İçeriğe atla

Kiril ve Methodios

Kiril ve Methodios
Muadil er-Rusül; Piskopos ve Muterif; Slavların Resulleri
Doğum826, 827 veya 815'de
Selanik, Bizans İmparatorluğu (Günümüz Yunanistan'ı)
Ölüm14 Şubat 869'da ve 6 Nisan 885'de
Roma ve Velehrad, Büyük Moravya'da
Kutsayanlar
YortuDoğu Ortodoks Kilisesi'nde 11 ve 24 Mayıs Roma Katolik Kilisesi'nin şimdiki takviminde 5 Temmuz

Kiril ve Methodios (Yunancası: Κύριλλος και Μεθόδιος, Eski Slavca: Кѷриллъ и Меѳодїи, Rusça: Кирилл и Мефодий) MS 9. yüzyılda Selanik'te doğmuş olan Bizanslı Yunan kardeşler, Moravya ve Panonya'da Slavlar arasında Hristiyanlığın yayılmasını sağlayan misyonerler. Misyonerlik görevleri sayesinde Slav halklarının kültürel gelişmelerini etkilemiş ve “Slavların Önderleri” unvanına layık görülmüşlerdir. Glagolitik alfabeyi geliştirmişlerdir. Bu alfabe Eski Slav dilinin yazılabilmesi için geliştirilen ilk alfabedir. Kiril alfabesi bu alfabeyi temel almıştır ve bugün Slav dillerinde kullanılmaktadır. Ölümlerinden sonra Slav halkları arasındaki çalışmalarına öğrencileri tarafından devam edilmiştir. Ortodoks Kilisesince iki kardeş de “Havarilere denk” aziz ilan edilmiştir. 1880 yılında Papa XIII. Leo kardeşlerin bayramını Roma Katolik Kilisesi takvimine dahil etmiş, 1980 yılında ise Papa II. İoannes Pavlus kardeşleri Benedict ile birlikte Avrupa'nın koruyucuları ilan etmiştir.

İlk yılları

Kiril ve Methodios kardeşler Selanik'te sırasıyla 826 ve 827 yıllarında doğmuşlardır. Babaları "Leon" isimli bir Bizanslı Yunan subayıydı. Kiril yedi kardeşten en küçüğüdür ve Vita Cyrilli tarihine göre doğumdaki ismi Konstantin'dir. Kiril ismini keşiş olduğunda almıştır.[1] Kiril 14 yaşındayken babası ölünce kardeşler amcaları Teoktistos'un vasiyetine geçerler. Amcaları güçlü bir Bizans devlet adamıdır, Bizans İmparatorluğu'ndaki posta hizmetleri ve diplomatik ilişkilerden sorumludur. Aynı zamanda imparatorluk dahilinde eğitimin geliştirilmesiyle de ilgilendiği için Magnaura Üniversitesi'nin kurulmasından sorumludur. Yeni kurulan üniversitede yıllar sonra Kiril ders verecektir. Amcası 843 yılında Kiril'i Bizans İmparatorluğu'nun başkenti olan Konstantinopolis'e çağırır ve burada bir üniversiteye gitmesine yardımcı olur. Amcası daha sonraları da Methodios'u Konstantinopolis'teki Yunan manastırı olan Polikron'a görevli olarak işe yerleştirecektir. Burada Kiril astronomi, geometri, hitabet ve müzik eğitimi alacaktır. Kiril, I. Fotios'un öğrencileri arasından en yetenekli olanıydı. Kiril'in en başarılı olduğu alan filolojiydi. Anadili olan Yunancanın yanı sıra Latince, Arapça, İbranice ve Slavcayı iyi konuşurdu. Kiril eğitimi tamamladıktan sonra keşiş olmuştur. Kilisedeki görevinin patrik yardımcılığı olduğu ve arşivlerin sorumluluğunun verildiği bildirilir. 6 aylık inzivadan sonra felsefe ve teoloji öğretmeye başlamıştır.

