İçeriğe atla

Kelebek (roman)

Kelebek
Papillon
Romanın E Yayınlarından çıkmış Türkçe sürümü
YazarHenri Charriere
ÇevirmenAydil Balta
Kapak sanatçısı
Kemal Kaldı-H.Bosch
ÜlkeFransa
DilFransızca
TürRoman
Yayım6 Haziran 1968 (özgün)
Eylül 1969 (Türkçe)
YayımcıE Yayınları
Sayfa624
Yaşanmış Hikayeler serisi
KelebekBanko

Kelebek (Papillon), Henri Charriere tarafından 1968 yılında yayımlanan ve yazarının başından geçenleri anlatan otobiyografik romandır.

Hiç işlemediği bir suçtan müebbet kürek mahkûmu olan Henri Charriere isimli Kelebek lakaplı Fransız vatandaşının mahkûmluğu sırasında yaşadığı olayları anlattığı kitaptır. Henri Charriere bu kitapta kürek cehenneminde yaşadıklarını, kaçma girişimlerini ve aklınıza bile gelemeyecek değişiklikteki olayları kaleme almıştır. Gerçek bir yazar olmayan Henri Charriere'in bu kadar akıcı ve samimi bir üslupla yazması da gerçekten takdire değerdir, kitap tüm dünyada ve Fransa'da uzun süreler en çok satan kitaplardan biri olmuş ve yazarına büyük başarılar getirmiştir. Kitap çok beğenildiği için daha sonra filmi de çekilmiştir. Hiç işlemediği bir suçtan ötürü müebbet hapse çarptırılan bir kürek mahkûmunun özgürlük uğruna verdiği çabaların hikâyesidir

Konusu

Konusu Henri Charriere (namı Papillon -Kelebek) isimli bir Fransız'ın gerçek yaşam öyküsünden oluşan roman, Fransa'da çevre adı verilen ve sefahata dayanan hayat tarzını benimsemiş bir toplum içinde bir kadın satıcısının öldürülmesi olayının yazarın üzerine atılmasıyla başlar. Fransa anakarasında devam eden mahkemeler boyunca Kelebek, suçsuzluğunu ispat etmeye çalışsa da başarılı olamaz. Çevrede sevilen bir kişi olan Kelebek, polis tarafından bu cinayetin üzerine yıkıldığını iddia eder. Mahkeme sonuçlanır ve Fransız Guyanası'nda ömür boyu kürek cezasına çarptırılır. İşlemediği bir suçtan ötürü bu kadar büyük bir ceza alan Kelebek, artık tek bir şey için yaşamaya başlar: Firar.

Cezaevinde kaçmak için kendine yol arkadaşı bulur ve beraber plan yaparlar.Fransız Güyanı'na doğru gitmeyi bekleyen Kelebek ve arkadaşı güyana vardıktan sonra aldığı öğütler ile kendilerini para karşılığında hastaneye yatırtırlar, buradan ilk kaçışlarını denerler ve kaçarlar.Bir tekne ile yolculuğa başlayan Kelebek ve arkadaşı bir adaya varır ama burada kabul edilmezler ve iki hafta içinde ayrılmaları gerekir. Buradan üç yeni kaçakla beraber yola çıkarlar. İlk ulaştıkları yerde bu üç yabancıyı bırakan Kelebek ve arkadaşı kıyıdan ayrıldıktan kısa bir süre sonra polisler tarafından durdurulur ve Rio Hacha cezaevine atılırlar. Buradan plan yaparak tekrar kaçarlar. Kelebek ve arkadaşının yolları ayrılır ve sonra kelebek tek başına kızılderili bir kabilede yaşamaya başlar. Burada iki eşi olur ve uzun bir süre kalır. Fakat kabileden ayrılmak zorunda olduğunu, geri dönerek yapması gereken şeyler olduğunu söyler ve üzülerek ayrılır ama geri dönme sözüyle. Kolombiya'da iki arkadaşı yakalanır. Kendisi biraz daha kaçsa da bir kilisede ihbar sonucu yakalanır ve bu ülkede Fransızlar'a iade edilirler. Guyana'da iki arkadaşıyla tekrar firar suçundan yargılanır ve 2 yıl hücre cezası alır. Kürek cehenneminde hücre cezası çok önemlidir çünkü oraya giren bir mahkûm ya ölü olarak ya da ölüden beter olarak çıkmaktadır ki hücrenin mahkûmlar arasındaki adı insan yiyendir. Kötü fiziki şartlara ek olarak hücrede mutlak bir sessizlik uygulanmakta mahkûmlar da akıl sağlıklarını yitirmektedir. Kelebek bu hücre için kitabında şunu yazar:

Çinliler kafaya damlatılan suyu bulmuşlar, Fransızlarsa sessizliği.

