İçeriğe atla

Kelbîler


Kelbîler, Sicilya'ya 948-1052 yıllarında egemen olan Arap hanedan. Hanedan'ın kurucusu Hasan bin Ali el-Kelbî 917-936 adlı kişidir.

Tarihsel gelişme

Arapların 32. Sicilya valisi ve Fatimilerin Sicilya valisi "İbni Ataf" pek pasif ve etkinsizdi ve halk tarafından sevilmemekteydi. Sicilya halkı İbni Asaf'a karşı ayaklandı ve İbni Asaf da adanin başkenti olan Palermo eski kalesine sığındı. İsyan Agrigento'ya da yayıldı. Halktan vergi toplanması aksadı ve Fatimilere gönderilen vergi küçüldü. Fatimi hükümdarı Mansur adaya halkı kışkırtmayacak ve sadık bir valiyi göndermeye karar verdi. 942de Fatimiler'in eski Sicilya Valisi olan Salim bin Ebî Resid'in damadı olan "Hasan bin Ali İbn'Ebi-lHüseyin Kelbî" adlı kişiyi Fatimilerin ve Arapların 33. Sicilya valisi olarak tayin etti. Sicilya'da "Hasan bin Ali el-Kelbî" halk isyanlarına ve vergi ödememe protestolarına son vermeyi başardı ve adada asayişi tekrar kurdu. Sicilya'daki orduyu ve gemi filosunu güçlendirdi.

948'de Hasan yeni bir isyan bastırdıktan sonra çok geçmeden Sicilya Emirliği emirlik görevinin bundan sonra Hasan Kelbî sülalesinden gelenlere verileceği açıklandı. Bu nedenle "Sicilya Emirliği" Kelbîler devleti olarak da anılmaktadır. Kelbîler devamlı (ama bazen çok zayıf bir şekilde) Fatimilere bağlı bir hükümdarlık olmuşlardır. 972'de Fatimiler Mısır'ı ellerine geçirip merkezi idareleri oraya nakledip Tunus'tan uzaklaşınca Fatimi idaresi da facto olarak Sicilya'nın idaresini İfrikiyye'de bulunan idaresinden ayrılmasını tercih etti. Zaten İfrikiyye'inin idaresi Cezayir'de bulunan Zıriler eline verilmişti. Fatimi donanmasının da Tunus kıyılarından Mısır'a nakledilmesi Fatimilerin, Kelbî Sicilya Emirliği (ve İfrikiye'de Zıriler) üzerindeki güçlerini daha da zayıflattı.

950'de Hasan'ın orduları Bizanslılara karşı İtalyan anakarasına kadar uzanan bölgede bir savaşa girişti. Sicilya'nın Arap güçlerini yenip güney İtalya'da Calabria'da Gerace ve Casano allo İonio'ya girdiler.

952'de Hasan'ın Calabria'daki Bizanslılara karşı ikinci seferleri sonunda da Sicilyalı Araplar güney İtalya'da Bizanslı ordusunu yendiler ve Gerace'yi kuşattılar. Bizans İmparatoru VII. Konstantinos bir barış yapmayı kabul etti ve buna göre Bizans'a ait olan güney İtalya'daki Calıbria şehirleri Sicilya Emirliği'ne yıllık tazminat vermeyi kabul ettiler.

Bu arada ilk Kelbî Sicilya Emiri Hasan İfrikiyye'ye gitti ve amca oğlu Ahmed bin Ḥasan (hükümdarlığı 954-969) Sicilya Emirliği görevine geçti. 956'da yeni Bizans orduları Calabria'yı tekrar geri alıp Reggio Calabria şehrini ellerine geçirdiler ve hatta Sicilya adasına geçtiler. 960'ta yeni bir Bizans ordusu ve Bizans donanması, Girit Emirliği üzerine sefer yapıp o adayı eline geçirmekte iken iki taraf arasında bir ateşkes anlaşması yapıldı.

962'de Sicilya Taormina'da bulunan Hristiyan halk isyana başladı ve şehri ellerine geçirdiler. Fakat Ahmed bunlar üzerine ordular göndererek isyanı çok kanlı bir şekilde bastırdı. Taorima'da isyan sırasında isyana geçen Rametta'da isyan eden Hristiyanlar direnişe devam ettiler.

