
Katana, kavisli, tek ağızlı, iki elle tutulabilecek kadar uzun saplı bir Japon kılıcı. Japon samurayı tarafından kullanılan, geleneksel tek-yönlü, kıvrık kılıç çeşididir. Vakizaşi veya şoto ile ya da tanto ile eş olarak bilinen katana, buşi sınıfı savaşçılar olan bukeler tarafından kullanılırdı. İki silah beraber olduğunda büyük-küçük anlamına gelen dayişo olarak adlandırılır ve samurayların kişisel onur ve sosyal gücünü temsil ederdi. Uzun kılıç açık alanda yapılan dövüşlerde kullanılırken kısa kılıç yan silah olarak taşınır ve saplama amacıyla ya da yakın dövüşlerde ve seppuku için kullanılırdı.

Seppuku iç organların dışarı çıkmasını sağlayan bir tür Japon intihar adetidir.

Dominatus, İmparator Diokletian'ın kendisini imparator ilan ettiği MS 284 yılıyla Roma İmparatorluğu'nun Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılmasından sonra Batı İmparatorluğunun tarih sahnesinden kesin olarak çekildiği MS 476 yılı arasında kalan, despotik son dönemlerini tanımlamak için kullanılan terim. Principate döneminden farklı olarak, bu dönemde Antik Roma'nın cumhuriyetçi geleneklerinin çoğunlukla sonlandırıldığı, princeps gibi cumhuriyetçi unvanla gizlenen güçlü lider yerine direkt Roma senatosuna ve halka karşı açık bir hükümdarlık sergileyebilen daha despotik bir imparatorların olduğu yönetim benimsenmiştir.

Ukiyo-e (浮世絵)(Fani Dünya Resimleri), Edo Dönemi'nde ortaya çıkan bir Japon resim sanatı türüdür. Tiyatro, klasik edebiyat, şiir, yerel efsaneler, natürmort, imparatorluk ailesi ve din gibi birçok teması vardır. Ukiyo'nun kelime anlamı, içinde "modern olma"yı da barındırır. Çağdaş tarzı tasvir eden resim türüdür.

Meiji Restorasyonu, Meiji Ishin, Islah, Devrim, Reform ya da Meiji Yenilenmesi olarak da bilinen, 1868 yılında İmparator Meiji idaresi altındaki Japonya'nın imparatorluk yönetimini yenileyen bir olaylar zinciridir. Yeni Meiji hükümdarları, iktidarı o zamanlarda Güneş Tanrıçası Amaterasu'nun soyundan geldiğine inanılan İmparator Meiji'ye iade etmişlerdir. Meiji Restorasyonu'ndan önce de imparatorlar başa gelmiş olsa da bu olaylar uygulamadaki kabiliyetini yenilemiş ve politik sistemi Japonya İmparatorluğu altında birleştirmiştir.

Papa Aziz I. Clemens (D. ??, - Ö. 99 Chersonesos Taurica, Roma İmparatorluğu eyaleti, MS 92-99 döneminde papalık yapmıştır. Clemens Romanus olarak da bilinir. Aziz Papaların 4. sırasında yer almaktadır.
Gangster, yasa dışı işler yapan çete üyesidir. Terim çoğunlukla içki yasağı dönemi ABD'de görülen İtalyan mafyası kökenli örgütlenme üyelerini tanımlamak için kullanılır. ABD'deki bu tür örgütlenmelerin en önemlileri arasında Beş Aile sayılabilir. Ayrıca popüler kültüre yoğun etkileri Baba, Yaralı Yüz, The Sopranos gibi film ve dizilerde görülebilir.
Bloods Los Angeles merkezli kurulan birincil derecede ama tek olmayan bir Afroamerikan çetesidir. Çete yaygın olarak Crips ile olan rekabeti ile bilinir. Giydikleri kırmızı renkli kıyafetlerle ve el işaretleriyle tanınırlar.

Japonya tarihi antik zamanların şehir devletlerinin modern Japon ulus devletine ulaşacak şekilde coğrafi ve sosyal tarihini anlatmaktadır.

Japonya imparatoru, Japonya İmparatorluk Ailesi'nin başı ve Japonya'nın sembolik hükümdarıdır. İmparator, Japonya Anayasası'na göre "ülkenin ve halkın birliğinin sembolü" olup aynı zamanda tarihsel olarak Şinto dininin de en yüksek otoritesidir.

