İçeriğe atla

Kiraz anjiyomu

Kiraz anjiyomu
Bir kişinin kolundaki kiraz anjiyomu
Bir kişinin kolundaki kiraz anjiyomu
UzmanlıkKardiyoloji Bunu Vikiveri'de düzenleyin

Kiraz anjiyomu, kiraz hemanjiyomu olarak da bilinir,[1] derinin üzerindeki bir küçük, parlak kırmızı, kubbe şeklinde bir papüldür.[2][3] Bu lezyon; boyut olarak 0.5–6 mm arasındadır, genellikle birkaç tane sayıda sıklıkla göğüste ve kollarda bulunur ve yaş ilerledikçe sayı olarak artar. Bu yaralar, hasta tarafından kaşınırsa kanayabilirler.[4]

Bu lezyonlar, zarasız benign tümörlerdir, kan damarlarının anormal çoğalmasını içerir ve kanserle herhangi bir şekilde ilişkili değildir. Bu lezyonlar, en sık görülen anjiyom türüdür. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artan bu lezyon, 30 yaşından büyük yetişkinlerin neredeyse hepsinde görülür.

Bu lezyonları tanımlayan ilk kişi, 19. yüzyıldaki İngiliz cerrah Campbell de Morgan'dır.

Belirtiler ve semptomlar

Kiraz anjiyomu, H&E boyası

Kiraz anjiyomları, deri yüzeyinde bulunan kılcal kümelerinden oluşur,[4] ve üzeri düz olabilen küçük bir yuvarlak kubbe (papül)[4] şeklini alır. Bu lezyonların renkleri, parlak kırmızı ile mor arasında olabilir. Bu lezyonlar ilk oluştuğu zaman sadece 0.1 mm çapında ve neredeyse düz olabilir, küçük kırmızı noktalar gibi görünebilir. Ancak bu lezyonlar genellikle yaklaşık olarak 1–2 mm çapına ve bazen 1 cm veya daha büyük çapa büyür. Bu lezyonlar büyüdükçe kalınlaşma eğilimi gösterir ve bir kubbe gibi yüksek ve yuvarlak şekil alabilir. Birleşen çok sayıda anjiyom, bir polipoid anjiyom oluşturur.[4] Bir anjiyomu oluşturan kan damarları deri yüzeyine çok yakın olduğu için kiraz anjiyomları, yaralanmaları durumunda fazla miktarda kanayabilir.[4]

Bir çalışma sonucunda kiraz hemanjiyomlarındaki kılcalların çoğunun fenestre olduğu ve karbonik anhidraz aktivitesi için boyandığı bulunmuştur.[5]

Nedeni

Kiraz anjiyomları, çok sayıda orta yaşta insanda kendiliğinden oluşur ancak ayrıca daha nadir olmakla birlikte genç insanlarda da oluşabilir. Ayrıca bu lezyonlar, herhangi bir yaşta agresif erüptif şekilde de oluşabilir. Kiraz anjiyomların gelişmesinin altında yatan neden anlaşılamamıştır.

Kiraz anjiyomları, iki farklı mekanizma sonucunda ortaya çıkabilir; bu mekanizmalar, anjiyogenez (önceden oluşmuş kan damarlarından yeni damarlar oluşması) ve vaskülogenezdir (tümüyle yeni damarlar oluşması, bu süreç genellikle embryonik ve fetal gelişim sırasında olur).[6]

2010'da yayınlanan bir çalışmayla bir düzenleyici nükleik asidin damarsal büyümeye neden olan protein büyüme faktörlerini baskıladığı bulunmuştur. Hemanjiyom örneklerinde bu düzenleyici nükleik asit normalden daha azdır ve büyüme faktörleri normalden daha fazladır; bu durum büyüme faktörlerindeki yükselmenin hemanjiyom oluşmasına neden olabildiğini işaret etmektedir.[7] Bu çalışmayla senil hemanjiyomlarda mikroRNA (mir) 424 seviyesinin normal deriye kıyasla ciddi anlamda daha az olduğu, bu nedenle MEK1 ve siklin E1 proteinlerinin üretiminin arttığı bulunmuştur. Normal endotel hücrelerinde mikro RNA 424 etkisizleştirerek senil hemanjiyom gelişiminde önemli olan ve endotel hücrelerinin hücre bölünmesi yapmasını uyaran MEK1 ve siklin E1 protein üretiminde artış olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, küçük boyutta interferans RNA (siRNA) kullanarak MEK1 ve siklin E1'i hedeflemenin endotel hücresi sayısını azalttığı bulunmuştur.

