
Sincan veya Şincan Uygur Özerk Bölgesi, Türkiye Türkçesinde yazılmış resmi Çin devlet kaynaklarında Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi veya sadece Xinjiang olarak geçer, Çin'in kuzeybatısında bulunan bir özerk bölge. Güneyde Tibet Özerk Bölgesi, güney doğuda Çinghay ve Gansu eyaletleri, doğuda Moğolistan, kuzeyde Rusya, kuzeybatıda Kazakistan ve batıda Kırgızistan, Tacikistan, Afganistan, Pakistan ve Hindistan kontrolündeki Keşmir bölgesiyle komşudur. 1.664.897,17 km² yüzölçümü ile Çin Halk Cumhuriyeti'nin en geniş idari bölgesidir. Başkenti Urumçi, resmî dilleri Uygurca ve Standart Çincedir.

Uygurlar veya Uygur Türkleri, Orta ile Doğu Asya'dan kaynaklanan ve kültürel olarak bu bölgelerle bağlı bir Türk azınlık etnik grubudur. Uygurlar Çin'in resmî olarak tanıdığı 55 etnik azınlıktan biridir. Çin'in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi, Uygurların memleketi olarak tanınır. Bununla birlikte, Çin Hükûmeti, Uygurları yalnızca çok kültürlü bir ulusa ait olan bölgesel bir azınlık olarak tanır ve Uygurların yerli bir halk olduğu yönündeki kavramı reddetmektedir.

Kızılsu Kırgız Özerk İli, Çin'de Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde bir Kırgız özerk bölgesidir.

Doğu Türkistan İslâm Cumhuriyeti, bugünkü Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kurulmuş cumhuriyet.

Atuş İlçesi,, Sincan Uygur Özerk Bölgesinde Kızılsu Kırgız Özerk İli'nde bir şehir. Bu bölge 15.509 km² ve toplam nüfusu yaklaşık 200.000 (2002) kişidir. Şehir yıllık ortalama sıcaklığı 12 ℃, ortalama yağış 80 milimetredir.

Doğu Türkistan veya Uyguristan, bağlam ve kullanıma bağlı olarak birden çok anlamı olan bir terimdir. Doğu Türkistan, Orta Asya'nın orta bölümünde yer alan Büyük Türkistan'ın doğu kesimidir. "Doğu Türkistan" kavramının coğrafî kapsamı, farklı zamanlarda ve farklı belgelerde hep farklılık göstermiştir; kimi kaynaklara göre Tarım Havzası bölgesini – yani günümüz Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin güney ve batı kesimlerini – kimi kaynaklara göre Xinjiang'ın tümünü kapsar.

Uygur Soykırımı, Çin Hükûmeti tarafından Uygurlar'a karşı uygulanan şiddet ve İnsan hakları ihlallerine verilen genel isimdir. Bu politika çoğunluğu Uygur olan bir milyondan fazla Türk Müslümanın herhangi bir yasal işlem olmaksızın, gizli gözaltı kamplarında tutulmasına yol açtı. Söz konusu politikayı eleştirenler genel olarak bunu Çin hükûmetinin Sincan'ı Çinlileştirme çabasının bir sonucu olarak tanımladılar ve bunu bir Kültürel soykırım olarak nitelendirdiler. Bu politikalar, Sincan yerel Komünist Parti sekreteri Chen Quanguo tarafından uygulanmıştır. Birçok aktivist, bağımsız STK, insan hakları uzmanı, hükûmet yetkilileri ve Sürgündeki Doğu Türkistan Hükümeti bu olayları bir Soykırım olarak adlandırdı. Uygurlulara karşı uygulanan şiddet, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana etnik ve dini kimlikleri nedeniyle en fazla kişinin tutuklandığı, şiddet gördüğü ve öldürüldüğü olay oldu.

Timur Bey, Uygur asker ve siyasetçi. 1933 Kaşgar Muharebesi'ne katıldı ve daha önce Turfan İsyanı'na (1932) katıldı. Türk milliyetçisi Genç Kaşgar Partisi ile anıldı ve kendisini "Timur Şah" olarak atadı. Timur Bey, Buğra kardeşler gibi diğer Uygurlar ile birlikte Çin'den ayrılmak istedi. Ağustos 1933'te askerleri, General Ma Zhancang komutasındaki Ulusal Devrimci Ordusu'nun Çinli Müslüman 36. Tümeni tarafından saldırıya uğradı. Timur, Kaşgar'da vurularak öldürüldü.
Kızıl Katliamı, Haziran 1933 tarihinde Sincan'da Türk savaşçılar ve Çinli savaşçılar ve siviller arasında meydana gelen olaylardır. Olay, Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'nden Uygur ve Kırgız savaşçılar, Kaşgar'a giderken Yarkand Yeni Şehri'nden geri çekilen Hui Çinli askerler ve sivillerden oluşan bir kola saldırmazlık anlaşmasını bozduklarında meydana geldi. Yaklaşık 800 Çinli Müslüman asker ve sivil, Türk Müslüman savaşçılar tarafından öldürüldü.

Nur Ahmetcan Buğra, Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'nin emiri olan Uygur siyasetçi. Mehmet Emin Buğra ve Abdullah Buğra'nın kardeşidir. 1934 Kaşgar Muharebesi'nde Çin Müslüman 36. Tümeni'ne karşı Uygur ve Kırgız kuvvetlerine komuta etti. Huiler, Çin Cumhuriyeti hükûmetine sadıktılar ve Nur Ahmetcan Buğra'nın da katıldığı Kızıl Katliamı'nın intikamını almak için Türk Müslüman Uygurları ve Kırgızları ezmek istediler. 16 Nisan 1934'te Yenihisar'da Ma Zhancang ve Ma Fuyuan komutasındaki Çinli Müslüman birlikler tarafından öldürüldü ve 2.500 Uygur ve Kırgız savaşçısının tamamı 10.000 kişilik Çin Müslüman ordusu tarafından imha edildi.