963'te Bizans Imparatorluğu'nu gasp eden II. Nikiforos Fokas Anadolu'nun doğusundaki ve Girit'te Araplara karşı yaptığı başarılı seferleri Sicilya'da da tekrarlamak niyetiyle yeğeni Manuel emri altında 40.000 kişilik bir Bizans ordusunu Sicilya üzerine gönderdi.

Bu ordu Ekim 964'te Messina'yı eline geçirdi. Bu şehir yakınlarında 15 Ekim'de Bizans ordu ile Sicilya Emirliği ordusu arasında büyük bir muharebe başladı. Çok şiddetli geçen bir çarpışma sonucu Sicilya Emirliği ordusu büyük bir galibiyet kazandı. Bu çarpışmada Bizans ordusu 10.000 kişi ölü zayiat verdi ve bunlar arasında ordu komutanı Manuel de bulunmaktaydı.

964'te Sicilya Emirliği'ne Ebu el-Kasım bin Hasan geçti (hükümdarlığı 964-982). 970'lı yıllarda bu emir güney İtalya anakarasına geçerek karadan Calabria şehirlerine hücumlarda bulundu. Aynı zamanda Sicilya donanmasının başında bulunan emirin kardeşi doğu'da Puglia sahillerine hücumlar yapıp bazı önemli sahil kalelerini eline geçirdi. Bu anakara İtalya bölgeleri Bizanslılara aitti. Fakat Bizanslılar Bulgarlarla Balkanlarda Makedonya'da ve daha doğuda Mısır'dan ilerleyip Süreye'yi eline geçiren Fatimiler ile uğraşmaktaydılar. Güney İtalya'ya destek sağlayamadılar.

Bu arada Almanaya'da bulunan II. Otto (Kutsal Roma İmparatoru) karısının tesiri altında İtalya'yı eline geçirmeye karar verdi. Alman ordusuyla Kuzey İtalya'yı ve Roma'yı eline geçirdi. Sonra Güney İtalya'yı fethetmeye karar verdi. 980'de Pisa Cumhuriyeti'nden donanma desteği sağladı. 961'de güney İtalya seferine başladı. II. Otto önce buradaki Lombard prens ve soylularla uğraştı. Ocak 982'de Alman imparatorluk orduları Bizanslılara ait olan Puglia bölgesine girip bu bölgeyi ellerine geçirme seferine başladı. Bazı tarihçilere göre Bizanslılar Sicilya Emirliği'nde yardım istediler. Diğer tarihçilere göre Ebu el-Kasım kendi isteğiyle güney İtalya'da zayıf görülen Bizanslılar üzerine bir savaşa başladı. Fakat önce savaşlar Alman imparatorunun ve onun müttefikleri Lombard'lara karşı yapıldı.

Sonra Bizans idaresinde güneye sarkan II. Otto komutasındaki Almanlar Mart 982'de Taranto'yu kuşatıp eline geçirdiler. Temmuz başında Güney İtalya'da ilerleyen Ebu el-Kasım komutası altında Sicilya Emirliği ordusu ile Alman ordunun yaptığı ilk çarpışmada Sicilyalı Araplar mağlup düştüler. Sicilya Emirliği ordusu geri çekildi ama Almanların yakın kovalaması dolayısıyla Ebu el-Kasımq 13 veya 14 Temmuz 982 Collona Burnu'da Cortone yakınlarında Almanlarla Stilo Muharebesi'e girişti. Bu çarpışmada Alman ağır süvarileri Sicilya Emirliği ordusunun merkezine yüklendiler ve yapılan ağır çarpışmalar sırasında Emir Ebu el-Kasım öldü. Fakat komutanlarını kaybeden Arap ordusu cesaretini kaybetmeden Alman ordusunu çevirip o orduya karşı büyük bir galibiyet kazandı. Arap tarihçisi İbni Esir'e göre Almanlar 4.000 kişi zayiat verip önemli asıl komutanlarını kaybettiler. II. Otto hüviyetini saklayarak bir Bizans gemisine binerek kuzeye çekildi ve 12 Kasım 982'de Roma'ya erişti. Ama Ebu el-Kasım'ın Sicilya Emirliği ordusu komutanlığına ve emirliğe geçen oğlu Cafer el-Kelbî kazanılan bu Arap galibiyetini devam ettiremiyeceğini anladı. Ana ordusuyla Sicilya'ya çekilmeyi tercih etti. Bundan sonra da Sicilya'nın Arap orduları güney italya'da Bizanslı ve Lombard arazilerine zaman zaman talan etme hücumları yaptılar. Fakat büyük savaşlara girişmediler.

