Orthoptera, Polyneoptera üsttakımına bağlı bir hayvan takımıdır. Başlarının ucunda çok parçalı iki anten ile yanlarda büyükçe iki petek göz bulunur. Bazılarının baş tepelerinde de 2 veya 3 adet nokta göz mevcuttur. Ağız parçaları kesici, çiğneyicidir. Çoğu bitkisel besinlerle, azı böceklerle beslenir. Ön kanatları dar ve parşömen sertliğindedir. Arka kanatlara örtü vazifesi yaparlar. Arka kanatlar geniş ve zar şeklindedir.
İnsan iskeleti, insan vücudunun iç çerçevesidir. Doğumda yaklaşık 270 kemikten oluşur - bazı kemikler birbirine kaynaştıktan sonra bu toplam yetişkinlikte yaklaşık 206 kemiğe düşer. İskeletteki kemik kütlesi 21 yaş civarında maksimum yoğunluğa ulaşır. İnsan iskeleti, eksenel iskelet ve apendiküler iskelet olarak ikiye ayrılabilir. Eksenel iskelet, vertebral kolon, göğüs kafesi, kafatası ve diğer ilişkili kemiklerden oluşur. Eksenel iskelete bağlı olan apendiküler iskelet, omuz kuşağı, pelvik kuşak ve üst ve alt ekstremite kemiklerinden oluşur.
Bayağı yaban domuzu, domuzgiller (Suidae) familyasından evcil domuzun vahşi atası olarak sayılan çift toynaklı.
Sazansılar (Cypriniformes), ışınsal yüzgeçliler (Actinopterygii) sınıfına ait büyük bir balık takımı. Farklı iklimlere başarılı bir şekilde ayak uydurmuş çok sayıda türleri mevcuttur.
Tetraodontiformes, kemikli balıklar sınıfına ait olan ve aralarında ilginç yeteneklere sahip 500 balık türünü içeren bir takımdır.
Katır erkek eşek ile dişi atın (kısrak) çiftleşmesiyle meydana gelen ve çoğu kez kısır olan melez hayvan. Erkek at (aygır) ile dişi eşek çiftleşirse bardo veya ester denen, at görünümünde ama eşek iriliğinde bir melez ortaya çıkar. Bardo, attan çok katıra benzer ancak eşeğin bütün zayıflıklarını taşır. Bardo, katırdan daha az dayanıklı olduğu için seyrek olarak yetiştirilir.
İnsan dişi, besinleri yutmaya ve sindirmeye hazırlık aşamasında keserek ve ezerek besinlerin mekanik olarak yıkımında görev yapar. İnsanlarda, her birinin belirli bir işlevinin olduğu kesici diş, köpek dişi, küçük azı dişi ve azı dişi olmak üzere dört tip diş vardır. Kesici dişler besini keser, köpek dişleri besini koparır ve küçük azı ve azı dişleri besini ezer. Dişlerin kökleri maksilla ya da mandibula içerisine yerleşmiş ve diş eti ile kaplanmıştır. Dişler yoğunluğu ve sertliği farklı çeşitli dokulardan yapılmıştır.
Kedimsiler (Feliformia/Feliiformes), etçiller (Carnivora) takımından kedi benzeri yırtıcı türleri kapsayan alt takım.
Australopithecus bahrelghazali, kalıntıları paleontolog Michel Brunet tarafından 1993 yılında Çad'da Koro Toro yakınlarındaki Bahrülgazel vadisinde bulunun Hominin türüdür. Fosilin, berilyum bazlı radyometrik tarihlemesi 3.6 milyon yıl öncesini işaret eder.
Tüberkül diş üzerindeki anatomik çıkıntılara denir.
Diş kapanış bozuklukları, alt ve üst dişler en fazla temas konumundayken, alt birinci büyük azının üst birinci büyük azıya göre önde veya arkada olmasına bağlı olarak görülen durumlardır. Normalde yarım küçük azı çapı kadar önde olması gereken alt birinci büyük azı daha önde olursa Sınıf III, daha arkada olursa Sınıf II kapanış bozukluğundan bahsedilir. Alt ve üst büyük azılar ilişkisi normal ama ön dişlerde konum bozukluğu varsa bu durum Sınıf I kapanış bozukluğu olarak tanımlanır.
Süt dişleri veya bebek dişleri, insanlarda ve bazı diğer memelilerde bebeklikte ve çocuklukta görülen ilk diş takımıdır. Canlı embriyo aşamasındayken oluşmaya başlar ancak bebeklikte görünmeye başlar.
