Ege Bölgesi, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. İsmini kıyısında olduğu Ege Denizi'nden alır. Ege ve İç Batı Anadolu olmak üzere iki bölüme ayrılır. Kuzeyde Marmara, doğuda İç Anadolu, güneyde Akdeniz bölgeleriyle ve batıda Ege Denizi'yle çevrilidir. Türkiye'nin en uzun kıyı şeridine sahip bölgesidir. Tarihi mekanlar çoktur. Efes Antik Kenti, Laodikya Antik Kenti, Sardis Antik Kenti, Stratonikenia Antik Kenti, Tralleis Antik Kenti, Blaundus Antik Kenti, Aizanoi Antik Kenti gibi birçok tarihi mekan vardır. Ege Bölgesi'nin iklimi Akdeniz İklimi'dir.
Sivri faregiller veya Sivri fareler (Soricidae), tür bakımından zengin bir memeli familyasıdır. fareler ile benzerliklerine rağmen, Böcekçiller (Eulipotyphla) takımında sınıflandırılırlar. Dünya çapında, yaklaşık 10'u Orta Avrupa'da da yaşayan 350'den fazla tür tanımlanmıştır.
Saç, insanda, baş üzerinde kafa derisi ya da saç derisi denen kısımda bulunan kıl kümesine verilen genel ad. Saç, deride bulunan saç foliküllerinden büyüyen bir protein lifidir. Saç, memelilerin tanımlayıcı özelliklerinden biridir. İnsan vücudu, tüysüz deri bölgeleri dışında, kalın terminal saçı ve ince vellus saçı üreten foliküllerle kaplıdır. Saça en yaygın ilgi, saç büyümesi, saç tipleri ve saç bakımı üzerine odaklanır, ancak saç aynı zamanda esas olarak proteinden, özellikle alfa-keratinden oluşan önemli bir biyomateryaldir. Vücut kılları, yüz kılları, kulak kılları, burun kılları, kaş, kirpik, kol altı kılları, göğüs kılları, karın kılları, kasık kılı, bacak kılları vücutta bulunan diğer saç tipleridir.
Lif veya elyaf, her türlü maddeyi oluşturan ince ve uzun parçalar, ipliksi yapılar. Bir iplik içindeki pamuk lifleri, yalıtım amacıyla kullanılan cam lifleri ve canlılarda kasları oluşturan kas lifleri bu tür malzemelere örnek olarak verilebilir. Tekil hali "lif", çoğulu "elyaf" olan sözcük Arapça kökenlidir.
Çalı kuşu veya çalıkuşu, çalı kuşugiller (Regulidae) familyasını oluşturan kuşların ortak adıdır.Familyanın bütün üyeleri, 9-15.5 santimetredir. Bu kuşların, superciliumunda bir göz-halkası veya çizgisi vardır. Erkekler, rengârenk bir taç yamasına sahiptir.
Blefarit, göz kapaklarının serbest kenarlarının iltihaplanması.
Trahom, konjonktivayı, korneayı ve gözkapaklarını saran, genellikle süreğen bir çeşit göz hastalığıdır; gözde kesecikler ve bir kornea yastıkçığının oluşmasına ve tipik nedbe benzeri lezyonlara sebep olur. Granüler konjonktivit, Mısır oftalmisi ve kör edici trahom olarak da adlandırılan trahom bulaşıcı bir hastalıktır ve nedeni Chlamydia trachomatis adlı bir bakteridir. Enfeksiyon, göz kapaklarının iç yüzeyinde pürüzlenmeye neden olur. Bu pürüzlenme gözlerde ağrıya, korneanın dış yüzeyinin bozulmasına ve körlüğe yol açabilir.
Deve, devegiller (Camelidae) familyasının Camelus cinsini oluşturan iki evcil hayvan türünün ortak adı. Develer yük çeki ve binek hayvanı olarak kullanıldığı gibi, yünü, sütü, derisi ve eti için de beslenir. Yalnızca evcil türleriyle tanınan bu hayvanların yabanıl atalarından bu yana pek az değişikliğe uğradığı sanılmaktadır.
