İçeriğe atla

Kaya buzulu

Kaya buzulu, kaya parçalarının arasında giren suların donması ile oluşan kütlenin eğim doğrultusunda yavaşça hareket etmesi ile oluşan buzuldur.[1] Kaya buzulları gövdeleri dil şeklinde, vadi tabanlarında oluşan, uzunluğu genişliğinden fazla, dil kısmının ucunda bir diklik bulunan, periglasyal şekillerdir.[2]

Kaya buzullarının oluşumu ile ilgili birinci görüş permafrost sürünme modelidir. Kaya parçalarının arasındaki permafrostun donma ve çözülme ile hareket ettiğini ileri sürer. Buz çekirdekli kaya buzulu modeli ise, buz çekirdeği ile kaya buzulunun oluştuğunu savunur.[2]

Kaya parçaları arası sızan suların donması ile hacmi artar, tanecikler arasında sürtünme azalır, kütle plastik gibi eğim doğrultusunda akışa geçer. Canlı olan kaya buzulları içinde duru buzlar yer alır. Bu buzulların oluşturan suların, kayaların içine sızan yağmur suları, sirklerdeki eriyen buzların suları, yeraltı sularından oluştuğu düşünülmektedir.[1]

Kaya buzulları çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir. Görünümlerine göre dil şekilli ve lob şekilli olmak üzere iki tipi bulunur. hareketliliğine göre; aktif olan, aktif olmayan ve kalıntı kaya buzulları bulunur. Bulunduğu alana göre vadi yamacı ve vadi tabanı tiplerine ayrılır.

Kaya buzulları And Dağları gibi tropikal kuşakta, Alp Dağları gibi orta kuşakta yaygın olarak görülür. Kaya buzulları bulundukları alanların paleoiklim ve jeolojik geçmişleri hakkında hakkında önemli bilgiler verir.[2]

Türkiye'de Orta Toroslar'da Geyik Dağları ve Karçal Dağları'nda kaya buzulları belirlenmiştir. Doğu Karadeniz Dağları, Esence Dağları, Erciyes Dağı, Mercan Dağları ve İhtiyar Şahap Dağları üzerinde de kaya buzulları bulunur.

Galeri

Kaynakça

  1. ^ a b ARPAT, Esen; ÖZGÜL, Necdet. "ORTA TOROSLAR'DA, GEYİK DAĞI YÖRESİNDE KAYA BUZULLARI". dergipark.gov.tr. 5 Kasım 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Kasım 2018. 
  2. ^ a b c DEDE, Volkan; ÇİÇEK, İhsan; UNCU, Levent. "Karçal Dağları'nda Kaya Buzulu Oluşumları" (PDF). hacettepe.edu.tr. 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Kasım 2018. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Erciyes</span> Türkiyede, Kayseride bir yanardağ

Erciyes, İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan sönmüş bir yanardağ. Kayseri'nin 25 km güneybatısındaki Sultansazlığı ovaların'ın yanından yükselen büyük kütleli bir stratovolkandır.

<span class="mw-page-title-main">Moren</span>

Moren veya buzultaş, doğrudan doğruya buzulların ilerlemesi veya gerilemesi sırasında, buzulun taşıyarak oluşturduğu tabakalaşmamış depolara genel olarak verilen bir terimdir. Glasiyal koşullar ve süreçler ile taşınan ya da biriktirilmiş olan malzemenin her tanesine moren adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Alpler</span> Orta Avrupada yer alan bir sıradağ

Alpler, Orta Avrupa'da yer alan büyük dağ silsilesi. İsviçre, Kuzey İtalya ve Fransa'nın pek çok bölümünde görülür. Avusturya'nın hemen hemen hepsini kaplar ve Almanya'nın güneyinde önemli yer tutar. Coğrafi olarak 44°-48° kuzey enlemleri ve 5°-18° doğu boylamları arasında bulunur. Ekvator'dan ve Kuzey kutbundan hemen hemen aynı uzaklığa sahiptir. 207.000 km² bir alanı kaplar.

