
Nötron, sembolü n veya n⁰ olan, bir atomaltı ve nötr bir parçacıktır. Proton ile birlikte, atomun çekirdeğini meydana getirir. Bir yukarı ve iki aşağı kuark ve bunların arasındaki güçlü etkileşim sayesinde oluşur. Proton ve nötron yaklaşık olarak aynı kütleye sahiptir fakat nötron daha fazla kütleye sahiptir. Nötron ve protonun her ikisi nükleon olarak isimlendirilir. Nükleonların etkileşimleri ve özellikleri nükleer fizik tarafından açıklanır. Nötr hidrojen atomu dışında bütün atomların çekirdeklerinde nötron bulunur. Her atom farklı sayıda nötron bulundurabilir. Proton ve nötronlar, kuarklardan oluştukları için temel parçacık değildirler.

Beyaz cüce, termonükleer reaksiyonların meydana geldiği aşamadan sonra orta kütleli bir yıldızın evriminden kaynaklanan küçük ama yüksek yoğunluğa sahip yaşlı bir yıldızdır. Yüksek yüzey sıcaklığına rağmen çok düşük bir parlaklığa sahiptir ve bu nedenle Hertzsprung-Russell diyagramında ana kolun çok aşağısında yer alır. Kütlesi 8 kata kadar azaldığı halde yüksek yüzey sıcaklığını uzun süre koruduğundan "beyaz cüce" olarak adlandırılır.

Messier 32 veya NGC 221, Andromeda takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 2,5 MIy uzaklıkta bulunan bir cüce eliptik gökadadır. Guillaume Le Gentil tarafından 23 Ocak 1874 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve Arp 168 olarak "Dağınık karşı kuyruklara sahip gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir. Meşhur Andromeda Gökadası'nın bir uydusudur.

Messier 74, Balıklar takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 30 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan büyük bir sarmal gökadadır. Pierre Méchain tarafından Eylül 1780 tarihinde keşfedilmiştir. Daha sonra keşfini gökadayı kataloğunda listeleyecek olan Charles Messier'e iletti. Gökada açıkça tanımlanmış iki sarmal kol içerir ve bu nedenle büyük tasarım sarmal gökadaların prototip bir örneği olarak kullanılır. Düşük yüzey parlaklığından dolayı amatör gök bilimcilerin gözlemlemesi açısından en zor Messier nesnelerinden birisidir. Nispeten büyük açısal boyutu ve gökadanın karşıdan görünmesi, sarmal kol yapısını ve sarmal yoğunluk dalgalarını incelemek isteyen profesyonel gök bilimciler için ideal bir nesne haline getirir. M74'ün yaklaşık olarak 100 milyar yıldıza ev sahipliği yaptığı tahmin edilmektedir.
Sıkışık yıldız veya sıkışık nesne, gökbiliminde beyaz cüceleri, nötron yıldızlarını ve karadelikleri toplu olarak tanımlamak için kullanılır. Ayrıca, varsayımsal yoğun cisimlerin varlığı doğrulanırsa egzotik yıldızları da içerebilir. Tüm sıkışık nesneler yarıçaplarına oranla daha büyük bir kütleye sahiptir ve bu da onlara, sıradan atomik maddeye kıyasla çok yüksek bir yoğunluk kazandırır.

PSR B1919+21 darbe periyodu 1.337 sn. olan bir pulsardır. Pulsarlar manyetik kutuplarından ışınım yapan ve bu ışınım dünya üzerindeki bizlerin görüş eksenimizi kestiğinde gözlemlenebilen nötron yıldızılarıdır.

Cygnus X-1, Kuğu takımyıldızı bölgesinde bulunan ve içinde kara delik olduğu düşünülen tanınmış bir galaktik X-ışını kaynağıdır. Bir roket uçuşu sırasında 1964 yılında keşfedilmiştir ve Dünya'dan görülen en güçlü x-ışını kaynaklarından birisidir. Cygnus X-1, geniş ölçüde bir kara delik olduğu kabul edilen ilk X-ışını kaynağıdır ve kendi sınıfında en çok incelenen astronomik nesneler arasındadır. Güneş'in 14,8 katı bir kütleye sahip olduğu tahmin edilmektedir ve bu tür bilinen diğer yıldızlara veya kara deliklere göre çok küçük olduğu gösterilmiştir. Şayet öyleyse, olay ufkunun yarıçapı yaklaşık olarak 44 km olmalıdır.

Gama ışını patlamaları (GIP), önceden öngörülemeyen zamanlarda ve uzay konumlarında, oldukça kısa süreler içinde meydana gelen, çoğunlukla yüksek enerjili (≥100KeV) fotonların atımlarıyla oluşan patlama olaylarıdır.

NGC 1614, Irmak takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 210,37 MIy (64,5 Mpc)uzaklıkta bulunan bir çubuklu sarmal gökadadır. Lewis A. Swift tarafından 29 Aralık 1885 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve Arp 186 olarak "Dar iplikçiklere sahip gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir.

GRB 970508, 8 Mayıs 1997 günü, saat 21.42'de (UTC) tespit edilmiş bir gama-ışın patlamasıdır. Bir gama-ışın patlaması, uzak galaksilerde meydana gelen ve gama ışını üreten patlamalar ve bunların yol açtığı çok parlak parıltıdır. Genelde uzun süren bir "artık parıltı" tarafından izlenirler.

