
Aşçılık, besinlerin çeşitli yöntemlerle yemeye hazır duruma getirilmesine denir. Ahçılık olarak da bilinir. Ev ekonomisi'nin temel bileşenlerinden biridir. Şef, aşçı, yardımcı şef, pasta şefi, mutfak şefi, fırıncı, gastronomcu, çikolatacı gibi mesleklerle sıkı ilgilidir. Birçok ülkelerde aşçılık mesleği öğrenmek için aşçılık okulu, aşçılık fakültesi, aşçılık akademileri bulunmaktadır. Aşçılığın en temel yöntemi pişirmedir. Ama "aşçılık" terimi, pişirmenin yanı sıra kurutma, isleme, dondurma ya da salamura gibi başka yöntemleri de kapsar. Besinler birkaç nedenden dolayı pişirilir. Bazı besinleri çiğ yeme düşüncesinden hoşlanmayız. Belirli besinleri pişirerek yemeye alışık olduğumuzdan, pişirmenin besinlere iyi bir tat kazandırdığına inanırız. Öte yandan pişirildiklerinde besinlerde değişiklikler oluşur ve bu da bazı besinlerin yenmesini ve sindirilmesini kolaylaştırır. Moleküler gastronomi, fizik ve kimya perspektifinden beslenmenin bilimsel yaklaşımıdır.

Yahni, sebze, et, baharat veya deniz ürünlerinin, et suyu veya kemik suyu ya da sos ile pişirilmesiyle yapılan ana yemektir.

Büryan, püryan ya da biran olarak da adlandırılan, Türkiye'nin birçok yerinde yapılan fakat daha çok Siirt ve Bitlis yöresine ait bir et yemeğidir. Arapçada Perive olarak da adlandırılır. Sonuç olarak kuyu kebabının bir türevidir. Yemeğin adı Türkçeye "pişirilmeden önce kızartılmış" anlamanına gelen Farsça'da biryani sözcüğünden girmiştir.

Tarator, Osmanlı mutfağında bulunan bir çeşit mezedir. Günümüzde ise tarator, toroto veya taratuar; bazı Balkan ülkelerinde ve Kıbrıs Adası'nda yapılan ve cacıktan esinlenmiş, ona benzeyen soğuk yemek olarak bilinir. Kıbrıs'ta talatur olarak tanınır.

Tas kebap veya tas kebabı, Türk mutfağında yer alan etli bir sulu yemektir. Macar yemeği gulaş ile karşılaştırılabilir. Basılı ilk yemek kitabı Melceü’t-Tabbâhîn'de tas kebabı tarifi vardır.
Melceü’t-Tabbâhîn (Aşçıların Sığınağı)(ملجأ الطباخين), Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şâhâne hocalarından Mehmed Kâmil’in yazdığı ve 1844’te taşbaskı halinde yayımlanan ilk yemek kitabıdır. Çorbalar, kebaplar, et yemekleri, külbastılar, yahniler, köfteler, pilakiler, börekler, sıcak ve soğuk tatlılar, zeytinyağlılar, pilavlar, hoşaflar, şuruplar vs. olmak üzere on iki fasıldan oluşmaktadır.
Ali Eşref Dede'nin Yemek Risalesi, Osmanlı'da yazılan ikinci yemek kitabıdır.1856 - 57 yıllarında Ali Eşref Dede, Melceü’t-Tabbâhîn yemek kitabından on iki on üç sene sonra bu kitabını yazmıştır.İçindekiler çorbalar, salata ve turşular, kebaplar, külbastılar, helvalar ve kadayıflar, paluzeler ve dondurmalar, kurabiyeler, revani ve benzerleri, turşular, hamurdan yapılan yemekler, lalanga ve börekler ,dolma çeşitleri, patlıcandan yapılmış paçalar ve mücverler, köfteler, ıspanak ve kabak türü sebze yemekleri, ilik yapımı ve yahniler,pilav çeşitleri, hoşaflar ve kompostolar ve suyu buz dondurmanın yoludur.

Et tavası,etin kızartılması ile hazırlanan bir tava türüdür.Basılı ilk yemek kitabı Melceü’t-Tabbâhîn'de tarifi vardır.

Uskumru balığının kebabı, uskumru balığı ile yapılan bir kebaptır.

Tavuk külbastısı tavuk ile yapılan bir külbastıdır.

Koyun ve kuzu külbastısı, koyun ve kuzu eti ile yapılan bir külbastıdır.

Dana ve sığır etinden tencere külbastısı dana ve sığır eti ile yapılan bir külbastıdır.

Haşlama balık külbastısı balık eti ile yapılan bir külbastıdır.

Kılıç ve palamut külbastısı kılıç ve palamut balığı eti ile yapılan bir külbastıdır.

Lüfer balığı külbastısı lüfer balığı eti ile yapılan bir külbastıdır.

Tarak ve istiridye külbastısı Tarak ve istiridye eti ile yapılan bir külbastıdır.

Uskumru balığı külbastısı Uskumru balığı eti ile yapılan bir külbastıdır.

Peynir külbastısı peynir ile yapılan bir külbastıdır.
Mecmuâ-i Fevâid, Sultan II. Mahmud devrine ve Hüdâyî Tekkesi Vakfı’na ait eserdir. Mecmuâ-i Fevâid’de imârethâne ve diğer kurumlarda çalışan görevliler ve muhasebe kayıtlarının yanında imârette kullanılan mutfak eşyaları ve yemek tarifleri de yer almaktadır. Söz konusu eser o dönemde Hüdâyî Vakfı imâretinde pişirilen yemekler hakkında detaylı bilgi vermektedir.

Papaz yahnisi bir çeşit yahnidir. Mecmuâ-i Fevâid de isminin sebebinin keşiş ve papazların perhiz yemeği olmasından dolayı bu isimle adlandırıldığı yazılmaktadır. Papaz yahnisi Kırklareli mutfağının yemeklerinden birisidir.