<span class="mw-page-title-main">Toros Dağları</span>

Toros Dağları ya da kısaca Toroslar, Türkiye'nin Akdeniz kıyılarına paralel olarak, Teke Yarımadası'ndan Suriye'ye, hatta iç kesimlere de uzayarak Irak sınırına varan, içinde birçok sıradağı da barındıran bir dağ zinciridir. Bu zincirin en yüksek noktası 3.767 metrelik Kızılkaya zirvesidir.

<span class="mw-page-title-main">Cilo Dağı</span> Türkiyede bir dağ

Cilo Dağı ya da Buzul Dağı, Türkiye'nin 2. en yüksek dağıdır. Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı tektonik bir dağ olan Cilo Dağı Güneydoğu Toroslar'ın en doğu uzantısını oluşturur. Türkiye'nin güneydoğu ucunda, Hakkâri ilinin sınırları içerisinde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Buzul</span> büyük kar ve buz kütlesi

Buzul, dağ zirvelerinde yaz kış erimeyen ve yer çekiminin etkisiyle yer değiştiren büyük kar ve buz kütlesidir. Eğimli arazilerde yıllar boyunca biriken kar kütlesinin önce buzkar, sonra da buza dönüşmesiyle oluşur. Buzullar okyanuslardan sonra dünya üzerindeki ikinci büyük su deposu ve en büyük tatlı su deposudur, tatlı suyun % 98,5'ini oluştururlar. Hemen hemen her kıtada buzullara rastlanır. Dünya'nın belirli bölgeleri, bütün yıl erimeyen ve "buzul" adını alan buzlarla kaplıdır. Bunlar kutup bölgeleriyle yüksek dağların tepeleridir. Buzul oluşabilecek bölgenin deniz yüzeyinden yüksekliği, enlemin artmasıyla azalır. Ekvator yakınlarında 0° enlem çevresinde buzullara rastlamak için Runewenzorilerin 4.400 m yüksekliğine çıkmak gerekirken, Alplerde (45°) 2500 m'ye, Norveç'te (60°) 1500 m'ye çıkmak yeterlidir. Kutupta buzullara deniz yüzeyinde rastlanır.

<span class="mw-page-title-main">U şekilli vadi</span>

U şekilli vadi, buzul vadisi veya buzul teknesi; buzul topoğrafyasında yüksek dağlardaki buzulların eriyerek hareket etmesiyle, buzulların dağları aşındırması sonucuyla şeklini bir buzuldan alan vadi tipi terimidir. U şekilli vadiler dağ ve tepe sırasında görülür.

<span class="mw-page-title-main">Fiyort</span>

Fiyort, denizin buzul vadilerini basması sonucunda oluşan ve çoğunlukla iç kesimlere kadar sokulan; ince, uzun, genellikle çok derin ve kenarları çok dik körfez. Fiyortlar; genellikle Norveç, Grönland, Alaska gibi kuzey ülkelerinde görülen ilginç bir kıyı tipidir. Norveç'teki Sognefjord' un derinliği 1.234m, Şili'deki Messier kanalının derinliği ise 1.270m'dir. Bu fiyortlardan özellikle Norveç'tekiler dünyanın en güzel görünümlerini oluştururlar. Suya gömülü bu vadiler bu kadar derin olması, buzul kökenli olmalarıyla açıklanır. Bu vadilerde oluşan çok iri, kalın ve ağır buzulların, okyanus sularına karışmadan önce vadi tabanını deniz düzeyinin altına inecek kadar aşındırdığı sanılmaktadır. Buzullar eridikten sonra bu vadileri deniz suyu kaplamıştır. Fiyortların orta ve üst kesimleri denize açılan kesimlerinden genellikle daha sarptır. Bu durum, buzulların kaynaklarına yakın bölgelerde daha hızlı hareket etmesinden ve bu nedenle aşındırma etkisinin daha fazla olmasından ileri gelir. Fiyortları eşik bölgeleri sığdır bu nedenle de çoğunun dibinde, durgun su ve hidrojen sülfür içeren siyah çamur bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Anadolu Dağları</span>

Kuzey Anadolu Dağları ya da Pontus Alpleri, Anadolu'nun kuzeyini kıyıya paralel, birkaç sıra halinde kuşatan sıradağlarıdır. Orojenez sonucu oluşan bu kıvrım dağları batıdan doğuya şöyle sıralanır: Köroğlu Dağları, Ilgaz Dağları, Küre Dağları, Canik Dağları, Köse Dağları, Giresun Dağları, Doğu Karadeniz Dağları, Mescit Dağı, Yalnızçam Dağları, Tecer, Mercan, Allahuekber Dağları. Erzurum-Kars yaylasında Palandöken Dağları ile Doğu Anadolu Dağları birleşir.

