Etnik temizlik, bir etnik gruba mensup insanların zorla yerinden edilmesini amaçlayan değişik siyasal politikaları ifade eder. Genellikle, zorla göç ettirme, belirli bir nüfusun yerini değiştirme gibi uygulamaların sonucunda ortaya çıkar. Bu terim, etnosid ve jenosid ile yakından ilişkilidir.
Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ya da kısaca Ermenistan SSC, Sovyetler Birliğini oluşturan Sovyet cumhuriyetlerinden biriydi. Bu dönemden önce bağımsız Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti bazen "Birinci Ermeni Cumhuriyeti" olarak adlandırıldığı için Ermenistan SSC bazen "İkinci Ermeni Cumhuriyeti" olarak adlandırılır. 37 rayondan oluşan ve başkenti Erivan olan Ermenistan SSC, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin Ermenistan kolu olan Ermenistan Komünist Partisi tarafından yönetiliyordu.
Birinci Dağlık Karabağ Savaşı, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlı Dağlık Karabağ Özerk Oblastı'nın Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlanmasını isteyen Ermeniler ile bunu kabul etmeyen Azeriler arasında başlayan ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaya dönüşen Şubat 1988-Mayıs 1994 tarihleri arasında süren savaştır. Savaş öncesinde ve etnik çatışmaların sıcak savaşa dönüşmesi sonrasında Sumqayıt Pogromu, Kirovabad Pogromu, Bakü Pogromu gibi pogromlar, Hocalı Katliamı, Malıbeyli ve Kuşçular Katliamı ve Maragha Katliamı gibi katliamlar yaşanmıştır.
Makedonlar, Balkan Yarımadası'nda çoğunlukla Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nde yaşayan bir Güney Slav etnik grubudur. Güney Slav dili olan Makedoncayı konuşurlar. Makedon etnik unsurunun yaklaşık üçte ikisi Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nde yaşar. Ancak diğer ülkelerde bir dizi topluluklar da vardır.
Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.
Askeran Çarpışması, Karabağ Savaşı'nın başlamasıyla sonuçlanan Ermeni-Azeri çarpışmasının başlangıç noktalarından biridir.
Büyük Ermenistan veya Birleşik Ermenistan, Ermenilerin anavatanı olarak kabul edilen, tarihsel olarak Ermenilerin çoğunlukta olduğu ve bir kısmında hâlâ Ermenilerin çoğunluk olarak yaşadığı Ermeni Yaylası'ndaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavramdır. Ermenilerin tarihi topraklarının birleştirilmesi olarak görülen ve 20. yüzyıl boyunca Ermeni düşünürlerce yaygın olan fikir başta Ermeni Devrimci Federasyonu, ASALA ve Miras olmak üzere çeşitli milliyetçi örgüt ve partilerce savunuldu.
Önceleri sayıları birkaç yüz bin kişiye ulaşan, Ermenistan'da yaşayan Azeri ve diğer Türk nüfusun (Erivanlı, Yerevanlı, "Yeraz" veya Batı Azerbaycanlı, Dağlık Karabağ Sorunu olduktan sonra sayısı artık sıfıra yaklaşmıştır. Bu yıllarda Ermenistan Azerileri Dağlık Karabağ Sorunu yüzünden, baskı ve tecavüzlere maruz kalıp, Ermenistan'ı terk etmeye mecbur kaldılar. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin bilgilerine göre, Ermenistan'da halihazırda tahminen birkaç yüz Azeri yaşamaktadır. ki, bunların çoğunluğunu bölgede yaşayan Ermenilerle evlenmiş Azerileri ve yaşlı veya hasta olduğu için Ermenistan'ı terk edemeyen Azeriler oluşturmaktadır. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin, raporuna göre, bu kişiler ayrımcılığa maruz kalmamak için adlarını değiştirmekte ve kimliklerini gizlemektedirler.
Abhazya Devlet Üniversitesi Abhazya cumhuriyeti'nde bulunan tek üniversitedir. 1979 yılında Sohum Pedagoji Enstitüsü temelinde kurulmuştur. Onun ilk rektörü Zurab Anchabadze oldu.
Deyrizor Kampları, Ermeni Kırımı sırasında binlerce Ermeni'nin ölüm yürüyüşü sonrası son durağı olarak belirlenen toplama kamplarıdır. İskenderun'daki Amerikan konsolosu Jesse B. Jackson, 300.000 Ermeni'nin Deyrizor'a sürüldüğünü belirtmiştir.
Resulayn Kampları, Ermeni Kırımı sırasında 1915 yılında çıkarılan Tehcir Kanunu ile birlikte göç ettirilen Ermeniler için, Resulayn şehri yakınındaki çöl alanda kurulan 25 toplama kampından biridir. Bu kamplar Ermeniler için anma alanlarına dönüştürülmüştür.
