İçeriğe atla

Kilim

Bir Orta Anadolu kilimi

Kilim, iki iplik sistemine dayanılarak yapılan, tersi ve düzü bulunmayan havsız bir dokuma.

Bilinen en eski dokuma türlerinden biridir.Süsleme için de kullanılabilir. Yün veya kıl ipliğinden, dikey veya yatay yer tezgahlarında dokunur. Halıdan farkı havsız ve düğümsüz olması, diğer düz dokuma yaygılardan ayrılan yönü ise, iki iplik sistemiyle yapılması ve desenlerinin kabarık olmamasıdır.

Düz dokuma yaygıların geçmişi düğümlü halılardan daha eski olmasına rağmen daha dayanıksız malzemeden üretildikleri için günümüze kalan eski örnekleri azdır.[1] Günümüze ulaşan kilim tekniği ile dokunmuş en eski parça Eski Mısır'ın 18. hanedan dönemine aittir ve IV. Tuthmosis'in mezarından çıkmıştır.[2] Anadolu'da dokunmuş en eski kilim örneği, M.Ö. 2300 yıllarına tarihlenen, Truva kazılarında bulunmuş olan, "kraliçenin örtüsü" diye bilinen ancak bugün nerede olduğu bilinmeyen kilimdir.[3] Ayrıca Gordion kazılarında Frigler'e (M.Ö 7. yüzyıla) ait kilime benzer parçalar ele geçirilmiştir. Güney Sibirya'daki Pazırık'ta milattan önce 5.-4. yüzyıllara tarihlenen ünlü Hun halısıyla birlikte bulunan keçe ve düz dokuma yaygılar, Peru'da milattan önce 8-.2. yüzyıllara tarihlenen parçalar tüm kıtalarda bu tür dokumaların çok eski tarihlerden beri bilindiğini gösterir.[2]

Etimoloji

Kilim kelimesinin kökeni tartışmalıdır. Genelde aslının Farsça olduğu ve bu dilden Urduca ile Türkçeye, Türkçeden de Moğolca, Rusça ve Arapça ile Kafkas ve Balkan dillerine geçtiği kabul edilmektedir.[2]

Düğümlü halı dışında kalan tüm dokumalar, Türkiye'de ve Türkiye dışında dokum tekniğine bakılmaksızın halk arasında "kilim" olarak adlandırılmıştır.[1]

Anadolu kilimleri

Kilim Deseni (Akçakışla, Şarkışla)

Orta Asya'da göçebe Türkler'in, çadırlarının toprak zeminindeki rutubetten kendilerini korumak için düz dokuma tekniğinin aynısını kullanarak keçi yününden "kilim" adını verdikleri zemin kaplamalarını ürettikleri düşünülür.[4] Türkler Anadolu'ya geldiklerinde Orta Asya'daki dokuma geleneğine dayanan dokuma kültürlerini de beraber getirdiler. Konya, Kayseri, Sivas, Aksaray gibi birçok merkez halılarıyla ün kazandı.

Ayrı ayrı gruplar halinde farklı zamanlarda Anadolu'ya gelen, değişik yerlerde değişik zamanlarda konaklayan Türkmen boy ve oymaklarının bazıları kilimlerinde değişmeyen arkaik Türkmen desenlerini dokurken, bazıları ek motif ve kompozisyonlarla sürekli zenginleşen desenler oluşturdular. Her yörenin kendine has yünü ve elde edilebilen değişik boya maddeleri, dokuyucuların kişisel ustalık ve yaratıcılıkları büyük bir çeşitlilik doğmasını sağladı.[1] 14. yüzyıl sonlarına doğru Anadolu kilimleri Avrupa evlerine, kiliselerine ve şatolarına girmeye başladı.[4] Bugün Washington Dokuma Müzesi'nde bulunan ve 15.-16. yüzyıla tarihlendirilen atkılı sumak tekniğinde dokunmuş bir yaygı, Türk düz dokuma yaygıları içinde tarihlendirilebilen en eski örnektir.

Anadolu kilimleri Türkmen, Yörük, Kürt kilimi gibi genel; Eşme (Uşak), Kayabaşı (Silifke), Emirdağ, Dazkırı (Afyon), Pınarbaşı, Bünyan, Avşar (Kayseri), Şarkışla (Sivas) kilimi gibi dokundukları yerlere ve Dirişan (Malatya), Kirkitli (Gaziantep), Şavak (Çemişkezek), Beritan (Van) kilimi gibi dokuyan aşiretlere göre değişik adlar almıştır.

