheli geçmişinden sıyrılarak biyografisinin 'eğlence' aşamasına giriyor gibi görünmektedir" ve "muhtemelen dokunmak için güvenli olacak kadar soğumuştur".[16]

Cool kitsch, havalı-yapan-kitsch'tir ve havalı-yapan-kitsch, yoğunlaştırılmış bir kendi kendine yapım tekniğidir. Bazı kitsch nesnelerini havalı bir şekilde sahneye koymaya ve yeniden değerlendirmeye yardımcı olan karmaşık manevralara dikkat etmektir, bir dizi gizlenmiş sınıf eylemini açığa çıkarır.

Nostaljik kitsch ve melankolik kitsch

Kültür tarihçisi Celeste Olalquiaga, Yapay Krallık kitabında, bilim ve endüstri tarafından dönüştürülen bir dünyanın ortaya çıkardığı kayıp duygularıyla ilişkilendiren bir kitsch teorisi geliştirir. Kâğıt ağırlıkları, akvaryumlar, deniz kızları ve Kristal Saray gibi örneklere odaklanan Olalquiaga, Benjamin'in "diyalektik görüntü" kavramını, daha yaygın olarak tartışılan "nostaljik kitsch" ten farklılaştırdığı "melankolik kitsch" in ütopik potansiyelini tartışmak için kullanır.[17]

Bu iki tip kitsch, iki farklı bellek biçimine karşılık gelir. Nostaljik kitsch, "bilinçli veya uydurulmuş bir devamlılık duygusu için deneyim yoğunluğunu feda eden" "anımsama" yoluyla çalışır: "Anın yoğunluğunu tolere edemeyen anımsama, bir olayın kabul edilebilir kısımlarını seçer ve tamamlanmış olarak algılanan bir bellekte birleştirir. […] Yeniden inşa edilen bu deneyim, kendisinin bir amblemi olarak dondurularak kültürel bir fosil haline gelir."[17]

Buna karşılık, melankolik kitsch, Olalquiaga'nın "bir nesne aracılığıyla yoğunluk ve dolaysızlık deneyimini yeniden ele geçirmeye" çalışan "hatıra" ile ilişkilendirdiği bir bellek biçimi olan "hatırlama" yoluyla işlev görür. Anımsama, hatırlanan bir olayı sembolik aleme çevirirken ("temsili anlam lehine dolaysızlıktan yoksun bırakılmış"), hatırlama "bilinçdışının anısıdır."

Kitsch kavramı üzerine bazı çalışmalar

Endüstri Ürünleri Tasarımcısı Sebahat Karcı, mimar ve akademisyen Emre Demirtaş ve İrem Uslu danışmanlığında yürüttüğü “Araştırma Tabanlı Tasarım Projesi” kapsamında kitsch kavramı üzerinden kent kimliği analizi yaparak İstanbul'a dair bir “Kitsch Pop-Up Kitap” (üç boyutlu katlanabilir kitap) üretti (2019).

19. yüzyıldan bu yana anlamı değişikliğe uğrayan kitsch kavramı üzerine Ulya Soley küratörlüğünde İstanbul'da Pera Müzesi'nde bir grup sergisi açıldı (2021).<[18] Sergide, Alex Da Corte ve Jayson Musson, Bruno Miguel, Cameron Askin, FAILE, Farah Al Qasimi, Gülsün Karamustafa, Hayırlı Evlat, Miao Ying, Nick Cave, Olia Lialina ve Mike Tyka, Pierre et Gilles, Slavs and Tatars ve Volkan Aslan'ın yapıtları yer aldı.