<span class="mw-page-title-main">Vadi</span> coğrafyada tepeler arasındaki alçak alan

Vadi ya da koyak, akarsuyun içinde aktığı, kaynaktan ağıza doğru sürekli inişi bulunan ve birkaç kilometre ile binlerce kilometre arasında olabilen coğrafi alandır. Kısaca vadi, iki dağın arasında zamanla oluşan çukurluktur. Vadiler, akarsuların yaptığı aşınmayla yanlamasına, derinlemesine gelişir. Genellikle dağ ya da tepelerle çevrelenirler.

<span class="mw-page-title-main">Kafkas Dağları</span>

Kafkas Dağları, Kafkas Sıradağları Kafkasya'da Karadeniz ve Azak Denizi ile Hazar Denizi arasında, kuzeybatı ve güneydoğu doğrultusunda uzanan sıradağlar ve dağ sistemi. Bu dağlar kuzeybatıda Taman Yarımadası yakınlarında başlar ve güneydoğuda Apşeron Yarımadasına değin uzanır. Kafkas Dağları, Kuzey ve Güney Kafkaslar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Kuzeyde kalan sıra dağlara Büyük Kafkas Dağları, Güney Kafkas Dağlarına ise Küçük Kafkas Dağları denir.

<span class="mw-page-title-main">Karçal Dağları</span> Artvin ili sınırları içinde kalan dağ silsilesi

Karçal Dağları veya Karaçal Dağı veya Karçhali Dağı, Türkiye'nin kuzeydoğu ucunda, Artvin ili sınırları içinde kalan dağ silsilesidir. Karçal veya Karaçal adı, Gürcüce "Karçhali"den değişime uğramıştır ve Karçhali (კარჩხალი) "çıplak dağ", "kayalık dağ" anlamına gelir. Karçhali Vadisi ile Karçhali Deresi adını bu dağdan alır.

<span class="mw-page-title-main">Geyik Dağları</span>

Geyik Dağları, Antalya'nın kuzey doğusunda Dedegöl dağlarının en kuzey noktasından başlayarak Taşeli Platosu'na kadar uzanan Batı Torosların Orta Toroslarla bağlandığı noktada bulunan sıradağlar. Bu sıradağların kuzeye bakan tepe yamaçlarında yaz aylarında dahi kar bulunur. Geyik dağları dizi halinde Konya, Karaman ve Antalya illeri arasında bir sınır çizgisi çizerler. Geyik Dağları'nın en yüksek tepesi Antalya'nın Gündoğmuş ilçesi'nin kuzey doğusunda bulan Geyik dağı tepesi 2877 metredir. Dikkate değer bir diğer zirvesi ise yine Antalya’nın Gazipaşa ilçesinin doğu-kuzey doğu istikametinde bulunan Sarıtaş Tepesi ise 2339 metredir.