Kaynakça

  1. ^ a b c Hatipoğlu, Hurisel. "Erzurum Müzesi'ndeki Halı ve Kilimler". Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek lisans tezi, Erzurum, 1997. 12 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Haziran 2018. 
  2. ^ a b c Bozkurt, Nebi. "Kilim" (PDF). Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, cilt 26, yıl 2002. 14 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 7 Haziran 2018. 
  3. ^ Kılıç, Ayşan; Yayan, Gonca. "Adana İli Tufanbeyli İlçesi Çakırlar Köyü Avşar Kilimleri". Gazi Türkiyat Türkoloji Araştırmaları Dergisi Sayı 6, Yıl 2010. 12 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Haziran 2018. 
  4. ^ a b "El Sanatları Teknolojisi" (PDF). Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara, 2012. 14 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 7 Haziran 2018. 

Dış bağlantılar

Görseller

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

Dokuma, atkı ve çözgü ipliklerinin dikey açı yapacak şekilde, birbirinin altından, üstünden geçirilmesiyle ortaya çıkan düz yüzeyli üründür.

<span class="mw-page-title-main">Şarkışla</span> Sivasın ilçesi

Şarkışla, Sivas ilinin bir ilçesidir. Kuzeyinde Yıldızeli, doğusunda Sivas merkez ve Altınyayla, güneyinde Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesi, güneybatısında Gemerek ve batısında ise Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesi bulunur. 2021 istatistiklerine göre toplam nüfusu 37,708 olan Şarkışla, merkez dışında Sivas'ın en kalabalık ilçesidir.

<span class="mw-page-title-main">Hereke halısı</span>

Hereke halısı Türkiye'de Kocaeli'ne bağlı bir kıyı şehri olan Hereke'de üretilen halıdır. Çift düğüm tekniği kullanılması ve el yapımı olması onu diğer halılardan farklı kılar. Yapımı yıllar sürebilmektedir. Birinci sınıf İpek kullanılarak örülen halılar saraylarda dekorasyon olarak kullanıldı.

<span class="mw-page-title-main">Halı</span>

Halı; atkılarının atılmasından sonra üzerine desene göre istenilen hav yüksekliğinde iplerin geçirilerek düğümlenmesi ile yapılan ev içinde ve genellikle yer örtüsü olarak kullanılan eşyadır. Bazı evlerde de duvarda görülür.

<span class="mw-page-title-main">Alaman, Şarkışla</span>

Alaman, Sivas ilinin Şarkışla ilçesine bağlı bir köydür.

<span class="mw-page-title-main">Türkmen halısı</span>

Türkmen halısı geleneksel olarak Orta Asya kökenli bir tür el yapımı yer kaplama tekstilidir. Orijinal Türkmen aşiret halıları ile bugün başta Pakistan ve İran olmak üzere ihracata yönelik çok sayıda üretilen kilimleri birbirinden ayırmakta fayda vardır. Orijinal Türkmen halıları, Türkmenistan'ın ana etnik grubu olan ve Afganistan ve İran'da da bulunan Türkmen aşiretleri tarafından üretilmiştir. Çadır halılarından, kapı süslerine, irili ufaklı çantalara kadar pek çok amaç için kullanılmaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Akçakışla, Şarkışla</span>

Akçakışla, Sivas ilinin Şarkışla ilçesine bağlı bir köydür. Geçmişte nahiye (bucak) statüsünde olan Akçakışla'nın belediyesi kapatılarak belde olma niteliği kaldırılmıştır. İlkokul; Ortaokul ve Sağlık Ocağı bulunmaktadır. Jandarma Karakolu ise kapatılmıştır. Köyün sınırları içerisinden Kaldırak Özü adı verilen ırmak akmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Dantel</span>

Dantel, her türlü iplikle örülen veya bir kumaşın kenarına işlenen, türlü biçimde ince ve ağ görünümünde örgü çeşididir.

<span class="mw-page-title-main">Gördes düğümü</span>

Gördes düğümü, çift düğüm, simetrik düğüm ya da kapalı ilme, adını Manisa'nın Gördes kazasından alan, Türk halılarında kullanılan düğüm çeşidi. Türk düğümü de denir.

Kafkas halısı ince bir halı tipidir.

