İçeriğe atla

Judith Lorber

Judith Lorber (d. 28 Kasım 1931), New York'taki Brooklyn Şehir Koleji'nde ve The CUNY Lisansüstü Çalışmalar Merkezi'nde, kadın ve sosyoloji alanlarından çalışmaları bulunan bir profesördür. Cinsiyet farklılığının sosyal yapısı hakkında teorist bir kurucudur, oluşumda ve cinsiyet çalışmalarının dönüşümünde hayati bir rol oynamaktadır. Son zamanlarda daha çok sosyal dünyadaki cinsiyetçiliği kaldırmakla tanınıyor.

Lorber, 1970'lerin başında Toplumdaki Kadınlar İçin Sosyologlar ile aktif olarak ilgiliydi. Gelişti ve toplumdaki ilk cinsiyet adetlerinin bazılarını, kadın çalışmalarını ve feminist teorilerini Brooklyn Üniversitesi'nde ve Mezun Okul'da anlattı, 1988-1991 'de Kadın Çalışmaları Sertifikası Programı'nda ilk düzenleyici olduğu yerde. 1992-1993'te ASA seks ve cinsiyet bölümünü yönetti ve 1996'da Jessie Bernard Ödülü ile ödüllendirildi, akademik çalışması toplumdaki kadının rollerini tanımada ve onları tamamen çevreleyen görüşü genişletme alanında.

Hayatı

Kariyeri ve çalışmalarını tanıtması

Judith Lorber, liseye ve ilkokula gittiği New York, Brooklyn'de dünyaya geldi. 1952'de CUNY 'de Queens Koleji'nden mezun oldu ve 1971'de New York Üniversitesi’nden Sosyal Bilimler Yüksek lisansı ve doktorası’nı aldı. 1972’de kadın çalışmalarında yönleri öğretmeye ve geliştirmeye başladı ve Bronx’daki Fordham Üniversitesi’nde ve Brooklyn Koleji’nde anlattı ve 1995’te emekli olana kadar CUNY Mezun Okulu’nda öğretmeye devam etti. Judith Lorber New York’ta yaşıyor. Judith Lorber, sanatçı Stephen Lorber’ın kız kardeşidir.

Cinsiyeti ve ruhsal hayatı

Lorber’ın çalışmasının temel odak noktası sosyal yapı olmuştur, sosyal etkileşimdeki fikir, yapıyı yeniden üretme ve onların sosyal dünyasını sınırlandırmasıdır. Bu bakış açısı, sosyal devletleri hastalık gibi analiz eder ki kurallar ve davranıştan beklentiler hastalarla etkileşim içinde olmaktan hastalık meydana gelir ve sağlık hizmetleri çalışanlarının birbiriyle etkileşiminden ve aile üyelerinin, arkadaşların ve iş arkadaşlarının. Lorber’ın yeni araştırma projesi psikiyatri bölümüyle, sosyal hizmet uzmanlarıyla ve kenar mahallede ruh hastalığı ve kültür uyum konularında problemi olanlar topluluğuyla saygınlıktaki tabakalaşmayı ve iş görevlendirmesini görüşmekti.

Judith Lorber’ın cinsiyet ve sağlık bakımındaki son çalışması, Cinsiyet ve Hastalıktaki Sosyal Yapı, cinsiyet objektif serisi olarak 1997’de yayınlandı. İkinci bir yayın, Lisa Jean Moore ile birlikte yazılan, 2002’de Rowman ve Littlefield tarafından yayınlandı. Kitap, ekonomideki, ailedeki,politikadaki ve tıbbi ve yasal sistemlerdeki saklı cinsiyet nedenini gösteriyor, bu sağlık hizmetleri uzmanlarının ve hastaların davranışlarının büyük bir etkisidir.

Judith Lorber aynı zamanda Lisa Jean Moore ile birlikte Cinsiyetçi Yapılar: Feminist Bakış Açıları’nı yazdı. İlk yayın 2007’de Roxbury tarafından yayınlandı ve ikinci yayın 2011 ‘de Oxford Üniversitesi tarafından yayınlandı. Tüm bakış açısı, cinsiyetçi sosyal hizmetler yoluyla vücuttaki dönüşümdür.