Azerilerin Ermenistan'dan sürgün edilmesi, 20. yüzyıl boyunca zorla yerinden etme ve etnik temizlik eylemi olarak gerçekleşmiştir. Ekim Devrimi öncesinde, Azeriler Erivan nüfusunun yüzde 43'ünü oluşturuyordu. Tatar nüfusu, 20. yüzyılda Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti topraklarından ve daha sonra Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nden birkaç kez zorla göç sürecine katıldı. Stalin'in politikaları altında, 1948'de Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nden yaklaşık 100.000 Azeri sınır dışı edildi. Onların evleri daha sonra Sovyetler Birliği'ne yurt dışından gelen Ermeni göçmenler tarafından işgal edildi.
Kosova Efsanesi veya Kosova Kültü Sırp ulusalcıların efsanelerinden biridir. Sırp ulusalcılara göre 1389'daki Kosova Savaşı’nda Sırp Prens Lazar'ın mağlubiyete uğramasının nedeni Sırp milletin bilinçli bir şekilde Sırp İmparatorluğunu Hristiyan inancındaki Cennet Krallığına feda etmesiydi.
Karabağ Savaşı (1988-1994) sırasında yaşanmış katliamlar ve pogromlar listesi.
Malıbeyli ve Kuşçular Katliamı, Helsinki Watch'a göre 8, Azeri kaynaklara göre ise 15-50 etnik Azeri sivilin Karabağ Savaşı'nda düzensiz Ermeni birlikleri tarafından Malıbeyli, Aşağı Kuşçular ve Yukarı Kuşçular köylerine yapılan saldırılar sonucu öldürüldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı ve esir alındığı olaydır.
Tophane Ormanı, Azerbaycan'ın Şuşa şehrinde bulunan bir orman ve bir devlet koruma alanıdır. 1988'deki yıkım iddiaları, Dağlık Karabağ'ın siyasi geleceği konusunda gerginliğe neden oldu ve sonunda Dağlık Karabağ Savaşı'nı tetikleyecek olan sivil ve etnik gruplar arası karışıklığı başlattı.
Bakü Ermenileri, günümüzde Azerbaycan Cumhuriyeti'nin başkenti olan Bakü şehrinde yaşayan ve tarihi açıdan şehirde önemli bir nüfusa sahip olmuş Ermenileri ifade eder. Ermenilerin nüfusu şehirde 19. yüzyıl civarında Bakü'nün Rus İmparatorluğu'na katılması ve petrol endüstrisi açısından merkez haline gelmesi sonucunda artmaya başlamıştır. Rus Devrimi'ne rağmen şehirde 20. yüzyıl boyunca da kentte pek çok Ermeni yaşamış olup, 1988 ile 1990 arasında şehrin neredeyse tüm Ermeni nüfusu bölgeyi terk etmiştir. Ocak 1990'da 1988 tahminlerinin y. 250.000 olarak tahmin ettiği Ermeni nüfusundan geriye 50.000 kişinin kaldığı tespit edilmiştir. Kalan nüfus ise Sovyetler Birliği'nin dağılmasından önce gerçekleşmiş Bakü Katliamı ile Karabağ Savaşı'nın erken dönemlerinde Bakü'yü terk etmiştir. 2009 verilerine göre şehirde 104 Ermeni yaşamaktadır.
Gugark pogromu, Gugark Faciası veya Gugark Katliamı, Sovyetler Birliği'nin cumhuriyetlerinden biri olan Ermenistan SSC'nin Gugark ilinde yaşayan etnik Azeri sivillere karşı yapılan pogromdur. Resmi Ermeni kaynaklarına göre, bölgede yaşayan yerli Ermeniler ve Azerbaycan'dan kaçan Ermeni mülteciler; bölgedeki Azerileri aşağıladı, onları öldürdü, soydu ve evlerini yağlamadı. Pogrom sırasında en az 18, en fazla ise 187 kişi öldürüldü.
1915 ve 1917 yılları arasında en az 800.000 Ermeni'nin öldürüldüğü Ermeni Kırımı'nın tarihyazımı I. Dünya Savaşı'nın sonundan beri değişikliklere uğradı. Türkiye'nin dışındaki tarihçilerin çoğu Kırım'ın meydana geldiğini ve olayların bir soykırım olduğunu savunmaktadır, ancak bununla birlikte Kırım'ın sebepleri ve motivleri gibi bazı önemli hususların yorumlanmasında büyük farklılıklar vardır.
Ermenileştirme veya Hayerleştirme daha önce Ermeni olmayan bir toplumun aralarına Ermeni serpiştirerek, Ermeni alfabesini zorla baskılayarak, Ermenice'yi zorla anadil haline getirterek veya yerli halkı yerinden edip yerinden edilen halkın yerine Ermeni yerleştirmeye Ermenileştirme/Hayerleştirme denir.