İçeriğe atla

Kişisel gelişim

Kişisel gelişim, Kapitalist modern dünya ekonomilerinin geliştiği toplumlarda bireylerin ekonomik, sosyal veya psikolojik sorunlarına kendi başlarına çözüm üretmelerini sağlamaya dönük ortaya çıkan kültürel hareket ve onun uzantısı ürünlerin tümünü kapsayan bir ifadedir.

Tarihçe

Batı ya da Doğu dünyasının klasik dönem dini veya edebi literatürlerinde insanların daha mutlu yaşamalarına yönelik öğütlere rastlanmaktadır. Ancak klasik Türk edebiyatında "nasihatname" başlığı altında değerlendirilebilecek bu eserlerde daha fazla kazanç sağlamaktan çok Tanrısal düzene daha fazla uyum sağlamak ve toplumsal ahlak ve edebe yönelik öğütlerin daha fazla olduğu görülür. Bugünkü anlamda kişisel gelişim 1800'lerde Batı dünyasında "Self-help" başlığı altında bir yanlışı kanuni yollarla ve kişinin kendi inisiyatifini kullanarak çözebilmesi hakkı olarak tanımlanmıştır. İlk kişisel gelişim kitabı Samuel Smiles'in (1812-1904) "Self-Help" başlığı ile 1859'da basılmıştır. Kitabın açılış cümlesi : "Sema kendilerine yardım edenlere yardım eder." Benjamin Franklin'in Poor Richard's Almanac (1733-1758) adlı kitabındaki "Tanrı kendilerine yardım edenlere yardım eder" cümlesinin bir çeşitlemesidir. 20.yüzyılda Dale Carnegie'nin Türkçeye de "Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı" adıyla çevirilen How to Win Friends and Influence People (1936) adlı kişisel gelişim kitabının büyük başarısı benzer türde yeni kitapların yazılmasını teşvik etti. Daha önceleri Kişisel Gelişim altında olmasa da kişilerin düşünceleriyle yaşamlarına etkili olduğuna dair fikirler ortaya atılmıştı örneğin 1902'de James Allen tarafından yayınlanan As a Man Thinketh adlı kitapta "kişi tam olarak ne düşünüyorsa odur, karakteri tüm düşüncelerin toplamından ibarettir" denilmektedir. Napoleon Hill'in Think and Grow Rich (1937) adlı eserinde tekrarlanan olumlu düşüncelerin "sonsuz zeka"yı tahrik ederek mutluluk ve zenginliği çekeceği iddia edilmiştir.[1] 20.yüzyılın son çeyreğinde kişisel gelişim kendi üzerine düşünmeyle inşa edilen postmodern öznellik ile ilişkilendirilmiş, öznelliğin krizi satışı gittikçe artan kişisel gelişim kitaplarıyla kendini ortaya koyduğu öne sürülmüştür. Bazı toplumbilim kuramcıları kişisel gelişimdeki kişilerin benlikleriyle böylesi bir uğraşın toplumsal kontrol araçlarından biri olarak ve politik huzursuzluğu önlemeye dönük kullanıldığını iddia etmektedirler.

Pazar

21.yüzyıl başlarında ABD'de kitaplar, seminerler, işitsel ve görsel ürünler, kişisel koçluk gibi unsurları içeren kişisel gelişim endüstrisinin yıllık 2.48 milyar dolarlık bir ciroya sahip olduğu söylenmiştir.[2] Marketdata adlı bir araştırma şirketi ABD'de 2006 yılına kadar kişisel gelişim pazarının 9 milyar dolar daha fazla geliştiğini tahmin etmektedir. Şirket bu başlık altında holistik kurumlar, kitaplar, işitsel ürünler, motivasyona yönelik seminerler, kişisel koçluk hizmetleri, zayıflama ve stres yönetimi programlarını değerlendirmeye almıştır. Laura Vanderkam 2012'de pazarın 12 milyar dolar gibi bir rakama ulaştığından söz etmektedir.

