İçeriğe atla

Karanlık fabrika

Karanlık fabrika, minimum veya sıfır insan müdahalesi ile üretim sağlayan, makinelerin operatöre veya gözetime ihtiyaç duymadan otomatik olarak çalışmasını hedefleyen bir üretim yöntemidir.

Karanlık fabrika yöntemi, üretim sürecinin kritik kısımlarında daha fazla otomasyona dayanır. Aynı zamanda üretim sürecinin, insanlar fabrikadan ayrıldıktan sonra da devam edebilmesi sağlanır. Bu şekilde imalatta devamlılık sağlanırken, aynı ürün kalitesinde sabit bir üretim çıktısı elde edilmektedir. Karanlık üretim belirli bir proses değil, bir üretim metodolojisidir. Gerekli otomasyon sistemlerinin sağlanmasıyla birçok fabrika bu yöntemi işletmesinde uygulayabilir. Karanlık fabrika, “lights-out”, ışıksız olarak adlandırılsa da kullanılan otomasyon sistemleriyle üretimde ışıkları kapatmaktan çok daha geniş bir etkiye sahiptir. Personel kaynaklı katı ve sıvı atık oluşumunu, aydınlatma, ısıtma ve havalandırma için gereken enerji ihtiyacını, tekrarlanan ve tehlikeli görevlerde veya iş kazalarında yaralanma ya da ölüm riskini ortadan kaldırmakla beraber, insan kaynaklı üretim hataları olmadığı için ürün kalitesini artırmakta ve hatalı ürünlerden kaynaklı hammadde atıklarını minimize etmektedir. Sanayi Devriminden bu yana giderek artan otomasyon eğilimi, teknoloji alanındaki gelişmelerle birlikte büyük bir ivme kazanmıştır. Günümüzde en gelişmiş üretim tesislerinde, insanlardan daha fazla robotlara yer verilmeye başlanmıştır. İnsanlar daha fazla yaratıcılık ve öngörü gerektiren görevlerle uğraşırken; daha basit ve tekrarlayan görevler robotlar tarafından üstlenilmiştir. Daha fazla otomasyon ve erişilebilirlik sağlayan bu faaliyetler, "karanlık fabrika" olarak bilinen yeni bir üretim metodolojisinin merkezidir.[1]

Kısa tarihçe

Sanayi Devrimi, insan ve hayvan gücüne dayalı üretim tarzından, makine gücünün hakim olduğu üretim tarzına geçiştir. Bu tarz üretim 18. Yüzyılda İngiltere’de, özellikle dokuma sektöründe ortaya çıkmış, daha sonra diğer alanlara yayılmıştır. Makineye dayalı üretime geçişle birlikte üretimin şekli ve miktarı da artmıştır.[2]Sanayi Devriminin en açık özelliği üretimin çapında görülen büyük artış idi. Daha fazla mekanik güç, daha fazla hammadde, daha fazla üretilmiş mal, daha fazla artık, daha fazla ulaştırma, sanayi ve ticaret süreçlerini izleyecek daha fazla yazman, malları satın alacak daha fazla tüketici, satacak daha çok satıcı ve büyük sermayesi olan, daha çok insan çalıştıran daha büyük firmalar, hızla ortaya çıktı. Daha eski, daha basit yapım biçimlerinin yerini, daha ucuz ve aynı zamanda daha kaliteli mallarıyla fabrika üretimi aldı.[3] Günümüzde Dördüncü sanayi devrimi olarak nitelendirilen dönem; yapay zeka, üç boyutlu yazıcılar, robot teknolojisi, internet, sürücüsüz arabalar gibi ilk 3 sanayi devriminin yapısını tamamen değiştirecek yeni buluşları kapsamaktadır.

