
Laleli Camii, 1760-1763 yılları arasında Osmanlı padişahı III. Mustafa tarafından inşa ettirilmiş ve bulunduğu semte adını vermiş olan bir camidir. Caminin adı 3. Mustafa'nın velisi saydığı Laleli Baba'nın ismini bu ibadethaneye vermesinden gelir.
Hırka-ı Şerif Camii, İstanbul, Fatih İlçesi'nde Atikali semti sınırları içinde, adını verdiği Hırkaişerif Mahallesi'nde yer alan 1851'de inşa edilmiş camii.

Küçük Ayasofya Camii, İstanbul'un Küçük Ayasofya Mahallesi'ndeki cami. Bizans İmparatoru I. Justinianus ve karısı Theodora tarafından 527-536 yılları arasında Aya Sergios ve Bakhos Kilisesi adıyla yaptırılan kilise, 1497'de II. Beyazıt dönemi Darüssaade ağası Hüseyin Ağa tarafından camiye çevrilmiştir.

Yeni Cami ya da Valide Sultan Camii, İstanbul'da 1597 yılında Sultan III. Murad'ın eşi Safiye Sultan'ın emriyle temeli atılan ve 1665'te zamanın padişahı IV. Mehmed'in annesi Turhan Hatice Sultan'ın büyük çabaları ve bağışlarıyla tamamlanıp ibadete açılan camidir.

Eski Valide Camii ve Külliyesi İstanbul'un Üsküdar ilçesinin hakim konumu Toptaşı sırtına II. Selim'in eşi, III. Murat'ın ise annesi Afife Nur-Bânû Valide Sultan tarafından Mimar Sinan'a yaptırılmıştır. Camii, medrese, tekke, dârüşşifa, dârulhadis, dârulkurrâ, sıbyan mektebi ve imaretten oluşan tesis, Mimar Sinan'ın inşa ettiği tam teşekküllü ve tek parça kalabilmiş son külliye olarak kabul edilmektedir. Mimar Sinan'ın inşa ettiği cami vefatından sonra talebesi Davud Ağa tarafından genişletilmiştir. Son olarak da II. Mahmud döneminde eski İstanbul evlerini andıran ve müstakil bir girişi bulunan hünkâr kasrı ve mahfili eklenmiştir. Yapılış tarihi 1570-1579 tarihleri arasını kapsamakla 1583 yılında Mimar Sinan'ın talebesi Davud Ağa tarafından genişletilmiştir.

Üç Şerefeli Cami, Edirne'deki Osmanlı döneminden kalma camidir. Kimin tarafından hangi tarihte yaptırıldığı tartışmalıdır. Bazı iddialara göre Yıldırım Bayezid'ın oğullarından Musa Çelebi tarafından 1410 yılında yaptırılmıştır. Diğer bir iddiaya göre ise bânîsi II. Murat olup 1437'de yaptırılmıştır. Bazı kaynaklar yapım tarihi olarak 1447 yılını da vermektedir. Mimarı ise Mimar Sinan'ın ustası Hacı Muslihiddin Ağa'dır.

Hekimoğlu Ali Paşa Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde, Cerrahpaşa mahallesinde Kızılelma caddesi ile Hekimoğlu Ali Paşa caddesi kavşağında Osmanlı dönemi, 18. yüzyıla özgü bir camidir. Külliyesi ile birlikte klasik Türk mimarisinin son eseri olarak kabul edilir. 1734-1735 yılları arasında inşa edilmiştir. Üç kere sadrazamlık yapmış olan Hekimoğlu Ali Paşa adına yapılmıştır. Mimarları Çuhadar Ömer Ağa ile Hacı Mustafa Ağa'dır.

Ferruh Kethüda Camii; İstanbul ili, Fatih ilçesi, Ayvansaray mahallesi, Mahkemealtı Caddesi üzerinde yer alır. Kanuni Sultan Süleyman'ın sadrazamı Semiz Ali Paşa'nın kethüdası yani kahyası olan Ferruh Ağa tarafından 1562-63 tarihinde inşa ettirilmiştir. Mezarı caminin ön tarafındaki hazire içinde bulunmaktadır. Mimar Sinan'ın eseri olan cami, Osmanlı döneminde Halvetiyye tarikatının Sünbüliye koluna ait bir tekke olarak da kullanıldığı için Balat Tekkesi adıyla da ünlenmiştir. Tekkeye ait diğer bölümler zaman içinde yıkılıp ortadan kalkmıştır. Külliyeden günümüze sadece cami ve çeşme kalabilmiştir. Dikdörtgen planlı olarak, kesme taştan inşa edilen caminin mihrabı baştan başa Tekfur Sarayı imalatı olan değerli çinilerle kaplıdır. Duvarlarındaki diğer Tekfur çinileri 1940'lı yıllarda çalınmış ve tahrip edilmiştir.
Hürrem Çavuş Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde Hırka-i Şerif mahallesinde Keçeciler caddesinde Keçeci Çeşmesi sokağında bir camidir. Caminin banisi Hürrem Çavuş'tur. 1560'ta Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. 1844'te ve 1901'de tamir edilmiş, son tamiri 2000'de yapılmıştır. Duvarlar taş-tuğladır. Sakifli camidir, iki katlıdır. Son cemaat yeri kiremit çatılı olup giriş iki ahşap direkli bir sundurmadandır. Sağdaki minaresinin kaidesi duvara gömülüdür. Tavan ahşaptır. Caminin doğu tarafı haziredir.
Kızıl Minare Mescidi veya Kızılminare Camii, İstanbul'da Fatih ilçesinde, Gureba Hüseyin Ağa Mahallesi'nde Horhor Caddesi'ndeki Kızıl Minare Mescidi iki yapıdan oluşan bir bütündür. Vatan Caddesi tarafından Fatih'e çıkan Horhor Caddesi ile Halit Ağa Sokağı köşesindedir. Birinci yapı kubbeli bir camidir ve minaresi kırmızı tuğlalıdır. Sağındaki bitişik ikinci yapı ise mescittir ve kubbeli camiden alçaktadır. Cami yapısı kullanılmayıp, mescit bölümü açıktır.