Eleştiriler

Araştırmacılar kişisel gelişim ürünlerinin hatalar içerdiği ve insanları yanlış yönlendirdiklerini iddia etmektedirler. Steve Salerno, SHAM: the Self-Help and Actualization Movement adlı kitabında Amerika kişisel gelişim hareketini iddia ettikleri hedeflere insanları eriştirmekte etkisiz olmalarının yanı sıra toplumsal açıdan da zararlı olmakla itham etmiştir.[3]

Kaynakça

  1. ^ Starker, Steven (2002). Oracle at the Supermarket: The American Preoccupation With Self-Help Books. Transaction Publishers. s.62. ISBN 0-7658-0964-8
  2. ^ Micki McGee, Self-Help, Inc.: Makeover Culture in American Life (Oxford 2005) s. 11
  3. ^ Steve Salerno (2005) Sham: How the Self-Help Movement Made America Helpless,ISBN 1-4000-5409-5 pp. 24–25

Dipnotlar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sosyoloji</span> toplumun oluşum, işleyiş ve gelişim yasalarını inceleyen bilim dalı

Sosyoloji veya toplum bilimi, toplum ve insanın etkileşimi üzerinde çalışan bir bilim dalıdır. Toplumsal (sosyolojik) araştırmalar sokakta karşılaşan farklı bireyler arasındaki ilişkilerden küresel sosyal işleyişlere kadar geniş bir alana yayılmıştır. Bu disiplin insanların neden ve nasıl bir toplum içinde düzenli yaşadıkları kadar bireylerin veya birlik, grup ya da kurum üyelerinin nasıl yaşadığına da odaklanmıştır.

<i>Kavgam</i> Adolf Hitlerin otobiyografik kitabı ve siyasal bir manifestosu

Kavgam veya Almanca orijinal ismiyle Mein Kampf, Adolf Hitler tarafından yazılan otobiyografik bir kitap ve siyasal bir manifestodur. Kavgam'ın 1. cildi 1925'te, 2. cildi ise 1926'da yayımlanmıştır.

Anı, edebiyatta kişisel yaşantının bütününü veya belli bölümlerini kapsayan, bu dönemlerdeki gözlemleri dile getirmek amacıyla yazılmış metinlerdir. Otobiyografi ile karıştırılabilen anı, ondan dışsal olaylara verdiği önem ile ayrılır. Anıda kişisel yaşam izlenimlerinin yanı sıra bu izlenimlerin dış boyutları da geniş olarak yer alır. Otobiyografide yazar öncelikle kendilerini konu edinirken anı yazarları çoğunlukla çeşitli tarihsel olaylarda rol oynamış veya bu olayların yakın gözlemcisi olmuş kişilerdir.

<span class="mw-page-title-main">Jean Calvin</span>

Jean Calvin, Fransız din reformcusu veya devrimcisi. 16. yüzyılda Avrupa'da gelişen Reform hareketinin en önemli önderlerinden olan Jean Calvin, Kalvinizm mezhebinin kurucusudur. Ayrıca, Presbiteryenlik üzerinde derin izler bırakmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Çevrecilik</span> çevreyi korumakla ilgili ideoloji ve sosyal hareket

Çevrecilik, çevre hareketini destekleme veya katılmaktır. Doğal kaynakları ve ekosistemleri korumak için lobi faaliyeti yapma, çevre eğitimi, çevreci eylemler ve örnekler geliştirmekle merkezi ve yerel yönetimlerdeki karar alma süreçlerini etkileme arayışında olan sosyal bir harekettir. Çevre ile ilişkili konulardan bazıları; kirlilik, türlerin yok olması, katı atıkların azaltılması, geri dönüşüm, küresel ısınma tehdidi ve genetiği değiştirilmiş ürünler.

Sanat eğitimi, kişinin duygu, düşünce ve izlenimlerini anlatabilmek, yetenek ve yaratıcılığını estetik bir seviyeye ulaştırmak amacıyla yapılan eğitim faaliyetlerinin tümüdür.

<span class="mw-page-title-main">Sözdebilim</span>

Sözdebilim veya sahte bilim, bilimsel argümanlar kullanılarak ileri sürülen ancak bilimsel çalışmaların gerektirdiği materyal, yöntem, doğrulanabilirlik gibi standartları taşımayan veya yeterli bilimsel araştırma ile desteklenmeyen iddia, inanç, bilgi ve uygulamalar bütününe verilen addır. Sözde bilim genellikle belirsiz, çelişkili, eleştirilere yönelik aşırı tepki ve kişiselleştirmeler, destekleyici verilerin abartılması, sonuçlara yönelik doğrulanması olanaksız abartılı iddialar ile karakterize, kullanıcıları açısından da sosyal, maddi-manevi kazançlar sağladığı düşünülebilecek konular üzerinden yürütülür.

