İçeriğe atla

Kantura

Kantura İbrahim'in eşlerinden üçüncüsü olduğu düşünülen kadın.

İbrahim'in eşleri, Venice Haggadah

Tevrat'ta adı Keturah olarak geçer. Hadîslerde de yer bulmuştur. Aslında o hadislerde geçen Kantura'nın İbrahim'in eşi olduğu belirtilmemiştir. Hadislerde Kanturaoğulları'nın Doğu'da olduğu, bir gün gelip İslam hakimiyetini Araplar'dan söküp alacağı anlatılır. Ama bu Kanturaoğulları'nın kim olduğu ile ilgili bilgi verilmez. Daha sonraki yüzyıllarda Türk yazarlar, Kantura'yı Tevrat'ta da adı geçen Keturah ve Kanturaoğolları'nı da Türkler olarak yorumlamışlardır.

Bu düşünceye göre, İbrahim'in eşi Sare'den olma İshak'ı yanına (Babil yakınları) almış, diğer eşi Hacer'den (Hagar) olma İsmail'i Mekke'ye (eski adı Bekke) bırakıp Sare'nin yanına dönmüştür. Diğer eşi veya bir rivayete göre cariyesi olan Kantura'dan olma birkaç oğlunu da Tevrat'ta anlatıldığı üzere çok uzak ve kurak bir yerlere göndermiştir. O oğulları İbrahim'e gidip ağlayarak kendilerini o kurak ve uzak beldelere göndermemesini istemişler, ancak İbrahim bunun kendisine Allah tarafından emredildiğini anlatarak onları göndermiştir.

Türk yazarlarına göre bu kişiler Orta Asya'ya gidip yerleşmişler ve oradaki Hunlar'ın arasında çoğaldıklarına inanılıyor.

Kantura adının kökeni ve Kantura'nın etnik kökeni de tartışmalıdır. Bu ismin Türkçeden geldiği ve ProtoTürkçe bir kelimenin söyleyiş farkıyla oluştuğu düşüncesi doğruysa Kantura da zaten bir Türk olmalıdır. Zaten Tevrat'taki inanışa göre, İbrahim'in evlendiği üç kadından biri Sare'dir ki bu Sami ırka mensup olup onun oğlu kendi memleketine yerleştirilmiştir. Hacer Mısırlı yani Hami olup o da o bölgeye yakın olan Mekke'ye yönlendirilmiştir. Kantura ise Yafes oğullarından ve oğulları kendi coğrafyalarına gönderilmiştir.[1]

Süryani tarihçi Malatyalı Ebu'l Ferec'in bir eserinde İbrahim peygamberin Türk padişahının kızı Kantura ile evlendiği yazılmaktadır. Yine Kazanlı Mehmet Murad Remzi'nin Telfik'ül-ahbar eserinin 1908 Orenbourg baskısının birinci cildine göre Kantura ismi Han-ı Turan yani günümüz Türkçesiyle Turan hakanının bozulmuş şeklidir.[2]

Soyağaçları

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 15 Ağustos 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ekim 2008. 
  2. ^ Türkler Niçin Müslüman Oldu syf.43 (İsmail Hami Danışmend)

İlgili Araştırma Makaleleri

Peygamber veya yalvaç, Tanrı aracılığıyla bir dini veya dinî öğretiyi yaymakla görevlendirildiğine inanılan kişidir. Peygamberler ayrıca dinî terminolojide âyet, işaret veya mûcize denilen doğaüstü güç veya olayların kendilerine atfedildiği mitolojik veya yarı mitolojik insanlardır. İbrahimî dinlerin inananları, peygamberlerin Tanrı'dan aldıkları “vahiy” adlı mesajları diğer insanlara ulaştırdıklarına inanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Şuayb</span> İslamda bir peygamber

Şuayb,, Tanah'taki Yitro olduğu sanılan Yahudi din büyüğüydü. Yahudilik ve Hristiyanlık'ta aziz, İslam'da ise bir peygamber olduğuna inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Mekke</span> Suudi Arabistanda bir şehir

Mekke ya da Mekke-i Mükerreme, bugünkü Suudi Arabistan'nın tarihi Hicaz'ında Mekke Bölgesi'nin yönetim merkezi olan şehir.

<span class="mw-page-title-main">Hac (İslam)</span>

Hac, Müslümanlar için kutsal olan Mekke çevresinde Kâbe ve diğer kutsal yerlerin ziyaret edilmesi ve ilgili dinî gerekliliklerin yerine getirildiği ibadettir.

<span class="mw-page-title-main">Fatıma</span> İslam peygamberi Muhammedin küçük kızı

Fatıma bint Muhammed, Fatımatü'z-zehra, İslam peygamberi Muhammed'in kızı, Ali bin Ebu Talib'in eşi.

<span class="mw-page-title-main">Şafii</span> Şafi mezhebinin kurucusu ve imamı

Şafii, İslam hukuku bilgini. Şafii mezhebinin kurucusudur.

<span class="mw-page-title-main">İsmail</span>

İsmail veya Yişmael, Tanah ve Kur'an'da bahsedilen İbrani din büyüğü. Yahudilikte, Hristiyanlıkta ve İslamda, İbrahim'in ilk oğlu olarak geçer. Özellikle İslam'da önemi oldukça yüksektir.