Kappa Orionis, Avcı takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 645 ışık yılı uzaklıkta bulunan B-tipi mavi bir süperdev yıldızdır. Takımyıldızın en parlak altıncı yıldızıdır ve Avcı'nın ana dörtgenini oluşturan yıldızların güneydoğu köşesinde yer alır. Geleneksel adı Saif, Arapça سیف الجبّار saif el jabbardan gelir ve Dev'in kılıcı anlamındadır. Bu isim aslında Eta Orionis için söylenmiştir.
Egzotik yıldız, elektron, proton, nötron ya da müonlardan farklı parçacıklardan oluşan ve kütleçekimsel çökmeye karşı yozluk basıncı ve diğer kuantum özellikleri sayesinde karşı gelebilen kuramsal bir sıkışık yıldızdır. Kuarklardan oluşan kuark yıldızları, belki de yukarı, aşağı ve garip kuarkların yoğuşmasından oluşmuş garip maddeden oluşan garip yıldızlar ve muhtemelen, eğer kuark alt parçacıklara ayrışabilirse onların yapıtaşlarını oluşturacak olan kuramsal preonlardan oluşan preon yıldızlarını içerir.

Yıldız kaynaklı kara delik, bir yıldızın kütleçekimsel çöküşüyle oluşan bir kara deliktir. Kütleleri yaklaşık 5 ila birkaç on güneş kütlesi arasında değişir. Bunlar süpernova patlamalarının kalıntılarıdır ve bir tür gama ışını patlaması olarak gözlemlenebilirler. Bu kara deliklere ayrıca çökmüş yıldız (collapsar) olarak da atıfta bulunulur.

Antinötron, nötrondan sadece bazı özelliklerinin eşit büyüklükte fakat zıt işarete sahip olması nedeniyle farklılık gösteren, nötronun antiparçacığıdır. Nötron ile aynı kütleye sahiptir ve net elektrik yükü yoktur, ancak karşıt baryon sayısına sahiptir. Bunun nedeni antinötronun antikuarklardan oluşması ve nötronların da kuarklardan oluşmasıdır. Antinötron, bir yukarı antiquark ve iki aşağı antikuarktan oluşur.

PSR J0108-1431, Balina takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 424 ışık yılı (130 pc) uzaklıkta bulunan bir atarcadır. 1994 yılında Avustralya'daki Parkes Gözlemevi'ndeki araştırmada (The Parkes Southern Pulsar Survey) keşfedildi. Tahmini yaşı 166 milyon yıl ve dönme süresi 0,8 saniye olan çok yaşlı bir atarca olarak kabul edilir. Bu atarcanın dönüşündeki yavaşlamayla üretilen dönme enerjisi 5,8 × 1023 W ve yüzey manyetik alanı 2,5 × 107 T'dir. 2008 yılı itibarıyla bilinen en zayıf atarcadır.

Yengeç Atarcası, nispeten genç bir nötron yıldızıdır. Bu yıldız, 1054 yılında Dünya'da yaygın olarak gözlemlenen SN 1054 süpernovasının kalıntısı olan Yengeç Bulutsusu'nun merkezinde yer alır. 1968 yılında keşfedilen atarca, bir süpernova kalıntısıyla ilişkilendirilmiş ilk yıldızdır.

Gökada iplikçikleri kozmolojide kütleçekimsel olarak bağlı olan gökada süperkümelerinin duvarlarından oluşan evrendeki bilinen en büyük yapılardır. Bu devasa iplik benzeri oluşumlar, 80 megaparsek h−1'e ulaşabilir ve büyük boşluklar arasındaki sınırları oluşturur.
Herkül-Kuzeytacı Büyük Duvarı veya sadece Büyük Duvar, yaklaşık 10 milyar ışık yılını aşan uzunluğuyla gözlemlenebilir evrende boyut ve kütle olarak bilinen en büyük yapıdır. Bu devasa süper yapı, gama ışını patlamalarının (GRB) veri kümesi haritalamasında görülen ve beklenen ortalama dağılımdan benzer uzaklıktaki GRB'lere göre alışılmadık derecede daha yüksek konsantrasyona sahip olduğu tespit edilen gökyüzünün bir bölgesidir. Kasım 2013'ün başlarında István Horváth, Jon Hakkila ve Zsolt Bagoly liderliğindeki Amerikalı ve Macar gök bilimcilerden oluşan bir ekip tarafından Swift Gama Işını Patlaması Görevi'nden elde edilen veriler ve yer tabanlı teleskoplardan elde edilen diğer veriler analiz edilirken keşfedildi. Daha önce keşfedilen Huge-LQG'nin boyutunu yaklaşık iki kat aşan, evrendeki bilinen en büyük oluşumdur.

Astrofiziksel jet, iyonize olmuş maddenin dönüş ekseni boyunca uzamış ışınlar şeklinde dışarı atıldığı astronomik bir olgudur. Işındaki büyük ölçüde hızlandırılmış madde ışık hızına yaklaştığında, astrofiziksel jetler özel görelilik etkileri gösterdiği için relativistik jetler haline gelir.