Ekoloji ya da doğa bilimi, canlıların hem kendi aralarında hem de fiziksel çevreleri ile olan ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Ekoloji canlıları birey, popülasyon, komünite, ekosistem ve biyosfer düzeylerinde inceler. Ekoloji çok yakından ilişkili olduğu biyocoğrafya, evrimsel biyoloji, genetik, etoloji ve doğa tarihi dallarıyla örtüşür. Ekoloji, biyoloji biliminin bir dalıdır.
Biyocoğrafya, bitki ve hayvan türlerinin dağılımını ve bu dağılımın nedenlerini inceleyen Fiziki coğrafyanın alt bilim dalıdır.
Akvaryum, çoğunlukla cam ya da yüksek dirençli plastik gibi saydam malzemelerden yapılan, genellikle balık olmak üzere, bazen de omurgasızlar ve ayrıca amfibyumlar, deniz memelileri ve sürüngenler gibi suda yaşayan bitki ve hayvanların tutulduğu ve daha çok bu canlıların sergilenmesi amacıyla kullanılan içi su dolu, küçük bir cam kavanozdan büyük su tanklarına kadar geniş bir yelpazede yer alan kap ve yapılar. Akvaryum sahibi olmak dünya çapında yaklaşık 60 milyon kişi tarafından paylaşılan popüler bir hobidir. Çağdaş akvaryumların öncülerinin ilk çıktığı 1850'li yıllardan beri, özellikle akvaryum balıklarını sağlıklı tutabilmek için daha karmaşık ışıklandırma ve filtreleme sistemleri de geliştirildikçe akvaryum ile ilgilenenlerin sayısı artmıştır. Halka açık akvaryum'lar, evdeki akvaryumların büyük ölçekteki kopyalarıdır. Osaka Akvaryum, 5.400 m3'lük su tankı ve 580 türden oluşan su canlısı koleksiyonuna sahiptir ve Birleşik Krallık'ta yapılması planlanan National institute for research into aquatic habitats 40 hektarlık büyüklüğüyle dünyanın en büyük akvaryumu olacaktır.
Sulak alanlar, yeryüzünün en zengin ve en üretken ekosistemlerini oluşturmaktadır. Bu alanlar yöre insanlarına ve ülkenin geneline geniş yelpazede hizmet veren oldukça karmaşık doğal sistemlerdir ve yeryüzündeki başka hiçbir ekosistemle karşılaştırılmayacak ölçüde işlev ve değerlere sahiptir.
Jaguar, kedigiller (Felidae) familyasından ve Panthera cinsinin dört büyük kedisinden biri olan bir Yeni Dünya memelisidir. Diğer üç büyük kedi, Eski Dünya’nın kaplan, aslan ve parstır. Kaplan ve aslandan sonra en büyük üçüncü kedi olan jaguar Batı Yarımküresinin en büyük ve en güçlü kedisidir. Jaguar günümüzde Meksika’dan Orta Amerika’ya ve Paraguay’ın güneyi ile kuzey Arjantin’e kadar dağılan bir alanda bulunmaktadır.
Avcı, yırtıcı veya predatör; av olarak adlandırılan diğer hayvanları veya organizmaları avlayıp öldüren organizma.
Süper avcılar, normal şartlar altında doğada yetişkin haldeyken başka türler tarafından avlanmayan ve av türlerini kontrol altında tutan avcı canlılardır. Ayrıca süper yırtıcı, alfa yırtıcı, doruk yırtıcı, doruk avcı veya büyük avcı olarak da bilinir.