Kaynakça

  1. ^ a b c Zeybek, Osman (15 Aralık 2017). "Kent Peyzajında Kitsch". İnönü Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi. 7 (16). doi:10.16950/iujad.342719. 15 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  2. ^ a b Özleyen, Barış. "Mimarlıkta Kitsch Kavramı" (PDF). İstanbul Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü yüksek lisans tezi 2002. 9 Şubat 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  3. ^ Tanyeli, Uğur. "Aslolan Kitsch'tir" (PDF). Arredamento Dekorasyon, Sayı 21, Aralık 1990. 9 Şubat 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  4. ^ Rividi, Sabina. "Alla Beni, Pulla Beni, Sanat Olarak Sat". Artkolik.net sitesi, 17 Kasım 2016. 24 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  5. ^ Scruton, Roger. "Kitsch'in Dayanılmaz Çekiciliği". e-skop, 2015 (çev. Ayşe Boren). 8 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Şubat 2021. 
  6. ^ a b Kulka, Thomas (2014). Kitsch ve Sanat. İstanbul: Altıkırkbeş Yayınları. 
  7. ^ a b Calinescu, Matei (2013). çev. Sabri Gürses (Ed.). Modernliğin Beş Yüzü,, s. 254. İstanbul: Küre Yayınları. 
  8. ^ Broch, Herman (1973). Dorfles, Gillo (Ed.). Notes on the Problem of Kitsch (Kitsch: An Anthology of Bad Taste içinde). Lndon: Studio Vista. ss. 49-76. 
  9. ^ Morreal, John; Jessica Loy,. Kitsch and Aesthetic Education. s. 68-69. 
  10. ^ Greenberg, Clement (1989). Avant-garde and Kitsch (Art and Culture: Critical Essays içinde). Boston:: Beacon Press,. ss. 3-21. 
  11. ^ Artun, Ali. "Kitsch, Pop ve Eleştirinin Anlamsızlaşması". Aliartun.com, 2010. 23 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Şubat 2021. 
  12. ^ Dorfles, Gillo (1973). Kitsch: An Anthology of Bad Taste. Londra: Studio Vista,. 
  13. ^ Wedekind, Frank; Gesammelte Werk (1924). Gesammelte Werke. Münih: Georg Müller. 
  14. ^ Baudrillard, Jean (1998). The Consumer Society: Myths and Structures (Londra: Sage, 1998), s. 110-111. Londra: Sage. ss. 110-111. 
  15. ^ Kundera, Milan (1986). çev. Fatih Özgüven (Ed.). Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği. istanbul: İletişim Yayınları. s. 263. 
  16. ^ Holliday, Ruth; Tracey Potts (2012). Kitsch: Cultural Politics and Taste. Manchester: Manchester University Press,. s. 155. 
  17. ^ a b Olalquiaga, Celeste (1998). The Artificial Kingdom. Minneapolis: The University of Minnesota Press,. 
  18. ^ "Zevk Meselesi". Peramuzesi.org. 23 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Şubat 2021. 

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Edebiyat</span> sözlü ya da yazılı anlatıma dayanan sanat

Edebiyat, yazın veya literatür, dil aracılığıyla; duygu, düşünce, hayal, olay, durum veya herhangi bir olgunun edebî bir tarzda ve etkili bir şekilde yazılı veya sözlü anlatımını gerçekleştiren; malzemesi söz ve ses; muhatabı insan olan bir sanat dalıdır. Edebî yazılar yazan sanatçılara edebiyatçı denir. Daha kısıtlayıcı bir tanımla, edebiyatın; bir sanat formu olarak oluşturulan yazılar olduğu düşünülmüştür. Bunun nedeni, günlük kullanımdan farklı olarak edebiyatın, dil ürünü olmasıdır.

Ahmet Enis Batur, Türk şair, yazar ve yayımcıdır.

<span class="mw-page-title-main">Epik tiyatro</span>

Epik tiyatro, siyasal amaçlı bir tiyatro düşüncesidir. Bertolt Brecht’in doğrudan Marksizm-Leninizm etkilenimiyle oluşturduğu ve seslendiği seyirci kitlesini de emekçi sınıf olarak belirlemiş bir kuramdır. Epik kelime anlamıyla halk arasında söylenen destansılık anlamıyla epik kelimesi kullanılmamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Tasavvuf</span> İslamın içsel, mistik boyutu

Tasavvuf veya Sûfîzm ya da Sûfîlik, İslam'ın iç veya mistik yüzü olarak tarif edilir. Ayrıca Sufizmin batıda yükseltilen içeriğinin "Budizm ve Taoizm gibi içeriksiz güzel yaşama tarzı" olarak yorumlanması da vardır.

<span class="mw-page-title-main">Aristoteles</span> Antik Yunan filozofu (MÖ 384–322)

Aristoteles veya kısaca Aristo, Antik Yunanistan'da klasik dönem aralığında yaşamını sürdürmüş olan Yunan filozof, polimat ve bilgedir.

