İçeriğe atla

Karaağaçtepe Höyüğü

Arkeolojik Höyük
Adı:Karaağaçtepe Höyüğü
il:Çanakkale
İlçe:Eceabat
Köy:Seddülbahir
Türü:Höyük
Tahribat:
Tescil durumu:Tescilli[1]
Tescil No ve derece:2412 / 1
Tescil tarihi:19.04.1992
Araştırma yöntemi:Kazı

Karaağaçtepe Höyüğü, Çanakkale il merkezinin güneybatısında, Seddülbahir Köyü'nün yaklaşık olarak 3 km. kuzey-kuzeydoğusunda, Morto Koyu'ndan 1 km. mesafede, Kirte Deresi'nin sağ tarafında yer alan bir höyüktür. Bazı kaynaklarda, Heinrich Schliemann tarafından bu şekilde tanımlanmış olmasına dayanılarak Protesilaos Tümülüsü olarak da görülmektedir. Tepe, 100 metre çapında olup 8 metre yüksekliktedir.[2] Günümüzde sahilden 1 km. kadar içeride olan Höyük'ün iskan edildiği dönemde deniz kenarında olduğu belirtilmektedir.[3]

Kazılar

Höyük'te ilk kazılar, tümülüs olduğu düşüncesiyle Heinrich Schliemann tarafından 1882 yılında 2,5 metrelik bir yarma şeklinde yapılmıştır. Birinci Dünya Savaşı'nın hemen ardından 1921-23 yıllarında Fransız işgal kuvvetlerinin gözetiminde R. Demangel başkanlığında bir kazı daha yapılmıştır.[2] Ancak çok az çanak çömlek buluntusu yayımlanmış ve İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne teslim edilmiştir.[3] Daha sonra 1982 yılında Mehmet Özdoğan başkanlığında Gelibolu Yarımadası Yüzey Araştırmaları sırasında yeniden incelenmiştir. Bir başka yüzey araştırması da 2008 yılında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nden Onur Özbek tarafından yapılmıştır.[2]

Tabakalanma

Höyük'te 1920'li yılların başında yapılan kazılarda 11,5 metrelik bir kültür dolgusu olduğu görülmüştür. Tabaka olarak en üstteki 1,5 metre kalınlıktaki dolgu Bizans Dönemi'ne tarihlenmektedir. Bunun altındaki birçok yapı katından oluşan dört ana tabaka prehistorik çağlara tarihlenmektedir. En alttaki 1. tabaka Kalkolitik Çağ'a (Kumtepe Ib), 2. tabaka Erken Tunç Çağı I. evreye[4] (Troya I), 3. ve 4. tabakalar ise yine Erken Tunç Çağı'na (Troya II) tarihlenmektedir.[2]

Mehmet Özdoğan, yaklaşık olarak 4,5 metre kalınlıktaki en alt tabakanın (Kalkolitik Çağ) alt kesimlerinde Neolitik Çağ ya da Erken Kalkolitik Çağ yerleşmesinin olabileceğini ileri sürmektedir. Onur Özbek de Höyük'ün eteklerinde Neolitik Çağ çanak çömleğine rastladığını belirtmektedir.[2]

Buluntular

Mehmet Özdoğan, yürüttüğü yüzey araştırmalarında obsidiyen ve çakmak taşından mikrodilgilere ulaştığını ileri sürmektedir. Bu mikrodilgilerin Neolitik Çağ malzemesi olduğu kabul edilmektedir. Fakat Onur Özbek'in çalışmasında obsidiyen mikrodilgilere ulaşılmamıştır. Ulaşılan mikrodiller, obsidiyene benzeyen siyah jasperdir. Yine de mikrodilgiler, bir Neolitik Çağ yerleşmesine işaret etmekte olup kesin sonuç için Höyük'te yeniden kazı çalışması yapılması gerekmektedir.[2] Onur Özbek alt tabakalarda ele geçen yontmataş ve sürtmetaş malzemenin Hoca Çeşme ve Aşağı Pınar buluntularına benzediğini, bu nedenle Karaağaçtepe alt tabakalarının Orta ya da Geç Neolitik Çağ'a tarihlenebileceğini belirtmektedir.[3]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "tay – Yerleşme Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2012. 
  2. ^ a b c d e f "TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2012. 
  3. ^ a b c "Current Archaeology In Turkey". 12 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2012. 
  4. ^ Deniz Sarı, İlk Tunç Çağı ve Orta Tunç Çağı'nda Batı Anadolu'nun Kültürel ve Siyasal Gelişimi Sh.: 140

İlgili Araştırma Makaleleri

Hayaz Höyük, Adıyaman ilinin Samsat ilçesine bağlı Hayaz köyü yakınında bulunan arkeolojik bir yerleşmedir. Samsat ilçesinin 17 km. güneyinde bulunan köy ve höyük daha sonra Atatürk Baraj Gölü suları altında kalmıştır. Göl oluşmadan önce Fırat ile onun bir kolu olan Kalburcu Çayı'nın birleştiği noktada bulunmakta idi.

