İçeriğe atla

Karahanlı Türkçesi

Karahanlı Türkçesi
Ana dili olanlarKarahanlı Devleti
EtnisiteKarahanlılar
Ölü dil12. yüzyıl
Dil ailesi
Türk dilleri[1]
Dil kodları
ISO 639-3
Glottologqara1244[2]

Karahanlı Türkçesi, Hakaniye Türkçesi, Karahanlıca veya Hakaniye lehçesi, Türk dilinin tarihinde konuşulmuş ve yazılmış olan tarihî dönemlerinden biridir. Türk dilini eski, orta, yeni olarak üç döneme ayıran Türkologlara göre Karahanlı Türkçesi, Orta Türkçenin ilk dönemini oluşturur. Böyle düşünen Türkologlara göre 10.-15. yüzyıllar arası Orta Türkçe dönemidir. 13. yüzyıldan itibaren Türk yazı dilinin (Kuzey-) Doğu ve (Güney-) Batı olarak iki ayrı kol hâlinde geliştiğini göz önünde bulunduran diğer bir kısım Türkologlar, Karahanlı Türkçesini Eski Türkçe içine alır. Bugüne ulaşan metinleri 11. ve 12. yüzyıllara ait olan Karahanlı Türkçesi, Eski Uygur Türkçesiyle çağdaştır.[3]

Tarihçe

5-15. yüzyıllar arasını kapsar. Eski Türkçe döneminin üç kısmından biridir. Ligeti'nin tasnifine göre kendi içerisinde üç döneme ayrılır:

a) Mani ve Buda tercümeleri ile Uygur yazı dilinin kuruluş devri

b) Çağatay yazı dili devri

c) Kıpçak ve Oğuz dil yadigarları devri

Hakaniye Türkçesine, eski Kaşgar dili de denilebilir. Bu alandaki Türklerin 14. yüzyıl başlarına kadar kullandıkları edebi dildir. Karahanlı Türkçesi ve batıdaki Harezm Türkçesi Timurlular devrinde yerini Çağatay Türkçesine bırakmıştır.

Alfabe

Korunmuş Bitiş Orta Başlangıç Adı ALA-LC Harf Çevirisi Güncel Türkçesi
elifa, âa, e, â
hemzeˀ', a, e, i, u, ü
beb, pb
pepp
tett
sess
cimc, çc
çimçç
hah
ẖ, xh
daldd
zelzz
rerr
zezz
jejj
sinss
şınşş
sads
ﺿdadż, d, z
t
z
ayınʿ', h
gayınġg, ğ
feff
kafḳ, qk
kefk, g, ñk, g, ğ, n
gef¹ g g, ğ
nef, sağır kefñn
lamll
mimmm
nunnn
vavv, w, o, ô, ö, u, û, üv, o, ö, u, ü, û
heh, e, ah, e, a
lamelifla
yey, ı, i, îy, ı, i, î

Ek harfler

Bütün bu Türk dillerinde kullanılan harfler on sekizdir. Yazılışta yeri olmayan, fakat söylenişte gerekli bulunan kökten sayılmayan yedi harf daha vardır. Türk dilleri bu harfler olmadan olmaz. Bunlar;

پp
جc
رۛj
فf
غg
كg
ڭng

harfleridir.

Eserler

Her ne kadar Gaznelilerle Selçuk Oğulları[4] Türkçeye büyük bir önem vermeyerek Farsçaya daha düşkünlük göstermişlerse de öbür Türkler ve Türk büyükleri ulusal dile değer vermişler ve sayıları 21'i bulan eserler bırakmışlardır.[5] Bunlardan elimize ulaşan en önemli ve değerlileri;

Karahanlı Devleti zamanında ilk defa Hakaniye Türkçesi ile yazılmış olan Yusuf Has Hacip (Yūsuf Khāss Hājib)'in yazdığı ünlü Kutadgu Bilig ismindeki eseri ile aynı yüzyılda yazılmış bulunan Kâşgarlı Mahmud'un ünlü eseri Divân-ı Lügati't-Türk'tür. İbn Muhannā'nın bahsettiği dört, Ebu Hayyan (Abū Mūsā Ǧābir ibn Ḥayyān)'nın bahsettiği Bilik ismindeki bir eser ve diğerleri günümüze kadar ne yazık ki bulunamamıştır. Karahanlılar dönemde Çuçu isminde de bir Türk şairi yetişmiştir.

Ses bilgisi

Ünlüler

Ünlüler Türk dilinin her döneminde olduğu gibi birincil olarak Karahanlı Türkçesinde de bulunur.