<span class="mw-page-title-main">İbrahim</span> Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamın müştereken kabul ettiği peygamber, bu dinlerin ortak atası

İbrahim, Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam gibi İbrahimî dinlerin ortak atasıdır. Yahudilikte, Yahudiler ile Tanrı arasındaki özel ilişkinin kurucu babası, Hristiyanlıkta, Yahudi ya da Yahudi olmayan tüm inananların ruhsal atası, İslam'da ise Adem ile başlayan ve Muhammed'de sona eren peygamberler zincirinin bir halkasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Burak</span> İslam inancına göre bir binek

Burak, İslam inancına göre, Muhammed'in Miraç'ta kullandığı binektir. Burak, anlam olarak Allah'a yaklaşan ve yaklaştıran demektir. Burak, Arapça yıldırım, şimşek, parıldamak, ışıldamak anlamlarına gelen Berk kelimesinden türetilmiştir. Kur'an'da böyle bir isim geçmemekle beraber, hadis kaynaklarında böyle bir varlığın olduğu yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kurban Bayramı</span> Ay takvimine göre Zilhicce ayının onunda başlayıp dört gün süren ve kurban kesilen dinî bayram

Kurban Bayramı, Müslümanlar tarafından Hicrî takvime göre Zilhicce ayının 10. gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan dinî bir bayramdır. Zilhicce ayının onuncu, on birinci, on ikinci ve on üçüncü günlerine 'Eyyâm-ı nahr' ve bir önceki gün olan Zilhicce ayının dokuzuncu gününe Arefe denir. Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke'de hac farizasını ifa ettikleri vakittir.

<span class="mw-page-title-main">İshak</span>

İshak, İsrailoğullarının üç önemli büyüğünden biri olan İbrani din büyüğü ve atasıydı. Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam dahil olmak üzere İbrahimî dinlerde önemli bir kişidir. İbrahim ve Sare'nin oğlu, Yakup ve Esav'ın babası olan İshak, Yusuf ve Yehuda'da dahil İsrailoğullarının dedesidir.

<span class="mw-page-title-main">Hacer</span> dinî figür

Hacer, Yaratılış Kitabında ismi geçen Mısırlı kadındır. Çocuğu olmayan Sare tarafından İbrahim'e sunulduğunda henüz genç yaştaydı; İsmail'i doğurdu.

<span class="mw-page-title-main">Mübahele Ayeti</span>

Mübahele Ayeti, Âl-i İmrân Suresi'nin 61. ayetidir. Mübahele, kelime anlamı olarak "karşılıklı beddua etme" demektir.

<span class="mw-page-title-main">Sare</span> İbrahimin eşi

Sare/Sarah, İbrahimî dinlerde önemli bir figür ve Eski Ahit'e göre İbrahim'in eşi, İshak'ın annesi olan İbrani din büyüğü. Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam kaynakları arasında farklılıklar olsa da Sare; misafirperverliği, güzelliği ve dindarlığı ile tasvir edilir.

Karşılaştırmalı din alanında Hristiyanlık ve İslam arasındaki tarihsel etkileşim, Hristiyanlık ile İslam'ın benzer yönlerini ve temel fikirleri bağlar. İslam ve Hristiyanlık, Yahudilik gibi, semavi gelenekten aldıkları kökenlerini paylaşırlar. Bu kökene rağmen söz konusu iki din arasında derin farklar vardır. Örneğin, İsa’nın kim olduğu konusu bunlardan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Zemzem</span> Müslümanlarca kutsal sayılan su

Zemzem, Suudi Arabistan'da Mekke'de Kâbe'nin 20 m doğusundaki su kaynağı ve kuyusu. Hac ve Umre ziyaretleri sırasında milyonlarca Müslüman tarafından içilmekte ve hediye edilmek üzere memleketlerine götürülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Benyamin (Yakub'un oğlu)</span> Kutsal Kitapta adı geçen kişi

Benyamin, Tekvin'e göre Yakup'un on iki oğlunun sonucusu ve Rahel'in iki oğlunun sonuncusudur. Benyamin kabilesinin kurucusudur. Eski Ahit'te anlatılana göre, Rahel'in büyük oğlu Yusuf'un aksine Benyamin Kenan topraklarında doğmuştur. MÖ 1443 yılında, İbrani takvimine göre aynı zamanda doğum günü olan 11 Heşvan'da 111 yaşında öldü. Kur'an'da Benyamin için, abileri Yusuf'a tuzak kurarken onun yanında kaldığı için dürüst genç evlat denir.

<span class="mw-page-title-main">İbrahim'in soyağacı</span> Yaratılış Kitabında görünen İbrahimin soyağacı

İbrahim'in ve akrabalarının etnik kökeni, günümüzde Irak'ın güneyine denk gelen Aşağı Mezopotamya bölgesinde hayatını sürdüren bir halk olan İbraniler'e kadar gider. Verimli Hilal üzerinde süren bir göçebeliğin ardından İbrahim'inde dahil olduğu bir grup İbrani, Kenan'ın güneyine yerleşti.

Hâtıb bin Ebû Beltea ya da İbn Ebû Beltea, Muhammed'in Mısır valisi Mukavkıs'a elçi olarak gönderdiği sahabe.

Hagrite veya bazı Türkçe kaynaklarda Hacerîler, Kitab-ı Mukaddes'te bahsedilen, Tebariye Gölü'nün güney batısında yer alan Gilead'ın doğusunda yer alan Jetur, Naphish ve Nodab bölgelerinin sakinleri olan İsmaililerle ilişkilendirilen bir soy. İsimlerinin İncil'deki Hacer'in ismiyle ilgili olduğu anlaşılmaktadır. İsraillilerin doğusundaki seyrek nüfuslu topraklarda göçebe olarak yaşıyorlardı.