On İki Olimposlular ya da sadece Olimposlular (Olimpiyan), Yunan mitolojisinde dünyayı yöneten tanrılar grubudur. Kendilerinden önceki tanrı grubu olan Titanları, Titanlar Savaşı'nda yenerek yönetimi ele geçirmişlerdir. "Tanrıların Kralı" sıfatıyla Zeus, Olimposluların lideridir. Kraliçe sıfatı ise Zeus'un eşi Hera'ya aittir. Olimpos adı Yunanistan'ın en yüksek dağı olan Olimpos Dağı'ndan gelir. Tanrıların dağın zirvesinde bulutların arasında sarayları olduğuna inanılır. On iki sayısı ise karşımıza birçok mitte çıkan bir sayıdır; Yahudilikte On iki İsrail kabilesi, Çerkeslerde 12 büyük kabile, Hristiyanlıkta İsa'nın 12 Havarisi; Şiilikte On İki İmam, Zodyak'taki 12 burç gibi. Sayıya yüklenen bu bakış açısından dolayı Yunan tanrıları da 12 tanedir ve 13 sayısının uğursuzluğuna inanılır. Örneğin İskandinav mitolojisinde tanrıların yemek masasına oturan 13. tanrı Loki, iyilik tanrısı Balder'in ölümüne neden olur. Bu açıdan önceden On İki Olimposlu arasında gösterilen Hestia, Dionisos Olimpos'a gelince 13 tanrı olmasın diye yerini ona bırakıp insanların arasına karışır.
Lucina, Roma mitolojisinde doğum tanrıçasıdır. Daha sonraları, evlilik, aile ve doğum tanrıçası olan Juno'ya hitaben kullanılan bir isim olmuştur.
Hera, Yunan mitolojisinde Zeus'un eşi ve ablası olan tanrıçadır. Roma'da Juno olarak bilinir. Babası Titanlardan Kronos, annesi Rhea'dır. Olympos tanrıları arasında kraliçe vasfına sahiptir ve Evlilik Kraliçesi olarak anılır.
El-Lât, İslam öncesi Arabistan'daki kader, kısmet ve bereket tanrıçası. En büyük tapınağı Taif'te bulunuyordu. Lat, Taif'te dört köşeli düz bir kaya parçası ile temsil ediliyordu ve etrafında bir ev inşa edilmişti. Tapınak Taif Kabesi olarak biliniyordu. Kara taş, İslam öncesi dönemde Petra'da bir adı da Kaab olan tanrıça El-lât'ın sembolü durumundaydı.
Kelt mitolojisi en yalın tanımıyla Kelt politeizminin mitolojisidir. Kelt politeizmi Demir Çağı Keltlerinin diniydi. Demir Çağı'ndaki diğer Avrupalılar gibi erken dönem Keltleri de politeistik mitoloji ve dinî yapıyı benimsemişlerdi. Kelt insanlarının içinde, Roma ile yakın iletişimi olan Galyalıların ve İber Yarımadasındaki Keltlerin mitolojileri Roma İmparatorluğu altında devam edememiş, daha sonra ise bu insanlar Hristiyan olmuş ve Kelt(ik) dillerini de kaybetmişlerdir. İronik bir şekilde bu insanların inanç ve geleneklerine dair bilgiler çeşitli Roma ve Hristiyan kaynakları sayesinde bugüne kadar ulaşmıştır. Bir başka açıdan ise, kendi politik veya lenguistik (dilsel) kimliklerini korumuş olan Keltler Demir Çağı'ndaki atalarının mitolojilerinin en azından artakalan küçük bir kısmını iletebilmişlerdir. Bu iletilebilmiş kısım genellikle Orta Çağ'da kaydedilmiş ve yazılmıştır.
Moneta, Roma mitolojisinde zenginlik ve mal varlığının tecessümü yani vücut buluşu ve tanrıçasıydı. Tanrıça Moneta'nın kültü, büyük ölçüde hafıza tanrıçası ve İlham Perilerinin annesi olan Mnemosyne kültünün ("μνημοσννη") yer aldığı Yunan dininin etkisi altında kurulmuştur. Tanrıçanın adı Latince monēre kelimesinden türetilmiştir. Livius Andronicus'un Latin Odyssey'inde Moneta'dan şöyle bahsedilir: Nam diva Monetas filia docuit.
Ceres, Roma mitolojisinde anne sevgisinin ve büyüyen bitkilerin tanrıçasıydı. Satürn ve Rhea'nın kızı, Jüpiter'in eşi ve kız kardeşiydi. Jüpiter'den Proserpina'nin annesiydi ve Juno, Vesta, Neptün ve Plüton'un da kız kardeşiydi. Ayrıca Sicilya'nın baş tanrıçası, koruyucusuydu. Yunan mitolojisindeki tanrıça Demeter'e denktir.
Roma mitolojisi, Antik Roma'da yaşayan insanların mitolojik inançlarının bütününe verilen isimdir. Genelde iki ana bölümü olduğu düşünülür; ilk bölüm ki daha sonraları etkin olmuştur ve edebidir, genellikle Etrüsk mitolojisindeki öğelerin Romalılaştırılmış hallerinden meydana gelir, ikinci bölüm ise daha erken dönemlerde etkin olmuş olan ve daha çok kültik olan farklı uygulama ve inançlara sahip daha özerk bir bölümdür.