2 yıl sonra, dışarıdan günlük gönderilen hindistan cevizi ve sigara sayesinde sağlam olarak hücreden çıkar. Maturette iyidir fakat Klozyo dışarıda ölür. Yine küreğe döner. Döner dönmez ise ikinci firarının planlarını yapmaya başlar. Bu defa gizlice bir sal yapmaya başlar. Fakat salı bitirdiği gün ihbar sonucu yakalanır. Daha da kötüsü kendisini ve ortaklarını ihbar edeni de öldürür. Tekrar yargılanır ve 8 yıl hücre cezası alır ki bu kadar uzun cezayı tek alan Kelebektir ve 5 yıldan daha uzun hücre cezasına dayanan olmadığını öğrenir. Yine hücre cezasını çekmeye başlar. Fakat hücrede yattığı sırada ilginç bir olay yaşanır ve cezaevi yönetimi hücre mahkûmlarının belirli günlerde denize girip güneşlenmelerine izin verir. Kelebek bu sayede yeniden hayata tutunur. Bu sayede belki 8 yılı sağ salim tamamlayabileceğini umar. Bir gün denizden dönerken mubassırlardan birinin kızı denize düşer ve köpekbalıklarının saldırısına uğrar. Kelebek düşünmeden suya atlar ve kızı kurtarır. Ve hücre cezası affedilir.

Hücre cezası affedildikten sonra Şeytan Adası'na gönderilir. Burada kaçma imkânı yok gibidir çünkü adanın çevresi sarp kayalıklardan oluşmaktadır ve denize açılma imkânı yoktur. Artık tüm ümitlerini kaybeden Kelebek ünlü Fransız subayı Dreyfus'un oturduğu kayalıklarda denizi izlerken bazı dalgalar dikkatini çeker. Kıyıya hızla vuran dalgalar aynı hızla geriye dönmektedir. Eğer sal benzeri bir şeyle dalgalar denize geri dönerken atlarsa dalgalar onu açık denize atabilir. Birkaç deneme yapar ve başarılı olur. Kendine bir firar arkadaşı bulur ve fikrini uygular. Günlerce açık denizde içi hindistan cevizi dolu çuvallarla yol alırlar ve sonunda kıtaya ulaşırlar. Fakat arkadaşı burada ölür. Yola yalnız devam eder. Ormanda saklanır ve eski mahkûmlarla bir tekne satın alarak denize açılır.İngiliz Güyanı'na varırlar. Burada kabul edilir ve kimliklere sahip olurlar. Bir süre burada kalır ve para kazanmak için iş yaparlar. Ama Kelebek buradan da ayrılmak istemektedir. İngiliz Güyanı'ndan da ayrılan Kelebek Venezuela'ya ulaşır ve bu ülkeye sığınır. Venezuela hükûmeti onun pişman olduğuna inanır ve yurttaşlık hakkı verir. Ölümüne kadar da Venezuela vatandaşı olarak kalır.

Kelebek bu ana konunun haricinde çevresinde gördüklerini ve daha başka olayları akıcı bir dille anlatmıştır.

Film uyarlaması

Henri Cherriere'nin ilgi çekici hayatını anlattığı ve milyonlar satan kitabı, 1973'te aynı isimle sinemaya uyarlandı. Kelebeği Steve McQueen'in, Kelebeğin dostu Louis Dega'yı Dustin Hoffman'ın oynadığı film kitabı kadar başarılı olamamıştır. Steve McQueen'in kuvvetli oyunculuğu da filmin ilgi görmesini sağlayamamıştır ki sebebi filmde bu müthiş maceraların donuk ve ilgisiz bağlantılarla anlatılmasıdır.