Sicilya Emirliği Cafer el-Kelbî (983-985) ve Yusuf el-Kelbî (990-998) emirlik dönemlerinde kültürel olarak en zirve medeniyetine erişti. Bu iki emir edebiyatçılara sanatkarlara sağladıkları destek ile anılmaktadırlar.

Yusuf'un oğlu olan Cafer el-Kelbî (998-1019) çok sert ve zalim bir hükümdar olarak tanındı. Bu emir döneminde Sicilya'da bulunan Berber asıllı müslümanlar bir isyan başlattı. Cafer bu isyanı çok sert bir şekilde bastırdı ve Berber asıllı olanları Sicilya'dan çıkartıp İfrikiyye'ye gönderdi. 1019'da bu sefer emirlik merkezi olan Palermo'da bir isyan çıktı. İsyancılar Cafer el-Kelbî'yi emirlikten indirdiler ve o da İfrikiyye'ye kaçtı.

Yerine Sicilya Emirliği'ne kardeşi olan al-Akhal (1019-1037) geldi. Bizanslılar donanmaları ile 1026'da ve 1031'de Sicilya üzerine tekrar iki sefer yaptılar. al-Akhal bu Bizans hücumlarını önlemek için İfrikiye'de Fatimiler'den askeri destek sağladı. Bu askeri destekle Bizans ıstılacılarına karşı galip geldi. Fakat bu askeri destek için askerlere veriği ücretler ve harp masrafları Sicilya Emirliği hazinesine büyük zararlar getirmişti. Hazineye gelir sağlamak için al-Akhal yüksek vergiler ihdas etmek zorunda kaldı. Bu yüksek vergiler aleyhinde halk isyan etti ve Sicilya'da bir iç savaş başladı. Bu iç savaşta al-Akhal'a karşı olan tarfi kardeşi Ebu-Hafs idare etmekteydi ve bu iç savaş bir kardeş savaşına dönüştü. Al-Akhal kardeşine karşı ordu göndermek için Bizanslılardan destek sağladı. Kardeşi Ebu-Hafs ise İfrikiyye'de hükümdarlık yapmakta olan Zıriler Emiri {Muizz bin Badis]]'ten destek istedi. Ziiler orduları Zıriler Emiri'nin oğlu Abdullah idaresinde Sicilya'ya geçti. 1036-1052 arasında Kelbîler bu Zıriler ordusuna bağlı olarak yaşadılar.

1052'de Vali İbnu Summe Zırılık egemenliğini reddetti ve adanın bir kısmını Normanlar'a bıraktı. Böylece Sicilya'nın Normanlarca fethi süreci başladı.

Kelbî hükümdarlar

  • Hasan bin Ali el-Kelbî (948-954)
  • Ahmed bin Ḥasan (954-969)
  • Ebu Kasim Alī bin Ḥasan (969-982)
  • Cabir el-Kelbî (982-983)
  • Cafer el-Kelbî (983-985)
  • Abdullah el-Kelbî (985-990)
  • Yusuf el-Kelbî (990-998)
  • Cafer el-Kelbî (998-1019)
  • al-Akhal (1019-1037)
  • Abdullah (1037-1040)
  • Hasan as-Samsam (1040-1053)

Kaynakça

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

  • Michele Armari Storia dei musulmani di Sicilia, Catania:Romeo Prampolinu 1933-1939 (İtalyanca)

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Mutasım</span> Sekizinci Abbasi halifesi

Mutasım veya Abbas el-Mutasım Billâh Tam Adı: Ebû İshâk "el-Muʻtasım bi’l-Lâh" 'Abbas bin Hârûn er-Reşîd, sekizinci Abbasi halifesi. Harun Reşid'in küçük oğluydu ve annesi Harun Reşid'in Türk asıllı bir cariyesi idi. 833'te kardeşi Memun'un yerine tahta geçti.