İlk dini görevleri

Kiril'in teoloji alanındaki yetkinliği ile birlikte Arap ve Yahudi dillerini çok iyi konuşması onun imparatorluğun dış ilişkilerinde vazgeçilmez olması anlamına gelmiştir. Abbasi halifesi Mütevekkil huzurunda Arap din bilginleriyle beraber Teslisi tartışmaya gidecek ve bu sayede halifelik ile imparatorluk arasındaki diplomatik ilişkilerde olumlu rol oynayacaktır. Kiril ayrıca Yahudilikle de ilgili yazılar yazmış, yazılarındaki Yahudi karşıtlığı ise Hazar Kağanlığı ziyaretinin sonucu olarak değerlendirilmektedir. Bilindiği gibi Hazar Hanları siyasi bir tercih yapmış ve ne Müslüman halifeliğinin ne de Hristiyan imparatorluğunun tabiyetine girmemek için Yahudiliği devlet dini olarak kabul etmiştir. Ülkede Yahudiler, Müslümanlar ve Hristiyanlar dinlerini hiçbir zorluk olmaksızın yaşamaktadırlar. Kiril, 860 yılında Bizans İmparatoru III. Mihail'in isteği üzerine Hazar Hanlığı'na gidecektir. Görevinin amacı yayılmakta olan Yahudiliği engellemektir. Ancak bu görev başarısız olacak ve Hazar halklarının resmi dini Yahudilik olacaktır. Görevden İstanbul'a döndüğünde üniversitede öğretim üyesi olacak, kardeşi de bu süre zarfında Bizans bürokrasisinde yükselecektir.

Slavlar arasında

862 yılında iki kardeş onları Hristiyanlık tarihinde önemli bir yer almalarını sağlayacak görevle görevlendirilirler. Moravya Prensi Rostislav, İmparator III. Mihail ve patriğe mesaj göndererek yönetimindeki Slav halklarını Hristiyanlık dinine geçirecek misyonerler isteyecektir. Bu isteğinin sebebinin dini değil siyasi olduğu anlaşılmaktadır. Rastislav Frankların sayesinde başa geçmiş ancak şimdi bağımsız hareket etmektedir. Roma'dan gelen misyonerleri ülkesinden kovmuş, onun yerine Bizans'dan misyoner istemiş, hem de siyasi destek talebinde bulunmuştur. Bu istek bölgede Bizans etkisinin genişlemesi için bir fırsat olarak değerlendirilecek ve göreve Kiril ve Methodios gönderilecektir. Kardeşler öncelikle bu devasa görevde kendilerine yardımcı olacak din adamlarını yetiştirirler. 863 yılında ise İncil'i Eski Slavcaya çevirirler ve dinlerini yaymak için Slav halklarının arasına giderler. Görevlerinde başarıya ulaşacaklardır. Ülkede Frankların Alman din adamlarını bulurlar, bunlarla dini anlamda çatışmalar yaşanacaktır. Görevlerini daha iyi yerine getirmek için Glagolitik alfabesini geliştirirler, bu alfabe Slav el yazmalarında kullanılan ilk alfabedir. Bu alfabe Slav dilinin yapısına uygundur ve bugün birçok dilde kullanılan Kiril alfabesinin atasıdır. Kiril ve Methodios kardeşler Hristiyanlık için önemli metinleri de Slav diline çevirerek ilk Slav Yasalarının oluşturulmasına öncülük etmişlerdir. Kardeşlerin İncil'in hangi kısımlarını Slav diline çevirdiklerini tam olarak bilinmemektedir. Ayrıca kaynak İncil olarak Roma mı yoksa Konstantinopolis İncil'ini mi aldıkları bilinmemektedir. Saresnewsky tarafından yapılan arkeolojik bulgulara göre miyonerlik faaliyetinde kullanıldığı sanılan el yazma parçalarından anlaşılan çevirilerde Roma metinlerinin kullanıldığı yönündedir. Önemli bir göreve çıkarken Roma'nın onayının alınması için böyle bir yol seçilmiş olması ihtimal dahilindedir.

Roma’ya yolculuk

867 yılında Papa I. Nikolas kardeşleri Roma'ya çağırır. Slav halkları arasındaki misyonerlik faaliyeti bu sırada Salzburg Başpiskoposu ve Passau piskoposu olan Teotmar'ı rahatsız edecektir. Teotmar bu bölgede Bizans etkisine karşıdır. Clement'e ait dini değeri olan eserlerle Pannonia (Blaton bölgesi) üzerinden 868 yılında Roma'ya ulaşırlar. Beraberlerindeki değerli eserler yüzünden çok sıcak karşılanırlar. Konstantinopolis ile Roma arasındaki çekişme yüzünden gelişlerine kuşkuyla bakılan kardeşler bilgileriyle de dikkat çekince Slav halkları arasında yaptıkları misyonerlik faaliyeti Roma tarafından desteklenir. İkilinin yardımcıları olan Formosus ve Gauderic de Roma'da bulundukları sırada kilise hiyerarşisinde yükselirler. Yolculuk sırasında yorgun düşen Kiril hastalandığını anlayacak ve ölüme kendisini kilise usullerince hazırlayacak ve 14 Şubat 869 günü hayatını kaybedecektir.