İlgili Araştırma Makaleleri

<i>Sefiller</i> Victor Hugonun romanı

Sefiller, Victor Hugo tarafından yazılan tarihi romandır. İlk olarak 1862'de yayınlandı. 19. yüzyılın en büyük eserlerinden biri olarak kabul gördü. İngilizce konuşulan ülkelerde başarısız çeviriler nedeniyle genellikle orijinal Fransız ismiyle anılır. Hikâye 1815'te başlar ve 1832'deki Paris Haziran İsyanı'nda son bulur. Birkaç karakterin yaşamını ve birbirleriyle alakasını ele alan roman daha çok eski mahkûm Jean Valjean'ın yaşam mücadelesi ve kefaretini ödemeye çalışmasına odaklanır.

<span class="mw-page-title-main">Cezaevi</span> hükümlülerin içinde tutuldukları yapı

Cezaevi ya da hapishane, hüküm giymiş kişilerin cezalarını çekmesi için hapsedildikleri yerler. Türkçede zindan ve mahpushane sözcükleri de zaman zaman -özellikle eski metinlerde- aynı anlamda kullanılır. Tutukluların, hükümlülerden ayrı olarak tutulduğu yere ise tutukevi denir.

<span class="mw-page-title-main">Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi</span> İkinci Dünya Savaşının sonunda bir dizi askeri yargılama

Nürnberg Uluslararası Askeri Ceza Mahkemesi veya Nürnberg mahkemeleri, Ekim 1945'te, ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Sovyetler Birliği'nin açtığı dava. Almanya'nın Nürnberg şehrinde yapıldığı için bu isimle anılmıştır. Nazi liderlerine karşı suçlama 4 noktada toplanıyordu: Barışa karşı suç, insanlığa karşı suç, savaş suçları ve ilk üç noktada listelenen suç eylemlerinin ''ortak bir plan ve komplo süreci ile gerçekleştirilmesi.'' 216 oturum süren yargılamalar 1 Ekim 1946 tarihinde sona erdi ve üçü beraat eden, 22'si için idam cezası istenen 24 sanık şu cezalara çarptırıldı: Daha hafif suçlamalarla yargılananlardan 4 kişi 10 ile 20 yıl arasında hapis cezası aldı: Karl Dönitz, Baldur von Schirach, Albert Speer ve Konstantin von Neurath. Üçü ömür boyu hapse mahkûm edildi: Rudolf Hess, Walter Funk ve Erich Raeder. On ikisi hakkında idam cezası verildi ve bunlardan Hans Frank, Wilhelm Frick, Juluis Streicher, Alfred Rosenberg, Ernst Kaltenbrunner, Joachim von Ribbentrop, Fritz Saucker, Alfred Jodl, Wilhelm Keitel ve Arthur Seyss 16 Ekim 1946 tarihinde idam edildi. Firardaki Martin Bormann'a yokluğunda idam cezası verildi. Hermann Göring ise asılmasına saatler kala zehir içerek kendi hayatına son verdi.

<i>Kelebek</i> (film)

Kelebek (Papillon), 1973 yapımı bir ABD filmi. Henri Charriere'in yazdığı ve gerçek hayat hikâyesini anlattığı kitaptan sinemaya uyarlanmıştır. Filmin adında da eserin orijinal Fransızca ismine sadık kalınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Cute Poison (Prison Break bölümü)</span>

Cute Poison, Prison Break dizisinin dördüncü bölümüdür. İlk gösterimi Amerikan Fox kanalında 12 Eylül, 2005 tarihinde olmuştur. Türkiye'de 23 Mart 2006 tarihinde CNBC-e kanalında ilk olarak gösterilmiştir. Senaryosu Matt Olmstead'e aittir, yönetmenliğini Matt Earl Beesley yapmıştır.

Henri Charrière, Fransız yazardır. "Papillon" (Kelebek) isimli kitabı ile ünlüdür.

<i>Karartma Geceleri</i> Rıfat Ilgaz tarafından yazılan roman

Karartma Geceleri, Rıfat Ilgaz'ın 1974 yılında yayımlanan romanıdır. II. Dünya Savaşı sürecinde kitabı toplatılan öğretmen-şair Mustafa Ural'ın hikâyesini anlatır. Ilgaz'ın kendi hayatından izlenimler taşıyan bu roman, daha sonra Yusuf Kurçenli tarafından filme çekilmiş ve başrolünü Tarık Akan oynamıştır. Eserdeki akıbete uğrayıp bir zamanlar toplatılan Karartma Geceleri 2004 yılında MEB 100 Temel Eser listesine girdi.

