İçeriğe atla

Kamos

Kamos, Harput yörelerinde görülen bir kötücül yaratıktır. Kapos da denir. Kâbuslara ve karabasanlara neden olan kötü ruhtur. Yalnız başına uyuyan insanların üzerine bütün ağırlığı ile çöker, onların çarpılmalarına bazen de ölmelerine sebep olabilirmiş. Geceleri dolaşan bu yaratık anlatımlara göre bazen iriyarı, bazen de cüce görünüşlüdür. Başında daima bir börk taşır. Bir insan bu börkü kapmayı başarırsa elinde börk büyüklüğünde altın kalacağına inanılır. Zaman zaman kara kedi şeklinde de görülebilen kamosun bastığı kişi, kanının çekilip damarlarının kuruduğunu sanır. Kamos sözcüğünün kâbus kelimesinin anlamı ile benzeşmesi dikkat çekicidir.

Türk ve Anadolu halk inancında kâbus cinidir. Geceleri gelip, rüyalarda insanları korkutan ve ruhlarını alan kötücül yaratıktır. İnsanlara korkuyu ve kâbusları o gönderir. Biçimsiz bir varlıktır. İnsanları uykuda yakalayarak götürür. Üzerine çöktüğü insan nefes alamaz. Kedi gibi sessizce gezer. Keçiye benzediği söylenir. Gün ışığından korkar. Güneş doğunca kımıldayamaz. Bazı görüşlere göre eski Ortadoğu (Moab, Asur) mitolojileriyle de bağlantılıdır ve bu kültürlerde insanları boğarak öldürdüğüne inanılır.

Kamos, "kam" kökünden türemiştir. Göz alıcı, büyüleyici varlık demektir. Arapça Kâbus sözcüğüyle de bağlantılı gibi görünmektedir. Kamaz ise rüzgâr demektir. Kapmak fiili ile de bağlantılıdır.

Kaynakça

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ejderha</span> efsanevi canavar

Ejderha, yarasa kanatlı, dikenli kuyruklu, derisi pullu, ağzından ateş saçan dev kertenkele ya da yılan biçimindeki efsanevi canavardır. Tarih öncesinin ejderhayı andıran dev sürüngenleri hakkında hiç bilgi yokken bile bu yaratıkların varlığına inanılırdı. Yunancadaki δράκων (drákōn) sözcüğü başlangıçta her türlü büyük yılan için kullanılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Egzorsizm</span>

Egzorsizm, görünmeyen bir varlığın etkisi altına girdiği sanılan kimseyi çeşitli yöntemlerle bu etkiden kurtarmaya çalışmak olarak tanımlanır.

Karakura ; acıklı, kötücül bir ruhun adı. Bazı inanışlara göre yeni doğum yapmış lohusa kadınları korkutan ve ciğerlerini alıp götürdüğüne inanılan ruh, hayali yaratık. İnsanlara korkulu kâbusları ve karabasanları gönderen odur. Adıyla çocuklar korkutulur.

Abası Yakut mitolojisinde, kötülükleri simgelediklerine inanılan ve korunmak için kendilerine kurbanlar sunulan, kötü ruhlara verilen ad.

Hıbılık, Türkiye'nin bazı yörelerinde yaşayan insanlara göre, görünüş olarak Alkarısı şeklinde olan kötücül bir varlık. Gıbılık da denir. Ancak "Hıbılık"ın Alkarısı'ndan bazı farkları vardır. Alkarısı sadece yeni doğum yapmış kadınları rahatsız eder. Oysa hıbılık kadın-erkek hiç kimseye rahat vermez. Hıbılık genellikle yalnız kadın görünüşündedir ancak erkek görünüşlüsü de vardır. O, yanına gittiği kişinin göğsüne çöker ve nefesi kesilip ölene kadar boğazını sıkar.

Aza - Türk, Altay, Yakut, Çuvaş ve Moğol mitolojisinde kötü ruh. Asa şeklinde de söylenir. Moğollar Ada derler. Azalar biçiminde çoğul olarak kullanılır.

Bastı - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde kabus cini. Bastırık da denilir. İnsanların kâbus görmesi, halsizleşmesi, korkuyla uyanması, sonrasında nefesinin kesilmesi bu kötücül ruh ile bağlantılı görülür. Anadolu Türkçesinde "Bastırık" doğrudan doğruya kâbus demektir. Aynı zamanda hapishane veya hücre anlamlarına da gelir. Değişik şekillere girebilir. Kedi kılığına bürünmeyi çok sever. Kazakçada kâbus "Bastırılu" demektir. Bastıyla ilgili aşağıdaki varlık adları dikkate değerdir.