Methodios tek başına

Methodios Slav halkları arasındaki görevine tek başına devam edecektir. Ülke siyasi çalkantı içindedir, Rastislav yeğeni Svatopluk tarafından esir edilmiş durumdadır. Siyasi karışıklık yüzünden Methodios Pannonia'ya gidecektir, burada Frank etkisiyle mücadele edecektir. Bu sırada Methodios'un Roma tarafından yetkilendirilip yetkilendirilmediği ve dini sıfatının başpiskopos olup olmadığına dair tartışmalar yürütülecektir. 879 yılında Papa VIII. John yaptığı yazılı açıklamada Methodios'un başpiskopos olduğunu, yetkili kılındığı bölgenin ise Moravya, Pannonia ve Sırbistan olduğunu belirtecektir.

Methodios’un son yılları

Methodios'un yetkisi ve misyonerlik yaptığı bölge için kendisine yapılan saldırılara cevabı o kadar şiddetli ve onur kırıcıdır ki Frank kralı onu huzuruna çağıracak ve kilise konseyinde sorgulanacaktır. Konsey onu suçlu bulacak ve Almanya'da 2,5 yıl hapse mahkûm edecektir. Roma sürece dahil olacak ve kararı iptal edecektir. Ayrıca göreve iade edilmekle kalmayacak, onu suçlayan dini adamlar suçlanacaktır. Methodios yeniden tüm yetkileriyle görevine verilmiştir ancak muhaliflerin baskısıyla Slav dilinde dini merasim yapması yasaklanmıştır. Daha sonraları yetkileri azalsa da kendisine rahatça görevini yapabilecek bölge edinmiş durumdadır. Bu rahat yıllar 873-879 arası olarak geçmektedir. Slav dilinin kullanılmaması yerel önder olan Svatopluk tarafından Roma'da şikayet sebebi olsa da Methodios Roma tarafından bir kez daha korunacaktır. Ancak Papa'nın 882 yılında ölmesiyle onu artık Roma'da koruyabilecek kimse kalmaz. Bunun üzerine destek için Bizans'a dönecektir ancak Methodios 8 Nisan 885 tarihinde hayata veda edince bu çabalarının sonucunu göremeyecektir. Kendinden sonra gelmesi için seçtiği Gorazd yeni Papa V. Stefan tarafından tanınmayacak ve bölgede Slav dili yasağıyla beraber misyoner olarak Wiching atanacaktır. Wiching, Kiril ve Methodios kardeşlerin izleyenlerini bölgeden kovacaktır. Bunlar ise iyi karşılandıkları Bulgar İmparatorluğuna sığınacak ve din okullarının temelini atacaklardır. Burada Kiril alfabesini oluşturacak, Bulgaristan'da Eski Slavcanın resmi dil olmasıyla beraber tüm Slav halklarına yayılacaktır. Bu sayede Doğu Avrupa'da Kiril ve Methodios kardeşler sayesinde Hristiyanlık hızla yayılacaktır.

Glagolitik alfabesinin keşfi

Glagolitic alfabeyle yazılmış ve Hırvatistan'da bulunan en eski yazıt

Glagolitik alfabesi veya Glagolitsa, 9. yüzyıl Yunan el yazmalarına dayanır ve bilinen en eski Slav alfabesidir. Rahip kardeşler tarafından İncil'i Slav diline çevirmek için oluşturulmuştur. O zamanlarda alfabe Moravya'da 863 (rahip kardeşlerin bölgeye gelişleri) - 885 (son öğrencilerinin de bölgeden kovulması) yılları arasında kullanılmıştır. Alfabe hükûmet ve devlet yazışmalarıyla edebi eserlerde, Kiril tarafından kurulan Moravya Akademisinde kullanılmıştır. Alfabe geleneksel olarak Kiril'e mal edilir. Papalığın 880 yılındaki yazılı açıklamasında alfabenin filozof Konstantin tarafından bulunduğu belirtilmektedir. İlk Kiril alfabesi de bu Glagolitik alfabesinin basitleştirilmiş halidir. Kiril alfabesi ise Kiril ve Methodios'un öğrencilerinden Ohridli Clement'e mal edilir. Ancak bir iddiaya göre ise Kiril alfabesi 10. yüzyılda Bulgaristan'daki Preslav Edebiyat Okulunda geliştirilmiş ve Kiril'e ithaf edilmiştir.