<span class="mw-page-title-main">Kasımuşağı halıları</span>

Kasımuşağı halıları, Azerbaycan'ın halıcılık okullarından biri olan Karabağ halıcılık okulunun Cebrayıl grubuna ait hovlı halılardır. Karabağ tipi Cebrayıl grubuna ait "Kasımuşağı halıları" Zengezur bölgesinin Hacışamlı idari toprak biriminde bulunan bulunan Kasımuşağı obasının yanı sıra çevre köylerin de adıyla ilgilidir.

<span class="mw-page-title-main">Türk halısı</span>

Türk halıları, Orta Asya'dan Anadolu'ya göç eden Türkler'in anayurtlarından beraberlerinde getirdikleri dokuma geleneğine dayanan, el tezgahlarında üretilmiş düğümlü, havlı dokuma yaygı ve örtülerdir. Anadolu'nun Türkler tarafından fethinden sonra gelişimi Anadolu'da sürmüştür ve "Anadolu halısı" olarak da bilinir. "Kilim, sumak, cicim, zili" gibi düz dokumalar ile birlikte dünyada en çok bilinen ve en eski el sanat ürünlerindendir. Anadolu'da dokunan tüm halılara Türk halısı denir ancak genel olarak "Türk Halısı" diye şöhret kazanan klasik Türk halıları Anadolu'nun batısında ve büyük kısmı Ege Bölgesi ile civarı vilayetlerde dokunan halılardır.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan halısı</span>

Azerbaycan halısı, Azerbaycan'da yapılan geleneksel bir halıdır. Azerbaycan halısı, çeşitli boyutlarda, yoğun bir dokuya ve havlı veya havsız bir yüzeye sahip, desenleri Azerbaycan'ın birçok halı yapım bölgesinin karakteristiği olan el yapımı bir tekstildir. Geleneksel olarak, halılar Azerbaycan'da zeminleri kaplamak, iç duvarları, kanepeleri, sandalyeleri, yatakları ve masaları süslemek için kullanılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Seccade</span>

Seccade, İslamiyet'te ibadete yardımcı olmak için kullanılan, üzerinde namaz kılmak üzere kumaş, halı, hayvan postu, hasır gibi malzemelerden yapılmış özel yer yaygısı.

Cicim, özgü ve atkı iplikleri arasına renkli desen iplikleri atılarak sıkıştırma suretiyle meydana getirilen dokuma türü.

<span class="mw-page-title-main">Düğümlü havlı halı</span>

Düğümlü havlı halı çözgü ve atkı arasında dokunmuş düğümlerin kesik uçlarından yükseltilmiş yüzeyler veya kazıklar içeren bir halıdır. Ghiordes / Türk düğümü, Türk halıları ve Fars halılarına özgü Senneh / Fars düğümü iki ana düğümdür. Kazıksız düz veya goblen dokuma halı bir kilimdir. Bir havlı halı, çözgü ve atkı genişliği ve sayısı, hav yüksekliği, kullanılan düğümler ve düğüm yoğunluğundan etkilenir.

<span class="mw-page-title-main">Emin Kuzucular</span>

Emin Kuzucular derlemeci, halk kültürü araştırmacısı, yazar ve öğretmendir.

<span class="mw-page-title-main">El örgüsü çorap</span>

El örgüsü çorap, geleneksel yöntemlerle çoğu zaman yünden veya elverişli başka malzemelerden imal edilmiş iplerle elde örülen çoraplardır.

Al Sadu veya kısaca Sadu, Bedeviler tarafından elle dokunan geometrik şekillerdeki bir nakış şeklini tanımlar. Kuveyt'teki Sadu Evi, Bedevilerin ve Sadu dokumacılığının çıkarlarını korumak için 1980 yılında Al Sadu Derneği tarafından kuruldu.

<span class="mw-page-title-main">Kilim motifleri</span>

Geleneksel kilimlerde her birinin birçok çeşidi olan pek çok motif kullanılmaktadır. Özellikle Anadolu'da köy kadınları, evlenmeden önce veya evlilik hayatları boyunca yaşamları için önemli olan temaları halılarına dokurlardı. Bazı motifler mutluluk ve çocuk gibi arzuları temsil ederken; diğerleri ise kurt ve akrep gibi tehditlerden veya nazardan korunmak için kullanılırdı. Bu motifler kilimlerde desen olarak dokunduğunda sıklıkla birleştirilirdi. 20. yüzyılda aşiret ve köy kültürünün kaybolmasıyla birlikte kilim desenlerinin anlamları da silinmeye yüz tutmuştur.