<span class="mw-page-title-main">II. Basileios</span> Makedonyalı Hanedanından Bizans imparatoru

II. Basileios 960'tan 15 Aralık 1025'e kadar Bizans imparatoru unvanını taşımıştır. I. Basileios ile başlayan Makedonyalı hanedanından olup, II. Romanos ile Theofano'nun oğludur. 960'tan 963'e kadar babası II. Romanos ile; 963'ten 969'a kadar II. Nikiforos ile ve 969'dan 976'ya kadar I. İoannis ile kardeşi olan VIII. Konstantinos ile birlikte daha çok sembolik olarak ortak imparatorluk unvanı taşımıştır. 976'dan 15 Aralık, 1025'e kadar imparatorluk gücünü tam olarak yüklenmiş; ancak kardeşi VIII. Konstantinos sembolik ortak imparatorluğunu korumuştur.

<span class="mw-page-title-main">I. Boemondo</span> Fransız asker (1054-1111)

I. Boemondo Norman asilzade, Taranto ve Antakya prensi.

<span class="mw-page-title-main">Sicilya Emirliği</span>

Sicilya Emirliği, 10. ve 11. yüzyılda 107 yıl süreyle Sicilya adasında hüküm sürmüş olan Müslüman bir devletti. Başkenti bu dönemde Müslüman dünyasının önemli bir kültürel ve politik merkezi haline gelen Palermo idi.

<span class="mw-page-title-main">II. Konstans</span>

II. Konstans yahut "Sakallı(Pogonatos) Konstantine", 641 ile 668 arasında Bizans imparatoru olmuştur. 642'de Konsül olup tarihte Roma Konsülü unvanı verilen son Bizans imparatordur. Vaftiz ismi Herakleios idi ve imparatorluk yaparken resmî ismi Konstantinos idi. Konstans ismi bu imparatora verilen indirgen bir lakaptır. Bizans tarih yazmalarında bu lakap isim olarak kullanılmış ve modern tarihçiler tarafından da bu lakap isim olarak kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">II. Mihail</span>

II. Mihail Amoriyalı 820 - 2 Ekim 829 yılları arasındaki Bizans imparatoru. Konuşmasında pürüzlü olduğu için bazen Kekeme anlamına gelen Traulos (Τραυλός) veya Psellos (Ψηλλος) veya Latince Psellus olarak da adlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Abdülmelik</span> 5. Emevi halifesi

Abdülmelik, Nisan 685'ten ölümüne kadar Emeviler'in beşinci halifesi.

<span class="mw-page-title-main">Hamdânîler</span> 890dan 1004e kadar Kuzey Mezopotamya ve Suriyedeki bir Şii İslam devleti

Hamdânîler, Kuzey Irak ve Suriye'de hüküm sürmüş bir Şii Arap hanedanıdır. Hanedan Arapların Tağlib kabilesine mensuptur.

<span class="mw-page-title-main">II. Romanos</span> 959-963 yıllarındaki Bizans imparatoru

II. Romanos, 959-963 yılları arasında tahta kalan Bizans imparatoru.

<span class="mw-page-title-main">IV. Mihail</span>

IV. Mihail Paflagonyalı, , 11 Nisan 1034 ile 10 Aralık 1041 döneminde Bizans imparatoru olmuştur. Tahta çıkışı VIII. Konstantinos'un kızı olan Zoi ile birlikte hazırladığı bir komplo ile Zoi ile daha önce evlenip imparator olarak tahta geçen III. Romanos'u Saray'da öldürmeleri sonucunda olmuştur. Zoi ile evlenen IV. Mihail Paflangonyalı tahta çıkmış ve 1041'de ölene kadar karısı Zoi ile birlikte imparatorluk yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Mansûr (Fâtımî halifesi)</span>

Mansur veya El-Mansur Nasrillah veya Arapça tam adıyla Ebu Tahir İsmail Mansur bi-Nasrillah, 18 Mayıs 946 – 19 Mart 953 arasında Fatımi Devleti halifesi.

