İçeriğe atla

Kibbutz

Kibbutz
Kuruluş1910

Kibbutz (İbranice: קיבוץ; "topluluk" veya "birlikte") İsrail'de geleneksel olarak tarıma dayalı tüm mülkiyetin ortak olduğu komün tarzı yaşayan topluluklara verilen isimdir. İsrail devletinin kuruluşunda önemli etkileri olmuştur. Zamanla çiftçiliğin yanı sıra imalat sanayisi ve yüksek teknolojili işletmeler de ekonomik aktiviteye dahil olmuştur. Sosyalizmi ve siyonizmi ütopik bir şekilde bir araya getiren kibbutzim (Kibbutz'un çoğul formu) İsrail'e mahsus bir deney olarak gelmiş geçmiş en büyük ortaklaşa toplum hareketlerinden biridir.[1] Kibbutz topluluklarının üyelerine kibbutznik (İbranice: קִבּוּצְנִיק) denir.

2010'da, İsrail'de 270 kibbutzimde toplam 126,000'i aşan bir nüfus vardı. Kibbutzimdeki fabrika ve tarım işletmeleri İsrail'in sınai üretiminin %9'una denk gelirken, bu üretimin %40'ını (1.7 milyar USD) tarım oluşturur. Kibbutz Sasa gibi bazı kibbutzim yüksek sanayi ve askeri sanayi alanında da ilerlemiştir.

Günümüzde kibbutzim oluşumunun 230'u seküler Kibbutz Hareketi, 16 tanesi ise Mütedeyyin Kibbutz Hareketi altında örgütlenmiştir.

Tarih

İlk kibbutzim

İlk kibbutzim Filistin'e göç eden Bilu hareketi üyeleri tarafından kurulmuştur. Onlardan önce gelip tarım köyleri kuran Birinci Aliyah'ın üyeleri gibi, İkinci Aliyah'ın üyeleri de tarıma bağlı köyler kurup Osmanlı Filistin'inde tarım yaparak geçinmeyi planlamışlardı.

İlk kibbutz Degania Alef adıyla 1910 yılında kurulmuştur.

Kibbutz hareketini başlatanlardan bazıları Antik Sparta'nın bazı fikirlerinden, özellikle eğitim ve komünal yaşam, etkilenmişlerdi.

Yosef Baratz, kibbutz hareketinin öncülerinden, deneyimleriyle ilgili bir kitap da yazmıştır.

Toprakla çalışmaktan mutluyduk fakat eski yerleşimlerin bize uymadığının da farkındaydık. Buraya yerleşirken umduğumuz bu değildi—Yahudilerin Arapları kontrol ettiği ve onları çalıştırdığı bir sistem; iş veren ve işçi tamamen ortadan kalkmalı. Daha iyi bir yöntemi mutlaka olmalı.

Kibbutz, 19. yüzyılın Saint Simon, Proudhon, Robert Owen ve Martin Buber gibi filozofların etkisi altında gelişmiştir. Kibutizm, Yahudiliğin tarihî bunalımını, baskı ve zulüme karşı bağımsızlık elde etmesi ve Filistin'de hayatını idame ettirmesi gibi iktisadî zaruretleri aksettirir.

Geri dönüş yasasından yararlanan Yahudilerin en fazla 2 ay süre ile Kibbutzlara katılarak hem İbraniceyi öğrenmesi hem de ülkeye ayak uydurmalarını hızlandırması hedeflenir.

Yapı

Kibutzun esası, tüm üyelerin genelde birleşmesiyle oluşur. Kibutz sâkinleri, haftada bir kere toplanıp kibbutz hayatının esas konularında karar verirler. Sekreteri, diğer resmî görevlileri ve fabrika yöneticilerini seçerler. Ayrıca ekonomik komiteye, malî, kültürel, iskân, sağlık konularına çeşitli komite üyelerinin oylarıyla genel meclis karar verir. Komiteler, işlerinde büro memurlarını desteklemek görevine sahiptirler.

Kibutz Merom Golan

Aynı şekilde kibbutzun alt yapısı da şekillendirilir. Fabrikada bütün insanlar umumî idarecilikten tutun da başka liderlik görevlerini tamamlamak için işçiler tarafından seçilirler. Fabrikanın bütün işçileri işçi meclisini teşkil ederler. Bu meclis yoluyla veya fabrika kararlarıyla seçilen komitelere katılırlar. Ayrıca bir yönetim kadrosu vardır. Bu kadro, fabrikanın en üst yöneticileriyle işçi temsilcileriyle bir bütün olarak seçilen kibbutz temsilcilerinden oluşur.