Tilkitepe Höyüğü ya da eski kaynaklarda Şamramaltı Van il merkezinin 7 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Günümüzde Van Havaalanı sınırları içinde olup kısmen havaalanı olarak kullanılmaktadır. Höyük 55 metre çapında, 6-7 metre yüksekliğindedir.

Toptepe Höyüğü, Trakya Bölgesi'nde Tekirdağ İl merkezinin doğusunda, Marmaraereğlisi'nin 4 km. batısında yer alan bir höyüktür. İlk yerleşim 70 metre genişlikteki denize doğru uzanan kayalık bir burun üzerinde kurulmuştur. Burnun iki yanındaki küçük koylar, bu balıkçı topluluğun kayık ya da sallarını çektikleri koylardı. Höyüğün hemen yanında küçük bir pınar vardır.

Kumtepe Höyüğü, Çanakkale İl merkezinin güneybatısında, Kumkale'nin güneyinde, Kara Menderes Çayı'nın batı yakasında yer alan, Çanakkale Boğazı'ndan 2,5 km. ve Ege Denizi'nden 2 km. mesafede bulunan bir höyüktür. Tepe, 100 x 80 metre boyutlarında olup 4-5 metre yüksekliktedir.

<span class="mw-page-title-main">Hacılar Höyük</span>

Hacılar Höyük, Burdur İl merkezinin 26–27 km güneybatısında yer alan bir höyüktür. Toroslar'ın kuzeye uzanan sırtları arasında oluşmuş bir vadide bulunmakta olup batısında Koca Çay akmaktadır.

Aşağı Pınar Höyüğü, Kırklareli İl merkezinin 3 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Haydardere, bir kıvrım yaparak tepenin kuzeyinden ve batısından geçmektedir. Höyüğün üzerine Geç Antik Çağ'da yapılan bir tümülüs tahribata neden olmuştur. Tümülüs, 38 metre çapında bir çevre duvarı üstüne kurulmuş olup, höyüğün eteklerinden alınan toprakla doldurulmuştur. Oluşan tepenin 19. yüzyıl sonlarında bölgeyi bir süreliğine işgal eden Rus kuvvetleri tarafından hazine aramak için düzleştirilmiş olduğu düşünülmektedir.

Kurban Höyük, Atatürk Baraj Gölü suları altında kalmadan önce, Şanlıurfa İl merkezinin 60 km kuzey-kuzeybatısında, Bozova İlçesi'nin Cümcüme Köyü'nün 2 km batısında, Fırat Nehri kıyısında yer alan bir höyüktü. Höyük, nehrin güney kıyısındaki 1,5 km genişlikteki alçak bir teras üzerine kurulmuştu. İlk yerleşmenin üst teraslardan kesen vadilerden birinin alüvyal deltasında kurulmuştu. Oldukça alçak, semer biçimindeki iki tepeden oluşur. Güney taraftaki daha yüksek olup, 250 x 180 metre boyutlarında ve ovadan 10 metre yüksekliktedir. Kuzeydeki höyük ise 170 x 120 metre boyutlarında ve 4 metre yüksekliktedir. Toplam olarak 6 hektarlık bir alana yayılmış olan yerleşimin 3 hektarlık bölümü kazılmıştır.

Kanlıgeçit Höyüğü, Kırklareli İl merkezinin 500 metre güneyinde, Haydar Dere'nin iki yanında yer alan bir höyüktür. Aşağı Pınar Höyüğü'nün 300 metre kadar batısındadır. Demiryolu ve Haydar Dere tarafından üçe bölünen höyüğün bu parçaları Kanlıgeçit Kuzey, Kanlıgeçit Doğu ve Kanlıgeçit Güney olarak adlandırılmıştır. Kanlıgeçit Kuzey nekropol alanı olup yayvan bir tepe görünümümdedir.

Karaoğlan Höyüğü, Ankara İl merkezinin 25 km. güneyinde, Mogan Gölü'nün güneydoğu ucunda yer alan bir höyüktür. Bulunduğu bölge Ankara bölgesinden güneydoğu ve güneybatı yönlerine uzanan ana ticaret yollarının kavşağı durumundaydı. Tepe, 260 x 180 metre boyutlarında ve 18-20 metre yüksekliğindedir. Höyük Ankara – Konya kara yolu üzerindedir.

Aziziye Höyük, Burdur İl merkezinin güneyinde, Aziziye Köyü'nün kabaca 600 metre batısında yer alan bir höyüktür. Tepe, 200 x 150 metre boyutlarında olup ova seviyesinden 8 metre yüksekliktedir. Gölde Höyük'nün 10 km. güneyine düşmektedir.

