İçeriğe atla

Kafa

Kafa veya baş, anatomide hayvan ve insanların en rostral (anatomik pozisyonda) bölümünde bulunan, genellikle beyin, göz, kafatası, kulak, burun ve ağızı içeren kısımdır.

İnsan kafası

İnsan anatomisi

Kafanın kemikleri

İnsan kafası kranium ve mandibula olarak iki kısım içermektedir.

Kranium kafatası ve kafa tabanı olarak iki kısımda incelenmektedir. Bu bölümlerdeki kemiklerin birbirine sıkı bağlantıları vardır ve bağlantı noktalarına sütür adı verilir. Bu kemiklerin bu şekilde dayanıklı ve sağlam oluşu beyini korumak amaçlıdır. Doğumda birleşmeye başlayan bu kemikler doğum sonrası hala bazı yerlerde açık, membranla kaplı bölgeler içerir ki bu bölgeler fontanel adı verilir. Gelişimde puberteye dek herhangi bir açıklık kalmayacak şekilde kapanma ve büyüme gerçekleşmektedir. Kafadaki kemikler şunlardır;

Kafatası çizimi
  • iki maxilla (kafanın her iki yanında) göz çukurunu alttan ve yandan korumaktadırlar.
  • iki zygomatic kemik, göz çoukurunun yanında ve aşağı kısmında kalmaktadır.
  • iki temporal kemik, kulakların olduğu kısımdadır.
  • tek frontal kemik, alın kısmını oluşturur.
  • iki parietal kemik, frontal ve temporal kemiklerin üzerinde kafa kubbesini oluştururlar.
  • bir occipital kemik kafanın arkasındadır.
  • iç kısımda da bazı kemikler mevcuttur
  • bir sphenoid kemik
  • bir ethmoid kemik
  • iki lacrimal kemik
  • iki nasal kemik
  • iki palatine kemik
  • iki nasal konka
  • bir vomer
İnsan kafatası. Res.190, Gray's Anatomy

Yüz kısmında toplam 14 kemik bulunmaktadır.

Diğer oluşum mandibula temporomandibular eklem ile kafatası ile bağlantı kurmaktadır. Bu bildiğimiz çene kemiğidir.

Kafanın tabanından baktığımızda görünen büyük boşluk foramen magna denen oluşumdur ve buradan medulla spinalis beyin ile bağlantı kurmaktadır. Kafatasındaki mevcut diğer küçük delikler arter, ven ve sinirleri hem korumakta hem de geçişleri için pasajlar teşkil etmektedir.

Yüzün anatomisi

Beş adet boşluktan müteşekkildir. Gözler, burun ve ağız. Yüz bölgesinin beslenmesi external karotid arter den gelen kanlanma ile olur. Sinir yapısı ise trigeminal sinir ve facial sinir aracılığı iledir. Mimik kasları yüz hareketlerini sağlarken, çiğneme kasları da çiğneme fonksiyonunu sağlamaktadır.

Diğer canlılarda anatomi

Basit canlılar kafa yapısı içermezler. Omurgalılarda kafatası vertebraların sonlandığı bölgede bulunmaktadır ve direkt omurgaya bağlıdır.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kulak</span> İşitme ve denge organı

Kulak (auris), işitme işlevini gören ve denge organını içinde bulunduran anatomik yapıdır. Vestibüler sistemi kullanarak işitmeyi ve vücut dengesini sağlar. Kulak; dış kulak, orta kulak ve iç kulak olacak şekilde üç kısımda incelenir.

<span class="mw-page-title-main">Os nasale</span>

Os nasale ya da burun kemiği, bireylere göre değişen boyutta ve şekilde, iki küçük, dikdörtgenimsi kemikten oluşur. Yüzün orta-üst kısmında ve yan yana bulunmaktadırlar. Bağlantı yerlerinden burnun "köprü"sünü oluştururlar.

<span class="mw-page-title-main">Os frontale</span>

Os frontale, bu tek kemik kafanın ön kısmını meydana getirir. Alın kemiği bir yandan kafa boşluğunun ön bölümünün büyük bir kısmını ve göz çukurunun üst kısmını meydana getirir.Kemik iki ana parçadan oluşmaktadır: Dikey sedef parça ve göz-çukuru burun parçası

<span class="mw-page-title-main">Kafatası</span> omurgalıların kafasında bulunan kemik yapı

