İçeriğe atla

Kıyı ilerlemesi

Kıyılar, kara ve deniz ekosisteminin kesişim sahasında bulunan doğal ve beşeri kaynaklı olarak büyük ve hızlı değişimlerin yaşandığı en önemli alanlardan biridir. Kıyıların, dalga ve deniz akıntıları sonucu, iklim değişimleri, akarsuların taşıdığı materyaller vb. unsurlar ile doğal olarak değişimin yaşandığı ortamlar olması yanında tarihi çağlardan bu yana insanoğlunun başta yerleşim olmak üzere birçok faaliyetleri için kullandığı alanlar olması da kıyılardaki değişimin boyutunu göstermektedir.[1] Kıyı çizgisinde meydana gelen değişim aynı zamanda kıyının alan kazanması veya alan kaybetmesi şeklinde alansal değişimi de oluşturmaktadır. Meydana gelen alan değişimleri kıyı ilerlemesi-gerilemesiveya deniz ilerlemesi-gerilemesi şeklinde olabilmektedir. Bu durumda kıyıda yaşanan değişimlerin aradan denize doğru ya da denizden karaya doğru olduğunu göstermektedir. Bu değişimler uzun dönemli (10-1000 yıllık) ve kısa dönemli (5-10 yıllık) olarak sınıflandırılmaktadır.[2]

Kıyı ilerlemesi

İzmit Körfezi Doğu Kıyısındaki Kıyı Alanlarında Kıyı İlerlemesi

Kıyı çizgisinde yaşanan değişimler sonucu kıyı alanında da büyük değişimler yaşanmıştır. Dönemler arasında ve çalışma alanının farklı kesimlerinde kıyı ilerlemesi-kıyı gerilemesi şeklinde büyük değişimlerin olduğu gözlemlenmektedir.[3] Çalışma alanında, 1965-1975 yılları arasında 33,28 hektarlık kıyı gerilmesi olurken, 6,55 hektarlık kıyı ilerlemesi meydana gelmiştir. Kıyı gerilemesinin başlıca nedenleri ise kıyı erozyonu, kumul gerilemesi, delta alanlarının doğal yapısının bozulması ve beşeri faaliyetler oluşturmaktadır. Kıyı ilerlemesinin olduğu alanlardaki nedenler ise beşeri faaliyetler sonucu oluşan dolgu çalışmalarıdır. Bu dönemde kıyı alanında 26,73 hektarlık azalma olmuştur. Bu azalmanın özellikle Çuhane deresi deltasının güney kesiminde meydana gelen kıyı erozyonu ya da deniz ilerlemesi nedeniyle olması tahmin edilebilir. Ancak bu iki dönemin farklı kaynaklardan alınması ve 1975 yılı Landsat uydu görüntüsünün bulutluluk oranının yüksek olması, bu dönemlerde kesin veri bilgisinin eksik olmasına neden olmuştur. Bu durumda kıyı alanındaki değişimlerin nedenlerine saptamada sıkıntı yaratmıştır. Bu dönemde Kocaeli fuar alanının, inceleme alanının kuzey kıyısına yapılmaya başlanması ve ayrıca İzmit şehir merkezi kıyı alanındaki değişimler, kıyı ilerlemesinin nedenlerini oluşturmaktadır. Çuhane ve Akarca dere deltalarında meydana gelen kıyı gerilemesinin dışında, bu alanın güneyinde fazla bir değişim yaşanmamıştır İzmit Körfezi doğu kıyısında, 1975-1985 arasındaki dönem en çok değişimin yaşandığı Dönemlerden biridir. Bu dönemde, kıyı alanındaki beşeri faaliyetlerin yoğunlaşması, değişimlerin boyutunun büyük olmasına da neden olmuştur. 1975 yılından 1985 yılına, kıyı alanında 14,92 hektarlık kıyı gerilemesi yaşanırken, 49,96 hektarlık kıyı ilerlemesi meydana gelmiştir (Tablo 2). Kıyı ilerlemesindeki bu miktar dönemler arasındaki en büyük oranı da oluşturmaktadır. Kıyı alanında ise 35,04 hektarlık bir pozitif değişim yaşanmıştır. Kıyı ilerlemesi şeklinde olan değişimin yaşandığı alanlardaki nedenlerini; Kocaeli fuar alanının dolgu ve düzenleme çalışmaların yapılması ayrıca İzmit şehir merkezinde kıyı dolgu çalışmaları oluşturmaktadır. Bu alanlarda 85–235 m. arasında kıyı alanı denize doğru ilerlemiştir. Ancak bu değişimin kökeni tamamen beşeri nedenlidir.1975-1985 döneminde Akarca deresinde yapılan düzenlemeler ve derenin kanala alınması, Akarca deresi deltası ile Çuhane (Kumla) deresi deltasının kuzey kesiminde 80-90m lik kıyı gerilemesinin yaşanmasına neden olmuştur. Kanalın, derelerin sediment taşımasını ve bunu denize iletmesini yavaşlatması, kıyı alanındaki delta alanlarının deniz istilasına uğramasına ve kıyı gerilemesine neden olmuştur. Diğer önemli değişim ise önceki yıllarda lagüner ortamlarda kaybolan Kiraz derenin ağız kesimindeki kıyı ilerlemesiyle oluşan deltasıdır. Bu alanda drenaj, yol ve düzenleme çalışmaları nedeniyle derenin kanala alınması ve yüklü miktarda sediment getirmesi, kıyı alanında çıkıntıların oluşmasına ve deltanın meydana gelmesine neden olmuştur. Bu alanda kıyı 300 m. gibi büyük bir uzunlukta denize doğru ilerlemiştir. Taşınan sedimentler ayrıca İzmit Körfezi akıntı sistemiyle beraber körfezin doğu havzasındaki kıyılarda da çökelmeye uğramıştır. İzmit Körfezi doğu kıyılarının güneyinde, Başiskele yakınlarında ise kıyı alanı değişimleri çok küçük çaplı olarak meydana gelmiştir. Bu alandaki değişimlerde kıyı ilerlemesi şeklinde olmuştur. çalışma alanının kuzeyinde kıyı ilerlemesi olduğu gözlemlenir ve bu durumun nedeni yine beşeri faaliyetlerin etkisi ile dolgu çalışmalarıdır.