Teorik altyapı

1784 yılında Oliver Evans dünyanın ilk sürekli üretim hattını yaratmıştır. Ahşap şaftlar ve dişlilerin yanı sıra deri ve kanvas kayışlar kullanan Evans'ın değirmeni, konveyör bantları kullanarak buğdayı bir operasyondan diğerine otomatik olarak taşımıştır. İşlemin başında bir kişi, tahılı bir hazneye dökerken, bir başka kişi de fabrikanın diğer ucunda, değirmenin ürettiği unu çuvallara doldurmuş ve böylece, tüm ara işlemlerin otomatik olarak gerçekleştirilmesi sağlanmıştır. Oliver Evans'ın bu çalışması karanlık fabrika yönteminin ilk örneklerindendir. Karanlık fabrika fikri ilk kez bilimkurgu yazarı Philip K. Dick’in 1955’te yayınlanan Autofac adlı öyküsünde dile getirildi. Galaxy Science Fiction dergisinin Kasım 1955 sayısında yayınlanan bu öyküde, neyin hangi materyalden üretileceğine bile robotların karar verdiği bir otonom fabrika anlatılmaktadır.

Endüstri 4.0’ın bir özelliği olan “karanlık fabrikalar” iş ihtiyacını sensörler aracılığıyla algılayan, uzaktaki diğer üretim araçları (sensörler, aktüatörler, makineler, robotlar, konveyörler vb.) ile internet yoluyla iletişim ve etkileşim kurabilen, ihtiyaç duydukları üretim bilgisini bulut sistemler içerisindeki büyük veriden alan akıllı makineler ve sistemleri içerir. Büyük verinin işlenmesi ile nesnelerin birbiriyle iletişim kurması nesnelerin interneti olarak biliniyor. Nesnelerin interneti sayesinde sadece akıllı fabrikalar değil, akıllı evler, akıllı şehirler ve akıllı çevreler tasarlanabiliyor. Bu teknolojide kilit rol ise sensörlerin. Nesnelerin fiziksel özelliklerini ölçümleyip sayısal değerlere dönüştüren sensörler, internet aracılığıyla bu verilerin diğer aygıtlar tarafından da kullanılabilmesini sağlıyor. İşgücü maliyetlerindeki azalma, düşük enerji tüketimi, çevre kirliliğinde azalma ve iş kazalarının önüne geçilmesi, üretimde otomasyon sağlanmasının başlıca avantajları olarak sayılabilir.[4]

Teknolojinin dünyadaki mevcudiyeti

Japonya’da bulunan robot fabrikası Fanuc, karanlık üretim yaptığı tesislerinde, yaklaşık bir ay kontrol ihtiyacı duymayan robotlar ile üretim yapmaktadır. Fanuc başkan yardımcısı Gary Zywiol, "Sadece ışıkları söndürmekle kalmıyor, klimayı ve ısıtmayı da kapatıyoruz" demiştir.[5] FANUC’un karanlık fabrikalarında çevresel faktörler üretimi etkilememektedir. Günümüzde robotların durmaksızın üretim gerçekleştirdiği 22 adet FANUC fabrikası bulunmaktadır ve bu fabrikalarda ayda 22.000 -23.000 CNC makinası üretilmektedir[6]Adidas, Speed Factory tesisi ile üretimini Avrupa’ya taşımıştır ve ayakkabıların robotlar tarafından üretildiği ve sadece 160 kişinin çalıştığı bir tesis kurmuştur. Adidas’ın Speed Factory adlı tesisi ile Çin’de gerçekleştirdiği üretimden daha hızlı, daha verimli ve daha ucuz üretim gerçekleştirebilmektedir[7]

Dünyadaki ilk dijital fabrikalardan birisi olan Almanya’daki Siemens Amberg Fabrikası da üretim faaliyetlerini neredeyse insansız gerçekleştirdiği için karanlık üretimin gerçekleştiği karanlık fabrika örneklerinden birisi olarak gösterilebilir. Bu fabrikadaki üretim faaliyetlerinin %75’i makineler ve bilgisayarlar tarafından gerçekleştirilirken; sadece %25’lik bir kısmı insan gücüne dayalı olarak yapılmaktadır[8] 2016 yılında Çinli bir cep telefonu modülleri üreticisi olan Changying Precision Technology Company, üretim sistemine robot kolları entegre ederek Endüstri 4.0’a yönelik çalışma yapmıştır. Şirkette insansız fabrika kurulumu ile makine ekipman değişiminden depo sistemlerine kadar her şey bilgisayar kontrolü ile idare ediliyor, teknik görevliler ise sadece kontrol odasından süreci izliyor. Çin’de gerçekleştirilen ve cep telefonu modülü üreten ilk karanlık fabrikada robotların kullanılmasıyla işçi sayısı % 90 azalırken kusurlu ürünlerin oluşma oranı % 25’den % 5’e kadar düşmüştür.[9]