Pliyosen, yaklaşık 5.3 milyon yıl öncesinden 2.5 milyon yıl öncesine dek süren üçüncü jeolojik çağın (Tersiyer) son dönemi.
Rimel veya maskara, kirpik, takma kirpik ve kirpik uzantıları'nı kıvırmak ve daha uzun göstermek için fırça ile sürülen boyalı sürme'dir. Maskara çeşitli şekillerde üretilir: sıvı, kremsi ve kuru. Ayrıca farklı tonlarda ve renklerde mevcuttur. Rimeller, kirpiklerin hacmini, şeklini ve uzunluğunu vurgulamak, artırmak için tasarlanmıştır. Rimelin en popüler şekli, ucunda bir fırça aplikatörü bulunan çubuklu tüplerdir. Rimeller göz kapağı tutkalı, far, göz kalemi ile beraber uygulanır.
Arpacık, göz silleri enfeksiyonlarından biridir. Hastalık, 1-2 gün içerisinde oluşur ve gözdeki batma, gözkapağındaki gerilmelerle beraber kendini gösterir. Başta bir nokta halinde olan bozulum, 1-2 gün içinde ağızlaşma (püstül) durumuna geçer. Göz kapaklarındaki dış gözyaşı bezlerinin iltihabı sonucu dış arpacık, iç gözyaşı bezlerinin iltihabı sonucu iç arpacık ortaya çıkar.
Şalvar, genellikle ağı çok bol olan, bele bir uçkurla bağlanan geniş bir tür pantolondur. Özellikle Adana'dan başlayıp Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne kadar olan bölgede sıkça giyilen yöresel giysi türüdür. Şalvar bol olduğundan bağ bahçe ve tarlada çalışanlar için uygundur. Bu özelliği nedeniyle şalvarı hâlâ kırsal alanda tarım ve hayvancılık yapan insanlar kullanmaktadır.
Epilasyon veya saç çıkarma vücuttaki istenmeyen kılların kalıcı veya geçici olarak vücuttan uzaklaştırılmasını sağlayan yöntemlerin genel adıdır.
Blefaroplasti göz kapağı'nın cerrahi modifikasyonudur. Deri veya yağ gibi aşırı doku çıkarılır veya yeri değiştirilir ve çevreleyen kas ve tendonlara desteklenebilir. Fonksiyonel veya kozmetik amaçlı olabilir.
Üçüncü göz kapağı ya da niktitatif membran bazı hayvanlarda bulunan ve gözü koruma ya da nemlendirme işlevi gören saydam ya da yarı saydam üçüncü bir göz kapağıdır. Bazı sürüngenlerde, kuşlarda ve köpekbalıklarında tam işlevli olabilen üçüncü göz kapağı memelilerin çoğunda ise gözün köşesinde körelmiş olarak küçük bir kısmı kalmıştır. Develer, kutup ayıları, yüzgeçayaklılar ve yerdomuzları gibi bazı memelilerin ise üçüncü göz kapakları tam işlevlidir. Bilimsel terminolojide plica semilunaris, membrana nictitans ya da palpebra tertia olarak kullanılır.
Doğancılık, evcilleştirilmiş ve eğitilmiş doğanların kullanıldığı bir avcılık şeklidir. Avcılıkta doğanların seçiminde avlanma alanının türü etkilidir. Genellikle sincap ve tavşan gibi küçük hayvanlar avlanır.
Göz kapağı, gözü kapatan ve koruyan ince bir deri kıvrımdır. Göz kapağının temel işlevi, korneanın sürekli nemli olmasını sağlamak için göz yüzeyindeki gözyaşı ve diğer salgıları düzenli olarak göze yaymaktır. Uyurken gözlerinin kurumasını da önleyen göz kapağı, göz kırpma refleksi ile gözü yabancı cisimlerden korur. Levator palpebra superioris kası, göz kapağını geri çekerek korneayı dışarıya maruz bırakır ve görüşü sağlar. Bu hareket istemli ya da istemsiz gerçekleşebilir.Tıp literatüründe "palpebral" ve "blefaral" göz kapakları ile ilgili anlamında kullanılır.