Kaynakça

  1. ^ Ustaoğlu, B,. İkiel, C,. 2011. Sakarya Deltasının Doğu Kesiminde Kıyı Çizgisi Değişiminin Coğrafi Bilgi Sistemleri Ve Uzaktan Algılama Yöntemleriyle Analizi, SAÜ Fen-Edebiyat Dergisi.
  2. ^ Tağıl, Ş,. 2005. Altınova Sahilinde Kıyı Çizgisi Değişimini Belirlemede Uzaktan Algılama Ve Coğrafi Bilgi Sistemi, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt No: 15, Sayı: 2, Syf, 51-68. Elazığ.
  3. ^ 3. Uzun, M,. 2013. İzmit Körfezi Doğu Kıyısındaki Kıyı Alanı Ve Kıyı Çizgisinde Meydana Gelen Zamansal Değişimlerin Cbs Ve Uzaktan Algılama Teknikleri İle İncelenmesi, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Cilt No: 7, Sayı: 33

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Akdeniz Bölgesi</span> Türkiyenin Akdeniz kıyısındaki coğrafi bölgesi

Akdeniz Bölgesi, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Anadolu'nun güneyinde Akdeniz kıyısı boyunca uzanır. Genişliği 120–180 km arasında değişir. Batı ve kuzey batısında Ege Bölgesi, kuzeyinde İç Anadolu Bölgesi, doğusunda Güneydoğu Anadolu Bölgesi, güneyinde ise Akdeniz bulunur. Güneydoğudan Suriye ile komşudur. Türkiye'nin başka bölgelerinde olduğu gibi Akdeniz Bölgesi'nde de bölge sınırları ile yönetim birimleri olan illerin sınırları tümüyle çakışmaz.

<span class="mw-page-title-main">Karadeniz Bölgesi</span> Türkiyenin Karadeniz kıyısındaki coğrafi bölgesi

Karadeniz Bölgesi, ismini Karadeniz'den alan, Sakarya Ovası'nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar uzanan Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Gürcistan, Doğu Anadolu Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi, Marmara Bölgesi ve adını aldığı deniz ile komşudur. Türkiye'deki bölgeler arasında büyüklük bakımından üçüncü sırada yer almaktadır, ayrıca doğu batı genişliği ve yerel saat farkı en fazla olan bölgedir. Karadeniz Bölgesi'nin en büyük ve gelişmiş şehirleri sırasıyla 1.371.274 nüfusuyla Samsun, ardından Trabzon ve Ordu'dur.

<span class="mw-page-title-main">Ege Bölgesi</span> Türkiyenin Ege Denizi kıyısındaki coğrafi bölgesi

Ege Bölgesi, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. İsmini kıyısında olduğu Ege Denizi'nden alır. Ege ve İç Batı Anadolu olmak üzere iki bölüme ayrılır. Kuzeyde Marmara, doğuda İç Anadolu, güneyde Akdeniz bölgeleriyle ve batıda Ege Denizi'yle çevrilidir. Türkiye'nin en uzun kıyı şeridine sahip bölgesidir. Tarihi mekanlar çoktur. Efes Antik Kenti, Laodikya Antik Kenti, Sardis Antik Kenti, Stratonikenia Antik Kenti, Tralleis Antik Kenti, Blaundus Antik Kenti, Aizanoi Antik Kenti gibi birçok tarihi mekan vardır. Ege Bölgesi'nin iklimi Akdeniz İklimi'dir.