Kaynakça

  1. ^ "Karanlık Fabrika (Lights-out Manufacturing) Nedir ?". www.retmes.com. 22 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2020. 
  2. ^ Bahaeddin YEDİYILDIZ, Tarih, MEB Yayınları, II. Cilt, İstanbul:1994, s 78.
  3. ^ William Mc NEIL, Dünya Tarihi, (Çev: Alaaddin ŞENEL), İmge Kitabevi, Ankara: 1994, s. 465.
  4. ^ https://bilimteknik.tubitak.gov.tr/system/files/makale/ayiklanan_basliksiz_sayfalar_5.pdf []
  5. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ocak 2021. 
  6. ^ https://otomasyonadair.com/2017/09/06/karanlik-fabrikalar-ile-karanlik-uretim/ []
  7. ^ https://www.imrozyayinevi.com/index.php?route=pavblog/blog&id=46[]
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ocak 2021. 
  9. ^ Aksoy, Suat (2017) “Değişen teknolojiler ve endüstri 4.0: endüstri 4.0’ı anlamaya dair bir giriş”, SAV Katkı, cilt., 4, pp. 34-4, 2017.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sanayi Devrimi</span> 1760–1840 yılları arasındaki hızlı teknolojik değişim dönemi

Sanayi Devrimi ya da Endüstri Devrimi, bazen Birinci Sanayi Devrimi ve İkinci Sanayi Devrimi olarak ayrılan ve insan ekonomisinin Tarım Devrimi'ni takip eden daha yaygın, verimli ve istikrarlı üretim süreçlerine doğru küresel bir geçiş dönemidir. Büyük Britanya'da başlayan Sanayi Devrimi, yaklaşık 1760'tan yaklaşık 1820-1840 yılları arasındaki dönemde Kıta Avrupasına ve Amerika Birleşik Devletleri'ne yayıldı. Bu geçiş, elle üretim yöntemlerinden makinelere geçişi; yeni kimyasal üretim ve demir üretim süreçlerini; su gücü ve buhar gücünün artan kullanımını; takım tezgâhlarının geliştirilmesini ve makineleşmiş fabrika sisteminin yükselişini içeriyordu. Üretim büyük ölçüde arttı ve bunun sonucunda nüfusta ve nüfus artış hızında benzeri görülmemiş bir artış yaşandı. Tekstil endüstrisi modern üretim yöntemlerini ilk kullanan sektör oldu ve tekstil istihdam, çıktı değeri ve yatırılan sermaye açısından baskın sektör haline geldi.

<span class="mw-page-title-main">İç Anadolu Bölgesi</span> Türkiyenin ortasındaki coğrafi bölgesi

İç Anadolu Bölgesi, Anadolu'nun orta kısmında yer alan, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Türkiye'de gelişmiş bölgeler arasında yer alır. Konumu sebe­biyle bu bölgeye "Orta Anadolu" da denir. İç Anadolu Bölgesi'nin yüzölçümü 151.000 km² olup bu alan Türkiye topraklarının %21'ini kaplar. Yüzölçümü bakımından Doğu Anadolu'dan sonra ikinci büyük bölgedir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi dışında diğer bölgelerin hepsiyle komşudur. Aynı zamanda Türkiye'nin "tahıl ambarı" olarak da anımsanır. İç Anadolu Bölgesi'nde toplam 13 il vardır.

<span class="mw-page-title-main">Makine</span> herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için dişliler, yataklar ve miller gibi çeşitli makine elemanlarından oluşan düzenekler bütünü

Makine, bir iş yapmak için kuvvet uygulamak ve hareketi kontrol etmek için güç kullanan fiziksel bir sistemdir. Terim genellikle motor kullanan yapay cihazlara veya moleküler makineler gibi doğal biyolojik makromoleküllere de uygulanır.