2019'da yayınlanan bir çalışmayla çok sayıda kiraz anijyomunda GNAQ ve GNA11[8] genlerinde somatik mutasyonlar olduğu tespit edilmiştir. Hemanjiyomlarda bulunan bu yanlış anlamlı (missense) mutasyonlar, aynı zamanda nevus flammeus ve üveal melanomla da ilişkilidir. Waterhouse-Friedrichsen sendromuna, genellikle juvenil şekilde görülür, bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanan adrenal kanamalar neden olduğu için adrenal veya adrenal bezlerde Waterhouse Friedrichsen'e kıyasla daha az kanama olmasına neden olan menenjial viral ve fungal patolojiler için senil kiraz anjiyomlarının araştırılması gerekebilir.

Kiraz anjiyomlarına neden olduğu bilinen kimyasallar ve bileşenler hardal gazı,[9][10][11][12] 2-bütoksietanol,[13] bromidler[14] ve siklosporindir.[15]

Kiraz hemanjiyomlarında normal deriye kıyasla mast hücresi yoğunluğunda ciddi oranda artış görülmektedir.[16]

Tanı

Tanı, lezyonların klinik görünümüne dayanarak yapılır. Dermatoskopla yapılan muayenede; bu hastalığa özgü lagün şeklinde kırmızı, mor veya mavi-siyah lezyonlar görülür.

Kiraz anjiyomunun ayırıcı tanısı; nodüler bazal hücreli karsinom, amelanotik melanom ve anjiyokeratomu içerir.[1]

Tedavi

Bu lezyonlar için genellikle tedavi uygulanması gerekmez. Eğer anjiyomlar görüntü olarak rahatsız ediciyse veya kanıyorsa elektrokoterizasyonla alınabilir; bu işlem, elektrik akımı geçen küçük bir sonda kullanılarak dokunun ortadan kaldırılmasına dayanır.[17] Bu lezyonların alınması, yara doku oluşmasına neden olabilir. Son zamanlarda, atımlı boya lazeri veya yoğunlaştırılmış ışık atımı (IPK) tedavisi de kullanılmaktadır.[18][19]

MEK1 ve siklin E1'in bölgesel olarak engellenmesine dayanan gelecek tedaviler de muhtemel bir seçenek olabilir. Mirisetin, doğal bir MEK1 engelleyicisidir.[20][21]

Prognoz

Çoğu hastada yaş ilerledikçe kiraz anjiyomlarının sayısı ve boyutu artar. Bu lezyonlar zararsızdır ve kanserle herhangi bir şekilde ilişkili değildir.[22] Erüptif kiraz hemanjiyomatoz, nadiren multisentrik Castleman hastalığı (CD), multipl myelom ve diğer lenfoproliferatif hastalıkları işaret eden bir bulgu olarak bildirilmiştir.[23][24]

Epidemiyoloji

Kiraz anjiyomları, her ırkta, etnik geçmişte ve cinsiyette oluşur.