<span class="mw-page-title-main">Dilbilim</span> insan dilinin araştırılması

Dilbilim, dil bilimi, lengüistik ya da lisaniyat; dilleri dilbilgisi, söz dizimi (sentaks), ses bilgisi (fonetik), ses bilimi (fonoloji), biçimbilim (morfoloji) ve edimbilim (pragmatik) gibi çeşitli yönlerden yapısal, anlamsal ve bildirişimin çıkış bağlamını temel alarak sözlerin gönderimlerini ve iletişimde dilin yaptırım gücünü inceleyen bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Sanat</span> duygusal veya estetik çekicilik yoluyla dışsal değerler yaratma sürecine denir

Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bu tanımlardan en yaygın kabul göreni sanatın edebiyat, resim, müzik, tiyatro, sinema, mimari ve heykel alt türlerinden oluştuğu görüşüdür. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur.

<span class="mw-page-title-main">Hikâye</span> gerçek ya da tasarlanmış olayları ilgiyi çekecek bir biçimde anlatan, genellikle beş on sayfadan oluşan düzyazı türü

Hikâye ya da öykü, gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa, düzyazı şeklindeki anlatıdır. Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması, genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatım türlerinden ayrılır.

<span class="mw-page-title-main">Müzik</span> sanatın ses kullanılan şekli

Müzik, insanın doğaya eklediği uyumlu seslerdir. Ses, bir doğa olayıdır. Müzik, bu doğal ve etkin olaydan bilinçli bir çalışma ve emek ile bir sanat yapıtı yaratmak, sesi bilimsel ve estetik bir temele oturtmaktır. Bütün müzik türleri için ana öğeler ritim, tonalite, dinamik ve ses rengi olarak belirtilir. Bu önemli elemanlardan anlaşılacağı gibi müzik yalnız insanın içinden yansıyan duygularla değil, bilgi ve anlayışla yaratılabilir. Müziğin bilgisine bakış, bir sanat olayını anlamamızı da sağlar. Ritim, tonalite, dinamik ve ses renginden hiçbiri, müzikte tek başına yer almaz ancak birlikte müziksel bir bütünlük yaratırlar. Değişik müzik türlerinde farklı oranlarda ağırlık taşıyabilirler. Müzik teorisi, müzik sanatını gerçekleştiren belirli kavram ve sistemlerin bir araya gelmesinden oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Zen</span> aydınlanmacı bir yaşam felsefesi

Zen, kökeni Hindistan'daki Dhyana (ध्यान) okuluna kadar uzanan bir Mahāyāna Budist okulunun Japoncadaki ismidir. Hindistan'dan Çin'e geçen okul, burada Ch'an (禪) olarak ismini duyurmuştur. Tang Hanedanlığı döneminde Çin'de belli başlı Budist okullar arasına giren Ch'an, Çin'den Kore, Vietnam ve Japonya'ya yayılmıştır. 20. yüzyılda Batı'da tanınmaya başlanan bu okul, İngilizce ve diğer Batı dillerine Zen ya da Zen Budizm ismiyle girmiştir.

Gilles Deleuze,, Fransız yazar ve filozoftur.

<span class="mw-page-title-main">Dil felsefesi</span>

Dil felsefesi, analitik felsefede dilin doğası ve dili; dil kullanıcıları ve dünya arasındaki ilişkileri araştırır. Dil ile felsefe arasındaki ilişki temelde filozofların dili kullanarak felsefe yapmalarından kaynaklanmaktadır. Özelde ise bu araştırmalar anlamın doğası, kasıtlılık, referans, cümlelerin yapısı, kavramlar, öğrenme ve düşünce içerir; dil felsefesi başlığı altında dilin özü, anlamı, kökeni ve yapısı felsefî açıdan sorgulanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Gastronomi</span>

Gastronomi, eski Yunanca γαστήρ -τρός "mide" ve -νομία "-kural" sözcüklerinden türetilen bileşik bir kelimedir. Yemek ve kültür arasındaki ilişkiyi, zengin veya hassas ve iştah açıcı yiyecekleri hazırlama ve sunma sanatı, belirli bölgelerin pişirme stilleri ve iyi yeme biliminin incelenmesidir. Gastronomide çok bilgili olan kişiye gastronom denir, gastronomist ise gastronomi çalışmasında teori ve pratiği birleştiren kişidir. Pratik gastronomi, dünyanın dört bir yanındaki ülkelerden çeşitli yiyecek ve içeceklerin hazırlanması, üretimi ve servisinin uygulanması ve çalışılmasıyla ilişkilidir. Teorik gastronomi, pratik gastronomiyi destekler. Tariflere, tekniklere ve yemek kitaplarına odaklanan bir sistem ve süreç yaklaşımı ile ilgilidir. Yemek gastronomisi, yiyecek ve içeceklerle ve bunların oluşumuyla bağlantılıdır. Teknik gastronomi, gastronomik konuların değerlendirilmesine titiz bir yaklaşım getirerek pratik gastronominin temelini oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Pandomim</span> sözsüz tiyatro oyunu

