
Timur sonrasında Timur Küregen, Timurlu İmparatorluğu'nun kurucusu olan Türk veya Türk-Moğol asker ve komutan. 1370'ten itibaren düzenlediği seferlerle günümüzdeki Orta Asya, Rusya, İran, Hindistan, Afganistan, Kafkasya, Ortadoğu ve Anadolu'nun büyük bir bölümünü ele geçirmiştir. Çağatay ulusunu oluşturan boylardan Barlaslar'ın önderi olan Turagay ile Tekina Hatun'un çocuğu olarak 1336'da Semerkant yakınlarındaki Şehr-i-Sebz'e bağlı Hoca Ilgar köyünde dünyaya gelen Timur, 1370'te Çağatay Hanlığı'nın batısını denetim altına alan askeri bir lider olarak kendini göstermiştir.
Elegeş Yazıtları ya da Elegest Yazıtı, MS 650'li yıllarda dikilmiş ve Elegest Irmağı vadisinde bulunmuş olan bir Göktürk yazıtıdır. Orhun Yazıtları’ndan yaklaşık 100-150 yıl önce yazılmışlardır.

Timur İmparatorluğu, Timurlu Devleti, Timurlular veya Turan İmparatorluğu, Fars ve İslam medeniyeti unsurları ile Türk-Moğol devlet ve askeri teşkilat unsurlarını bünyesinde barındıran Emir Timur tarafından kurulmuş bir devlettir.

I. Svyatoslav ; savaşçı Kiev knezi, I. İgor ve Olga'nın oğlu.
Şeyh Sadrettin Musa, Safevi Hanedanına ismini veren ve Safeviye Tarikatı'nın kurucusu Şeyh Safiyüddin İshak Erdebili'nin halefi ve oğludur. Şeyh, oğlu Hoca Alaaddin Ali (1391-1429), onun oğlu Şeyh İbrahim (1429-1447), onun oğlu Şeyh Cüneyd (1447-1460) ve onun oğlu Şeyh Haydar (1460-1488) yolu ile, Safevi Devleti'nin kurucusu Şah İsmail'in atasıdır.

Kunduzca Muharebesi, Altın Orda Devleti hanı Toktamış ile Timur arasında, Kunduzca Nehri kıyılarında 18 Haziran 1391 tarihinde yapılan muharebe. Toktamış'ın kaybederek ordusunun arta kalanıyla birlikte Volga Bölgesine çekilmesiyle sonuçlanmıştır.

Yollıg Tigin ya da tahta oturduktan sonraki adıyla Ay Kağan, Türkçenin Tonyukuk'tan sonra bilinen ilk yazarı ve İkinci Göktürk Kağanlığı'nın 5. kağanıdır. Bir Göktürk hükümdarı olmasına rağmen Türkiye Türkçesinde "Ay Kağan" değil "Yollıg Tigin" olarak bilinir. Bunun nedeni henüz bir tigin (prens) iken yazdığı Göktürk Yazıtları'nda "Yollıg Tigin" adını kullanmasıdır. Tonyukuk Yazıtı ile birlikte Bilge Kağan ve Köl Tigin yazıtları; Türk siyasi tarihinin dayandırıldığı ilk Türkçe belgeler olduğu için, Yollıg Tigin; hükümdarlığından çok sanatçı yönüyle ön plana çıkmıştır.

Bugut Yazıtı, Arhangay Aymag'daki Bayn Tsagaan Gol civarında yer alan Bugut Dağı'nın 10 km doğusunda, Birinci Türk Kağanlığı zamanından kalma bir anıt mezar külliyesinde bulunan iki dilli bir yazıt.
Ongin Yazıtı veya Ongi Yazıtı, 1891 yılında Nikolay Yadrintsev tarafından bulunmuştur. Yazıt, Vasili Radlof tarafından 1895 ve 1896'da üç estampaja dayanarak yayınlanmıştır. Moğolistan'daki Ongin Irmağı yakınlarında bulunduğu için bu adla anılan yazıt, bu ırmağın bir kolu olan Taramel'in yanında, Koşo Saydam Gölü'nün 160 km güneyindedir. Manitu Dağı dolaylarında bulunmakta bulunan bu yazıt Bilge İşbara Tamgan Tarkan adlı bir Türk beyi adına dikilmiştir. Yazıtta İlteriş Kağan ile Kapgan Kağan'ın adları geçmektedir. Yazıt, 8. yüzyılda dikilmiştir. Yazıt, Vasili Radlof ve Vilhelm Thomsen tarafından incelenmiştir. Yazıt üzerinde en çok ses getiren çalışma ise 1957 yılında Gerard Clauson yapmıştır. Türkiye'de ilk kez Hüseyin Namık Orkun tarafından yayınlanan yazıt, günümüzde Moğolistan'da Övörhangay Aymag'ın merkezinde Arvaiheer'deki müzede bulunmaktadır.
Lenin Kremlin'de, Nikolay Nikolayeviç Baskakov tarafından yapılan ve Vladimir Lenin'i Sovyet hükûmeti Sankt-Peterburg'dan Moskova'ya taşındıktan sonra Kremlin'de ofisinde tasvir eden yağlı boya resim.

I. Vasili veya Vasili Dmitriyeviç,, 1389-1425 arasında Moskova Büyük Prensi.

Paikuli Yazıtı Partça ve Orta Farsça dillerinde yazılmış ve Paikuli kulelerinin duvarlarına işlenmiş yazıttır. Yazıt Irak Kürdistan'ının güneyindeki Barkal köyü yakınındadır. Yazıtlar bugün Süleymaniye Müzesi'nde bulunmaktadır. Anıt, Sasani hükümdarı Nerseh'in yeğenini nasıl ve neden tahttan indirdiğini aktaran bir zafer yazıtır.