Üretimde kibbutizm "herkes kabiliyetine göre yardım etmelidir" ilkesine göre hareket eder. Tüketimde ise bu ilke herkesin ihtiyacına göre olmaktadır. Temel ihtiyaçlar merkezîleşmiş yapılar yoluyla hazırlanan hizmetler tarzında yerine getirilir. Üyeler ev, elbise, yiyecek, ihtiyarlık ve hastalık anında gereken bakımı eşitlik esasına göre paylaşırlar. Ayrıca üyelerin özel ihtiyaçlarına yönelik imkânları da vardır. Bu ihtiyaçlar için ayrılan miktar, kibbutzun refah seviyesine ve kişisel bütçelere bağlı kibbutzdan kibutza değişmektedir.

Ailenin ekonomik sorumlulukları yoktur. Çocuklarla ilgili ebeveyn farklı sorumluluklar yüklenmezler. Kibutz, ilke olarak çocukların yetiştirilmesini ve eğitilmesini ortaklaşa yapar. Kibutz çocuklarının çoğu, eğitilmiş bakıcıların nezaretinde çocuk yuvalarında yaşarlar. Yaşları ilerledikçe gelişen gruplar içerisinde büyür ve demokratik ilkelere göre kendilerini teşkilatlandırırlar.

Eğitim

İlkokul eğitimi her kibbutzda sağlanır. Orta dereceli okullar için birkaç kibbutzun bir araya gelerek oluşturduğu okullar vardır. Çocuklar 18 yaşına kadar 12 yıllık kesintisiz eğitime tâbî tutulurlar.

Nüfus

Kibbutizm nüfusu, 100 - 2000 arası değişen iskân alanlarına sahiptir. Günümüzde yaklaşık 270 adet kibbutizmde yüz binin üzerinde insan yaşamaktadır. Ülke nüfusuna nispeten bu küçük paya rağmen, kibbutzim İsrail ekonomisine orantısız derecede büyük katkılarda bulunmaktadır.

Genel Özellikleri

K. Bartölke göre Kibutizmin tespit edilen bâzı özellikleri şunlardır;

Kibutz Lotan
  1. Kibutzlar, çoğunlukla birincil (ana) ve ikincil (tâlî) sektörleri birleştirip açıkça bir sürtüşmeye girmeksizin üretimin farklı tarzlarına uyum sağlarlar.
  2. Ekonomik araçlar üyelerin ihtiyaçlarına, eğitim, kültür ve sosyal konumlarına göre kolektif tarzda tespit edilir.
  3. Her üye, herhangi bir iktisadî teşvik olmaksızın görev yapar.
  4. Sosyal farklılaşmanın açıkça görüldüğü yerlerde bile çevreye bağlı olmalarına rağmen üyeleri arasındaki maddî eşitliği korumaya çalışırlar.
  5. Topluluk içinde yüksek dayanışma, sosyal güvenliği tamamlamayı gerçekleştirir.
  6. Üyelik, kişilerin kendi iradesiyle olur ve kişiler istediklerinde topluluğu terk edebilirler.
  7. Üyelerin katılmasıyla sosyal ve ekonomik plânlamayı birleştiren hiyerarşik yapılar olmaksızın karar verme ve yönetme denetlenir.

Gelenekler

Kuruluşunun üzerinden bir asır geçmesine rağmen, değişen bir toplumda kalite ve nicelik de değişimini sürdürmektedir. Bu yüzden aşağıdaki tabloda gösterildiği gibi bâzı temel ilkeleri de zamanla değişmiştir:

Kibutz İlkeleri Geçmiş Şimdi
Sosyalist inanç + +
Siyonizme bağlılık + +
Siyasî birlik + -
Üyelerin serbestliği + +
Üyelerin aynîleşmesi ve işgücü +  ?
Kiralanan işin tahsis edilememesi + istenir
İş için mükâfatlandırmanın bulunmaması + ~
Eşitlik (herkesin ihtiyaçlarına göre, başarısına göre kazanması!) + +
Özel olmayan, eşit olmayan tüketim +  ?
İbâdet hayatı + -
Beraber yemek yeme + kısmen
Ortak duş alma + -

Birlik ve partilerarası hoşgörü, kibbutz hayatında halihazır siyasi ortamın sürdürülmesinde etkin olmuştur.