Kalın ünlüler İnce ünlüler
а e, é
ı i
o ö
u ü

Ünlü değişimleri

e > i değişmesi

Türk dilinin her döneminde görülen bu ses değişmesi Karahanlı metinlerinde de görülür.

yi- < ye- "yemek yemek",[6] - ye- "yemek" gibi.

a > u değişmesi

Aslında a olan sesin kendinden önceki hecede bulunan yuvarlak ünlü dolayısı ile u şekline almasıdır.

kopar- > kopur- "yerden kaldırmak"[7] gibi.

e > ü değişmesi

kökürçkün < kökürçken "güvercin" gibi.

ü > i değişmesi

min-di "bindi",[8] min- < mün- "binmek", mün-üp "binip"[9]

Ünsüzler

Karahanlı sahasında bugünkü yazı dili ile karşılaştırılınca birkaç ünsüzün dışında, diğerlerinin kullanıldığı görülür. Bu ünsüzler şunlardır;

b c ç d ḍ f g ğ h ḥ j k l m n ñ p r s ş t v w y z

Şekil bilgisi

Gelecek zaman çekimi

Karahanlı Türkçesinde gelecek zaman çekiminin -ġa; -ge, -ġay; -gey ve -ġu; - ekleri ile yapıldığını görürüz. ol yag korgay; ol ewge bargay; ol manga kelgey;[10] barġay men[11] ve katıġlanġa men[12] gibi asıl kelimeye yapılan ekler Çiğil, Yağma, Toxsı, Argu, yukarı Çin'e kadar Uygur dillerinde bir kuraldır.

Eski Türkçede sıkça kullanılan -daçı; -deçi, -taçı; -teçi ekinin ise Karahanlı Türkçesinde çok az kullanılmıştır.[13][14]

Karahanlı Türkçesinde "yakın gelecek zaman" şeklinde ikinci bir gelecek zaman -ġalır; -gelir, -galur; -gelür gibi eklerden söz edilmektedir.[15][16]

Böyle eklerin örnekleri şöyledir:

alġalır,[17] atġalır,[18] köngelir,[19] yetgelür,[20] barġalır men.[21].. gibi.

Şahıs emir kipleri

Karahanlı devri Türkçesinde, birinci kişi emir kipinde -yın, -yin iken, ikinci kişi için -ğıl, -ğil kullanılmıştır.[22] Bu devirde ikinci şahıs emir kipi, daha elverişli bir çevre bulmuş, yavaş yavaş şiir dilinde de yerleşmeye başlamıştır. Kutadgu Bilig bu konuda iyi bir kaynak oluşturur. yana aydı Odğurmış ayğıl manga.[23] bu iç söz tutğıl bütün çın kerek.[24] Bu örneklerden de anlaşılacağı üzere bu emir kipi artık Karahanlı devrinin değişmez bir gramer kuralı olmuştur.[25]

İsim küçültme -qıña eki

İlk kez Tonyukuk Yazıtında bir küçültme eki işleviyle geçen -qıña eki, Türkçenin tarihi gelişimi içinde ses yapısı ve işlevi itibarıyla çok geniş bir kullanım alanına sahip olmuştur. Uygur döneminde - qıña eki, bünyesindeki (ñ) sesinin ayrışmasıyla damak uyumuna bağlı olarak ekli şekilde n ağzında -qına; -kine,- kie; y ağzında -qıya, -qıa, -kiye şekillerini almıştır. Karahanlı Türkçesinde (n ve y li biçimleriyle) -qına; -qıya -kiye şeklinde kuvvetlendirme, küçültme ve sayı ifadeleri yapan isimden isim yapma eki olarak kullanılır:[26] yerkiye,[27] "yercik", erkiye[27] "adamcağız", sözkiye[28] "sözceğiz", qızqıya[27] "kızcağız", oğulqıya[27] "oğulcağız", azqına[29] "azıcık", azqına[30] "az, azıcık".