Höyücektepe / Kaymaktepe Höyüğü, Balıkesir il merkezinin güneybatısında, Ayvalık ilçesinin güneyinde yer alan bir höyüktür. Çevresi Madra Çayı'nın oluşturduğu alüvyon ovasıdır. Verimli bu toprakların Geç Neolitik Çağ'dan Erken Tunç Çağı ekonomisine geçişin koşullarını sağladığı belirtilmektedir.

Hanay Tepe Höyüğü, Çanakkale il merkezinin güneydoğusunda, Kemerdere Vadisi'nin Menderes Ovası'na açıldığı yerde, Ezine İlçesi'nin yaklaşık 20 km. kuzeyinde yer alan bir höyüktür. Bazı kaynaklarda Bozköy - Hanaytepe olarak geçmektedir.

Söğüt Tarlası 2, Şanlıurfa il merkezinin 35 km. kuzeybatısında, Bozova İlçesi'nin 2 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Buluntu dağılımına göre yerleşme 90 x 50 metrelik bir alana yayılmış olup tepenin yüksekliği 2-3 metre kadardır. Hemen kuzeybatısında bir göl bulunmaktadır.

Maydos Kilisetepe Höyüğü, Çanakkale İli sınırları içinde, Gelibolu Yarımadası'nın Çanakkale Boğazı'na bakan tarafında, Eceabat İlçesi içinde yer alan bir höyüktür. Maydos Kale olarak da bilinmektedir. Tepe üzerinde Çanakkale Savaşı sırasında tahrip olan bir Orta Çağ kalesinin kalıntıları vardır. Tepe, 200 x 180 metre boyutlarında ve 33 metre yüksekliktedir. Günümüzde denizden yaklaşık olarak 200 metre ilçeride bulunmaktadır.

Taraççı Höyük, Balıkesir il merkezinin kuzeyinde, Gönen İlçesi'nin Körpeağaç Köyü'nün 2,5 km. batısında yer alan bir höyüktür. Höyüğün bulunduğu bölge Halkalı Mevkii olarak bilinmektedir.

Kumartepe, Şanlıurfa il merkezinin 1,5 km kuzeybatısında, Bozova İlçesi'nin kuzeydoğusunda, İğdeli Köyü'nün kuzeyinde yer alan bir düz yerleşmedir. Günümüzde Atatürk Baraj Gölü altında kalmıştır. Barajın yapımından önce Fırat'ın güney kıyısında, İncesu Vadisi ile Fırat Vadisi'nin birleştiği yerdeydi.

Selimpaşa Höyüğü, İstanbul il merkezinin batısında, Silivri İlçesi'ne bağlı Selimpaşa Mahallesi merkezinin yaklaşık olarak 3 km. batısında, Marmara kıyısında yer alan bir höyüktür. Güneyinden İstanbul – Tekirdağ karayolunun kuzeyindedir. Yapılaşma nedeniyle tehdit altında olmasına karşın bu tehdit, İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından sit alanı ilan edilerek kontrol altına alınmıştır.

Tilkiburnu Höyüğü, Kırklareli il merkezinin yaklaşık olarak 18 km. güneyinde, Babaeski İlçesi'ne 17 km. mesafede, Nacak Köyü'nün 750 metre doğusunda yer alan bir höyüktür. Şeytanderesi'nin doğu yakasındadır. Çanak çömlek dağılımına göre yerleşmenin 180 x 130 metrelik bir alana yayılmış olduğu ileri sürülmektedir. Kültür toprağının kalınlığı bir metredir.

İkiz Höyük, Malatya il merkezinin 25 km. kuzeydoğusunda, Battalgazi İlçesi'nin doğu – kuzeydoğusunda, Kuluşağı Köyü'nün 500 metre kuzeybatısında yer alan bir höyüktür. Yerleşme, Karakaya Barajı Gölü sularının yüksek olduğu mevsimde sular altında kalır. Suların alçak olduğu mevsimde ise göle doğru uzanan bir sırt olarak görülmektedir. Dolayısıyla zaman içinde tamamen tahrip olmuştur. Höyük, birbirine bir boyunla bağlanan kuzeyde ve güneyde iki yükseltiden oluşur. İkiz Höyük olarak adlandırılması bundandır.

Karamusa Höyüğü Burdur ili, Tefenni İlçesi'nin güney – güneydoğusunda, Karamusa Köyü'nün 2 km. güneydoğusunda, Düvenkaya Tepesi'nin kuzey eteğinden doğan Kırkgöz kaynağının hemen yanındadır. Küçük bir höyük olup 5 metre yüksekliktedir.