  1. Albastı: "Aleybanı, Alyabani." Uzun boylu, beyaz tenli ve çıplak olarak tasvir edilen şeytani dişi varlık. Albıs ile özdeştir.
  2. Kulbastı: "Kuleybanı, Gulyabani." Gündüzleri mezarda uyuyup geceleri kalktığına inanılır. Tüylü, çok büyük ve pis kokulu olarak betimlenir.
  3. Karabastı: Kâbus, kötü rüya. Kâbus cini olarak da bilinir. Geceleri insanların göğüslerine çökerek soluklarını keser.
  4. Sarıbastı: Sara hastalığı. Sarı giysili bir kadın şeklindedir.

Çor - Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe Cin demektir. Çer, Çur, Şor, Şar, Çora, Çura şeklinde de ifade edilir. Moğolcada Çotgor, Çutgur, Çutkur, Çetger, Çetker, Çidkür, Südkür, Sötkör olarak söylenir. Gözle görülemeyen, ateşten yaratılmış varlık.

Su Ana - Türk, Tatar ve Altay mitolojilerinde Su Tanrıçası. Değişik Türk dillerinde Suv Ana olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ece olarak adlandırırlar.

<span class="mw-page-title-main">Su İyesi</span>

Su İyesi - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde suyun koruyucu ruhu. Değişik Türk dillerinde Suv İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ezen olarak adlandırırlar.

Anak İyesi veya Toplağ İyesi, Türk, Tatar ve Altay halk inancında caminin koruyucu ruhu. Toplağ İyesi de denir.

Yılan Ata – Türk ve Altay mitolojisinde Yılan Tanrı. Çılan Ata da denir. Yılanların kendisinden türediği efsanevi yaratık.

<span class="mw-page-title-main">Ev iyesi</span> inanç

Ev İyesi – Türk halk kültüründe evin koruyucu ruhu. Üy İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da tanınır. Moğollar Ger (Ker) Ezen derler.

Yayuçı Hanım - Türk, Karaçay-Balkar ve Altay mitolojisinde Yaratıcı Tanrıça. Yayguçı veya Zayaçı Hanım olarak da tanınır.

Tin – Türk ve Altay halk inancında Ruh. Tın olarak da söylenir. İnsan varlığının somutdışı ve nesnesel olmayan kısmı. Soyut varlık. Düşünsel ve duygusal yapı.

<span class="mw-page-title-main">Gal Han</span>

Gal Han - Türk, Moğol ve Altay mitolojisinde Ateş Tanrısı. Ateşin ve ocağın devamlılığını sağlar. Al/Hal inancı ile bağlantılıdır. Moğol kökenli bir kavramdır. Türklerdeki Al (Hal) Ana'nın karşılığı olarak düşünülebilir. Tehlikeli ve zaman zaman kızıp yangınlar çıkaran bir varlıktır. Bu kelimeden türeyen ve Ocak Tanrısı anlamına gelen Golomto Han adlı bir karaktere yine Moğol mitolojisinde rastlamak mümkündür.

Karabasan – Türk halk kültüründe Kâbus ve buna neden olan varlık. Karabasma (Garabasma) da denir.

Körmöz, Türk ve Altay halk inancında ve mitolojisinde melek ve hayalet anlamına gelen sözcük. Körmös, Kürmös veya Körümes de denir.

Karamat - Türk, Çuvaş ve Anadolu halk kültüründe Kâbus Cini. Keremet veya Karımıt da denir. "Karav" olarak da bilinir. Kâbuslara neden olan ve bunun sonucunda hezeyan ve psikolojik bozukluklar ortaya çıkaran kötücül varlık.

Meçkey ; Türk, Anadolu ve Altay halk inanışında, batı dillerindeki karşılığı ile birebir örtüşen bir anlamla vampir demektir. Meçik de denir. Türk halk kültüründe ve halk inancında kendine özgü bir vampir türüdür. Bazı yönleri bütünüyle Türk kültürüne özgü olsa da Batı toplumlarının inanışlarına çok benzeyen bazı özellikleri de mevcuttur. Örneğin tıpkı Nosferatu'da olduğu gibi, "tağun" hastalığı taşıdığına inanılır. İnsanların kanını emer, içlerinde büyür. Ölüm saçan kambur bir yaşlı kadın şeklinde düşünülür. Sözcük, biçmek (kesmek) fiili ile alakalıdır. Meç Moğolcada maymun, Mes ise silah demektir. Türklerde masal ve söylencelerde maymuna benzer varlıklara sıklıkla rastlanır.