<i>Esaretin Bedeli</i> 1994 yapımı Amerikan dram filmi

Esaretin Bedeli, Frank Darabont'un senaryosunu yazdığı ve yönettiği, başrollerinde Tim Robbins ve Morgan Freeman'ın yer aldığı 1994 yapımı Amerikan dram filmidir.

Türkiye'de iki çeşit cezaevi bulunmaktadır: tutuklu ve hükümlü cezaevi. Ancak birçok cezaevinde tutuklu ve hükümlüler bir arada barındırılmaktadır. Bu cezaevleri genel olarak üç tipte bulunur: açık, yarı-açık ve kapalı cezaevleri. Günümüzde yarı açık cezaevi uygulamasına son verilmiştir. Kapalı cezaevleri ile yüksek güvenlikli cezaevleri arasında fark bulunur. Yüksek güvenlikli F tipi kapalı cezaevleri, tüm tretman programlarının uygulanabilmesi için uygun mekânlara sahip, mevzuatı gereğince sadece tehlikeli hükümlü ve tutuklu statüsündeki kişilerin barındırılabileceği, fizikî yapısı, elektrik ve elektronik güvenlik sistemleri ile yönetim planı bakımından güvenliği tehdit eden unsurları en aza indirilmiş içten ve dıştan koruma görevlileri ile firara karşı engelleri bulunan ve oda sistemine göre inşa edilmiş ceza infaz kurumlarıdır. Kurum özelliği ve güvenliği nedeniyle, proje aşamasında 24 saat kesintisiz ısınma, aydınlanma ve su verebilecek kapasitede kalorifer (fuel-oil), elektrik, jeneratör ve asıl su tesisatı ile donatılmıştır. Zemin tünel kazma girişimini engelleyici, yeterli miktarda hasır demirli betonla sağlamlaştırılmıştır. Kanalizasyon boruları firarı engelleyecek ebatlarda döşenmiş, rögarlar ile kontrol imkânı sağlanmış, çevreyi koruma amacı güdülerek arıtma tesisleri kurulmuştur. Bazı cezaevlerinde kadınlar ve çocuklar için ayrı bloklar bulunurken bazı cezaevleri yalnız kadınlar ve çocuklar içindir. Ayrıca geçmişte ıslahevi olarak adlandırılan çocuk eğitimevleri de günümüz ceza infaz kurumları içerisinde yer almaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ölüm cezası, 1984'ten bu yana uygulanmamaktadır ve 2004'te kaldırılmıştır. Ölüm cezası önce 2001'de savaş tehdidi ve terör suçları hâlleri dışındaki suçlar için kaldırılmış, 3 Ağustos 2002'de "savaş ve çok yakın savaş tehdidi hâllerinde işlenmiş suçlar hariç" şartı ile kaldırılmıştır. 7 Mayıs 2004 tarihli 5170 sayılı Kanun ile Anayasa'dan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı Kanun ile Türk Ceza Kanunu'ndan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, böylece ölüm cezası Türk Hukuku'ndan tamamen kaldırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Étaples İsyanı</span>

Etaples İsyanı, İngiltere İmparatorluğu birliklerinin I. Dünya Savaşı sırasında Fransa’da gerçekleştirdiği isyandır.

<span class="mw-page-title-main">Şeytan Adası</span> Fransız Guyanasının Îles du Salut takımadasını oluşturan 3 adadan birisi

Şeytan Adası, Fransız Guyanası'nın Îles du Slut takımadasını oluşturan 3 adadan en küçük ve en kuzeyde olanıdır. Ada 19. yüzyılın ortalarından 20. yüzyılın başlarına kadar sürgün cezası için kullanılmıştır. Bu anlamda kötü bir şöhrete sahip olan adanın en önemli mahkûmlarından birisi haksız yere hüküm giymiş olan Alfred Dreyfus'dur.