<span class="mw-page-title-main">Dedegöl Dağı</span>

Dedegöl Dağı, Isparta'nın doğusunda Yenişarbademli ilçesi sınırı içerisinde 2.992 m. yüksekliğiyle Isparta ilinin en yüksek dağıdır. Anamas Dağı olarak da bilinmektedir. Bilinen 15 km uzunluğuyla Türkiye'nin en uzun mağarası olan Pınargözü Mağarası da bu dağ içerisinde yer alır. Dedegöl Dağı, Batı Toroslar orojenik kuşağı içinde yer alan ana hatlarıyla güneyden kuzeye ve kuzeybatıya doğru uzanış gösteren en yüksek noktası 2992 m olan bir dağdır. Kuzey güney doğrultusunda yaklaşık 12 km uzunluğa, doğu-batı doğrultusunda ise 5–6 km genişliğe sahiptir. Doğa Derneği'nin yayınladığı Önemli Doğa Alanları araştırmasına göre Dedegöl Dağları'nın sınırları doğuda Beyşehir Gölü, kuzeyde Belceğiz köyü ve Sarıidris beldesi, batıda Aksu ilçesi ve güneyde Emerdin Dağı ile Köprüçay Vadisi'nden oluşmaktadır. Dedegöl Dağı, tektonik olarak Türkiye'nin en aktif alanlarından biri olan “Isparta Açısı” içinde, bu alanının doğu kesiminde yer almaktadır. Dağın en yüksek noktası Dedegöl Tepe zirvesidir. Kartal Tepe, Karçukur Tepe dağın diğer yüksek tepeleri arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Akdağlar</span>

Ak Dağlar, Türkiye'de Akdeniz bölgesinde eski Likya bölgesi olarak gösterilen Antalya'da yükselmektedir. Bey Dağları'nın kolu olan Akdağlar Yüksek Tekellioğulları Dağları'nın, Kıyı Beydağları ve Merkezi Beydağları boyunca uzanan sıradağlardır. MÖ 1. yüzyılda yaşayan Amasyalı Strabon'unda bahsettiği Akdağlar'da çoklu zirveler ve ana zirvenin 5 sivriden oluştuğu ve Roma antik yollarının da bulunduğu bölgedir. Fethiye - Kaş arasında heybetle yükselen Akdağlar kütlesi uzaktan bakıldığında ulaşılmaz gibi görünür. Oysa Beydağları'nın bir kolu olan Akdağlar, 3 bin metrelere varan doruklarının hemen altındaki yeşil alanlarıyla yaylacıların yurdudur. Kuzey-güney doğrultusunda uzanan Teke Yarımadası’nın bu karlı dorukları, zirvelerindeki düzlükleriyle yaz ayları boyunca yerleşime elverişli. Akdağlar’ın en yüksek noktası olan 3 bin 14 metrelik Uyluk Tepe zirvesine çıktığınızda, altınızda uzanan vadilerdeki Yörük çadırlarını görebilir.

<span class="mw-page-title-main">Buzul morfolojisi</span>

Buzul Morfolojisi sıcaklık, yağış, topografya ve diğer benzer faktörlerden etkilenir. Buzul morfoloji iki ana kategoride toplanır ve bunu buz akış altında yatan kaya topoğrafya ile sınırlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Buzul jeomorfolojisi</span>

Buzullar kendi ağırlığı altında yavaş yavaş hareket eden sıkıştırılmış kardan oluşan büyük buz kütleleridir. Buzullar şekillerine ve altındaki topoğrafyaya göre; örtü ve küçük örtü (takke) buzulları ve şelf buzulu olarak sınıflandırılırlar.

<span class="mw-page-title-main">Dış kuvvetler</span>

Dış kuvvetler; akarsular, rüzgârlar, yer altı suları, buzullar, dalgalar ve akıntılar gibi çeşitli etmenlerin Dünya'yı şekillendirmesidir. Bu etmenler atmosfer kökenli olup enerjilerini güneşten alırlar. Dış kuvvetler, iç kuvvetlerin etkisiyle oluşan yüksek yerleri aşındırarak deniz seviyesine indirmeye çalışır. Dünyanın şekillenmesinde iç ve dış kuvvetler değişim halindedir, bu değişim uzun bir zaman aralığını kapsadığından insanlar tarafından gözlenme şansı yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Esence Dağı</span>

Esence Dağı , Doğu Anadolu Bölgesi'nde, Erzincan Ovası'nın kuzeydoğusundaki dağ. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan dağın en yüksek yeri 3 549 metre ile Keşiş Tepesi'dir. Keşiş Tepesi Erzincan ilinin de en yüksek yeridir.

Çinaçor Buzulu, Tatos Dağları zirvelerinde, Rize-Erzurum il sınırında bulunan sirk buzulu. 3400–3200 m yükseklikleri arasında uzanan buzulun uzunluğu 450 m'dir.