<span class="mw-page-title-main">Georg Lukács</span> Macar siyasetçi, filozof ve edebiyat eleştirmeni (1885-1971)

Georg Lukács, Batı Marksizminin ünlü isimlerinden Macar Marksist filozof ve edebiyat bilimcisidir. Marksizmi Hegelci anlamda yeniden değerlendirmiş ve geliştirmiştir. Ernst Bloch, Antonio Gramsci, Karl Korsch ile birlikte Lukacs, 20. yüzyılın ilk yarısında, Marksist felsefe ve Marksist teorinin yeniden oluşturulmasında en önemli isimlerden biri olmuştur.

Toplum mühendisliği ya da toplumsal psikolojik bilinç mimarlığı denilen faaliyet. Uygulama toplum geneline, dar topluluklara veya kişilere karşı yürütülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Doğan Cüceloğlu</span> Türk psikolog,Akademisyen ve Yazar

Mehmet Doğan Cüceloğlu, Türk psikolog ve akademisyendi.

<span class="mw-page-title-main">1844 Elyazmaları</span>

1844 Ekonomik ve Felsefi Elyazmaları Karl Marx tarafından 1844 yılı Nisan ve Ağustos ayları arasında yazılmış bir dizi nottur. Hayatta olduğu süre içerisinde yayımlanmayan bu notlar ilk kez 1932 yılında Sovyetler Birliği'ndeki araştırmacılar tarafından yayımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacına göre!</span>

"Herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacına göre", Karl Marx'ın 1875 tarihli Gotha Programı'nın Eleştirisi çalışmasında yer alan dize, komünizmin önemli sloganlarından biridir. Bu düşünce özet olarak, komünist sistemde, her bireyin yeteneğine göre üreteceğini ve her bireyin yeteneğine bakılmaksızın bu üretimden faydalanacağını söyler. Gelişmiş bir komünist toplumda, burjuva mülkiyeti ortadan kalktığı için mal ve hizmetler bu düzende birbirinden ayrılabilir. Böylece herkes ihtiyacına göre olabildiğince memnun edilmiş olur.

Zaman Bankacılığı, değişim aracı olarak para yerine zaman birimleri kullanılan ve alternatif bir ekonomik sistem örneği olarak değerlendirilebilecek bir karşılıklı hizmet değişimi modelidir. Zaman bankacılığı modelini uygulayan cemiyetlere Zaman Bankası denir. Dolaşım birimi daima herhangi bir insanın bir saatlik işçilik bedeli olarak değerlendirilir ve genellikle ABD'de "Zaman Doları", Birleşik Krallık'ta ise "Zaman Kredisi" olarak adlandırılır. Zaman Bankacılığı öncelikle serbest pazar sisteminin değer vermediği çocuk danışmanlığı, yaşlı bakımı, komşulara yardım gibi gönüllülük esasına dayanan işleri teşvik etmek ve ödüllendirmek için kullanılır. Esas itibarıyla kişi bu tip toplumsal hizmetler için harcadığı "zaman" ölçüsünde benzer hizmetleri alabilmek için "zaman" kazanır. Bu nedenle dernekler zaman bankacılığını "sosyal kapital oluşturmak" olarak da bilinen cemiyet içi ilişkileri güçlendirmekte kullanırlar. Zaman bankacılığı düşüncesinin doğuşu 1980'lerin başlarında ABD'de olmuştur. 1990 yılında Robert Wood Johnson Vakfı yaşlı bakımı konusunda çalışacak örnek bir Zaman Bankacılığı projesi için 1.2 milyon Amerikan doları bağışladı. Bugün 26 ülkede aktif olarak faaliyet gösteren Zaman Bankaları mevcuttur. Birleşik Krallık'ta 93 adet aktif Zaman Bankası vardır. ABD'de ise resmi olarak tanınmış 53 adet Zaman Bankası mevcuttur.