Kaynakça

  1. ^ a b Waldman, Reid A.; Grant-Kels, Jane M. (2021). Dermatology for the Primary Care Provider. Elsevier. s. 230. 
  2. ^ Johnstone, Ronald B. (2017). "38. Vascular tumors". Weedon's Skin Pathology Essentials (2. bas.). Elsevier. s. 690. ISBN 978-0-7020-6830-0. 10 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mart 2023. 
  3. ^ James, William D.; Elston, Dirk; Treat, James R.; Rosenbach, Misha A.; Neuhaus, Isaac (2020). "28. Dermal and subcutaneous tumors". Andrews' Diseases of the Skin: Clinical Dermatology (İngilizce) (13. bas.). Elsevier. ss. 593-594. ISBN 978-0-323-54753-6. 
  4. ^ a b c d e Stockman, David L. (2016). "Cherry angioma". Diagnostic pathology. Vascular. Philadelphia, PA: Elsevier. ss. 3.4-3.5. ISBN 978-0-323-37674-7. 
  5. ^ Eichhorn, M; Jungkunz, W; Wörl, J; Marsch, WC (1994). "Carbonic anhydrase is abundant in fenestrated capillaries of cherry hemangioma". Acta Dermato-Venereologica. 74 (1): 51-3. doi:10.2340/00015555745153. PMID 7908484. 
  6. ^ Kishimoto, Saburo; Hideya Takenaka; Hideya Takenaka; Hideya Takenaka; Hirokazu Yasuno (2000). "Glomeruloid hemangioma in POEMS syndrome shows two different immunophenotypic endothelial cells". Cutaneous Pathology. 27 (2): 87-92. doi:10.1034/j.1600-0560.2000.027002087.x. PMID 10678704. 
  7. ^ Nakashima, T; Jinnin, M; Etoh, T; Fukushima, S; Masuguchi, S; Maruo, K; Inoue, Y; Ishihara, T; Ihn, H (2010). Egles, Christophe (Ed.). "Down-regulation of mir-424 contributes to the abnormal angiogenesis via MEK1 and cyclin E1 in senile hemangioma: its implications to therapy". PLOS ONE. 5 (12): e14334. Bibcode:2010PLoSO...514334N. doi:10.1371/journal.pone.0014334Özgürce erişilebilir. PMC 3001869 $2. PMID 21179471. 
  8. ^ Klebanov, Nikolai; Lin, William M.; Artomov, Mykyta; Shaughnessy, Michael; Njauw, Ching-Ni; Bloom, Romi; Eterovic, Agda Karina; Chen, Ken; Kim, Tae-Beom (2 Ocak 2019). "Use of Targeted Next-Generation Sequencing to Identify Activating Hot Spot Mutations in Cherry Angiomas". JAMA Dermatology. 155 (2): 211-215. doi:10.1001/jamadermatol.2018.4231. ISSN 2168-6084. PMC 6440195 $2. PMID 30601876. 
  9. ^ Firooz, Alireza; Komeili, Ali; Dowlati, Yahya (1999). "Eruptive melanocytic nevi and cherry angiomas secondary to exposureto sulfur mustard gas". Journal of the American Academy of Dermatology. 40 (4): 646-7. doi:10.1016/S0190-9622(99)70460-3. PMID 10188695. 
  10. ^ Hefazi, Mehrdad; Maleki, Masoud; Mahmoudi, Mahmoud; Tabatabaee, Abbas; Balali-Mood, Mahdi (2006). "Delayed complications of sulfur mustard poisoning in the skin and the immune system of Iranian veterans 16–20 years after exposure". International Journal of Dermatology. 45 (9): 1025-31. doi:10.1111/j.1365-4632.2006.03020.x. PMID 16961503. 
  11. ^ Ma, Hui-Jun; Zhao, Guang; Shi, Fei; Wang, Yi-Xia (2006). "Eruptive cherry angiomas associated with vitiligo: Provoked by topical nitrogen mustard?". The Journal of Dermatology. 33 (12): 877-9. doi:10.1111/j.1346-8138.2006.00200.x. PMID 17169094. 
  12. ^ Emadi, Seyed Naser; Hosseini-Khalili, Alireza; Soroush, Mohammad Reza; Davoodi, Seyed Masoud; Aghamiri, Seyed Samad (2008). "Mustard gas scarring with specific pigmentary, trophic and vascular characteristics (case report, 16-year post-exposure)". Ecotoxicology and Environmental Safety. 69 (3): 574-6. doi:10.1016/j.ecoenv.2007.01.003. PMID 17382390. 