Tanrıça, dişi ya da dişil ilah anlamlarına gelebilir. Soyut bir ilahi varlıktır. Birçok kültürde tanrıçalardan bahsedilir. Bazen tek başına, ama çoğunlukla bir panteonun üyesi olarak tanrıça inanışı özellikle paganizmde yaygındır.
Afrodit, Yunan mitolojisinde aşk tanrıçası. Beden ve ruh aşkını birbirinden ayıran Antik Yunanlar, Afrodit adında iki tanrıçaya sahiplerdi: Afroditlerin biri, "beden aşkı" tanrıçası, diğeri ise "ruh aşkı" idi.
Yunan mitolojisinde Artemis (Yunanca: Ἄρτεμις) av, vahşi doğa, vahşi hayvanlar, doğa, bitki örtüsü, doğum, çocuk bakımı ve iffet tanrıçasıdır. Ay tanrıçası Selene ve başka bir Ay tanrıçası olan Hekate ile yoğun bir şekilde özdeşleştirilmiştir bu nedenle yukarıda belirtilen ikisinin yanı sıra mitolojideki en önemli ay tanrılarından biri olarak kabul edilir. Çoğunlukla su perileri, bazı ölümlüler ve avcılardan oluşan geniş çevresiyle Yunanistan ormanlarında sık sık dolaşırken betimlenmiştir. Tanrıça Diana Roma mitolojisindeki eşdeğeridir.
Mezopotamya mitolojisi, Sümerlerin dini evrendeki güç, nesne ve varlıkları temsil eden Antropomorfik tanrı ve tanrıçalar içerirdi. Sümerlerin inanışına göre insanlar başta tanrılar tarafından hizmetçi, köle olarak yaratılmış fakat daha sonra özgürleştirilmiştirler.
Etrüsk mitolojisi veya Etrüsk dini, Etrüsklerin mitolojik yazın ve inançları ile birlikte yaptıkları dini adet ve uygulamaların bütünüdür.
Bast Antik Mısır dilinde 𓎰𓏏𓏏 şeklinde yazılır ve bu dilin modern devamı kabul edilen Kıptice dilinde Ⲟⲩⲃⲁⲥⲧⲉ şeklinde yazılır. Bastet ya da Bast, Mısır mitolojisindeki tanrıçalardan biridir. Kültünün merkezi bir delta şehri olan ve tarihçi Herodot'un vakayinâmelerinde yer bularak tanınan Per-Bast olan ana kedi tanrıça, Bast, antik tanrıçalardandı ve en azından İkinci Hanedan'dan beri tapınılmaktaydı. Kült merkezi Par-Bast'ta yapılan kazılarda mumyalanmış kutsal kedilerden oluşan bir mezarlık da bulunmuştur. Başlarda Aşağı Mısır'ın koruyucu tanrıçası konumundaydı ve vahşi bir aslan olarak betimlenirdi. Nitekim ismi de (dişi) "yiyici, (yiyerek) yok edici" anlamına gelmektedir. Ev kedileriyle özdeşleştirilmesi ve bu şekilde betimlenmesi MÖ 1456 yılında başlamıştır. Koruyucu tanrıça olarak firavunun savunucusu ve koruyucusu olarak görülürdü. Ra'nın kızı sayılan Bast ayrıca 'Ra'nın Gözü' olan tanrılardandı.
Anadolu din ve mitolojisi Hatti, Hitit, Luvi, Hurri, Asur, Urartu, Lidya, Frig gibi Anadolu'nun antik halklarının yanı sıra kısmen Ermeni, Türk ve Yunanların daha geç döneme ait inanç ve söylencelerinden oluşmaktadır. Çatalhöyük, tarımsal yerleşimden kent yerleşimine geçilen dünyanın en eski kenti kabul edilmektedir. Burada ana tanrıça heykellerinin yanında bulunan hayvan özellikle boğa sembolleri, ana tanrıça kültünün yanı sıra erkek verimlilik sembollerinin de kullanıldığı gök ve savaş tanrısının boğa formunda sembolize edildiğini düşündürmektedir
Antik Roma'da din, kökenleri büyük ölçüde Antik Yunan ve İtalya Yarımadası'nın pagan geleneklerinden alan, inanç ve kültlerin bileşimidir.
Proserpina, Yunan tanrıçası Persefoni'nin Latince adıdır.
Antik Roma din ve mitinde Luna, Ay'ın ilahi düzenlemesidir. Bir tanrı olarak tasavvur edilen Güneş'in tanrısı Sol'un dişi tamamlayıcısı olarak sunulur. Luna bazen Roma üçlü tanrıçasının Proserpina ve Hecate ile birlikte bir yönü olarak temsil edilir.
Uni, Etrüsk dininde ve mitinde eski evlilik, doğurganlık, aile ve kadın tanrıçasıdır ve Perugia'nın koruyucu tanrıçasıdır. Roma mitolojisinde Juno'nun ve Yunan mitolojisinde Hera'nın Etrüsk eşdeğeri olarak tanımlanır. Etrüsk panteonunun yüce tanrıçası olarak gökyüzü tanrısı kocası Tinia ve bilgelik tanrıçası kızı Menrva'dan oluşan Capitoline Üçlüsü'nün özgün öncüsü olan Etrüsk üçlüsünün bir parçasıdır.