Slav kökenleri iddiası

Slav halkları arasındaki yaygın inanışa göre Kiril ve Methodios Slav ailelerden gelmektedir. Farklı teoriler ve iddialara göre anneleri Bulgar babaları Yunan veya her ikisi de Bulgar olarak varsayılmaktadır. Özellikle Yunanlar ve Bulgarlar arasında bu konuda bir çekişme sürmektedir.

Anma törenleri

Ortodoks Kilisesi tarafından azizlik unvanı verilen Kiril, Katolik Kilisesi tarafından ise kardeşi Methodios ile beraber 1880 yılında aziz ilan edilmiştir. Slavların önderleri olarak tanımlanan kardeşler hem Katolik hem de Ortodoks Kiliseleri tarafından çok önemsenir. Roma Katolik Kilisesinin takvimine göre Kiril'in öldüğü gün olan 14 Şubat Aziz Kiril ve Methodios günü olarak anılır. Ortodoks Kilisesi ise kardeşler için 11 Mayıs gününü anma etkinlikleri için belirlemiştir. (bu tarih farklılıkları kullanılan farklı takvimlerden ileri gelmektedir.) Rahip kardeşler 1980 yılında “Avrupa’nın koruyucuları” ilan edilirler. Anma ve kutlama törenlerde aynı zamanda Slav halklarının Hristiyanlık sayesinde okuma ve yazmayı öğrenmeleri de kutlanmaktadır. 24 Mayıs tarihi Bulgaristan'da aynı zamanda Aydınlanma ve Slav Edebiyatı Günü olarak da kutlanmaktadır. Kuzey Makedonya'da da 24 Mayıs günü Aziz Kiril ve Methodios Aydınlanma Günü olarak kutlanmaktadır. Çekya ve Slovakya'da 5 Temmuz günü, Rusya'da ise yine 24 Mayıs günü azizler anılmaktadır. Ayrıca Kiril ve Metodis adları Makedonya'daki Üsküp Üniversitesine, Bulgaristan'daki Tarnovo ABD'deki Michigan Dini Okuluna ve Antarktika'daki Güney Shetland Adalarına verilmiştir. Kiril'in naaşı ise İtalya Roma'daki San Clemente Bazilikasındadır.

Kaynakça

  1. ^ Timothy Ware (Kasım 2019). Ortodoks Kilisesi Doğu Hristiyanlığına Giriş. Katar, Mehmet; Gören, Arif tarafından çevrildi (1 bas.). Eskiyeni Yayınları. s. 91. ISBN 978-605-5978-66-2. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Rum</span>

Rum, Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde yaşamış ve Roma yurttaşı haklarına sahip olmuş halk veya kişidir. Bu kimselerin çeşitli etnisiteye sahip bireylerden oluşan bir topluluk olmalarına karşın ilerleyen zamanda bu kimselerin konuştukları Latinceyi bırakarak Yunancayı benimsemeleri ve çoğunluğun Müslümanlardan oluştuğu yerlerde yaşamaları nedeniyle daha sonradan bu kelime, Yunanistan dışında Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimseleri ifade etmek için kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Karamanlılar</span> Türk kökenli veya bir kısmı Rum kökenli olduğu düşünülen Türk-Rum mübadelesiyle Yunanistana giden Ortodoks halk

Karamanlılar, Türkiye'de yaşamış, günümüzde başta Yunanistan olmak üzere farklı ülkelere göç etmiş Ortodoks bir Türk veya Rum halkıdır. Karamanlılar, Kapadokya Rumları ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Rumence</span> Romanyanın resmî dili

Rumence, Romanya'nın resmî dilidir ve Latin dillerinin doğu koluna mensuptur. Çoğunluğu Romanya ve Moldova'da yaşayan 28 milyon kişi tarafından konuşulur. Moldova'nın resmî dili Moldovaca da Rumence ile aynı olmasına rağmen ülke yasaları kapsamında ülkenin resmî dili Moldovaca olarak yer almaktadır.