Kısacası kibbutz, küçük ayrımlar bir yana bütün değerlerin toplu mülkiyet altında bulunduğu, çalışmanın toplu olarak örgütlendiği ve çocuklardan başlayarak hayatın büyük bir kısmının toplu olarak düzenendiği ziraî bir köydür.

Kibutizm, İsrail toplumunda gelecek için iyiye yönelik geniş çapta bir devamlılık ve esneklik gösterebilir. Ancak, İsrail toplumu veya halkı için bir model olarak hizmet edip etmediği tartışmalıdır.

Bergmann'a göre;

Eğer model kavramı tekrar ve aynen taklidi ifade ediyorsa, cevap 'hayır'dır. Fakat model yararlanılan, tutarlı dersleri gösteriyorsa cevap 'evet'tir.

Bilindiği üzere, İsrail toplumunun gelişim süreci ve şartları oldukça özeldir. Kibbutz üyeleri yüksek ölçüde siyasi ve sosyâl motivasyona sahiptir. Kibbutzun İsrail Toplumu kurumlarına hâkim olacağı beklenemez. Bir toplum, tümüyle radikal ve ihtilalci değişime dayalı kooperatif örgütler yoluyla maddîleştirilemez.

Kibbutz, kapitalist makro yapısı ve sosyalist mikro yapısı olan bir kuruluştur. Kibbutz, ne kapitalizme yenilmiştir, ne de onu kapitalist çevresi değiştirmiştir. Fakat dostları ve düşmanları onun esasında yeni bir toplumun embriyosu olduğunu söylemektedirler.

Kaynakça

  1. ^ The new encyclopedia of Judaism. New York: New York University Press. 2002. ISBN 978-0814793886. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sanayi Devrimi</span> 1760–1840 yılları arasındaki hızlı teknolojik değişim dönemi

Sanayi Devrimi ya da Endüstri Devrimi, bazen Birinci Sanayi Devrimi ve İkinci Sanayi Devrimi olarak ayrılan ve insan ekonomisinin Tarım Devrimi'ni takip eden daha yaygın, verimli ve istikrarlı üretim süreçlerine doğru küresel bir geçiş dönemidir. Büyük Britanya'da başlayan Sanayi Devrimi, yaklaşık 1760'tan yaklaşık 1820-1840 yılları arasındaki dönemde Kıta Avrupasına ve Amerika Birleşik Devletleri'ne yayıldı. Bu geçiş, elle üretim yöntemlerinden makinelere geçişi; yeni kimyasal üretim ve demir üretim süreçlerini; su gücü ve buhar gücünün artan kullanımını; takım tezgâhlarının geliştirilmesini ve makineleşmiş fabrika sisteminin yükselişini içeriyordu. Üretim büyük ölçüde arttı ve bunun sonucunda nüfusta ve nüfus artış hızında benzeri görülmemiş bir artış yaşandı. Tekstil endüstrisi modern üretim yöntemlerini ilk kullanan sektör oldu ve tekstil istihdam, çıktı değeri ve yatırılan sermaye açısından baskın sektör haline geldi.

<span class="mw-page-title-main">Komünizm</span> Bütün malların ortaklaşa kullanıldığı ve özel mülkiyetin olmadığı toplum sistemini hedefleyen ideoloji

Komünizm ; üretim araçlarının ortak mülkiyeti üzerine kurulu sınıfsız, parasız ve devletsiz bir toplumsal düzen ve bu düzenin kurulmasını amaçlayan toplumsal, siyasi ve ekonomik bir ideoloji ve harekettir. Sadece üretim araçlarının ortak kullanımına dayanan sosyalizm ile tam olarak aynı anlama gelmemesine rağmen hatalı bir biçimde eş anlamlı olarak da kullanılabilmektedir. 20. yüzyılın başından beri dünya siyasetindeki büyük güçlerden biri olarak modern komünizm, genellikle Karl Marx'ın ve Friedrich Engels’in kaleme aldığı Komünist Parti Manifestosu ile birlikte anılır. Buna göre özel mülkiyete dayalı kapitalist toplumun yerine meta üretiminin son bulduğu komünist toplum gerçektir. Komünizmin temelinde yatan sebep, sınıfsız, ortak mülkiyete dayalı bir toplumun kurulması isteğidir. Sınıfsız toplumlarda en genel anlamıyla tüm bireylerin eşit olması fikri karşıt görüşlüler tarafından "ütopya" olarak görülür ve zorla yaşanmaya çalışılırsa kaosa yol açacağı iddia edilir. Paris Komünü, komünist sistem yaşayabilmiş ilk topluluktur. Bunun dışında Mahnovist hareket öncülüğünde Ukrayna ve İspanya iç savaşı sırasında yaklaşık dört yıl süren anarko-komünist hareketle şekillenen toprakların kolektifleştirilmesi esasına dayalı olarak komünist topluluklar da kurulmuştur.