<span class="mw-page-title-main">Define Adasına Dönüş</span> televizyon dizisi

Define Adasına Dönüş, ünlü korsan karakteri Long John Silver rolünde Brian Blessed'in oynadığı UK ITV ve HTV Wales yapımı televizyon dizi filmidir. Galler, İspanya ve Jamaika'da çekilmiştir. Senaryosunu John Goldsmith yazmış, yönetmenliğini ise Piers Haggard ile Alex Kirby yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">1917 Fransız Ordusu Ayaklanmaları</span> Ayaklanma

1917 Fransız Ordusu Ayaklanmaları, I. Dünya Savaşı sürerken Batı Cephesinde savaşan Fransız Ordusunda askerlerin gerçekleştirdikleri ayaklanmaları kapsar. Özellikle General Robert Nivelle komutasındaki başarısız İkinci Aisne Muharebesi sırasında yaşanan olağanüstü kayıpların ardından kitlesel olarak yaşanmıştır. İsyanlar o dönemde çok gizli tutulmuş, ancak günümüzde aydınlatılmaya başlanmıştır.

West Memphis Üçlüsü, 5 Mayıs 1993 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nin Arkansas eyletinin West Memphis şehrinde üç erkek çocuğunu öldürdükleri iddiasıyla yargılanan ve hüküm giyen Damien Echols, Jason Baldwin ve Jessie Misskelley Jr'a basında verilen isimdir. Savcı, duruşma sürecinde cinayetlerin sözde tek gerekçesinin şeytanî bir ritüelin parçası olduklarını ileri sürdü. Dava sonucunda 18 yaşındaki Echols ölüm cezasına çarptırılırken, 17 yaşındaki Misskelley ömür boyu hapis cezası artı iki kez 20 yıl hapis cezasına, 16 yaşındaki Baldwin ise ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

İftira, Türk Ceza Kanunu'nun "Adliyeye Karşı Suçlar" bölümü, 267. maddede "yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmek" olarak tanımlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Paris Komünü üyeleri</span>

Paris Komünü üyeleri veya Komünarlar 1871 yılında 18 Mart - 28 Mayıs tarihleri arasında iktidara gelmiş olan Paris Komünü adlı ilk sosyalist hükûmetin üye ve taraftarlarını anlatır. Komün'ün yıkılmasının ardından komün üyelerinin yaklaşık 20 bini ilk hafta içinde infaz edilmiş, yaklaşık 7500 kişi hapse atılmış veya deniz aşırı sömürgelere sürgüne gönderilmiştir. 1880 yılında genel af ilan edilse de önde gelen komün üyeleri af kapsamına alınmamıştır.

Grand Theft Auto: The Lost and Damned, Xbox 360, PlayStation 3 ve Rockstar North tarafından geliştirilen Grand Theft Auto IV PC sürümleri için çıkmış olan iki epizodik genişleme paketidir. İlk olarak Xbox 360 için piyasaya 12 Şubat 2009'da, PlayStation 3 ve Microsoft Windows için ise 22 Ocak 2010'da çıkmıştır .Grand Theft Auto'nun bu yıllara kadar yayımlanan 12. sürümüdür. Ayrıca oyun GTA : Episodes From Liberty City'de The Ballad Of Gay Tony ile yer almaktadır.

<i>Avlu</i> (dizi) Türk televizyon dizisi

Avlu, Limon Film imzalı, yönetmenliğini Yüksel Aksu ve Hülya Gezer'in yaptığı, 2018-2019 yılları arasında Star TV'de yayımlanan dram ve suç türündeki Türk televizyon dizisidir. İlk bölümü 29 Mart 2018 tarihinde yayımlandı. Dizinin başrollerinde Demet Evgar, Ceren Moray ve Nursel Köse yer almaktadır. Avustralya yapımı Wentworth dizisinden uyarlanmıştır. 2 sezon boyunca perşembe akşamları yayımlanan Avlu, 30 Mayıs 2019 tarihinde yayımlanan 44. bölümüyle sezon finali yaparak yayından kaldırıldı.

<span class="mw-page-title-main">Sürgün cezası</span>

Sürgün cezası, hüküm giymiş suçluların veya toplumda istenmeyen kişi olarak tanımlananların çoğunlukla bir koloni olan denizaşırı ve uzak bir yere belirli bir süreliğine gönderilmesidir. Mahkûmların çoğu cezalarını tamamladıkları zaman bulundukları uzak yerden geri dönecek maddi kaynaklara sahip olmadıkları için bu yerleşim yerlerinde kalmaya mecbur kalmaktaydı.