Arkeoloji, arkeolojik yöntemlerle ortaya çıkarılmış kültürleri, sosyoloji, coğrafya, tarih, etnoloji, antropoloji, nümizmatik, filoloji, gibi birçok bilim dalından yararlanarak araştıran ve inceleyen bilim dalıdır. Türkçeye yanlış bir şekilde "kazıbilim" olarak çevrilmiş olsa da kazı, arkeolojik araştırma yöntemlerinden sadece bir tanesidir. Arkeoloji asıl olarak insanlığın kültürel geçmişini, kültürlerin değişimini ve birbirleriyle ilişkilerini inceler.
Tlos bugün Muğla'nın Seydikemer ilçesi yakınlarında yer alan kadim bir Likya kentiydi. Likya'nın en önemli yerleşimlerinden biri olan Tlos Antik Kenti, Fethiye İlçesi’nin yaklaşık 42 km doğusundaki Yaka Köyü sınırları içerisinde kalmaktadır. Bölgenin en yüksek dağları olan Akdağlar'ın (Kragos) sarp batı yamaçlarında başlayan antik yerleşim, Eşen Nehri'nin getirdiği alüvyonlarla oluşmuş vadi düzlüğüne kadar ulaşır. Ayrıca güneydeki Saklıkent Kanyonu ile kuzey yönde bulunan Kemer Beldesi antik kentin egemenlik sınırlarını çizer.
Fokaia, İzmir'in Foça ilçesinin Antik Çağ'da ve Bizans Dönemi'ndeki adı. On iki İon kentinden biridir. Önceleri kentin kuruluşu MÖ 11. yüzyıl Aiol'ler tarafından gerçekleştiği, MÖ 9. yüzyılda ise kentin İon tarafına geçtiği düşünülüyordu. Fakat yapılan son araştırmalar kentin kuruluş tarihini MÖ 2000'e kadar geri götürüyor.
Hanya, Girit'in ikinci büyük şehri ve aynı adı taşıyan ve Girit'in dört idarî bölümünden biri olan Hanya ilinin (nomos) merkezidir.
Alacahöyük, Çorum'un Alaca ilçesinin 15 km kuzeybatısındaki Alacahüyük köyündeki bir höyüktür. Bu höyükte dört ayrı kültür evresinden kalma 15 yerleşim ya da yapı katı saptanmıştır.
Miken uygarlığı, MÖ yaklaşık 1600-1100 yılları arasında Antik Yunanistan'da Tunç Çağı'nın son evresinde hüküm sürmüş olan uygarlıktır. Saray devletleri, şehir örgütlenmesi, yazı sistemi ve sanat eserleriyle Yunanistan'daki ilk gelişmiş uygarlıktır. Dönem özelliklerinin en belirgin gözlemlendiği Miken sitesi uygarlığa adını vermiştir. Bazı araştırmacılar, Miken Yunanistan'ını Hitit metinlerinde adı geçen Ahhiyava Ülkesi ve Homeros'un bahsettiği Akaları ile bir kabul etmekte olsalar da bu görüş tartışmalıdır.
Kültepe, Kayseri'de bulunan ve Kaniş (Kanesh) harabelerinin bulunduğu bir antik kent ve ören yeridir. 2014 yılından bu yana Türkiye'deki Dünya Mirası Alanları Geçici listesindedir. Ayrıca Hitit dilinin en erken izleri ile birlikte, MÖ 20. yüzyıla tarihlenen yazılı buluntularla, Hint-Avrupa dil ailesinin en eski izleri keşfedilmiştir.
Çorum Müzesi, Çorum il merkezinde bulunan bir arkeoloji ve etnografya müzesidir. Müzede Alacahöyük, Boğazköy, Hattuşaş, Pazarlı ve Kuşsaray gibi arkeolojik kazı merkezlerinden çıkarılan buluntular sergilenmektedir. Çorum Müzesi ilk olarak 13 Ekim 1968 tarihinde, günümüzde kullanılmayan ilk binasında hizmete girmiştir. 1968 yılından itibaren 33 yıl hizmet veren müze binası, arkeolojik kazılardan elde edilen eserlerin yoğunluğu nedeniyle ihtiyaca cevap veremez duruma gelmiştir. Bunun üzerine yapımı 1908 yılında başlayıp 1914 yılında tamamlanan ve yapıldığı günden itibaren hastane, Ziraat Mektebi, Makine Meslek Yüksek Okulu olarak hizmet veren bina, Çorum Müzesi'nin yeni binası olarak kullanılmak üzere 1986 yılında tahsis edilmiştir. 1988 yılında yangın geçiren bina, 1989 yılında müze olarak kullanılmak üzere restore edilmeye başlanmıştır. Restorasyon çalışmalarının tamamlanması ile Çorum Müzesi; 11.03.2003 tarihinde, bu tarihî binada ziyarete açılmıştır.
Minos medeniyeti, Tunç Çağı'nda Yunanistan'a bağlı olan, Ege Denizi içindeki Girit Adası'nda, MÖ yaklaşık 3.500'lerde doğmuş bir uygarlıktır. Girit uygarlığı, MÖ 2700 ile MÖ 1450 yılları arasında en parlak dönemlerini yaşadı ve yavaş yavaş eski gücünü yitirmesinin ardından Girit üzerinde Miken kültürü baskınlaşmaya başladı.
Smirni, İzmir sınırları içinde iki farklı konumda yer alan tarihî kentler. Körfezin kuzeydoğusunda yer alan ve yüzölçümü yaklaşık yüz dönüm olan bir adacık üzerinde kurulmuştu.