Nasyonal sosyalizm ya da Nazizm, kökten Yahudi aleyhtarı, ırkçı, aşırı milliyetçi, völkisch, sosyal Darwinist, anti-komünist, anti-liberal ve anti-demokratik bir ideolojidir. İtalya'da Benito Mussolini önderliğinde kurulan faşizm akımından etkilenerek ortaya çıkmıştır. Meydana gelişi Almanya'da gerçekleşen ve temel ilkeleri Adolf Hitler tarafından ortaya konan nasyonal sosyalizm, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'nin 30 Ocak 1933'ten Almanya'nın II. Dünya Savaşı'nda teslim olduğu 8 Mayıs 1945 tarihine kadar, 12 yıl 3 ay iktidarda olduğu dönem boyunca Almanya'nın resmî ideolojisi olarak uygulanmıştır.

Kooperatif hareket kavramı, insanoğlu var olduğu günden beri süregelen ve onun sosyal bir varlık oluşunun en somut yönünü ortaya koyan bir kavramdır. Toplumun en küçük ve temel birimi olana aileden başlayıp, en soyut, en büyük ve en üst organizasyon boyutunu oluşturan millet halinde teşkilatlanmaya kadar işbirliğinin bir zihniyet, yönelme biçimi, tavır ve davranış olarak mevcudiyetini görürüz. Hatta ülkeler arasında veya ülkeleri temsil eden birimlerin aralarında oluşturduğu ittifaklar, organizasyonlar ve hedefler işbirliğinin tezahürü olduğu kadar; işbirliği olmadan gerçekleştirilemeyecek bir zarureti de ortaya koymaktadır. Güçbirliği düşüncesinin, anlayışının temelinde ise, dayanışma duygusu, birlikte hareket etme arzusu önemli bir yer tutmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ulusal Emek Konfederasyonu</span>

Ulusal Emek Konfederasyonu anarkosendikalist ideolojik çizgide, özerk sendika konfederasyonu olarak İspanya Krallığı’nda örgütlenmiş konfederal bir birliktir. Anarşist toplumsal hareketler içinde önemli rol oynamış örgüt ayrıca ulusötesi yapıya sahip Uluslararası Emekçiler Birliği (AIT) üyesidir ve bu yüzden CNT-AIT adı ile de tanınır.

Özyönetim ya da işçilerin özyönetimi genel olarak, işçi kooperatifleri, işçi konseyleri, katılımcı ekonomi ve iş yerinin patronsuz çalıştırıldığı benzer oluşumlarda kullanılan karar alma modelidir.

Yakın Doğu Amerikan Yardım Heyeti, ismini 1918'den sonra almış olan Amerikan Ermeni ve Suriye Yardım Heyeti adı altında başlayan ve kısaca Yakın Doğu Yardım/ Muavenet Heyeti olarak bilinen ve I. Dünya Savaşı sırasında kurulan yardım organizasyonudur.

<span class="mw-page-title-main">Sivil toplum kuruluşu</span>

Sivil toplum kuruluşları ya da sivil toplum örgütleri, resmî kurumların dışında kalan ve bunlardan bağımsız olarak çalışan, politik, sosyal, kültürel, hukukî ve [çevre]sel amaçları doğrultusunda lobi çalışmaları, ikna ve eylemlerle çalışan, üyelerini ve çalışanlarını gönüllülük usulüyle alan, kâr amacı gütmeyen ve gelirlerini bağışlayan veya üyelik ödemeleri ile sağlayan kuruluşlardır. Sivil toplum örgütleri oda, sendika, vakıf ve dernek adı altında faaliyet gösterir. Vakıf ve dernekler topluma yararlı bir hizmet geliştirmek için kurulmuş yasal topluluklardır ve herkese yardım etmek için kurulmuşlardır.