<span class="mw-page-title-main">Marmara Denizi</span> Karadeniz ve Ege Denizi arasındaki iç deniz

Marmara Denizi ya da Klasik Antik Çağ'ında Propontis, Karadeniz'i, Ege Denizi ve Akdeniz'e bağlayan bir iç denizdir. Karadeniz'e İstanbul Boğazı, Ege Denizi'ne Çanakkale Boğazı ile bağlanır. Türkiye'nin Asya ve Avrupa kısımlarını da birbirinden ayırır. Marmara Adasında bol miktarda mermer bulunması yüzünden adaya ve denize, Yunanca mermer anlamına gelen "Marmaros" denmiştir. Denizin bir diğer eski adı da '"Propontis"'tir. Türkiye'nin en büyük şehirlerinden İstanbul ve Kocaeli bu denizin kıyısında, diğer bir büyük şehri Bursa ise hızla deniz kıyısına doğru genişlemektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sapanca Gölü</span> Sapanca ilçesinde yer alan göl

Sapanca Gölü, Türkiye'nin Sakarya ve Kocaeli illerinde yer alan bir göldür. Arifiye, Sapanca, Serdivan ve Kartepe ilçelerinin sınırları içerisindedir.

<span class="mw-page-title-main">Manyas Kuşgölü</span> Türkiyede bir göl

Manyas Kuşgölü, tamamı idari olarak Balıkesir ilinin Bandırma ilçesi sınırlarında yer alan tektonik göl. Göl, Marmara Denizi'nin güneyinde, Uludağ ile Biga Yarımadası arasında uzanan bir çöküntü alanında yer almaktadır. Bu çöküntünün tabanını Kuş ve Uluabat (Apolyont) Gölleri ve bu göllerin çevresinde yer alan geniş ovalar, kenarlarını ise yüksek dağ ve yaylalar oluşturmaktadır. Doğu batı doğrultusunda uzanan gölün uzunluğu 20 km, genişliği ise 14 km'dir.

<span class="mw-page-title-main">İzmit Körfezi</span> Marmara Denizinin doğu kıyısında bulunan bir bölge

İzmit Körfezi, Marmara Bölgesi'nde Marmara denizi'nin doğu ucunda yer alan körfez. Kuzeyinde, batıdan doğuya doğru; Pendik, Tuzla, Darıca, Gebze, Dilovası, Hereke, Körfez, Derince ve İzmit ile çevrilidir. Güneyi ise Başiskele, Gölcük, Karamürsel ve Yalova'ya kadar uzanır.

<span class="mw-page-title-main">Delta (coğrafya)</span> bir nehrin ağzında oluşan yerşekli

Delta ya da çatal ağız, bir ırmağın çatallanarak denize döküldüğü yerdir. Eski Yunan tüccarların Nil Nehri'nin denize ulaşan kısmında üçgen biçiminde kara parçaları olduğunu gördüler. Oluşan şekiller Yunan alfabesinin dördüncü harfi Δ (delta) ile aynı olduğu için tüccarlar buraya delta adını verdiler.

Harşit (Doğankent) Çayı, Gümüşhane ilinin doğu sınırındaki dağlarından doğar. Gümüşhane İl Merkezi, Torul, Kürtün ve Doğankent'i geçip Tirebolu'nun 1,5 km doğusundan Karadeniz'e dökülür.

Teras , akarsu vadi yamaçlarında, deniz ve göl kıyılarında, eğim kırığının üzerindeki düz veya hafif eğimli alan. Değişik alanlarda ve değişik nedenlerle oluştuklarından sınıflandırma yapılmıştır. Terasa benzeyen fakat sadece üst üste sert ve yumuşak kayaların farklı aşınmasından oluşan şekle sözde taraçalar denir. Menderesli nehirlerin kenarlarında polijenik taraçalar) oluşur. Dalga aşındırmasıyla abrazyon taraçaları, vadi kenarlarında eski kum çakıl depolarına akarsu taraçaları, falezlerin üstünde çakıl kum depolanan yüzeylere deniz taraçaları denilir.

