Karbonmonoksit
Karbonmonoksit | |
---|---|
Kimyasal Adı | Karbonmonoksit |
Kimyasal formül | CO |
Molekül ağırlığı | 28,01 g/mol |
CAS numarası | 630-08-0 |
Yoğunluk | 1,2506 kg/m³ |
Erime noktası | |
Kaynama noktası | |
SMILES | |
Karbonmonoksit, CO formülüne sahip sadece bir karbon ve bir oksijen atomundan oluşan inorganik bileşiktir Karbonmonoksitte karbon ve oksijen arasında üçlü bağ vardır. Endüstride jeneratör gazı, su gazı, kuvvet gazı ve hava gazı içinde kullanılır. Yakıt olarak da kullanılmaktadır.[]
Renksiz, kokusuz, tatsız bir gaz olduğu için "Sessiz katil" olarak adlandırılır.[] Atmosfere emisyonu üzerine karbon monoksit, iklim değişikliğine katkıda bulunan çeşitli süreçleri etkiler.[1]
En yaygın karbon monoksit kaynağı, karbon içeren bileşiklerin kısmi yanmasıdır. Çok sayıda çevresel ve biyolojik kaynak karbon monoksit üretir. Endüstride karbon monoksit, ilaçlar, parfümler ve yakıtlar da dâhil olmak üzere birçok bileşiğin üretiminde önemlidir.[2]
Fiziksel ve kimyasal özellikleri
Karbon monoksit en basit oksokarbondur ve siyanür anyonu, nitrosonyum katyonu, bor monoflorür ve moleküler azot dâhil olmak üzere 10 değerlik elektrona sahip diğer üçlü bağlı diatomik türlerle izoelektroniktir. İdeal gaz yasasına göre, ortalama molar kütlesi 28,8 olan havadan biraz daha az yoğunluğa sahip olan 28,0 molar kütlesine sahiptir.
Tarihçe
Tarih öncesi çağlar
İnsanlar, ateşi kontrol etmeyi ilk kez MÖ 800.000 civarında öğrendiklerinden bu yana karbon monoksit ile karmaşık bir ilişki sürdürmüşlerdir. İlk insanlar muhtemelen karbon monoksit zehirlenmesinin toksisitesini evlerine ateş yaktıklarında keşfettiler. MÖ 6.000'den Bronz Çağı'na kadar ortaya çıkan metalurji ve eritme teknolojilerinin ilk gelişimi de aynı şekilde insanoğlunu karbon monoksit maruziyetinden rahatsız etti. Karbon monoksitin toksisitesinin yanı sıra, Amerikan yerlileri, şamanistik ocakbaşı ritüelleri yoluyla karbon monoksitin nöroaktif özelliklerini deneyimlemiş olabilirler.[3]
Antik çağ
İlk uygarlıklar, ateşi insanlarla paylaşan Yunan mitolojisindeki Prometheus gibi, ateşin kökenini açıklamak için mitolojik hikâyeler uydurdular.
Aristoteles (MÖ 384-322) yanan kömürlerin zehirli dumanlar ürettiğini ilk kez kaydetti. Yunan doktor Galen (MS 129-199), havanın bileşiminde, solunduğunda zarara neden olan bir değişiklik olduğunu öne sürdü ve dönemin pek çok başkası, kömür dumanı toksisitesi bağlamında karbon monoksit hakkında bir bilgi temeli geliştirdi.
Kleopatra, karbon monoksit zehirlenmesinden ölmüş olabilir.[3]
Sanayi devrimi öncesi
Georg Ernst Stahl, 1697'de karbon monoksit olduğu düşünülen zehirli buharlara atıfta bulunarak carbonarii halitustan bahsetti. Friedrich Hoffmann, 1716'da kömürden kaynaklanan karbon monoksit zehirlenmesine ilişkin ilk modern bilimsel araştırmayı gerçekleştirdi. Herman Boerhaave, 1730'larda karbon monoksitin (kömür dumanı) hayvanlar üzerindeki etkisine ilişkin ilk bilimsel deneyleri gerçekleştirdi.[3]
Joseph Priestley'nin karbon monoksiti ilk kez 1772'de sentezlediği düşünülüyor. Carl Wilhelm Scheele de benzer şekilde 1773'te kömürden karbon monoksiti izole etti ve bunun dumanları zehirli hâle getiren karbonik varlık olabileceğini düşündü. Torbern Bergman, 1775 yılında oksalik asitten karbon monoksiti izole etti. Daha sonra 1776'da Fransız kimyager deLassone, çinko oksidi kok ile ısıtarak CO üretti, ancak mavi bir alevle yandığı için yanlışlıkla gaz hâlindeki ürünün hidrojen olduğu sonucuna vardı.