<span class="mw-page-title-main">Ma'agan Michael</span> İsrail Devletinde kolektif tarım işletmesi (kibutz)

Kibbutz Ma'agan Michael Michael Limanı ya da Michael'ın demir attığı yer anlamına gelir ve 1.400 kişilik nüfusuyla İsrail'in en büyük kibbutzudur.

Komün, kapalı toplum demektir. Bir grup insanın, kendi arasında, ortaklaşa üretmesine ve tüketmesine dayanır. Kapalı cemaatler ve tarikatlar komündür. Komünün karşıtı sosyete'dir. Sosyete açık toplum demektir. Gizli Mason Cemiyetleri de komün toplumlarıdır.

<span class="mw-page-title-main">İnsan göçleri</span>

Göç, dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerden dolayı insan topluluklarının hayatlarının tamamını veya bir bölümünü geçirmek üzere bir iskân ünitesinden, bir başkasına yerleşmek suretiyle yaptıkları coğrafi yer değiştirme hareketidir. Kişisel nedenlerle yer değiştirmeye ve bu esnada nakledilen eşyaların hepsine de göç denmektedir. Ayrıca kuşların, balıkların ve bazı hayvan türlerinin, belli mevsimlerde dünyanın çeşitli yerlerine gitmeleri de göç adıyla anılır.

Sosyal bilimlerde, siyasi ideoloji, belirli bir toplumsal hareketin, kurumun, sınıfın veya büyük bir grubun etik ideallerini, prensiplerini, doktrinlerini, mitlerini veya sembollerini açıklayan ve toplumun nasıl çalışması gerektiğini ve belirli bir toplumsal düzen için bazı siyasi ve kültürel bir plan sunan bir dizi fikirler bütünüdür. Siyasi ideoloji, gücün nasıl dağıtılması gerektiği ve hangi amaçlar için kullanılması gerektiği konularıyla ilgilenir. Bazı siyasi partiler belirli bir ideolojiyi sıkı bir şekilde takip ederken diğerleri genel olarak ilgili ideolojiler grubundan ilham alabilir, ancak belirli bir ideolojiyi açıkça benimsemezler. Bir ideolojinin popülaritesi, bazen çıkarları doğrultusunda hareket eden ahlaki girişimcilerin etkisiyle de ilgilidir. Siyasi ideolojilerin iki boyutu vardır: (1) hedefler: toplumun nasıl organize edilmesi gerektiği; ve (2) yöntemler: bu hedefe ulaşmanın en uygun yolu.

İsveç Modeli Danimarka, Norveç, Finlandiya, İzlanda ve İsveç gibi kuzey ülkelerinde uygulanan benzer iş gücü, eğitim ve sosyal politikalar için kullanılan bir üst terimdir. Bu model politik konsept olarak bu ülkelerdeki refah devletinin temelini oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Demokratik merkeziyetçilik</span> sosyalist partilerin uyguladığı liderlik yöntemi

Demokratik merkeziyetçilik, siyasi bir partide çeşitli kararların alınması amacıyla yapılan tartışmalar sırasında, her konunun herhangi kısıtlama olmaksızın tartışılabileceğini fakat çoğunlukça hemfikir olunan bir kararın alınmasından sonra bu kararın uygulanmasında birlik sağlanması gerektiğini savunan Marksist-Leninist ilkeyi ifade eden terimdir. Bu ilke, dünyadaki pek çok komünist partinin parti genel çizgisi olarak kabul görmüştür.

Sosyal dışlanma, toplumsal dışlanma ya da sosyal marjinalizasyon, toplum içinde karşılaşılan engeller ve toplumun dışına itilme durumlarını anlatan bir terimdir. Avrupa'da yaygın olan bu terim ilk olarak Fransa'da kullanılmıştır. Eğitim, sosyoloji, psikoloji, siyaset ve ekonomi gibi çeşitli disiplinlerde kullanılır.