Üniversal Numaralandırma Sistemi belirli bir dişi belirtmek için kullanılan diş numaralandırma sistemidir. Yaygın olarak Birleşik Krallık'ta ve Birleşik Devletler'de kullanılır.
Kalıcı dişler ya da yetişkin dişleri difiyodont memelilerde oluşan ikinci diş takımıdır. İnsanlarda ve eski dünya maymunlarında, altı maksiller ve mandibular azı dişleri, dört maksiller ve mandibular küçük azı dişleri, iki maksiller ve mandibular köpek dişleri, dört maksiller ve mandibular kesici dişler olmak üzere toplamda otuz iki adet kalıcı diş vardır.
Diş anatomisi, anatominin çalışma alanlarından biri olup insan dişi yapılarını inceler. Dişlerin gelişimi, görünüşü ve sınıflandırılması bu çalışma alanı içerisine girer. Diş oluşumu doğumdan önce başlar ve dişlerin doğal morfolojisi o sıralarda belirginleşir. Diş anatomisi aynı zamanda taksonomik bir bilimdir. Dişleri ve onları oluşturan yapıları isimlendirmek çalışma alanı içerisine girer ve bu bilgiler diş tedavilerinde pratik bir amaca hizmet eder.
Dentisyon, dişlerin gelişimi ve ağızdaki konumlanması ile alakalıdır. Daha teknik şekilde ifade edilirse, belirli bir yaşta belirli bir türün dişlerinin karakteristik düzeni, cinsi, sayısıdır. Başka bir deyişle, bir hayvanın dişlerinin sayısı, tipi ve morfo-fizyolojisi konularını ele alır.
Diş hekimliğinde, maksiller köpek dişi ya da maksiller kanin her iki maksiller yan kesici dişin lateraline ve her iki maksiller birinci küçük azı dişinin meziyaline yerleşmiştir. Hem maksiller hem de mandibular kaninler için ağzın "köşetaşı" denir. Çünkü kesici dişleri küçük azılardan ayıracak şekilde orta hattan üç diş uzağa yerleşmişlerdir. Kaninin konumu gereği kesici ve küçük azı dişleri ayırdığı gibi mastikasyon ya da çiğneme esnasında her iki dişin işlevini gerçekleştirir. Yine de, kaninlerin en çok görülen işlevi besinleri koparmaktır. Kanin dişler çiğneme esnasında meydana gelen muazzam lateral (yan) basınçlara dayanabilmektedir. Kaninlerin tek bir tüberkülü vardır ve kılıç dişli kaplanlar gibi nesli tükenmiş etçillerde tutma-kavrama görevi görür. Görece aynı olsalar da, maksiller kaninlerin süt dişleri ile kalıcı dişleri arasında küçük farklar bulunur.
Maksiller ikinci küçük azı dişleri ya da maksiller ikinci premolarlar üst çenede maksiller birinci premolarların distalinde, maksiller birinci molarların meziyaline yerleşmiştir. Bu premoların görevi molarlara besini koparmak açısından benzer. Bu işlev mastikasyon ya da çiğneme esnasında büyük bir öneme sahiptir. Maksiller ikinci premolarların iki adet tüberkülü bulunur. Ancak bu iki tüberkül de maksiller birinci premolara kıyasla daha az keskindir. Süt maksiller premolar dişler bulunmaz. Onun yerine, kalıcı maksiller premolarların önünde süren dişler süt maksiller molar dişlerdir.
Mandibular köpek dişi ya da mandibular kanin, mandibular yan kesici dişlerin distaline mandibular birinci küçük azı dişlerinin ise meziyaline yerleşmiştir. Maksiller ve mandibular kaninlere ağzın "köşetaşı" denir çünkü orta hattan üç diş uzağa yerleşirler ve küçük azıları kesicilerden ayırırlar. Kaninin konumu gereği kesici ve küçük azı dişleri ayırdığı gibi mastikasyon ya da çiğneme esnasında her iki dişin işlevini gerçekleştirir. Yine de, kaninlerin en çok görülen işlevi besinleri koparmaktır. Kanin dişler çiğneme esnasında meydana gelen muazzam lateral (yan) basınçlara dayanabilmektedir. Kaninlerin tek bir tüberkülü vardır ve etçillerde tutma-kavrama görevi görür. Görece aynı olsalar da, mandibular kaninlerin süt dişleri ile kalıcı dişleri arasında küçük farklar bulunur.
Evcil kedilerin anatomisi, Felis cinsindeki diğer üyeler ile benzerdir.