Atmosferdeki konsantrasyonlar da dâhil olmak üzere oksijenin varlığında, karbon monoksit mavi bir alevle yanarak karbondioksit üretir. Antoine Lavoisier, 1777'de deLassone ile benzer sonuçsuz deneyler gerçekleştirdi. Gaz, 1800 yılında William Cruickshank tarafından karbon ve oksijen içeren bir bileşik olarak tanımlandı.[3][4]
Thomas Beddoes ve James Watt, 1793 yılında karbon monoksitin ("hidrokarbonat" olarak) kanın rengini parlattığını fark etti. Watt, kömür dumanının kanda fazla oksijene karşı panzehir görevi görebileceğini öne sürdü. 1796'da Beddoes ve Watt da benzer şekilde "hidrokarbonat"ın hayvan liflerine oksijenden daha fazla ilgi gösterdiğini öne sürdü. 1854'te Adrien Chenot benzer şekilde karbon monoksitin kandaki oksijeni uzaklaştırmasını ve daha sonra vücut tarafından karbondioksite oksitlendiğini önerdi.[3]
Karbon monoksit zehirlenmesinin mekanizması, 1846'da başlayan ve 1857'de yayınlanan yazıları olan Claude Bernard'a büyük ölçüde atfedilmektedir. Felix Hoppe-Seyler ertesi yıl bağımsız olarak benzer sonuçlar yayınladı.[3]
Toksisite
Solunan havada konsantrasyonu artarsa, kana geçer ve oksijenin taşındığı hemoglobine O2'den daha kolay bağlanır. Yani bütün CO'lar bitmeden O2 bağlanamaz. Bu bakımdan oksihemoglobin meydana gelemez ve kanda karboksihemoglobin artar, dokulara oksijen taşınamaz ve hücre ölümü meydana gelir. CO, kanın hemoglobininin merkez atomu demire bağlanarak ölüme sebep olur. Zehirlenme tablosunda başağrısı, görme bozuklukları, uyku hali, zihni bulanıklık ve koma vardır. Yargı kabiliyeti bozulur ve sezgi kaybolur. Sonuçta kalıcı beyin hasarı meydana gelebilir. Ayrıca nevrasteni, depresyon görülebilir. Belirgin iyileşme durumunu oksijensizliğe ikincil gelişen ansefalopati takip edebilir. Organik psikozlar aylarca sürebilir, fakat sonu nispeten iyi biter. Tedavisi basınç altında oksijen solutma olan hiperbarik oksijen tedavisidir.
Dış bağlantılar
- Karbon monoksit zehirlenmeleri 19 Aralık 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Kaynakça
- ^ Voiland, Adam. "Fourteen years of carbon monoxide from MOPITT". Climate Change: Vital Signs of the Planet. 8 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mart 2022.
- ^ Bierhals, Jürgen (2001). "Carbon Monoxide". Ullmann's Encyclopedia of Industrial Chemistry. doi:10.1002/14356007.a05_203. ISBN 3527306730.
- ^ a b c d e f Hopper, Christopher P.; Zambrana, Paige N.; Goebel, Ulrich; Wollborn, Jakob (1 Haziran 2021). "A brief history of carbon monoxide and its therapeutic origins". Nitric Oxide (İngilizce). 111-112: 45-63. doi:10.1016/j.niox.2021.04.001. ISSN 1089-8603. PMID 33838343. 27 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Kasım 2023.
- ^ Stromeyer, Friedrich (1808). Grundriß der theoretischen Chemie: zum Behuf seiner Vorlesungen entworfen (Almanca). Röwer. ss. 1-18.