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2020. 
  2. ^ Hammarström, Harald; Forkel, Robert; Haspelmath, Martin, (Ed.) (2017). "{{{name}}}". Glottolog 3.0. Jena, Germany: Max Planck Institute for the Science of Human History. 
  3. ^ Ahmet Bican Ercilasun, Başlangıçtan Günümüze Türk Dili Tarihi, Akçağ Yayınları, Ankara 2010, s. 342. ISBN 978-975-338-589-3
  4. ^ Bir başka kaynaktan, Selçuk Beyin oğulları Arap ve Farsların anlamamaları için kendi aralarında ana dillerini konuşurlarmış.
  5. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt I, sayfa VIII.
  6. ^ Kutadgu Bilig - 159.
  7. ^ Kutadgu Bilig - 3269.
  8. ^ Kutadgu Bilig - 3068.
  9. ^ Kutadgu Bilig - 4711.
  10. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt II, sayfa 66.
  11. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt III, sayfa 236.
  12. ^ Kutadgu Bilig - 541
  13. ^ Hacıeminoğlu, 1996: sayfa 187.
  14. ^ Ercilasun, 1984: sayfa 126, 129.
  15. ^ Hacıeminoğlu, 1996: sayfa 188.
  16. ^ Ercilasun, 1984: sayfa 133-135.
  17. ^ Kutadgu Bilig - 116-11.
  18. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt II, sayfa 20-23
  19. ^ Kutadgu Bilig - 5976
  20. ^ Kutadgu Bilig - A, 176-7.
  21. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt II, sayfa 67-1
  22. ^ A. von Gabain, Alttürkische Grammatik, Leipzig 1950, sayfa 110.
  23. ^ Kutadgu Bilig, 334
  24. ^ Kutadgu Bilig, 280
  25. ^ Mecdut Mansuroğlu, Das Karachanidische, PhTF. I, sayfa 106.
  26. ^ Necmettin Hacıeminoğlu, Karahanlı Türkçesi Grameri, TDK Yay., Ankara 2003, sayfa 15-16. Ayrıca Hacıeminoğlu, Karahanlı Türkçesinde bu ekin yalnız -qıya -kiye şekline rastlandığını söylemesine rağmen (sayfa 16'da) görüldüğü gibi Kutadgu Bilig ve Türkçe İlk Kuran Tercümesi’nde -qına şekli de vardır.
  27. ^ a b c d Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt III, sayfa 170.
  28. ^ Atalay, Besim (2006). Divanü Lügati't - Türk. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 975-16-0405-2, Cilt III, sayfa 359.
  29. ^ Kutadgu Bilig I, 399
  30. ^ TĐKT, 243
  • Prof. Dr. Necmettin Hacıeminoğlu, Karahanlı Türkçesi Grameri, Türk Dil Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0780-9.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dîvânu Lugâti't-Türk</span> Kâşgarlı Mahmudun yazdığı Türkçe-Arapça sözlük

Kitâbu Dîvânu Lugâti't-Türk Orta Türkçe döneminde Kâşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072-1074 yılları arasında yazılan Türkçe-Arapça bir sözlüktür.

<span class="mw-page-title-main">Balasagun</span>

Balasagun, Eski Çağ'da Soğdiana, günümüzde Kırgızistan'da, Çu Nehri vadisinde Bişkek ile Issık Gölü arasında tarihî bir şehirdir.

<span class="mw-page-title-main">Kimekler</span>

Kimekler,, Kimeklerin eski tarihi "İyanmo" kavimi ile alakalıdır. Bu kavimin adı Çin kaynaklarında, VII. yüzyıl Batı Türk yurdunda vuku bulan olaylarla ilgili olarak geçer. Sinologlar İyanmo kavminin Yemek ya da İmek kavimi olduğunu sanmaktadırlar. Birçok araştırmacının da dediği gibi kelimenin ses değişikliği Kimek olabilir. Araştırmacıların Kimek ve Kıpçakların tamamen aynı kavim olduğu hakkındaki fikirleri yanlıştır. Çünkü Orta Çağ yazılı kaynaklara bakarak bunların köken akraba ama ayrı ayrı kavim olduklarını kabul etmeliyiz. İyanmo, topluluğu kuzey-batı Moğolistan'ın Kobdo bölgesinde VII. yüzyılda yaşamıştır. Onların doğusunda Oğuzlar, güneyinde Türkeşler ile Karluklar yaşamakta idi. VII. yüzyılın ortalarında İymekler (Kimekler) kuzey Altay dağlarına ve İrtiş ırmağı civarına doğru göç etmişlerdir. Bu kavimin güçlenmesi 656 senesinde Batı Göktürk devletinin yıkılışından sonradır. Asıl bu zaman Kimek kavim birliğinin esası oluşmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Yağma</span> Orta Çağda yaşamış bir Türk boyu

Yağma, Orta Çağ'daki bir Türk boyudur, bu boy günümüz Uygurlar'ın ve Özbekler'in atalarıdır. Bu boy bir kolu olan ve Üç Oğuzlar denilen birlik, Yağma, Karluk ve Çiğil boylarından oluşmuştur. 7. yüzyıldan itibaren Karahanlılar dönemi boyunca Yağma boyu Müslüman Araplar ve Çinliler tarafından kuvvetli ve kudretli siyasi varlıklar olarak Tarım Havzası, Cungarya havzası ve Yedinehir (Yedisu) bölgesinde göze çarpmışlardır.