Kobudō kalkan, kılıç ve ateşli silah kullanımına yönelik geleneksel yöntemlere ve çatışma ve binicilik ile ilgili yöntemlere verilen ortak bir isimdir. 古流武術 ve 古武術 bu kavramın alternatif yazımlarıdır. Çatı bir terim olarak kullanılan ko-ryū terimi de eski sanatları ifade eder.

Shimizu Jirocho Japonya'da en ünlü yakuza ve halk kahramanıdır. Gerçek adı Chogoro Yamamoto'dur. Pirinç toptancısı olan amcası Jirohachi Yamamoto tarafından evlat edinildi. Evlat edinen ailenin durumu kötüleşince bir bakuto (kumarbaz) ve daha sonra Tokaido bölgesinin en büyük yakuza patronu oldu. Jirocho aynı zamanda bir hayırsever, iş lideri ve vatanseverdi. 19. yüzyılın sonlarında Jirocho, Shimizu limanına ve iki eski başkent Kyoto ve Edo'yu birbirine bağlayan Tōkaidō ve Nakasendō olmak üzere iki ana güzergaha hükmetti. Omasa, Komasa ve Mori no Ishimatsu gibi uşakları vardı.

Suzuki Harunobu, Edo döneminde yaşamış Japon ukiyo-e sanatçısıydı. Hayatı hakkında çok şey bilinmesede 1765'te nishiki-e tam renkli baskılar üreten ve eski iki ve üç renkli baskı modlarını geçersiz kılan ilk kişi olan bir yenilikçiydi. Harunobu birçok özel teknik kullanmış ve klasik şiirlerden çağdaş güzelliklere kadar çok çeşitli konuları işlemiştir. Zamanının birçok sanatçısı gibi Harunobu da bir dizi shunga veya erotik eserler yarattı. Hayatı boyunca ve kısa bir süre sonra birçok sanatçı onun tarzını taklit etti. Shiba Kōkan gibi birkaç kişi, büyük ustanın eserini oluşturma yetenekleriyle övündü.

Utagawa Toyokuni veya Utagawa Toyokuni I, Edo döneminde yaşamış Japon ukiyo-e sanatçısıydı. Ünlü Utagawa okulunun ikinci lideriydi ve 19. yüzyılın geri kalanında süren büyük ün ve güç konumuna yükselten sanatçıydı. Özellikle özellikle kabuki aktör baskılarıyla tanınmaktaydı.

Kanō Tan'yū, Edo döneminde yaşamış bir Japon ressamdı. Kanō Takanobu'nun oğlu ve Kanō Eitoku'nun torunu olup ünlü Kanō okulundan gelmekteydi.

Japon dövüş sanatları, Japonya'da oluşmuş çeşitli dövüş sanatlarına verilen isimdir. En az üç Japonca terim, Türkçe ifade "Japon dövüş sanatları" anlamında değişken olarak kullanılır.

Inrō, kimono giyildiğinde bele takılan obiden sarkıtılan küçük nesneleri tutmak için kullanılan geleneksel bir Japon çantasıdır. Genellikle cila gibi çeşitli malzemelerle ve maki-e gibi çeşitli tekniklerle oldukça süslüdürler ve diğer Japon lake eşyalarından daha dekoratiftirler.

Hatamoto, feodal Japonya'nın Tokugawa şogunluğunun doğrudan hizmetinde olan yüksek rütbeli bir samuraydı.

Ukita Hideie, Sengoku döneminin sonlarında ve Edo döneminin başlarında yaşamış bir Japon samuray ve daimyō. Ukita boyunun lideri olup Toyotomi Hideyoshi tarafından atanan Beş Büyükler Konseyi'nin bir üyesiydi.

Izumo no Okuni, kabuki'nin teatral sanat formunu icat ettiğine inanılan Japon bir şovmen ve miko idi. Yeni bir sanat tarzı olan kabuki tiyatrosunu, Kyoto'daki Kamo Nehri'nin kuru nehir yatağında sergilemeye başladığı düşünülmektedir. Okuni'nin topluluğu kısa sürede büyük bir popülerlik kazanmış ve tamamı kadınlardan oluşan bir tiyatro grubunda rol almaları için işe aldığı genellikle alt sınıfa mensup kadınlardan oluşan oyuncu kadrosuyla tanınmıştır.