  13. ^ Raymond, Lawrence W.; Williford, Linda S.; Burke, William A. (1998). "Eruptive Cherry Angiomas and Irritant Symptoms After One Acute Exposure to the Glycol Ether Solvent 2-Butoxyethanol". Journal of Occupational & Environmental Medicine. 40 (12): 1059-64. doi:10.1097/00043764-199812000-00005. PMID 9871882. 
  14. ^ Cohen, Arnon D.; Cagnano, Emanuela; Vardy, Daniel A. (2001). "Cherry Angiomas Associated with Exposure to Bromides". Dermatology. 202 (1): 52-3. doi:10.1159/000051587. PMID 11244231. 
  15. ^ De Felipe, I.; Redondo, P (1998). "Eruptive Angiomas After Treatment With Cyclosporine in a Patient With Psoriasis". Archives of Dermatology. 134 (11): 1487-8. doi:10.1001/archderm.134.11.1487. PMID 9828895. 
  16. ^ Hagiwara, K; Khaskhely, NM; Uezato, H; Nonaka, S (1999). "Mast cell "densities" in vascular proliferations: a preliminary study of pyogenic granuloma, portwine stain, cavernous hemangioma, cherry angioma, Kaposi's sarcoma, and malignant hemangioendothelioma". The Journal of Dermatology. 26 (9): 577-86. doi:10.1111/j.1346-8138.1999.tb02052.x. PMID 10535252. 
  17. ^ Aversa, AJ; Miller Of, 3rd (1983). "Cryo-curettage of cherry angiomas". The Journal of Dermatologic Surgery and Oncology. 9 (11): 930-1. doi:10.1111/j.1524-4725.1983.tb01042.x. PMID 6630708. 
  18. ^ Dawn, G.; Gupta, G. (2003). "Comparison of potassium titanyl phosphate vascular laser and hyfrecator in the treatment of vascular spiders and cherry angiomas". Clinical and Experimental Dermatology. 28 (6): 581-3. doi:10.1046/j.1365-2230.2003.01352.x. PMID 14616818. 
  19. ^ Fodor, Lucian; Ramon, Ytzhack; Fodor, Adriana; Carmi, Nurit; Peled, Isaac J.; Ullmann, Yehuda (2006). "A Side-by-Side Prospective Study of Intense Pulsed Light and Nd:YAG Laser Treatment for Vascular Lesions". Annals of Plastic Surgery. 56 (2): 164-70. doi:10.1097/01.sap.0000196579.14954.d6. PMID 16432325. 
  20. ^ Lee, KW; Kang, NJ; Rogozin, EA; Kim, HG; Cho, YY; Bode, AM; Lee, HJ; Surh, YJ; Bowden, GT; Dong, Z. (2007). "Myricetin is a novel natural inhibitor of neoplastic cell transformation and MEK1". Carcinogenesis. 28 (9): 1918-27. doi:10.1093/carcin/bgm110. PMID 17693661. 
  21. ^ Kim, JE; Kwon, JY; Lee, DE; Kang, NJ; Heo, YS; Lee, KW; Lee, HJ (2009). "MKK4 is a novel target for the inhibition of tumor necrosis factor-alpha-induced vascular endothelial growth factor expression by myricetin". Biochemical Pharmacology. 77 (3): 412-21. doi:10.1016/j.bcp.2008.10.027. PMID 19026990. 
  22. ^ Perkins, Sharon. "Cherry Angioma & Skin Cancer". livestrong.com. 10 Mart 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2018. 
  23. ^ Fajgenbaum, David C.; Rosenbach, Misha; van Rhee, Frits; Nasir, Adnan; Reutter, Jason (1 Şubat 2013). "Eruptive Cherry Hemangiomatosis Associated With Multicentric Castleman Disease: A Case Report and Diagnostic Clue". JAMA Dermatology. 149 (2). doi:10.1001/jamadermatol.2013.1552. ISSN 2168-6068. 
  24. ^ Lim, Eun-Hwa; Kim, Hyeong-rae; Im, Myung; Seo, Young-Joon; Lee, Jeung-Hoon; Lee, Young (1 Nisan 2013). "Eruptive cherry hemangioma–like lesions developing in a patient with multiple myeloma". Journal of the American Academy of Dermatology (İngilizce). 68 (4): e137-e138. doi:10.1016/j.jaad.2012.09.045. ISSN 0190-9622. PMID 23522425. 11 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mart 2023. 

