Dışişleri bakanlığı, devletin dış politika ve ilişkilerinden, diplomasi faaliyetlerinden, ikili ve çok taraflı ilişkilerden sorumlu olan hükûmet departmanıdır. Ayrıca, yurtdışında bulunan ülke vatandaşlarına destek sağlamak da görevleri arasındadır. Bu kurum genellikle bir dışişleri bakanı veya dışişleri bakanı tarafından yönetilir. Dışişleri bakanı genellikle hükûmetin başı olan yetkili kişiye rapor verir.
Türkiye'de siyaset, Türkiye'nin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bir yapısı vardır. Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinden oluşan üçlü kuvvet ayrılığı ilkesi temel alınmıştır. Buradaki üç erk; Yasama (TBMM), Yürütme (Cumhurbaşkanı) ve Yargı (Mahkemeler) tarafından oluşmaktadır.
Bakanlar kurulu veya Bakanlar konseyi, bazı devletlerde üst yürütme organına verilen geleneksel bir isimdir. Genellikle kabine terimine eşdeğerdir. Devlet Konseyi terimi, kabineye de atıfta bulunabilen benzer bir addır, ancak terimler belirli ülkelerde eşit değildir örneğin, İspanya ve Hindistan.
Kuvvetler ayrılığı veya güçler ayrılığı, devlet organları olan yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrılmış oldukları bir devlet yönetim modelidir. Devletin her biri birbirinden ayrı ve bağımsız güçlerdeki kol ve sorumluluk alanlarına ayrıldığı ve böylece her bir güç ve kolun bir diğeri ile güç ve sorumluluk alanları bakımından bir çatışma yaşamadıkları bu model ilk olarak antik Yunan ve Roma'da geliştirildi. Kuvvetler ayrılığında güçler normal olarak yasama, yürütme ve yargı olmak üzere üç kola ayrılmaktadır.
Başkanlık sistemi, kuvvetler ayrılığının uygulandığı sistemlerde hükûmet başkanının yasama organından ayrı bir yürütme organına liderlik ettiği bir yönetim şeklidir. Hükümet başkanı çoğu ülkede aynı zamanda devlet başkanıdır. Yasama, yürütme ve yargı ilkeleri arasında katı bir ayrılık olur. Parlamenter sisteme göre farklarından biri, yürütme ile yasama arasındaki ayrımdan dolayı hükûmet başkanının direkt halk oyuyla iktidara gelerek, seçilmiş bir yasama organının güvenini kazanmadan bunu sağlamasıdır. Parlamenter sistemde ise yürütme ile yasama arasında güçlü bir işbirliği bulunur.
Bakan, bir bakanlığın başında bulunan ve diğer bakanlarla birlikte politika kararlarını alıp uygulayan bir siyasetçidir. Bazı yargı bölgelerinde hükûmet başkanı da bir bakan olup "başbakan", "şansölye" veya başka bir unvanla tanımlanır.
Yürütme erki, yasaların uygulanmasından sorumlu olan ve bir devletin yönetiminden genel olarak sorumlu olan hükûmetin bir parçasını tanımlamak için yaygın olarak kullanılan bir terimdir.
Hükûmet başkanı veya hükûmetin başı, egemen bir devletin, federasyonel bir devletin veya özerk bir bölgenin yürütme organında en yüksek veya ikinci en yüksek yetkili kişidir. Genellikle bir kabineyi, bakanları veya sekreterleri yöneten ve yönetim departmanlarını yönlendiren bir grup olarak da kabine toplantılarına başkanlık eder. Diplomasi alanında, "hükümet başkanı" terimi, "devlet başkanı"ndan ayrılır, ancak bazı ülkelerde, örneğin Amerika Birleşik Devletleri'nde veya Türkiye'de aynı kişi olabilir.
Yasama organı, bir ülke veya şehir gibi siyasi bir birim için yasalar yapma yetkisine sahip bir topluluktur. Genellikle yürütme ve yargı yetkilerinden ayrılırlar.
Yarı başkanlık sistemi, başkanlık sistemi ile parlamenter sistemin bazı özelliklerinin karışımıdır. Parlamenter sistemden farklı olarak devlet başkanı veya cumhurbaşkanı sembolik makam değildir, ülkeyi yönetim yetkilerine de sahiptir. Yürütme gücü halk tarafından seçilen devlet başkanı ile meclis güvenine dayanan hükûmet başkanı arasında paylaşılır. Fiili olarak ise yürütmenin başı devlet başkanıdır.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Hükûmet veya Kabine, Türkiye'de Cumhurbaşkanının başkanlık ettiği ve tüm bakanların bir araya gelip kararlar aldığı kuruldur. Her bakan, kendi bakanlığını ilgilendiren iş ve emri altındaki kamu personelinin yerine getirdikleri işlem ve eylemlerinden sorumludur.