<span class="mw-page-title-main">Güney İtalya'da Müslümanların tarihi</span>

Güney İtalya'da Müslümanların tarihi, 7. yüzyılda Kuzey Afrika'da gelişmiş olan Arap-Berber asıllı Müslümanların İtalya'nın Akdeniz adaları ve İtalya yarımadasının özellikle güneyini ellerine geçirip buraların Müslümanlar tarafından idare edilmesi ve bu süreçte söz konusuydu. Güney İtalya'da Müslümanların tarihi, yerel halkın bir kısmının Müslüman olması sürecini de ele almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Güney İtalya'nın Normanlar tarafından fethi</span>

Güney İtalya'nın Normanlar tarafından fethi, 11. ve 12. yüzyıllarda güney İtalya bölgesindeki çok sayıda muharebe ve farklı Norman asıllı siyasi aktör tarafından gerçekleştirilen fetih dönemini anlatır. İlerleyen dönemlerde Sicilya Krallığı olarak birleşecek özneler ilk başlarda dağınık olarak bölgede hüküm sürecektir. Krallık, Sicilya Adası ve Güney İtalya'nın yanı sıra Malta ve Kuzey Afrika'da da topraklar elde edecektir.

Tâi veya Abdulkerim et-Tai Billah veya Ebû Bekir Abdulkerîm "et-Tâʾi Billâh" bin Fadıl Muti Abbâsî Hâlifelerinin yirmidördüncüsüdür.

<span class="mw-page-title-main">El-Efdâl Şehinşâh</span> Fâtımî veziri (hd. 1094-1121)

El-Efdâl Şehinşâh veya uzun ismi ile El-Melik el-Efdâl ibn Bedr el-Cemâli Şehenşâh ve Latince: Lavendalius/Elafdalio; 1066, Akka - 11 Aralık 1121, Kahire), 1094-1121 döneminde Fâtımîler Hâlifeliği'nin veziri.

<span class="mw-page-title-main">Azîz (Fâtımî halifesi)</span>

Aziz veya El-Aziz Billah tam adı Ebu Mansur Nizar El-Aziz Billah, 21 Aralık 975 - 14 Ekim 996 arasında beşinci Fatımi halifesi.

<span class="mw-page-title-main">Zâhir (Fâtımî halifesi)</span> 1021-1036 döneminde Fatimiler Halifeliği yedinci halifesi

Zahir veya Ali Az-Zahir Billah veya tam künyesi: Ebū'l Hasan aẓ-Zāhir Billāh Alī bin El-Hākim. . 1021-1036 döneminde Fatimiler Halifeliği yedinci halifesi.

İoannis Kurkuas, ayrıca Kourkouas ya da Curcuas şeklinde de yazılır,, Bizans İmparatorluğu'nun en önemli generallerinden biridir. Doğu'da Müslüman devletlere karşı yapılan muharebelerdeki başarısı tam olarak yüzyıllardır süren Arap-Bizans savaşlarının yönünün tersine çevirmiş ve 10. yüzyıl "Yeniden fetih" çağını başlatmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Arap-Bizans savaşları (780-1180)</span>

780-1180 yılları arasında Bizans İmparatorluğu ile Abbâsî ve Fâtımî halifelikleri, Irak, Filistin, Suriye, Anadolu ve Güney İtalya bölgelerinde Doğu Akdeniz'de üstünlük sağlamak için bir dizi muharebede savaşmışlardır. Belirsiz ve yavaş sınır savaşları sonrasında, 10. yüzyılın sonu ve 11. yüzyılın başlarında neredeyse kesintisiz Bizans zaferleri dizisi, üç Bizans imparatorunun, yani II. Nikiforos, I. İoannis ve nihayet II. Basileios'un, başarısız Herakleios Hanedanı yönetiminde 7. yüzyıl Arap-Bizans savaşları sırasında İslam'ın yayılışı ile kaybedilen toprakları tekrar ele geçirmelerine neden oldu.

<span class="mw-page-title-main">Mauropotamos Muharebesi</span>

Mauropotamos Muharebesi, 844 yılında Abbasi Halifeliği ve Bizans İmparatorluğu arasında, Mauropotamos'ta yapıldı. Önceki yıl Girit Emirliği'ni kurtarmak için Bizans'ın başarısız girişiminden sonra, Abbasiler Küçük Asya'ya bir baskın başlattı. Bizans naibi Theoktistos, işgali karşılamaya giden ancak ağır bir şekilde mağlup edilen orduya başkanlık etti ve subaylarının çoğu Araplara sığındı. Ancak iç huzursuzluk, Abbasilerin zaferlerini kullanmasını engelledi. Sonuç olarak 845 yılında ateşkes ve esir takası kabul edildi, ardından her iki güç de dikkatlerini başka bir yere çevirince altı yıl boyunca çatışmalar sona erdi.