Ziyaret Tepe Höyüğü, Diyarbakır ilinin Bismil ilçesi güneydoğusunda, Dicle ve Batman Çayı'nın birleşme noktasının 20 km. batısında, Dicle'nin güney kıyısında yer alan bir höyüktür. Bölgedeki büyük höyüklerden biri olup, ovadan 22 metre yükseklikte 3 hektarlık bir alandır. Kuzey taraftaki höyüğün (akropol) üç tarafında uzanan "aşağı şehir" ise 29 hektarlık bir alana yayılmıştır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi tarafından Tepe Höyüğü adıyla tescil edilmiştir.
Seyitömer Höyük, Kütahya il merkezinin kuş uçuşu 24–25 km. kuzeybatısında, Seyitömer köyünün kuzeybatısına düşen bir höyüktür. Bir TKİ müessesi olan Seyitömer Linyit İşletmesi Müessese Müdürlüğü'nün (SLİ) rezerv arazisi içerisinde yer almaktadır. Tepe, 150 x 140 metre boyutlarında ve 24 metre yüksekliktedir. Höyüğün en üstünde kabaca 2 bin metrekare kadar düz bir arazi bulunmaktadır.
Hüseyindede Höyüğü, Çorum İl merkezinin güneybatısında, Sungurlu İlçesi'nin kuzeybatısında Yörüklü beldesinin 2,5 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Tepe, Hüseyindede Tepesi olarak da bilinmektedir. Kazılar sonucunda höyüğün bir Eski Hitit kült merkezi olduğu, kült yapılarının dışında başkaca yapı bulunmadığı ve Hüseyindede'nin geniş bir yerleşim olmadığı anlaşılmıştır.
Çukuriçi Höyüğü, İzmir ilinin güneyinde, Selçuk ilçesinin 1 km güneyinde, Efes antik kentinin hemen güneydoğusunda yer alan bir höyüktür. Kentin Magnesia kapısından 500 metre mesafede, antik Smyrna olarak adlandırılan günümüzde Çukuriçi Mevkii olarak bilen yerdedir. Höyük'ün yanından Derbent Deresi akmaktadır. Selçuk – Aydın karayolunun Efes ayrımından sonra, karayolunun 100 metre batısındadır. Höyüğün adının Apasas olduğu ileri sürülmekle birlikte kazı ekibince bölgenin adı verilmiştir. Yerleşmenin MÖ 3. binyılda deniz kenarında olduğu hem jeomorfologlarca yapılan araştırmalarda, hem de kazılardaki çok sayıdaki deniz kabuğu buluntusuna dayanılarak ileri sürülmektedir. Tepe, günümüzde bile son derece verimli bir ovada yer almaktadır.
Sultantepe Höyüğü, Şanlıurfa ili'nin Harran İlçesi'nin Akçakale yolu 13 km kuzeybatısında, Kötüçay ile Kömürcü Dere arasında, Sultantepe Köyü'nün hemen yanında yer alan bir höyüktür. Tepenin tabanda çapı 550 metre olup Urfa Ovası'nın en büyük höyüğüdür. Yüksekliği 43 metredir. Adana İli Kozan İlçesi yakınlarındaki, günümüzde yeri tam olarak bilinmeyen Sultantepe Höyüğü ile karıştırılmamalıdır.
Linear A ya da çizgi yazısı A, MÖ 1600 ve sonralarına tarihlenen, büyük olasılıkla Girit Adası'nda Minos Uygarlığı tarafından kullanılmış dildir. Papirüs ve parşömen gibi dayanıksız yazı materyalleri günümüze ulaşmadığından, esas olarak tabletlerden tanınan Linear A yazısı bugün hâlâ çözülememiştir. Linear A yazısının daha sonra geliştirilerek Linear B şeklinde Miken Uygarlığınca kullanıldığı düşünülmektedir. Linear A yazısı, Knossos ve Kydonia dışında ele geçmeyen Linear B yazısının aksine bütün Girit adasında ele geçmiştir.
Pygela ya da Phygela, Efes'in güneyinde Kuşadası Körfezi kıyısında, küçük bir antik İyonya kasabasıydı. Tarihte sağlık şehri olarak kurulan ilk yerleşim yerlerinden biri olan kentin kuruluşu Yunan mitolojisinde Miken Kralı Agamemnon'a atfedilir. Kuruluş mitinde ilk yerlilerini Troya Savaşı sonrasında Aka ordusunun bir bölümünün oluşturduğundan bahsedilir ancak arkeolojik buluntular kentteki ilk yerleşimin tarih öncesi dönemlere tarihlendiğine işaret etmektedir. Erken Tunç Çağı'ndan Orta Bizans Dönemi'ne kadar kesintisiz yerleşimin olduğu düşünülen kent, MÖ 5. yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği'nin üyeleri arasında yer almıştır. Bir polis olan kentte Artemis Munychia tapınağı bulunmaktaydı.
Aptera bazen Apteron batı Girit'te Suda Körfezi'nin güneyinden bir kilometre içeride yer alan antik bir şehir, arkeolojik bir sit.
Hanya Arkeoloji Müzesi Girit, Hanya'da 2021 yılında Halepa'daki yeni yerine taşınmış, aslen 1962 yılında Venedik dönemi Aziz Fransis Manastırı'nda kurulmuş bir müzedir.
İlithiya Mağarası, ayrıca İlithiya'nın Mağarası da bilinir, Yunanistan'ın Girit adasında doğum tanrıçası Eileithyia'ya adanmış, Neolitik çağdan Roma dönemine kadar kullanılmış, Geç Minos döneminde tapınma için kullanılan kutsal bir mağaraydı. Mağara içindeki kaya oluşumlarının kadın figürlerine benzediği, en belirgin olarak merkezde ayakta duran bir kadın olarak görünen bir dikit olduğu öne sürülmüştür.