Kafatası, omurgalılarda başı oluşturan kemik bir yapıdır. Yüzün yapılarını destekler ve beyin için koruyucu bir boşluk sağlar. Kafatası iki bölümden oluşur: kranyum ve mandibula. İnsanlarda bu iki kısım, nörokranyum ve en büyük kemiği olarak mandibulayı içeren viscerocranium'dur. Kafatası, iskeletin en ön kısmını oluşturur ve bir sefalizasyon ürünüdür - beyni ve gözler, kulaklar, burun ve ağız gibi çeşitli duyusal yapıları barındırır. İnsanlarda bu duyusal yapılar yüz iskeletinin bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hidrosefali</span> beyin ventriküllerinde ve boşluklarında normalin üzerinde BOS birikmesi

Hidrosefali, "beyinde su toplanması" olarak da bilinen, beyin ventriküllerinde ve boşluklarında normalin üzerinde BOS birikmesi durumudur. Bu durum kafatasının içindeki kafa boşluğunda basıncın artmasına ve kafanın artan ölçüde büyümesine, kasılmalara ve zihinsel engelli olma sonuçlarına yol açabilir. Bu terim hidro (su) ve sefali (kafa) terimlerinden türemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Etmoid kemik</span>

Etmoid kemik ya da kalbursu kemik, burun boşluğunu beyinden ayıran, kafatasında bulunan bir kemiktir. Burunun üst kısmında ve yörüngemsilerin arasında bulunur. Bu küpsel kemik süngerimsi yapıda olduğu için hafiftir. Etmoid kemik, göz çukurlarını oluşturan kemiklerden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Paryetal kemik</span>

Paryetal kemik kafatası'nın kenarlarının ve çatısının birleştiği kemiktir. Her kemik düzensiz dörtgen biçimindedir ve iki yüzeyi, dört kenarı ve dört açısı vardır. İsmi Latince pariet-(duvar)'dan gelir.

<span class="mw-page-title-main">Os sphenoidale</span>

Temel kemik ya da sfenoid kemik ek olan bu kemik, kafa tabanında, etmoid kemiğin ve alın kemiği'nin arkasında artkafa kemiği 'nin taban parçası pars basilarisin ve şakak kemiği'nin önündedir. Bu kemik, kafa tabanının ön ve orta çukurlarının ön kafatası çukurunun oluşumuna katkı verir. Aynı zamanda şakak kısmının ön tarafını meydana getirir.

<span class="mw-page-title-main">Serebral korteks</span> kafada bir bölüm

Serebral korteks veya beyin korteksi, insan ve diğer memeli beyinlerindeki serebrumun sinir dokusundan oluşan dış tabakasıdır. Beynin diğer kısımlarının çoğunun beyaz renkte olmasını sağlayan yalıtımın kortekste bulunmamasından dolayı rengi gridir. Korteks serebrum ve serebellumun dış kısımlarını örter ve kalınlığı 1,5-5,0 mm arasında değişir. Korteksin serebrumu örten kısımı serebral korteks olarak adlandırılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Masseter kası</span>

Masseter kası, insan ve memeli hayvanların anatomisinde çiğneme kaslarından biridir. Sadece memelilerde bulunan kas, bitkisel maddelerinin çiğnenmesini kolaylaştırmak için otoburlarda özellikle güçlüdür. Ayrıca en belirgin, yüzeysel ve güçlü çiğneme kasını oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Vestibülokoklear sinir</span> kraniyal sinirler

Vestibülokohlear sinir sekizinci kranial sinir olarak bilinir ve iç kulaktan aldığı işitme ve denge ile ilgili bilgileri beyine aktarır.

<span class="mw-page-title-main">Glossofaringeal sinir</span> 9. kraniyal sinir, afferent duyusal ve efferent motor bilgi taşıyan karışık sinir

Glossofaringeal sinir 9. kranial sinirdir. Afferent duyu ve efferent motor nöronlar içeren karma bir sinirdir. üst medulla oblangatadan, vagus sinirinin hemen önünden çıkar. Glossofaringeal sinirin motor dalları embriyonik dönemdeki medulla oblangatanın tabanından, duyu dalları ise kranial nöral katlantıdan köken alır.

<span class="mw-page-title-main">İnternal karotid arter</span> Beyni besleyen ana dallardan biri

Şah damarı ya da internal karotid arter (İKA), boynun her iki tarafında derinde bulunan, ortak şah damarından köken alan ve beyin ve gözleri besleyen ana damarlardan biridir. ortak şah damarın 3. ve 4. omur seviyesinde dallanmasıyla İKA ve göğüs şah damarından oluşur. Göğüs şah damarı boyun bölgesindeki organları, saçlı deriyi, yüzü, beyin zarlarını besler.