İşçi Siyonizmi ya da Sosyalist Siyonizm, Siyonist hareketin solcu kanadıdır. Yıllar boyunca, Siyonistler ve Siyonist kuruluşlar arasında en kayda değer eğilim olmuştur. Harekete mensup gruplar, kendilerini, Doğu ve Orta Avrupa’daki Yahudi işçi hareketlerinin Siyonist dilimi olarak gördüler ve birçok ülkede çok sayıda Yahudi üyeye sahip yerel birimler kurdular. Theodor Herzl tarafından kurulan ve Haim Wiezmann tarafından desteklenen Politik Siyonizm’in tersine, İşçi Siyonizmi, bir Yahudi devletinin, İngiltere, Almanya ve ya Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük devletlere yanaşıp yardım isteyerek basit bir şekilde kurulamayacağına inanıyordu. Aksine, İşçi Siyonistler, bir Yahudi devletinin ancak Yahudi işçi sınıfının gayretleriyle, İsrail topraklarına yerleşerek ve çalışarak kurulacağına inandılar. Yahudiler, kibbutz ve moşavlar ile ilerici bir Yahudi toplumu ve şehirli Yahudi proletaryasını kurmalıydılar.

Palmaḥ, geçmişte Haganah'ın elit savaş birimine verilen isimdi. 15 Mayıs 1941 tarihinde kurulan Palmach, Filistin Mandası döneminde, Yahudi toplumunun (Yishuv) yeraltı ordusu olmuştur. Birim, İsrail Bağımsızlık Savaşı başladığında, 2000 erkek ve kadına, üç savaş tugayına ve yardımcı hava, deniz ve istihbarat birimlerine sahipti. İsrail ordusu kurulduktan sonra, Palmach'ın üç tugayı dağıtıldı. Bu ve siyasi bazı nedenlerden dolayı, birçok kıdemli Palmach subayı 1950 yılında istifa etti. Palmach, askeri katkılarının yanı sıra, İsrail kültürü ve değerler sistemine büyük katkılarda bulunmuştur. Üyeleri, uzun yıllar boyunca İsrail ordusu komutanlığının belkemiğini oluşturmuştur ve ayrıca, İsrail'de siyaset, edebiyat ve kültür'e önemli isimler kazandırmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kurumlar sosyolojisi</span>

Toplum, ortak bir coğrafi mekandan, kurumsallaşma davranış biçimleri sergileyen ve bir arada yaşayan bireylerden oluşmuş bir bütündür. Toplumu oluşturan bireyler arasında düzenli ilişkiler ve davranış kalıpları vardır. Davranış kalıpları, dil ve kültür sayesinde oluşur. Toplumun sahip olduğu bu davranış kalıpları zamanla değişebilir.

<span class="mw-page-title-main">Özyönetimli sosyalizm</span>

Özyönetimli sosyalizm, Yugoslavya Komünist Partisi (YKP) tarafından tasarlanan ve Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyetinde 1950'den Yugoslavya'nın dağılmasına kadar uygulanan sosyal ve ekonomik bir modeldir. Temel fikir, fabrikanın yönetimini işçilerin eline devretmek ve SSCB'nin akisne devleti ekonomiden ayırmaktı. Bu özyönetim biçimi, sosyalist hareketin tarihi boyunca pek çok kez ortaya çıkan ve piyasa sosyalistleri, komünistler ve anarşistler tarafından çeşitli şekillerde savunulan özyönetim önerileriyle, birçok sosyalizm biçiminin karakteristlik özelliği barındırıyordu.

<span class="mw-page-title-main">1936 İspanyol Devrimi</span>

İspanyol Devrimi, 1936'da İspanya İç Savaşı'nın patlak vermesiyle başlayan ve iki ila üç yıl boyunca başta Katalonya, Aragon, Endülüs ve Valensiya'nın bazı bölgeleri olmak üzere ülkenin çeşitli kesimlerinde anarşist ve daha geniş anlamda özgürlükçü sosyalist örgütlenme ilkelerinin yaygın bir şekilde uygulanmasıyla sonuçlanan bir işçi toplumsal devrimiydi. İspanya ekonomisinin büyük bir kısmı işçi kontrolü altına alındı; Katalonya gibi anarşistlerin kalelerinde bu oran %75'e kadar çıkıyordu. Fabrikalar işçi komiteleri aracılığıyla yönetildi ve tarım alanları kolektifleştirilerek özgürlükçü sosyalist komünler olarak yönetilmeye başlandı. Oteller, berber dükkanları ve restoranlar gibi birçok küçük işletme de kolektifleştirildi ve çalışanları tarafından yönetildi.