Asıl sırtlanlar (Hyaeninae), sırtlangiller (Hyaenidae) familyasının bir alt familyası. Sırtlanlar, günümüzde sadece dört üyeye sahip olan sırtlangiller ailesinden, kedimsi (feliform) ve büyükçe sayılabilecek karasal etobur memelilerdir. Sırtlangiller, etoburlar arasında en küçük beşinci biyolojik familyayı oluşturur ve memeliler sınıfı içinde de en küçük familyalardan biridirler. Küçük bir topluluk oluşturmalarına karşın, Afrika ekosisteminde çok hayati bir yer tutarlar. Her ne kadar evrimsel olarak kedilere ve misk kedilerine daha yakın olsalar da, kedimsilerin bir alt türü olarak, sırtlanlar pek çok konuda yakınsak evrimden dolayı davranışsal ve görünüşsel olarak köpekgillerle benzerlik gösterir. Köpekler de sırtlanlar da ağaçta yaşamazlar, avlarını pençeleriyle değil ağızlarıyla yakalamayı yeğleyen koşucu avcılardır, her ikisi de yemeklerini hızlıca yer ve saklayabilirler ve küt, içine çekilmeyen tırnakları olan patileri koşmaya uygun olarak evrimleşmiştir. Öte yandan; kendilerini temizleme, alanlarını işaretleme, çiftleşme, yavru bakımı ve dışkılama alışkanlıkları bakımından diğer kediler ile benzerlik gösterirler.
Bayağı vaşak, kedigiller (Felidae) familyasından Avrasya'da yaygın olan bir vaşak türüdür. Orta büyüklükteki yabani kedi cinsi Lynx'in günümüze ulaşan dört türünden biridir. Kuzey, Orta ve Doğu Avrupa'dan Orta Asya ve Sibirya'ya, Tibet Platosu ve Himalayalar'a kadar geniş bir alana yayılmıştır. Ilıman ve boreal ormanlarda 5.500 m (18.000 ft) yüksekliğe kadar yaşar. Geniş dağılımına rağmen, habitat kaybı ve parçalanması, kaçak avlanma ve avının tükenmesi nedeniyle tehdit altındadır.
Bering veya İmarpik Denizi, Kuzey Büyük Okyanus'undan, Alaska Yarımadası ve Aleut Adaları'nın ayırdığı büyük su kütlesi. İki milyon km² yüzölçümüne sahiptir. Doğusunda ve kuzeydoğusunda Alaska, batısında Sibirya ve Kamçatka Yarımadası, güneyinde Alaska Yarımadası ve Aleut Adaları ile çevrilidir. Kuzeyindeki Bering Boğazı vasıtasıyla, Arktik Okyanusu'ndaki Çukçi Denizi'nden ayrılır. İsmini, kâşifi Danimarkalı seyrüseferci Vitus Bering'den almıştır.
Geri bildirim, geri dönüş veya geri besleme, bir sürecin basamaklarındaki bir değişimin önceki bir basamağa etki etmesi ve neden-sonuç ilişkisi içerisinde bir döngü oluşturması olayına denir. Burada süreç sıcaklık ayarlı bir soba gibi fiziksel olabileceği gibi kan şekeri döngüsü gibi biyolojik, hatta paradokslarda olduğu gibi tamamen soyut olabilir.
Bozkır veya step, fiziki coğrafyada kurakçıl otsu bitkilerden oluşan, sıcak ve ılıman iklimlerdeki ağaçsız ekolojik bölge.
Denizyıldızı, hayvanlar âleminin derisi dikenliler şubesine bağlı Asteroidea sınıfından olan deniz omurgasızlarına verilen ortak addır. Dünya üzerinde, tropikal bölgelerden soğuk kutup denizi sularına kadar deniz tabanında 1.500 kadar denizyıldızı türü bulunur. Deniz kıyısından 6.000 m derinliğe kadar olan bölgede yaşarlar.
Sultan sazlığı, İç Anadolu Bölgesinde Kayseri il sınırları içerisinde Develi, Yahyalı ve Yeşilhisar ilçelerinin oluşturduğu üçgen içerisinde bulunmaktadır.
Pycnopodia helianthoides, Pycnopodiidae familyasında monotipik Pycnopodia cinsinin tek üyesi olan bir denizyıldızı türüdür. Pasifik Okyanusu'nun kuzeydoğusunda bulunan bu denizyıldızı 1 m'ye varan kol uzunluğuyla dünyanın en büyük denizyıldızlarından biridir. Genellikle 16 ila 24 arasında kolu olan bu türün renkleri oldukça değişkenlik gösterir. Denizkestaneleri, midyeler, deniz salyangozları ve diğer küçük omurgasızlarla beslenir.