Folketing, Danimarka Parlamentosu olarak da bilinen Folketing, Faroe Adaları ve Grönland ile birlikte, Danimarka Krallığı'nın tek meclisli ulusal yasama organıdır. 1849'da kurulan Folketing 1953'e kadar, iki meclisli bir parlamentonun alt meclisiydi. Üst yasama organı Landstinget'tı. Kopenhag'ın merkezindeki Slotsholmen adasındaki Christiansborg Sarayı'nda bulunuyordu.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği hükûmeti, Sovyetler Birliği yönetiminde yürütme organının ana gövdesidir. Hükûmet başkanı, birinci dünya ülkelerinde "Sovyetler Birliği Başbakanı" olarak bilinen bürokrattı. 1977 Anayasası uyarınca Bakanlar Konseyi Başkanı aynı zamanda hükûmet başkanı idi. Bakanlar Konseyi Başkanı'nın görevleri birinci dünya ülkelerindeki başbakanla eşdeğerdi. Buna karşın siyasi sistemi oluşturan iktidar tüm sovyetler arasında paylaştırılmıştı. Buna karşın her dönem de facto olarak üst düzey liderler bulunmaktaydı ve genellikle ülkeyi Halk Komiserleri Konseyi Başkanlığı ya da Sovyetler Birliği Komünist Partisi genel sekreterliği makamı vasıtasıyla yönetirlerdi. Zira Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP) Vladimir Lenin'in teorize ettiği öncü parti ilkesine uygun olarak devletin yönetim organıydı.
Askerî örgüt, bir devletin silahlı kuvvetlerinin, ulusal askerî politikanın gerektirebileceği askerî yeteneği sağlayacak şekilde yapılandırılmasıdır. Bazı ülkelerde yarı askerî güçler askerî olarak görülmese de, bir ülkenin silahlı kuvvetlerine dahil edilir. Resmî askerî kuruluş hiyerarşik formları kullanma eğilimindeyken, isyancı kuvvetler gibi askerî veya paramiliter örgütlerin bir parçası olmayan silahlı kuvvetler, genellikle askerî örgütleri taklit eder veya ad hoc yapılar kullanır.
Federal Ulusal Meclis, Birleşik Arap Emirlikleri'nin tek meclisli ulusal yasama organıdır.
Türkiye Hükûmeti, Türkiye'nin ulusal hükûmetidir. Başkanlık temsilî demokrasisi altında üniter bir devlet ve çok partili bir sistem içinde Anayasal bir cumhuriyet olarak yönetilir. Hükûmet terimi, toplu kurumlar kümesi veya özellikle Kabine (yürütme) anlamına gelebilir.
Yeni Zelanda'da siyaset, çok partili bir anayasal monarşi çerçevesinde yürütülmektedir. Yeni Zelanda, demokratik ve üniter bir parlamenter monarşidir.
Siyasal sistemde, bir parti lideri, siyasi partisinin ya yasama organına ya da seçmenlere karşı resmi temsilcisidir. Ülkeye bağlı olarak, siyasi bir partinin "lideri" olarak halk arasında bahsedilen kişi, resmi olarak parti başkanı, genel sekreter veya en yüksek siyasi makam olabilir.
Kolektif kabine sorumluluğu, parlamenter sistemlerde kabine üyelerinin, özel olarak katılmış olsalar bile kabinede alınan tüm hükûmet kararlarını kamuoyu önünde desteklemek zorunda oldukları anayasal bir gelenektir. Bu destek, yasama organında hükûmet lehine oy kullanmayı da içerir. Bazı komünist siyasi partiler, demokratik merkeziyetçilik ilkesini merkez komitelerine uygularlar.
Kabine değişikliği, bir hükümet liderinin kabinesindeki bakanların görevlerinden alması veya değiştirmesi veya Devlet Başkanının hükûmet başkanını ve birçok bakanı değiştirmesi durumunda gerçekleşir. Bunlar, kabine başkanlarının ayrı bir yasama organı tarafından onaylanması gereken başkanlık sistemlerinden ziyade parlamenter sistemlerde daha yaygındır ve denge ve denetleme mekanizmaları olmayan otokratik sistemlerde de sıkça görülür.