Basmil veya Basmıl göçebe bir Türk boyu 7.- 8. yüzyıllarında Cungarya Havzası denilen bölgede yaşamışlardır. Basmiller Doğu Türk Kağanlığı zamanında çok önemli rol oynamışlardır hatta bir devir Kağanlar bu boydandır. Göktürk Kağanlığına karşı direnmişlerdir. Ancak belli bir süre sonra yok olup, öbür Türk kavimleriyle karışmışlardır. Güçlü bir boy olan Basmiller, tarihe izlerini fazla bırakamamışlardır. Bugünkü Türk cumhuriyetlerinde Basmiller'in hâlâ yaşadığı konusunda bir delil yoktur. Ancak bugünkü Türk boylarının içinde Basmil boyuyla karışmış olan mutlaka bulunur. Çünkü bir halk ya da boy ancak karışarak ve asimile olarak yok olabilir.

Yabaku, oldukça gizemli ve on tanınmış seçkin Türk boylarından biridir. Kâşgarlı Mahmud, Divân-ı Lügati't-Türk'te;

<span class="mw-page-title-main">Yüreğir boyu</span>

Yüreğir boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Bu boyların Üçoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Dağ Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir.Simgeleri kılıç tır. Orta Çağ dönemine kadar Ortaasya'da Seyhun ve Ceyhun ırmaklarının arasındaki Yüreğir havzasında yaşıyorlardı.

Kençek Señir veya Kençek Senğir, Kaşgarlı Mahmud'un Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divân-ı Lügati't-Türk'te Talas yanında Kıpçak sınırı olan şehrin adıdır.

Çomul, Türklerden bir boy.

İkiöküz veya İkki Öküz Kâşgarlı Mahmud,Divân-ı Lügati't-Türk'te adı geçen Oğuzların bir şehridir. O devirde Türk ülkesinde bulunan birçok sular, dereler "öküz" adıyla anılır.

Oğrak veya Iğrak, Divân-ı Lügati't-Türk'te "sınırda oturan bir Türk oymağı. Bunlara "قرا ي يغج Kara Yıgaç" dahi denir." ve "الايغاج Ala Yıgaç" "Sınıra yakın bir yer adı." şeklinde tanımladığı Orta Asya'da yaşamış olan Ortaçağa özgü bir Türk oymağıdır.

Kümi Talas, Divân-ı Lügati't-Türk'te adı geçen, İslam hududunda, veya kümi كمى “kümi talas = Uygarlar sınırında bir yerin adı” "تلس Talas" Taraz diye tanınmış olan bir şehir. Talas, ikidir; birine Uluğ Talas denir; ikincisi İslâm sınırında bulunur, Kiçi Talas denir." Kümi Talas, harita'da yukarı İrtiş ile Tarbagatay Dağları arasında yer alır. Uluğ Talas(Tirâz)'ın Argu ilinde, diğeri Kümi veya Kiçik Talas, Uygur sınırında olduğu anlaşılıyor. Bazı araştırmacılara göre Talas, Uluğ Talas ve Kumi Talas Yedisu bölgesindedir.

Katun sını, Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divânu Lügati't-Türk'te "قاتون سينِ Katun sını" "Çin ile Tenğüt ülkesi arasında bir şehir adı." ve "تنكت Tenğüt" "Çin'e yakın oturan Türklerden bir bölük" ve "bunların yurdu." şeklinde tanımlanmıştır. Bu bilgiler doğrultusunda, Katun sını şehrinin tahminen günümüz Moğolistan sınırları içinde varsayılır.

Can-balık veya Canbalık, Kâşgarlı Mahmud, Türk Dilinin en eski ve değerli sözlüklerinden Divân-ı Lügati't-Türk'te; "ثَنبَلِغ Can-balık" "bir Uygur şehri." şeklinde tanımladığı ve çizdiği haritada Uygur ilinde Beşbalık'ın sağ tarafında işaret ettiği tarihi bir şehirdir. Bazı araştırmacılara göre Can-balık günümüzde Çinnde Sincan Uygur Özerk Bölgesi 'nin kuzeydoğusunda, Sanci Hui Özerk İli'ne bağlı Manas Nahiyisi'dir veya Djambalyk, Tschanbalyk'dır.

Yanğı balık, "ينكيبَلِغ Yanğı balık" "bir Uygur şehri." şeklinde tanımladığı Uygur ilinde çizdiği haritada işaret etmediği tarihi bir şehirdir.

Suvar Beyliği tahminen 940 yılı civarında oluşmuştur. Nüfusu, Suvarlar (Suar), diğer yerel Türk boyları ve Finno-Ugric dilini konuşan Mari gibi kabilelerden oluşmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Özçent</span>

Özçent veya Özçend, Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divânu Lügati't-Türk'te;

Çarukluğ, Kaşgarlı Mahmud, Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divân-ı Lügati't-Türk'te;

Kinğüt veya Künğüt,, Kaşgarlı Mahmud, Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divân-ı Lügati't-Türk'te;

<span class="mw-page-title-main">Gelecek zaman</span> haber kipi

Gelecek zaman, dilbilgisinde şu andan sonraki bir zamanda gerçekleşen bir olayı veya durumu anlatan zaman yapısıdır.