Dış bağlantılar

Sınıflandırma
Dış kaynaklar


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yüksek tansiyon</span> atardamarlardaki kan basıncının yükseldiği kronik bir tıbbi durum

Yüksek tansiyon da denilen hipertansiyon, atardamarlardaki kan basıncının sürekli yükseldiği uzun süreli tıbbi bir durumdur. Yüksek tansiyon genellikle semptomlara neden olmaz. Ancak felç, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, periferik arter hastalığı, görme kaybı, kronik böbrek hastalığı ve demans için önemli risk faktörüdür.

<span class="mw-page-title-main">Frengi</span> bulaşıcı enfeksiyon

Frengi, spiroket bakterisi Treponema pallidum alttürünün sebep olduğu cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyondur. Cinsel yolla bulaşmanın yanı sıra kan transfüzyonlarıyla da bulaşabildiği gösterilmiştir. Aynı zamanda anneden fetüse, hamilelik ya da doğum sırasında bulaşabilir. Treponema pallidum ile alakalı olarak insanlarda görülen diğer hastalıklar arasında veremdutu, pinta ve endemik frengi bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Aldosteron</span> Stereoid yapılı hormon

Aldosteron böbrek üstü bezlerinin kabuk katmanı Zona Glomerulosa'da üretilen, kanda sodyum ve potasyum dengesini düzenleyen bir mineralokortikoiddir.

Behçet hastalığı, sistemik etkileri olan yangısal bir hastalıktır. Temel bulguları ilk kez Dr. Hulusi Behçet tarafından tanımlanan ve bu nedenle uluslararası literatürde Behçet Hastalığı ya da Behçet Sendromu olarak adlandırılır. Nedeni tam olarak bilinmemektedir; infeksiyon hastalıkları, alerji ya da otoimmun kökenli damar yangıları (vaskülitler) grubuna sokulmaktadır. Bazı araştırmacılar, Behçet hastalığının kalıtsal olabileceğini savunmaktadır. Hastaların çoğu 30-40 yaşlarındaki erkektir. Türkiye'de ve Asya ülkelerinde görece sık görülür. Dünya'da en çok Japonya, Türkiye ve İsrail'de görülür.

<span class="mw-page-title-main">Hepatosellüler karsinom</span>

Hepatosellüler karsinom (HCC) karaciğerin primer kanseri. Karaciğer tümörleri ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Horner sendromu</span>

Horner sendromu, Claude Bernard-Horner sendromu, Claude-Bernard-Horner sendromu veya Bernard-Horner sendromu, sempatik sinir sistemi hasarının neden olduğu klinik bir sendromdur.

Kasabach - Merritt sendromu (KMS) ayrıca hemanjiom - trombositopeni sendromu olarak da bilinen genellikle bebekleri etkileyen nadir bir hastalıktır. Yaşamı tehdit edici bu vasküler tümör sendromunda azalmış trombosit sayısı ve bazen diğer kanama problemleri ile birlikte hemanjiom bulunur. Hastalık adını Haig Haigouni Kasabach ve Katharine Krom Merritt isminde, ilk kez bu durumu 1940 yılında tarif eden iki pediatristten almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Tracheophyta</span> bitki kladı

Damarlı bitkiler aynı zamanda tracheophytes olarak bilinen, yaklaşık 300.000 bitki türünü içeren geniş bir bitki grubudur. Damarlı bitkiler arasında Lycopodiopsida, atkuyruğu, eğrelti, açık tohumlular ve çiçekli bitkiler bulunmaktadır. Bu grup için önerilen isimler arasında Tracheophyta, Tracheobionta ve Equisetopsida sensu lato bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lenfanjiyoma</span>