Misyonerlik, dar anlamıyla herhangi bir dini öğretiyi yabancı ülkelerde yaymakla yükümlü din görevlilerini tanımlamada kullanılır. Daha geniş anlamıyla ise başkalarını belirli bir öğretiye, özellikle dini bir öğretiye ikna etmeye çalışan, onları bu öğretiye çekme amacını üstlenen kişileri tanımlamada kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Trabzon İmparatorluğu</span> Orta Çağda Karadenizde kurulmuş Bizans Yunan devleti

Trabzon İmparatorluğu ya da Tzaniti (Lazistan) Krallığı, Orta Çağ'da Doğu Karadeniz'de kurulmuş yerel krallık. Dördüncü Haçlı Seferi sırasında Bizans İmparatorluğu'nun yıkılmasından kısa bir süre önce bağımsızlığını ilan etmiş ve 257 yıl boyunca "Roma İmparatoru" olarak Karadeniz kıyılarına hükmetmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Kiril alfabesi</span> Slav dillerinin kullanımında rol oynayan bir alfabe

Kiril alfabesi, Avrasya'da çeşitli dillerin yazımı için kullanılan alfabedir. Çeşitli Slav, Kafkas, Moğol, Ural, ve İranî dillerinin resmî alfabesidir. En eski Slav kitaplarının yazıldığı iki alfabeden biri olan Kiril yazısı, Aziz Kiril ve kardeşi Metodius tarafından 9. yüzyılın ilk çeyreğinde oluşturulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Bulgar İmparatorluğu</span> MS 7. ve 11. yüzyıllar arasında Güneydoğu Avrupada var olan Ortaçağ Ön Bulgar-Slav ve sonraki Bulgar devleti

Birinci Bulgar İmparatorluğu, Ön Bulgarların 681'de bugünkü Balkan bölgesinde Asparuh komutasında kurdukları devlettir. Devlet bugünkü Bulgaristan, Arnavutluk, Bosna, Hırvatistan, Yunanistan, Macaristan, Kosova, Kuzey Makedonya, Moldova, Karadağ, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Türkiye ve Ukrayna topraklarını içine alan yaklaşık Türkiye kadar bir toprak büyüklüğü olan (750.000 km²) topraklarda kurulmuştur.

Glagol alfabesi, bilinen en eski Slav dili olan Kilise Slavcası için kullanılmış olan alfabedir. Artık kullanılmayan bu alfabe sadece Yunan Ortodoks kiliselerinde Slav destekçilerinin, yani Rusların, Bulgarların, Sırpların ayin düzeni kitaplarında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">I. Gregorius</span> 64. Katolik Kilisesi papası (540-604; pd. 590-603)

Papa I. Gregorius, daha çok Büyük Gregorius olarak bilinir. 3 Eylül 590'dan 604'te ölümüne kadar papalık yapmıştır. Yazdığı dinsel eserlerle ünlü bir Hristiyan din adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">III. Mihail</span> Bizans imparatoru

III. Mihail, 842- 867 döneminde Amorian (Phrygian) hanedanının üçüncü ve son üyesi olarak Bizans imparatoru olmuştur. Sonradan gelen ve saltanatı gasp eden Makedon Hanedanı taraflısı ve daha önceki hanedanı kötüleme amacındaki tarihçiler tarafından "Sarhoş" lakabı verilmiştir. Fakat günümüzdeki modern tarihçilerin araştırmaları, saltanatı sırasında olan gelişmelerin 9. yüzyılda ortaya çıkan Bizans'ın yeniden güçlenmesine katkılarının hayati rolünü açıkça ortaya çıkarmıştır ve III. Mihail'in isminin ve ününün çok daha pozitif görülmesine neden olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Kilise Slavcası</span>

Kilise Slavcası, Bulgar, Sırp, Makedon, Rus, Çek Ortodoks kiliselerinin ayinlerde kullandığı yazı ve konuşma dilidir. Telaffuz ve yazımın kökeni Eski Doğu Slavcadan kelimeler ve ifadelere uygun şekilde uyarlanmıştır. Yazı dillerinde Erken Kiril Dönemi ve eskiden kalma Glagolitik etkiler kaldı. 1491 yılında kitapları ilk kez Kraków'da basıldı.