Antik zamanlardan günümüze kadar hayvanlar dinlerde aktif rol almışlardır. Çeşitli dinlerde ve mitolojilerde tanrı seviyesinde görülmüş, bazen tanrıları temsilen kullanılmış bazen de tanrıların elçileri olarak görülmüştür. Lakin İslam ve diğer semavi dinler hayvanları din içinde çok kullanmaz. İslam yayıldığı coğrafya gereği Ortadoğu'ya özel bazı varlıkları dini hikâyelerde anmıştır. Bunlardan en çok bilineni Muhammed ve Ebubekir'in müşriklerden kaçmak için sığındığı Sevr Dağı çevresinde bulunan bir mağaraya saklanmaları ve mağaranın girişinin bir örümcek tarafından ağ ile gizlenmesi hikâyesidir. Başka bir hikâye ise Nuh ile ilgili olan hikâyedir. İnanışa göre Nuh tufan sırasında gemisine her ırktan iki cinsiyete ait canlılar almış ve tufandan sonra bu canlılar üreyerek soyunu devam etmiştir. İslam neredeyse tüm İbrahimî dinler gibi insanları hayvanların sahibi olarak kabul eder. Kur'an'da ise hayvan kelimesi bazen hakaret olarak kullanılır. Lakin Allah Kur'an'da hayvanlara merhameti de emretmiştir. Muhammed'in kedisi Müezza bu konu üzerinde fikir vermek için kullanılabilir. Kaynaklara göre bir gün kedi Muhammed'in kıyafeti üstünde uykuya dalmış, Muhammed ise onu uyandırmamak için kıyafetindeki kumaşı kesmiştir. Bu yüzden kedi beslemek İslam inancına göre sünnettir. Muhammed'in kedi sevgisine atıfta bulunan bir başka hikâye ise Uhud Savaşı sırasında gerçekleşir. Muhammed ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca durdurmuştur. Ayrıca kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikmiş, orduyu o kedinin etrafından dolaştırmıştır. Savaş sonunda ise nöbetçiden kediyi geri istemiş ve ismini Müezza koyup sahiplenmiştir. İddialara göre Müezza siyah ve beyaz renklerinde bir Habeş kedisidir. Müezza isminin geçtiği son hikâye ise kedilerin temizliği ile ilgilidir. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Muhammed "Onlar en temiz ağıza sahiptirler." demiş ve abdest almıştır. Ayrıca Muhammed'in Umeyr adını verdiği kuşu ölen Zeyd adlı bir çocuğa taziye ziyaretine gittiği de söylenir. Deve ayrıca coğrafya gereği İslam kaynaklarında geçer, Muhammed ile ilgili hikâyelerin bazılarında deve geçer. Bunlardan biri Muhammed'in torunlarının deve isteğidir. Muhammed parası olmadığı için deve alamamış ama çocukları sırtına almıştır. Bu konuyla ilgili son hikâye ise Abdullah bin Ömer'in deve istediği hikâyedir. Bir gün Abdullah, babası ve Muhammed'in bulunduğu bir kafilede deveye biniyordu. Abdullah hafif olduğu için hızlı gidiyor ve sık sık kafilenin başına geçiyordu, babası ise bu duruma oldukça kızıyordu. Bunun üzerine Muhammed deveyi satın almak istedi, Abdullah'ın babası ise ücretsiz olarak vermek istedi, Muhammed ısrarcı oldu ve deveyi satın aldı. Deveyi aldıktan sonra ise deveyi çocuğa verdi. Ayrıca istediği kadar hızlı gidebileceğini söyledi.
Epikantus ya da epikantal kıvrım, göz çevresinde bulunan kıvrılmış deri parçasıdır. Türüne göre gözün altında veya üstünde bulunabilir.
Hadzalar ya da Hadza halkı, dünyada bilinen son resmi kabile topluluğudur. Bugün Tanzanya'nın Eyasi Gölü'ne yakın bir ormanlık arazide yaşantılarını sürdürmektedirler. Halk halen 50.000 yıl önceki hayatlarını sürdürmekteler, ok ve yay ile ormanda veya savanalarda avlanmaktadırlar.