Pandomim, pantomim, sözsüz oyun ya da mim sanatı, en basit anlatımıyla sözsüz tiyatro oyunudur. Gösteri sanatının dallarından biridir. İngiliz pandomimi (panto) ile karışmaması için kısaca "mim" olarak ifade edilir.

<span class="mw-page-title-main">LGBT</span> Lezbiyen, gey, biseksüel ve trans bireyler için kullanılan kısaltma

LGBT veya GLBT ya da LGBTQ+, 1990'larda LGB kısaltmasından sonra ortaya çıktı ve 1980'lerin ortaları ile sonlarından bu yana gey sözcüğü yerine kullanılarak LGBT topluluğunu temsil etmeye başladı. Birçok etkinci, gey topluluğu kullanımının eksik bir tanımlama olduğunu düşünerek LGBT topluluğu kullanımına geçti.

<span class="mw-page-title-main">Panoptikon</span>

Panoptikon, İngiliz filozof ve toplum kuramcısı Jeremy Bentham'ın 1785 yılında tasarlamış olduğu hapishane inşa modelidir. Tasarımın konsepti gözetlenme üzerine kuruludur. Panoptikon kavramı, Grekçe kökenli “pan” ve “opticon” olarak iki farklı kelimeden türetilmiştir. “Pan” sözcüğü "bütün" anlamına gelmekte iken, “opticon” sözcüğü ise "gözlemlemek" anlamına gelmektedir. Buradan yola çıkarak bina, görevine uygun bir biçimde ‘’Bütünü Gözetlemek’’ anlamına gelen Panoptikon ismini almıştır. Her hücre bu halkanın iç kısmına açıktı ve halkanın dış cephesindeki duvarda birer pencere vardı. Halkanın ortasında mahpuslardan tamamen saklanmış konumdaki gözlemcilerin kaldığı bir nöbet kulesi yer almaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Filozof</span> kapsamlı bir felsefe bilgisi olan kişi

Filozof, felsefe ile uğraşan kişidir. Filozof kelimesi Antik Yunanca bilgelik aşığı anlamına gelen φιλόσοφος (filasofos) kelimesinden gelir. Cicero ve Diogenes Laertius’un, Eflâtun’un öğrencisi Herakleides Pontikos’un bugün elde bulunmayan bir eserine dayanarak verdikleri pek kesin olmayan bir rivayete göre filozof kelimesini ilk kullanan düşünür Pisagor olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Gillo Dorfles</span> İtalyan filozof

Gillo Dorfles, İtalyan sanat eleştirmeni, ressam ve filozof.

<span class="mw-page-title-main">İnternet estetiği</span>

İnternet Estetiği, kısaca Aesthetic olarak da adlandırılır ve genellikle internetten kaynaklanan ya da internette popüler olan, bazen bir moda stili, altkültür ya da müzik türünün eşlik ettiği bir çeşit görsel sanat üslubudur. 2010'lar ve 2020'ler boyunca internet estetiği, özellikle Tumblr, Pinterest, Instagram ve TikTok gibi sosyal medya platformlarında artan bir popülerlik kazandı ve sıklıkla insanlar tarafından kendi bireyselliklerini ve özgünlüklerini ifade etmek için kullandı. Aynı ilgi alanlarını paylaşan insanlar arasında bir topluluk ve aidiyet duygusu yaratmak için de kullanılabilmektedirler. Aesthetic kavramı "kökenlerinden tamamen ayrılmış" olarak tanımlanmaktadır ve genellikle bir sıfat olarak kullanılmaktadır.

Terry Michael Barrett, Amerikalı bir sanat eleştirmeni ve Ohio State University'de Emeritus Profesör'dür. Çağdaş sanat, sanat eleştirisi, estetik ve bu konulardaki öğretimle ilgili birçok kitabı, antoloji bölümleri ve makaleleri, alan üzerinde önemli bir etki yaratmıştır.