Lenfanjiyomlar, lenfatik sistemin malformasyonları olup, ince duvarlı kistler ile karakterize edilir; bu kistler kistik higroma gibi makroskopik veya mikroskopik olabilir. Lenfatik sistem, dokulardan fazla sıvıyı venöz sisteme geri döndüren damar ağı ve bu sıvıyı patojen işaretleri için filtreleyen lenf nodlarından oluşur. Bu malformasyonlar her yaşta meydana gelebilir ve vücudun herhangi bir bölümünü etkileyebilir, ancak %90'ı 2 yaşından küçük çocuklarda ve baş ve boyun bölgesinde görülmektedir. Bu malformasyonlar doğuştan veya sonradan kazanılmış olabilir. Konjenital lenfanjiyomlar sıklıkla Turner sendromu gibi kromozomal anormallikler ile ilişkilidir, ancak izole olarak da bulunabilirler. Lenfanjiyomlar genellikle doğum öncesi dönemde fetal ultrasonografi kullanılarak teşhis edilir. Edinsel lenfanjiyomlar travma, iltihap veya lenfatik tıkanıklık sonucu gelişebilir.

<span class="mw-page-title-main">Pemfigus</span> kabarcıklı otoimmün hastalık

Pemfigus nadir görülen ve deri ve mukoza zarlarını etkileyen bir grup kabarcık oluşturan otoimmün hastalığa verilen genel isimdir İsim, "püstül" anlamına gelen Yunanca "pemphix" kökünden türemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Glochid</span>

Glochid veya glochidia, Opuntioideae alt ailesindeki kaktüslerin areolelerinde bulunan, genellikle dikenli, saç benzeri dikenler veya kısa dikenlerdir. Kaktüs glochidleri bitkiden kolayca ayrılır ve deriye yerleşerek temas halinde tahrişe neden olur. Areollerdeki glochid kümeleri, her biri yüzlerce glochid içeren bazı kaktüs türlerinin gövde yüzeylerini neredeyse kaplar; bu, kolayca ayrılmayan ve genellikle dikenli olmayan daha büyük, daha göze çarpan kaktüslere omurgaya ek olarak veya onun yerine olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Langerhans hücreli histiyositoz</span>

Langerhans hücreli histiyositoz (LCH), otoimmün bir kanser türü olmakla beraber, kemik iliğinden kaynaklanan ve deriden lenf düğümlerine göç edebilen anormal hücreler olan Langerhans hücrelerinin anormal klonal proliferasyonudur.

<span class="mw-page-title-main">Nummüler dermatit</span>

Nummüler dermatit, çok sayıda dermatit türünden birisidir; bu durum yuvarlak veya oval şekilde lezyonlara neden olur. Bu durumun adı, "bozuk para" anlamına gelen Latince kelime "nummus"tan gelir.

<span class="mw-page-title-main">Palizatlanan kapsüllü nöroma</span>

Palizatlanan kapsüllü nöroma (PEN), nadir görülen benign bir kutanöz durumdur; bu durum, küçük, sert, pigmentsiz nodüller veya papüllerle karakterizedir. Bu lezyonlar genellikle yüz derisinin mukokutanöz jonksiyonunun yakınında bir soliter (tek) lezyon şeklinde oluşur; ancak bu lezyonlar vücudun başka bölgelerinde de oluşabilir.

Kutanöz amebiyaz temel olarak deriyi etkileyen bir amebiyaz (amebiyazis) türünü ifade eder. Bu durum Acanthamoeba veya Entamoeba histolytica nedeniyle ortaya çıkabilir. Bu durum Acanthamobea ile ilişkili olarak ortaya çıkarsa kutanöz acanthamoebiasis olarak adlandırılır. Balamuthia mandrillaris de kutanöz amebiyaza neden olabilir ancak amip kan dolaşımına karışırsa ölümcül olabilir. Bu durum ülserlerle karakterizedir. Kutanöz amebiyaz tanısı için yüksek miktarda klinik şüphe gerekir. Bu şüphenin, lezyonlarda trofozoit tespit edilerek desteklenmesi gerekir. Bu durum, erken tanı yapılamazsa ciddi morbiditeye yol açabilir.