<span class="mw-page-title-main">Orta serebral arter</span>

Orta beyin atardamarı ya da diğer adıyla orta serebral arter (MCA) beynin dış yüzeyinde sylvian yarık içerinde seyrederek beynin dış yüzeyinin büyük kısmını besler. Bu arter internal karotid arterden çıkar. Direkt olarak Willis poligonunun yapısına katılmaz. Önce anterior serebral arter ve arkada posterior komünikan arter ile posterior serebral arter ile dolaylı bağlantı içerisindedir.

<span class="mw-page-title-main">Serebral dolaşım</span> beynin kan dolaşımı

Serebral dolaşım kalpten pompalanan kanın beyin içerisindeki damar ağında dolaşımını ifade etmektedir. Bu dolaşım miktarı dakikada ortalama 750 ml'dir ve kardiyak çıkışın % 15'tir. Kalpten çıkan oksijenlenmiş kan, arterler ile beyne gelir, bu esnada glikoz ve diğer metabolitlerde beyne taşınır. Metabolizma ürünleri ve oksijeni azalmış kan ise venler ile toplanarak kalbin sağ kulakçığına getirilir. Beyne gelen kan miktarı bazı faktörler ile değişir ve bu değişimleri hızlı şekilde dengelemek için beynin otoregülasyon mekanizmaları vardır.

<span class="mw-page-title-main">Farengeal arklar</span>

Faringeal (farengeal) arklar ya da Brankiyal arklar, baş-boyun gelişmesindeki başlangıç noktalarıdır. Baş-boyun oluşmasında birincil etkinliği olan faringeal arklar, intrauterin yaşamın 4. haftasında, nöral krest hücrelerinin bölgeye göçüyle birlikte birlikte belirmeye başlar. Kafa tabanı ve boyun bölgesi 7.haftada şekillenir. Embriyonun kafa bölgesindeki mezenkimal doku, birbirlerinden yarıklarla ayrılmış olan arklar (tümsekler) oluşur. Mezodermden oluşan arkların iç yüzlerinde endoderm, dış yüzlerindeyse ektorderm bulunur. Nöral krest hücrelerinin proliferasyonu ve mezodermal hücrelerin yoğunlaşmasıyla, her arkın ortasında kıkırdak dokusu oluşur. Tümsek niteliğindeki oluşumlara faringeal ark, bunları birbirinden ayıran dış yüzdeki çöküntülere ise faringeal yarık adı verilir. İç yüze bakıldığında, faringeal arkları birbirlerinden ayıran oluşumların farinksin yan duvarlarında beliren keseler olduğu görülür. İlk evrede 6 ark vardır. Beşinci ark ortaya çıkısından kısa bir süre sonra involüsyon geçirerek silinir. Her arkta, o arka özgü biri motor, öteki sensitif iki sinir dalı, arter-ven ikilisi, kıkırdak dokusu ve kas bileşenleri vardır. Bu bileşenlere, yüz dokuları, dil, dudaklar, çeneler, damak, farinks, salgı bezleri ve bu bölgeleri innerve eden sinirler de katılır. Çene-yüz (maksillofasiyal) malformasyonların büyük bir bölümü 1. ve 2. faringeal arklardaki sapmalardan kaynaklanır.

<span class="mw-page-title-main">Supraorbital ven</span>

Supraorbital ven alın bölgesinden başlar ve süperfisiyal temporal ven ile bağlantı halindedir.

<span class="mw-page-title-main">Kraniyofasiyal yarıklar</span>

Kraniyofasiyal yarıklar, kraniyofasiyal malformasyonların en önemlilerinden biridir; baş-boyun ve yüz bölgesinin oluşma ve gelişme aşamalarındaki aksamalar ya da sapmalar sonucu ortaya çıkan yapısal ve işlevsel bozuklukların önemli bir bölümünü oluştururlar. Embriyolojik kökenlerine göre; nöral tüp kökenli anomaliler, 1. ve 2. farengeal ark kökenli malformasyonlar, ektodermal displaziler söz konusudur.

Oftalmik sinir, trigeminal sinirin üç dalından biridir. Göze,alın derisine ve ön taraf saçlı deriye duyusal innervasyon sağlayan üç dalı vardır.

<span class="mw-page-title-main">Nörokranyum</span>

İnsan anatomisinde nörokranyum, kafatasının üst ve arka kısmı olup, beyin etrafında adeta koruyucu bir kap oluşturur. İnsan kafatasında, nörokranyum kalvaryayı içerir. Kafatasının geri kalanı ise yüz kemiklerinden oluşur.