Abdullah Buğra, Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'nin emiri olan Uygur siyasetçi. Mehmet Emin Buğra'nın kardeşi ve Nur Ahmetcan Buğra'nın ağabeyidir. 1934 Kaşgar Muharebesi'nde Çin Müslüman 36. Tümeni'ne karşı Uygur ve Kırgız kuvvetlerine komuta etti. Huiler, Çin Cumhuriyeti hükûmetine sadıktılar ve Nur Ahmetcan Buğra'nın da katıldığı Kızıl Katliamı'nın intikamını almak için Türk Müslüman Uygurları ve Kırgızları ezmek istediler. Ayrıca kendisini koruyan Afgan korumaları vardı. Nisan 1934'te Yarkent'te Ma Zhancang komutasındaki Çinli Müslüman birlikler tarafından öldürüldü ve birliklerinin tamamı imha edildi. Abdullah'ın cesedi asla bulunamadı, bu da daha sonra kaderi hakkında spekülasyonlara yol açtı.
İkinci Kaşgar Muharebesi, Ocak-Şubat 1934 tarihleri arasında Kaşgar'da meydana gelen bir muharebedir. Emir Abdullah Buğra komutasındaki Türk Müslüman Uygur ve Kırgız savaşçılar ve diğer Türk ayrılıkçıları, General Ma Zhancang komutasındaki Hui ve Han Çin askerlerine altı günlük bir süre boyunca dört ayrı saldırı başlatarak onları Kaşgar'ın içine hapsettiler. Hoca Niyaz, 13 Ocak'ta Kaşgar surlarında beliren ve Çinli Müslümanlar tarafından sürüldüğü Aksu'dan 480 km bir yürüyüşün ardından saldırıya kendi Kumul Uygur savaşçılarıyla katıldı. Çinli Müslüman ve Çinli kuvvetler, Türk savaşçıları püskürterek ağır kayıplar verdiler.
Seyyid Ahmed Tevfik Bey Şerif Efendi, Suriyeli Arap gezgin ve siyasetçi. Suudi Arabistan kralı İbn Suud'un hizmetinde iken 1932'de Sincan'a seyahat etti. Çinli Müslüman Daotai Ma Shaowu tarafından sınır dışı edildi. 26 Ağustos'ta Kaşgar vahalarına ulaştı. Çin Cumhuriyeti hükûmetine sadık 36. Tümenin Çinli Müslüman kuvvetlerine karşı savaşan Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'nin Uygur ve Kırgız Türk Müslüman savaşçılarına katıldı. Tevfik Bey bir Pan-İslamcıydı.
Yenihisar Muharebesi, Nisan 1934 tarihinde Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'ne bağlı Uygur ve Kırgız savaşçılar ile Çin merkezi hükûmetinin Çinli Müslüman 36. Tümeni arasında bir muharebeydi. General Ma Zhancang, Yenihisar'da Uygur güçlerine düzenlenen saldırıda 36. Tümene liderlik etti, 500 kişilik Uygur ve Kırgız kuvvetinin tamamını yok etti ve liderleri Emir Nur Ahmetcan Buğra'yı öldürdü.
Yarkent Muharebesi, Nisan 1934 tarihinde Birinci Doğu Türkistan Cumhuriyeti'ne bağlı Uygur ve Kırgız savaşçılar ile Çin merkezi hükûmetinin Çinli Müslüman 36. Tümeni arasında bir muharebeydi. General Ma Zhancang'ın Çin Müslüman ordusu, Afganistan kralı Muhammed Zahir Şah tarafından gönderilen Uygur ve Afgan gönüllülerini yendi ve Abdullah Buğra da dahil olmak üzere hepsini öldürdü.

Mahmut Muhiti, Sincan bölgesinde bir Uygur savaş ağasıydı.

Yulbars Han, Uygur aşiret lideri ve Çin İç Savaşı sırasında Kuomintang generali.

Sincan İslam Ayaklanması, 1937 yılında Sincan'ın güneyinde çıkan bir ayaklanmaydı. Ayaklanma, Sovyet yanlısı Sheng Shicai yönetimine karşı Ulusal Devrimci Ordu'nun 36. Tümeni tarafından kısmen desteklenen Küçük Ahund liderliğindeki 1.500 Uygur Müslüman tarafından çıkarıldı.
Altışehir, ayrıca Kaşgarya olarak da bilinir, Tarım Havzası bölgesi için 18. ve 19. yüzyıllarda kullanılan tarihi bir isimdir. Terim, günümüzde Çin'in Güney Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde bulunan Kaşgar da dahil olmak üzere Tarım'ın kenarı boyunca kurulmuş olan vaha kasabalarına atıfta bulunur ve Türk dillerinde 'altı şehir' anlamına gelir.

Sincan tarihsel olarak farklı tarihsel isimlere sahip iki ana coğrafi, tarihsel ve etnik olarak farklı bölgeden oluşuyordu: Tanrı Dağları'nın kuzeyindeki Çungarya; ve günümüzde çoğunlukla Uygurların yaşadığı Tanrı Dağları'nın güneyindeki Tarım Havzası. Her iki bölge de Dungan Ayaklanması'ndan (1862-1877) sonra Çin Çing hanedanı tarafından yeniden ele geçirildiğinde, 1884'te "yeni sınır" anlamına gelen Sincan olarak yeniden adlandırıldı.