Mehmed Ağa Camii, İstanbul Fatih ilçesi Çarşamba semtinde 16. yüzyılda III. Murad zamanının Dârüssaâde ağası Habeşî Mehmed Ağa tarafından yaptırılan cami.

Kaptanpaşa Camii, İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde, Eyüpsultan İskele caddesindeki bu kare planlı cami kesmetaştan yapılmıştır. Ahşap çatısı kurşun kaplı olup içten gizli kubbeli yapım sistemlerinin nadir örneklerindendir. Minaresi tam sağ köşededir. Caminin kıblesi Haliç'e bakar ve solunda park ve yeşillik alanı geçince Eyüpsultan İskelesi görülmektedir.

Abdurrahman Ağa Camii, Silahtar Abdurrahman Ağa Camii ya da Paşalimanı Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Sultantepe Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. Sultan III. Mustafa'nın silahtarı Abdurrahman Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1765 yılında başlanan cami, 1 yıllık inşaat sürecinden sonra 1766 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.

Malatyalı İsmail Ağa Camii ya da kısaca Ağa Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Ahmediye Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir cami. Dönemin Bâbüssaâde Ağası olan Malatyalı İsmail Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1608 yılında başlanan cami, 1 yıllık inşaat sürecinden sonra 1609 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.
Ahmediye Camii ya da Kefçe Dede Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Ahmediye Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. Tersane emini İbn'ül Emin Ahmed Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1721 yılında başlanan cami, 1 yıllık inşaat sürecinden sonra 1722 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.

Selman Ağa Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Mimar Sinan Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. II. Beyazıt'ın kapı ağası ve Darüssaade Ağası olan Selman Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1506 yılında başlanan cami, aynı sene ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.

Karaköy Camii veya diğer adıyla Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Camii, 1903'te Karaköy Meydanı'nda Raimondo D'Aronco tarafından inşa edilen cami. 1956'da dönemin Başbakanı Adnan Menderes tarafından başlatılan “İstanbul’da İmar Hareketi” kapsamında Karaköy Meydanı'ndaki tarihi caminin de yerinden sökülerek Kınalıada'da yeniden inşa edilmesine karar verildi; bu yüzden günümüzde, camii Karaköy Meydanı'ndaki yerinde bulunmamaktadır.

Kaptan İbrahim Ağa Camii, 1622 yılında Kaptan İbrahim Paşa tarafından İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde yaptırılmıştır.

Serhazin Süleyman Amber Ağa Camii, İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde bulunan camii.Serencebey yokuşu ile Muhtarıevvel Sokağının birleşiminde yer almaktadır. Banisi adından da belli olduğu üzere Serhazin Süleyman Ağa fakat mimarı bilinmemektedir. Camii girişindeki tabelada imal tarihi 1704'ü gösterse de ibadete açılış beratında bu tarih 1701 olarak belirtilmektedir.
Arakiyeci Mehmet Ağa Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan bir camidir. Takyeci Mehmed Ağa Camii ve Yeni Çeşme Camii gibi isimlerle de anılır. Arakiyeci Mehmet Ağa tarafından 1520 tarihinde mescid olarak yaptırılmıştır. Ahşap olarak yapılan mescidin minberini, Sadrazam Maktül İbrahim Paşa'nın mühürdarı Reis Abdullah Efendi koydurarak camiye tebdil etmiştir. Uzun yıllar bakımsız kalan cami 1951-1958 yılları arasında betonarme olarak yenilenmiştir. Arakiyeci Mehmet Ağa'nın kendi de mihrabın önüne defnedilmiştir. Caminin içi 113 m², mezarlık ve bahçe ise 180 m²'dir. Camide 11 adet pencere vardır ve bunlar sahabe-i kiramın isimleri ile süslenmiştir. Minber ve kürsü ahşaptan, mihrabı ise alçıdandır. Kadınlar ve müezzin mahfili betonarmedir. 1958'de eklenen mozaikli minare, caminin sağında olup minarenin girişi içeridendir. Tek şerefeli olan minare ve külahı kurşun kaplamalıdır. Düz olan tavanı beyaz renktedir ve bütün duvarları pencerelerin üst kısmına kadar çini ile kaplanmıştır.