İzmir Kuşatması, Aralık 1402'de Türk emiri Timur'un İzmir'in limanını ve deniz kalesini Rodos Hospitalier Şövalyeleri'nden almasıdır. Türkler limanı ablukaya almış ve müstahkemlere kuşatma makineleriyle taş fırlatmıştır, sayıları sadece 200 civarı olan şövalyelerse oklar ve yanıcı roketlerle karşılıkta bulunmuştur. Şövalyeler çok daha güçlü rakiplerine iki hafta direndikten sonra dış surlar lağımlarla yıkılmış ve aşılabilmiştir. Garnizonun bir kısmı denizden kaçmış, ancak şehir ve sakinleri yok edilmiştir.
Toktamış-Timur savaşları, 1386-1395 yılları arasında Altın Orda Hanı Toktamış ile Timur İmparatorluğu'nun kurucusu, savaş ağası ve fatih Timur arasında Kafkas Dağları, Türkistan ve Doğu Avrupa'da yapılan muharebelerdir. Bu savaşlar, erken Rus beylikleri üzerindeki Moğol ve Türk gücünün gerilemesinde kilit bir rol oynadı.
Araplar, Kafkasya'da ilk olarak 8. Yüzyılda Müslümanların İran'ı fethi sırasında yerleştiler. 10. Yüzyılda Abbasi Halifeliğinin küçülme sürecini, başta Mezyedi Hanedanı tarafından yönetilen Şirvanşahlar prensliği olmak üzere bölgede Arapların yönettiği birkaç prensliğin kurulması izledi. Şirvanşah hükümdarları kontrollerini Güneydoğu Kafkasya'nın büyük bir kısmına dağıtırken, aynı zamanda kendilerini Arap dünyasından gitgide daha fazla uzaklaştılar, onlar kademeli bir Farslaşma sürecinden geçiyorlardı. Şirvanşahların Arapça olan isimleri yerini Farsça isimlere bıraktı, iktidardaki hanedanın üyeleri Pers kökenli olduklarını iddia ediyorlardı. Farsça büyük şehirlerde yaygın olarak konuşulmasına rağmen, illerde ve köylerde Arran dili konuşuluyordu. 17. Yüzyılda Azerice artık günlük iletişim, ticaret ve uluslararası dil olarak bölgede yaygınlaştı.

Kafkasya'da Hristiyan bir krallık olan Gürcistan, 1386-1403 yılları arasında, büyük imparatorluğu Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar uzanan Türk-Moğol fatihi Timur'un orduları tarafından birçok felakete maruz kaldı. Bu çatışmalar, Timur (Tamerlane) ile Altın Orda'nın son hanı ve Timur'un İslam dünyasını kontrol eden en büyük rakibi Toktamış Han arasındaki savaşlarla yakından bağlantılıydı. Timur, işgallerinin bölgedeki gayrimüslimlere karşı cihat olduğunu resmen ilan etti. Timur, Gürcistan'ın bazı bölgelerini işgal edebilmesine rağmen ülkedeki insanları Müslüman yapamadı ve hatta Gürcistan'ı bir Hristiyan devlet olarak tanıdı.
Canike Cengizliler klanından bir Kırım prensesidir. Altın Orda Hanı Toktamış'ın kızı, komutan Emir Edige'nin (Çufutkal) (Kırk-Ora) hükümdarı Noga Ordası'nın kurucusu) eşidir.

Muhammed Sultan Mirza (1375-1403), Timurlu Hanedanı'nın üyesi ve kurucusu Timur'un torunuydu. Timur'un en sevdiği torunu olan Muhammed Sultan, onun başlıca askeri komutanlarından biri olarak hizmet etti ve Altın Orda, Pers krallıkları ve Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başarılı seferlerde öncü kuvvetlere yardım etti. Tarihçi Arabşah tarafından "asil doğası ve canlılığıyla açık bir dahi" olarak tanımlanan Muhammed Sultan, sonunda Timur tarafından imparatorluğun vârisi olarak atandı. 1403'teki erken ölümü büyükbabasını çok etkiledi.

Timurlu fetihleri veya Timurlu savaşları, 14. yüzyılın yedinci on yılında Timur'un Çağatay Hanlığı üzerindeki kontrolü ile başlamış ve 15. yüzyılın başında Timur'un ölümüyle sona ermiştir. Timur, savaşlarının büyük ölçekliliği ve bu savaşlarda genel olarak yenilmemesi nedeniyle, tüm zamanların en başarılı askeri komutanlarından biri olarak kabul edilmiştir. Bu savaşlar, Timur'un Orta Asya, İran, Kafkaslar ve Levant ile Güney Asya ve Doğu Avrupa'nın belirli bölgeleri üzerindeki üstünlük kurması ve Timur İmparatorluğu'nun kuruluşu ile sonuçlanmıştır. Tarihçiler, seferlerin o sıradaki dünya nüfusunun yaklaşık %5'ini oluşturan 17 milyon insanın ölümüne neden olduğunu tahmin etmektedir.
Kara Sug Yazıtı Ulug-hem Kara-sug Yazıtı veya E-9 numaralı Ulu Kem Karasu Yazıtı. Güney Sibirya'da Tıvanın Elegest akarsuyuna yakın Kara-Sug adlı akarsu vadisindedir. Üst-Elegest köyüne 2 km aralıkta keşfedilmiştir.