<span class="mw-page-title-main">Fiziksel ürtiker</span>

Fiziksel ürtiker, kendiliğinden oluşmak yerine dışarıdan fiziksel stimulus nedeniyle oluşan ayrı bir ürtiker alt grubudur. Fiziksel ürtiker için farklı hastalıklar olarak bilinen yeni alt grup bulunur. Fiziksel ürtiker, ağrıyan, kaşınan ve görüntü olarak hoş olmayan bir durum olarak bilinir; aylar veya yıllar boyunca tekrarlayabilir.

Eozinofilik folikülit (EF), bilinmeyen bir neden dolayı ortaya çıkan bir kaşınan kızarıklıktır. Bu hastalık en çok HIV enfeksiyonu olan kişilerde görülür ancak HIV negatif kişilerde de ortaya çıkabilir, bu durumda eponim bir hastalık olan Ofuji hastalığı olarak bilinir. Eozinofilik folikülitte saç foliküllerinde kaşınan kırmızı şişlikler (papül) görülür, eozinofilik folikülit karnı ve bacakları etkilememekle birlikte üst vücudu tutar. Eozinofilik folikülit adı, hastalıkta görülen en belirgin bağışıklık sistemi hücreleri (eozinofil) ve saç folikülü tutulumunu ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Tropikal ülser</span>

Tropikal ülser, daha çok orman küfü olarak bilinir, mycobacterumu içeren bir grup mikroorganizmanın etkili olduğu bir polimikrobiyal enfeksiyon nedeniyle ortaya çıkan kronik ülseratif deri lezyonudur. Bu durum tropikal iklimlerde yaygındır.

Vasküler demans (VaD), serebrovasküler bir hastalıktan kaynaklanan, beyne giden kan akışındaki sorunlardan kaynaklanan demanstır. Kısıtlı kan akışı (iskemi), etkilenen bölgede enfarktüs olarak bilinen hücre ve doku ölümüne yol açar. Vasküler demansın üç türü; subkortikal vasküler demans, çoklu enfarktüslü demans ve felçle ilişkili demanstır. Subkortikal vasküler demans, beyindeki küçük kan damarlarının hasar görmesi sonucu ortaya çıkar. Çoklu enfarktüslü demans, birçok bölgenin etkilendiği bir dizi mini inmeyle ortaya çıkar. Üçüncü tip, daha ciddi hasara yol açabilecek felçle ilgilidir. Bu tür hasarlar değişen düzeylerde bilişsel gerilemeye yol açar. Mini felçlerden kaynaklandığında bilişteki düşüş kademeli olarak gerçekleşir.

<span class="mw-page-title-main">Livedo retikülaris</span> ciltte dantel benzeri morumsu bir renk değişikliği olarak görülen benekli ağsı damar deseninden oluşan yaygın bir cilt bulgusu

Livedo retikülaris, ciltte dantel benzeri morumsu bir renk değişikliği olarak görülen benekli ağsı damar deseninden oluşan yaygın bir cilt bulgusudur. Renk değişikliği, kutanöz kılcal damarları besleyen arteriyollerdeki kan akışının azalmasından kaynaklanır, bu da oksijensiz kanın mavi renk değişikliği olarak görülmesine neden olur. Bu, çok çeşitli patolojik ve patolojik olmayan durumlar da dahil olmak üzere, kişinin kan pıhtısı oluşturma riskini artıran bir durumun ikincil bir etkisi olabilir. Örnekler arasında hiperlipidemi, mikrovasküler hematolojik veya anemi durumları, beslenme eksiklikleri, hiper ve otoimmün hastalıklar ve ilaçlar/toksinler yer almaktadır.