Osmanlı İmparatorluğu'nda din, çeşitlilik gösteren bir unsurdu. İslam baskın din olmakla birlikte, İslam inancında "semavi dinler" olarak kabul edilen Yahudilik ve Hristiyanlık dinlerinin mensupları, millet sistemi içinde yaşamayı sürdürdüler. Osmanlı İmparatorluğu'nda inançlara mensup kişiler, kendi dini kurallarına göre yargılanırdı. Buna karşılık millet sistemine dahil olmayan dinlerin, devlet içinde meşru bir varlığı bulunmuyordu.

Hristiyanlık tarihi, İsa ile havarilerinden bu yana Hristiyanlık dininin tarihidir. Hristiyanlık, İsa'nın yaşamıyla öğretilerine bağlı tek tanrılı bir dindir.

Türk yazı sistemleri Türk dilinin bütün tarihî ve çağdaş dönemlerinde kullanılmış olan alfabeleridir. Türklerin en geniş ölçüde kullandığı yazı sistemleri Göktürk, Uygur, Arap, Kiril ve Latin alfabesidir. Türk dilinin tarihi sürecinde ticari, kültürel, dinî vb. sebeplerle bu dilin yazımında Göktürk, Mani, Soğut (Sogd), Uygur, Brahmi, Tibet, Süryani, İbrani, Grek, Arap, Kiril, Latin asıllı alfabeler Türk diline çeşitli düzeyde uyarlanmış varyantlarıyla kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">VIII. Ioannes</span> Katolik Kilisesi papası

VIII. İoannes, 14 Aralık 872 tarihinden öldüğü 882 yılına kadar Papa. 9. yüzyılın en muktedir din adamıdır.

Rastislav, 846 ile 870 yılları arasında hüküm süren Büyük Moravya'nın ikinci dükü. 863'te Frank-Bulgar ittifakına karşı Bizans ile ittifak kurmuş, talebiyle Moravya'ya gönderilen Kiril ve Methodios misyonerlik faaliyetleri yürüterek Slavların Ortodokslaşmasını sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Batı Slavları</span>

Batı Slavları Slav halklarının Batı Slav dillerini konuşan bir alt grubudur. 7. yüzyılda ortak Slav topluluğundan ayrıldılar ve 8. ve 9. yüzyıllarda Orta Avrupa'da bağımsız devletler kurdular. Batı Slav dilleri 10-14. yüzyıllar arasında tarihsel olarak kanıtlanmış biçimlerine dönüştü.

<span class="mw-page-title-main">Bulgaristan'ın Hristiyanlaşması</span>

Bulgaristan'ın Hristiyanlaşması 9. yüzyıl Orta Çağ Bulgaristan'ının Hristiyanlığa geçiş sürecidir. Dini olarak bölünmüş Bulgar devleti içinde birlik ihtiyacını ve ayrıca Hristiyan Avrupa'da uluslararası sahnede eşit kabul ihtiyacını yansıtıyordu. Bu süreç, Bulgaristan kralı I. Boris'in Doğu Frank Krallığı ve Bizans İmparatorluğu ile değişen siyasi ittifaklarının yanı sıra Papa ile diplomatik yazışmalarıyla nitelendirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Arnavutluk'ta Hristiyanlık</span>

Arnavutluk'ta Hristiyanlık, MS 325'te ülke genelinde yerleşti. MS 1100'den itibaren Bizans İmparatorluğu bölgede kilise misyonerliği yürütmüştür. Venedik'in artan etkisine bağlı olarak, 13. yüzyılda Fransiskenler bölgeye yerleşmeye başladılar. 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar, Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliği altında, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Hristiyanlığın yerini Arnavutluk'ta çoğunluk dini olarak İslam aldı.

<span class="mw-page-title-main">Slavların Hristiyanlaşması</span>

Slavlar, 7. yüzyıldan 12. yüzyıla kadar dalgalar halinde Hristiyanlaşmamıştır, ancak eski Slav dini uygulamalarının değiştirilmesi süreci 6. yüzyıldan itibaren başlamıştır. Genel olarak konuşursak, Güney Slavların hükümdarları 9. yüzyılda, Doğu Slavları 10. yüzyılda, Batı Slavları ise 9. ve 12. yüzyıllar arasında Hristiyanlığı benimsemişlerdir. Aziz Kiril ve Methodios, Bizans-Slav ayinini ve bilinen en eski Slav alfabesi ve Erken Kiril alfabesinin temeli olan Glagol alfabesini tanıtmış olan "Slavların Havarileri" olarak atfedilirler.