Besin ağı ya da besin döngüsü besin zincirlerinin doğal olarak bağlaşmasıdır ve genellikle ekolojik bir topluluk içinde neyin ne ile beslendiğini gösteren grafiksel bir gösterimdir. Çevrebilimciler tüm yaşam biçimleri kabaca trofik düzey adı verilen iki kategoride sınıflandırırlar: ototroflar ve heterotroflar. Ototroflar büyümek, gelişmek ve üremek için mineraller ve karbon dioksit gibi gazlardan oluşan inorganik maddelerden organik madde üreterek kendi besinlerini sağlarlar. Bu kimyasal tepkimelerin gerektirdiği enerji güneşten çoğunlukla fotosentez yoluyla elde edilir. Hidrotermal bacalar ve kaplıcalar az da olsa güneşin yanında diğer enerji kaynaklarıdır. Trofik düzeyler karbon gereksinimlerini yalnızca atmosferden elde eden tam ototroflardan, organik maddeyi atmosferden elde etmenin yanı sıra diğer kaynakları da kullanan etçil bitkiler gibi miksotroflara ve organik madde elde etmek için beslenmek zorunda olan tam heterotroflara kadar uzanır. Besin ağında besin zincirleri heterotrofların hangi ototroflar ya da heterotroflar ile beslendiğini gösteren bağlantılar ile gösterilir. Besin ağı bir ekosistemi değiş-tokuş yapan birleşik bir sistem olarak çeşitli beslenme yöntemlerinin basit olarak tasvir edilmesidir. Kabaca otçul, etçil, leşçil ve parazitik olarak ayrılabilen değişik beslenme ilişkileri vardır. Heterotroflar tarafından yenilen şekerler gibi bazı organik maddeler enerji sağlar. Siyanobakterilerden sekoyaya ve virüslerden mavi balinaya kadar ototroflar ve heterotroflar mikroskobik boyuttan tonlarca ağırlığa kadar her boyutta bulunmaktadırlar.
Biyotik faktörler veya biyotik bileşenler, başka bir organizmayı etkileyen veya ekosistemi şekillendiren herhangi bir canlı faktör olarak tanımlanabilir. Bu, hem ekosistemlerindeki diğer organizmaları tüketen hayvanları hem de tüketilen organizmaları içerir. Biyotik faktörler arasında insan etkisi, patojenler ve hastalık salgınları da yer alır. Her biyotik faktörün, her gün, yaşayabilmesi ve çalışabilmesi için uygun miktarda enerjiye ve beslenmeye ihtiyacı vardır.
Ekosistem hizmetleri insanlara doğal çevre ve sağlıklı ekosistemler tarafından sunulan birçok ve çeşitli faydalardır. Bu tür ekosistemler arasında, örneğin, tarımsal ekosistem, orman ekosistemi, otlak ekosistemi ve su ekosistemleri bulunmaktadır. Sağlıklı ilişkiler içinde çalışan bu ekosistemler, bitkilerin doğal tozlaşması, temiz hava, aşırı hava koşullarını hafifletme, insan zihinsel ve fiziksel refahı gibi şeyler sunar. Toplu olarak, bu faydalar 'ekosistem hizmetleri' olarak bilinir ve genellikle temiz içme suyu, ayrışma ve gıda ekosistemlerinin dayanıklılığı ve verimliliğinin ayrılmaz bir parçasıdır.
Geç Kretase, jeolojik zaman cetvelinde Kretase döneminin ayrıldığı iki zaman diliminden genç olandır. Tebeşir anlamına gelen Kretase adı bu dönemde yoğun olarak çökelmiş olan tebeşir kayasına atıfta bulunularak verilmiştir.
Pteriomorphia, Autobranchia altsınıfına bağlı bir hayvan infrasınıfıdır.