<span class="mw-page-title-main">Kıyı gerilemesi</span> suatlındaki deniz yatağının su seviyesinin üstüne çıkmasıyla yaşanan jeolojik süreç

Kıyı gerilemesi, suatlındaki deniz yatağının su seviyesinin üstüne çıkmasıyla yaşanan jeolojik süreçtir. Kıyı bölgelerinin morfolojik yapısı birçok doğal ve beşeri faktöre bağlı olarak değişebilmektedir. Yer sistemini oluşturan alt sistemler ve öğelerde oluşan değişimler kısa sürede kıyı bölgelerine de yansımaktadır. Özellikle kıyı çizgileri bu değişimlere karşı duyarlıdır. Kıyı bölgelerinin morfolojisinin gelişiminde esas olarak dalgaların aşındırma, taşıma ve biriktirme faaliyetleri etkili olmakla birlikte, aralarında karmaşık ilişkiler bulunan çok çeşitli etmen ve süreçlerin etkili olduğu görülür. Bu nedenle kıyılar ve onların morfolojisi yer sisteminde oluşan değişmelere karşı duyarlı alanlar olup bu değişimi yansıtırlar. Kıyı çizgisi oluşumunu kontrol eden belirli morfodinamik koşulların değişmesi ile çarpıcı bir hızla değişebilir. Bu değişmeler hem doğal, hem de insan faaliyetleri nedeniyle gerçekleşebilir.

<span class="mw-page-title-main">Yalıtaşı</span>

Yalıtaşı, kıyı bölgesinin gelgit arası kesiminde kum ve çakıl boyutlu sedimanların karbonat çimento ile bağlanarak taşlaşması sonucu oluşmuş sedimanter yapıdır. Çimentolu tortul kayaçlar bulunduğu yere bağlı olarak, yalıtaşlarını oluşturmak için çimentolu tortul kabukları, mercan parçaları, farklı türde kaya parçaları ve diğer malzemelerin değişken bir karışımından oluşabilir. Yalıtaşı, genellikle tropikal veya subtropikal bölgelerde gelgit bölgesi içinde oluşurlar. Ancak, kuvaternerde oluşan yalıtaşları kuzey ve güney yarımkürelerin 60 'enlemine kadar görülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kıyı coğrafyası</span>

Kıyı coğrafyası, kıyıların ve kıyıdaki yer şekillerinin oluşumu, oluşum koşulları ve dağılımı ile ilgilenen Fiziki coğrafya bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Sakarya Deltası</span> Sakaryada bir delta

Sakarya deltası, Sakarya nehrinin taşıdığı çökellerle Karadenize döküldüğü alanda oluşan delta ovası. Sakarya deltası aynı denize dökülen Kızılırmak ve Yeşilırmak gibi denize doğru bir çıkıntı yapmaz. Delta daha çok doğu-batı doğrultusunda, kıyıya paralel gelişmiştir. Denizin birden derinleşmesi ve güçlü akıntılar denizi doğru çıkıntıyı engellemiştir.

Kızılırmak Deltası, diğer adıyla Bafra Ovası, Kızılırmak'ın Karadeniz'e döküldüğü yerde, taşıdığı alüvyonlarla oluşturduğu, delta ovası ve sulak alanlar kompleksidir. Samsun ilinde Ondokuzmayıs, Bafra ve Alaçam ilçeleri sınırlarındadır. 56.000 hektarlık alanıyla Türkiye'nin en büyük deltalarındandır.

Yeşilırmak Deltası ya da Çarşamba Ovası, Samsun'da, Karadeniz'e dökülen Yeşilırmak'ın oluşturduğu delta. Çarşamba ve Terme ilçelerinin kurulu olduğu delta 90.000 km²'lik alanı ile Karadeniz'in en büyük deltasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hersek deltası</span>

Hersek Deltası, Yalova ili, Altınova ilçesi sınırlarında, İzmit Körfezi'nin güneyinde Yalakdere'nin oluşturduğu delta ovasıdır.

Progradasyon, sedimantoloji ve jeomorfoloji alanında nehir deltasının zamanla denize doğru ilerlemesini tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. Progradasyon, tortulanma hacminin, deniz seviyesinin yükselmesi ya da erozyon gibi sebeplerden ötürü kaybedilen hacimden daha fazla olması sonucu meydana gelir.

Plaj gelişimi; deniz, göl veya nehir suyunun toprağı aşındırdığı kıyı şeridinde meydana gelir. Kumlar, kayalık ve tortul malzemeleri kum birikintilerine aşındıran, asırlık, tekrarlayan işlemlerle kumun biriktiği yerlerdir. Nehir deltaları, göl veya okyanus kıyılarını genişletmek için nehrin çıkışında birikerek yukarıdan silt bırakır. Tsunamiler, kasırgalar ve fırtına dalgalanmaları gibi felaketler plaj erozyonunu hızlandırır.

<span class="mw-page-title-main">Kıyı çökel taşınımı</span>

Kıyı çökel taşınımı Dış etmen ve süreçlerin etkisiyle oluşan farklı boyutlardaki unsurların bir yerden taşınarak veya suda eriyik halde bununan maddelerin dibe çökerek deniz, göl ve okyanus tabanlarında üst üste birikme olayıdır