<span class="mw-page-title-main">Kardemir</span> Karabük ilinde bulunan demir-çelik işletmesi ve Türkiyenin ilk ağır sanayi fabrikası

Karabük Demir-Çelik Fabrikaları veya kısaca Kardemir, Karabük ilinde bulunan demir-çelik fabrikası. Türkiye'nin ilk ağır sanayi fabrikası olan Kardemir'in temelleri 3 Nisan 1937'de Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatı ile dönemin Başbakanı İsmet İnönü tarafından atılmıştır.

Üretim faktörleri, bir ürünün ortaya çıkabilmesi için gerekli olan unsurlardır. Klasik endüstri teoreminde 3 tane olan faktörler, zamanla güncellenerek dördüncü faktör farklı bakış açılarına göre eklenmiştir. Bu bakış açıları arasında Marksizm, NeoKlasik ekonomik yaklaşım veya ekolojik ekonomi gibi kavramlar sayılabileceği gibi, yükselen bir trend olarak bilgi ekonomisi kavramı da sayılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Endüstri mühendisliği</span> Mühendislik

Endüstri mühendisliği ya da sanayi mühendisliği, insan, malzeme ve makineden oluşan bütünleşik sistemlerin kuruluş ve devamlılığının yönetimi ile ilgilenen mühendislik dalıdır. Endüstri mühendisleri, diğer mühendislik dallarının birçoğunun derslerini de alıp, üzerine işletme, yönetim, üretim, ekonomi ve endüstri mühendisliğine özel derslerle birlikte diğer mühendislik alanlarının yöneticilik yetkisine sahip mühendislik dalı.

<span class="mw-page-title-main">Fabrika</span>

Fabrika veya üretimevi, içerisinde işlenmemiş veya yarı işlenmiş ürünün işçiler tarafından, makine, araç ve aygıtlar yardımıyla işlenerek tüketime hazır duruma getirildiği sanayi kuruluşu. Fabrika terimi, söz konusu işlemlerin gerçekleştirildiği, belli bir büyüklüğe sahip endüstriyel yapılar için de kullanılmaktadır. Fabrikalar gerekli işgücü, ana para ve tesis kaynaklarının bir araya gelmesi ile oluşur ve etkinlik gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Mekatronik</span> Mekatronik , insanların ruhundaki bileşenleri birbirlerine karışmadan yok olana kadar çarpışmasını sağlayan bir alet ismidir

Mekatronik, mekanik ve elektronik kelimelerinin uygun bir şekilde birleştirilmesinden oluşmuştur ve ilk kez 1969 yılında Japon Yasukawa Elektrik Şirketi'nden bir mühendis makine ve elektronik mühendisliği alanlarının birleşmesi anlamında "mekatronik" kelimesini kullanmıştır.Mekatronik kelimesi aynı zamanda Avrupa Kıtası'nda da yıllardır kullanılmaktadır. Her ne kadar Amerika ve İngiltere'de ayrı bir çalışma ve uygulama alanı olarak kabulü yavaş gerçekleşse de, lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde açılmakta olan ders sayısındaki artış, mekatroniğin bütün dünyada ayrı bir disiplin olarak kabul edildiğinin bir göstergesidir. Mekatronik, makine, elektronik, yazılım ve kontrol mühendisliğine dayanan, çok kontrollü bir mühendislik dalıdır. Gelişen teknolojiye bağlı olarak birçok alan ve sektörle bağlantılı olan mekatronik hemen her evin içinde kullanılan elektronik cihazların üretiminde kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">SEKA</span>

SEKA, Türkiye'de kâğıt sanayiinde yatırım ve planlamalar yapan kamu kuruluşudur. 1998 yılında özelleştirme kapsamına alınıp anonim şirkete dönüştürüldü. Kuruluş, 2005 yılında Sümer Holding ile birleştirilerek kapatıldı.

<span class="mw-page-title-main">Otomasyon</span>

Otomasyon, esasen karar kriterlerini, alt süreç ilişkilerini ve ilgili eylemleri önceden belirleyerek ve bu önceden belirlemeleri makinelerde somutlaştırarak süreçlere insan müdahalesini azaltan geniş bir teknoloji yelpazesini tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Putilov Fabrikası</span>

Putilov Fabrikası, Leningrad Kirov Fabrikası veya Kirov Fabrikası, Rusya'da Sankt-Peterburg’da yer alan makine fabrikasıdır.