Kendini tanıma psikolojide kullanılan bir terimdir ve bireyin “Ben neye benziyorum?” sorusuna cevap verirken kullandığı bilgiyi tanımlar. Bu sorunun cevabına yönelik kendini tanıma süreci, öz farkındalık ve öz bilinç gerektirir.
Kendini tanıma benliğin, daha doğrusu benlik kavramının, bir bileşenidir. Kişinin kendisinin veya özelliklerinin bir bilgisidir ve benlik kavramının gelişimine rehberlik eden bilgiyi aramak için bir arzudur. Kendini tanıma, benzersiz şekilde bizi kendimizle eşleştiren nitelikleri ve bu niteliklerin dinamik olup olmadığı üzerine teorileri içeren şekilde, zihinsel temsillerimiz hakkında bizi bilgilendirir.
Benlik kavramının üç ana yönü olduğu düşünülmektedir:

Sosyal kimlik kuramı, grup olgusunun analizinde iç grup dinamikleri, gruplar arası ilişkiler ve kolektif benliğe yönelik açıklamalar getiren bir sosyal psikoloji kuramıdır. Sosyal psikologlar Henri Tajfel ve John Turner tarafından geliştirilmiştir. Kişisel bilişsel süreçleri, kişiler arası etkileşimleri ve sosyolojik süreçleri bir arada ele alarak sosyal kimlik kavramının farklı analiz düzeylerinden incelenmesini mümkün kılmaktadır.

Cinsiyet tarafsızlığı, politikaların, dilin ve diğer sosyal kurumların rolleri insanların cinsiyetine göre ayırt etmekten kaçınması gerektiği fikridir. Bu, bir cinsiyetin diğerinden daha uygun olduğu sosyal roller olduğu izleniminden kaynaklanan ayrımcılığı önlemek içindir. Tarih boyunca cinsiyet eşitliğindeki eşitsizlik, pazarlama, oyuncak, eğitim ve ebeveynlik teknikleri dahil olmak üzere toplumun birçok yönü üzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Son yıllarda toplumsal cinsiyet tarafsızlığını artırmak için kapsayıcı dili kullanmaya ve eşitliği savunmaya toplumsal bir vurgu yapılmıştır.

Nesneleştirme ya da objeleştirme, toplum felsefesinde bir kişiye veya bazen bir hayvana bir nesne veya bir şey olarak davranma eylemidir. İnsani özelliklerden ayırma, başkalarının insanlığını reddetme eyleminin bir parçasıdır. Cinsel nesneleştirme, bir kişiye yalnızca cinsel arzunun nesnesi olarak davranma eylemi, kendini nesneleştirme, kişinin benliğinin nesneleştirilmesi gibi nesneleştirmenin bir alt kümesidir. Marksçılık'da toplumsal ilişkilerin nesneleştirilmesi, cisimleştirilme olarak tartışılır.

Tarih boyunca insanlar iletişim aracılığıyla birbirleriyle ilişkiler kurmuş ve ortak bir toplum düzeni oluşturmuştur. Özellikle Sanayi Devrimi'nden sonra ortaya çıkan kapitalist düzen ve kitle toplumu nedeniyle iletişim araştırmalarına olan önem artırılmıştır. Ortaya çıkan kitleyi kontrol etmek amacıyla kitle iletişim araçlarına önem verilmeye başlanmıştır ve bu dönem içerisinde bir dizi kitle iletişim kuramı ve modeli geliştirilmiştir. İletişim kuramları temel olarak eleştirisel ve ana akım iletişim araştırmaları olarak iki sınıfa ayrılabilir. Bu iki temel ana sınıf kendi içerisinde ideolojilere ve kuramcıların bakış açılarına göre farklı sınıflandırılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal hareket teorisi</span>

Sosyal hareket teorisi, sosyal bilimler içinde, genellikle sosyal mobilizasyonun neden meydana geldiğini, ortaya çıkardığı biçimleri açıklamaya çalışan disiplinler arası bir düşünceler bütünüdür. Sosyal hareketlerin oluşumu ve işleyişinin potansiyel sosyal, kültürel ve politik sonuçları üzerine incelemeler içerir.

FlyLady, “The FlyLady” Marla Cilley tarafından kurulan ve temizlik, organizasyon ve düzen gibi ev işleri konularında insanlara yardımcı olmak için tavsiyeler sunan bir destek ve kişisel gelişim - kendi kendine yardım (self-help) grubudur. Grubun kurucusu Marla Cilley ev işleri için aynı isimli FlyLady yöntemini geliştirmiştir. Bu yöntem son yıllardaki en popüler temizlik trendlerinden birisi olmuştur.