Pilz GmbH & Co. KG, emniyetli otomasyon teknolojileri alanında faaliyet gösteren, emniyet ve kontrol teknolojisi konularında eksiksiz çözümler sunan bir şirkettir.

Hareket kontrolü : Otomasyon sistemlerinde kullanılan bir teknoloji veya süreçtir ve bu sistemlerin hareketli bileşenlerini kontrol etmek için tasarlanmıştır. Bu kontrol, farklı uygulamalarda kullanılan makinelerin, robotların, konveyörlerin, CNC makinelerinin ve diğer otomasyon ekipmanlarının hareketini düzenler.

<span class="mw-page-title-main">Endüstri 4.0</span> Sanayi Devrimi

Endüstri 4.0, 4. Endüstri Devrimi ya da 4. Sanayi Devrimi terimi ilk olarak 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı'nda kullanıldı. Ekim 2012 yılında ise Robert Bosch GmbH ve Henning Kagermann çalışma grubu oluşturarak hazırladıkları 4. Sanayi Devrimi öneri dosyasını Alman Federal Hükûmeti'ne sunmuştur. 8 Nisan 2013 tarihinde yine Hannover Fuarı'nda çalışma grubu Endüstri 4.0 raporunu sunmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Nesnelerin interneti</span>

Nesnelerin interneti, fiziksel nesnelerin birbirleriyle veya daha büyük sistemlerle bağlantılı olduğu iletişim ağıdır. İnternet üzerinden diğer cihazlara ve sistemlere bağlanmak ve veri alışverişi yapmak amacıyla sensörler, yazılımlar ve diğer teknolojilerle gömülüdür. Nesnelerin tekil anahtar ile işaretlenerek internet altyapısı üzerinden birlikte çalışabilmesi ve bu sayede küçük parçaların toplamından daha büyük değerler oluşturulması öngörülmüştür. Askeri sistem için "askerî nesnelerin interneti" yaratılmıştır.

Paşabahçe Cam Fabrikası, Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği talimat ile kurulan, Türkiye'nin ilk cam üretim tesis yapısıdır. Fabrika ve tesisin temeli Başvekil İsmet İnönü ve İktisat Vekili Celal Bayar'ın katılımıyla 1934 yılında Beykoz Paşabahçe'de atılmıştır.

Makine üretiminin ana alanları takım tezgahlarının hazırlanması, traktör ve otomobil ekipmanı, gemi yapımı, uçak yapımı, Tarımsal Makine Yapımı, Elektrik Mühendisliği, Radyo Mühendisliği ve otomasyon ekipmanlarıdır.

Toplum 5.0 ya da bir başka deyişle ‘‘süper akıllı toplum’’, dijitalleşme ve yapay zekânın toplumsal yaşamdaki etkilerinin her yönüyle değerlendirildiği, insanların makine ve robotlarla ilişkisinin en verimli biçimde sağlandığı, büyüme ve kalkınmayı amaçlayan bir toplum modelidir.

Konveyör sistemleri, nesneleri bir konumdan diğerine taşıyan, özellikle üretim merkezlerinde sıklıkla kullanılan, mekanik taşıma araçlarıdır. Konveyörler, özellikle ağır veya hacimli nesnelerin taşınmasını içeren uygulamalarda kullanışlıdır. Konveyör sistemlerinin çok çeşitli malzemeleri hızlı ve verimli bir şekilde taşınmasını sağlaması, onları malzeme taşıma ve ambalaj endüstrilerinde çok popüler kılar. Ayrıca, ürün / çanta teslimatları için süpermarketler ve havalimanlarında sıklıkla bulunurlar. Birçok tür taşıma sistemi mevcuttur ve farklı endüstrilerin çeşitli ihtiyaçlarına göre kullanılmaktadır.

Türkiye’de şekerin ana hammaddesi şeker pancarıdır. Türkiye’de de geçmişte şeker kamışı tarımı için denemeler yapılmış, ancak ekonomik olmayacağı anlaşıldığı için vazgeçilmiştir.