Feminist politikalar

Lorber’in feminizmi (ve bilimkurgu düşünme sevgisi) 1975 başlarında Cinsiyet Eşitliliğinin Ötesinde : Çocukların Soruları, kitapçılarda görüldü, 1986’da Nuh’un Gemisi’nin Ayrılması’’ bunu takip etti. 1987’de Cinsiyet Toplumu’nun kurucu editörü oldu, Toplumdaki Kadınlar İçin Sosyologlar resmi yayınında editör oldu. Editör olunca, Judith Lorber makaleler, dil biçimini ve ortaya çıkan temaları şekillendirdi. Gazete (hala) son derece başarılıydı ve SWS’nin güncel mali durum kaynağıydı. Lorber ve Susan Forrell ilk Cinsiyet Toplum okuyucusunu, Cinsiyetin Sosyal Yapısı’nı düzenlediler (1991’de yayınlanan).

1990’a kadar, Lorber cinsiyet çalışmalarıyla ilgili kendi kitabını yazarak önemli bir katkıda bulundu ki bu kitabı kutsal bir kitap haline getirdi ve zorunlu olarak kadın çalışmaları derslerinde okuttu. Cinsiyette Tezatlar, 1994’te Yale tarafından yayınlandı, cinsiyetle uğraşan, cinsellikle ve sosyal yapılı tüm cinsiyetlerle ama bu cinsiyet temel sosyal statü kategorisini kapsıyordu ki sosyal yaşamın neredeyse tüm ailelerini yönetiyordu. Böylece, vücutlar ve cinsellik, cinsiyet anlamına gelmez. Cinsiyet soysam bir kurumdur ki bireylerin beklentilerini yerine getirir, günlük sosyal işlerini yerine getirir, toplumun en büyük sosyal organizasyonlarını inşa eder ve aynı zamanda kendi başına bir varlıktır. Lorber’in cinsiyetle ilgili teorik yaklaşımı, ustaca ve sıra dışı görüş tarafından deneysel sosyal bilim standartlarıdır. Zıt Düşünceler İtalyanca ve Almancaya çevrilmiştir ve diğer Birleşmiş Milletler’deki mezun öğrenciler jenerasyonu bundan etkilenmiştir. İlk bölüm, ‘’Geceden Günüme’’, ‘’Cinsiyetin Sosyal Yapısı’’, geniş ölçüde antoloji haline getirilmiştir, ikinci bölüme dayalıdır. ‘’İnanmak Görmektir’’, ‘’İdeoloji Olarak Biyoloji’'. Kitap sadece sosyolojide değil aynı zamanda antropoloji tarihi alanında, sosyal psikolojidei toplumsal dilbilimde, insan çalışmalarında, kültür çalışmalarında ve hatta hukuki alanda saklıdır.

Eserleri

Kadın Hekimler

Kadın Hekimler Kariyeri'nde, Statü ve Güç'te, 1984'te yayınlanan, 1981 den 1987'ye günce çevirileri halinde yayınlanan zirveye eren kadın hekimler çalışması, onun tıbbi ve feminist toplumdaki mantıklı bir birleşimiydi. Çalışmasında, kadın hekimlerin kariyerlerinde ilerlerken nasıl zorluklarla karşılaştıklarını gösterdi, erkek hekimlerle eşleşmiş örnekleri karşılaştırıldığında, resmi olmayan tıbbi meslek organizasyonu himayesi altındaydı ve destek işlemleri de sonucuydu. Lorber böylece tıp mesleğinin resmi olmayan yapısını analiz etmeyi genişletti, sadece erkek hekimlerin kadınlara uyguladığı yöntemleri genişletti.

Kadın hekimler çalışması esnasında Lorber hekimlerden biriyle tanıştı, Florence Haseltine, yeni araştırma projesinde onu görevlendirdi, bir hastanın tecrübeleriyle yeni yaratıcı teknolojiyle birlikte, tüp bebek (IVF), doktor yardımıyla gebe kalma. Araştırmayı Lakshumi Bandlamudi ile yürüttü ve Dorothy Greenfeld onların tecrübe ve davranışlarından yola çıktığı çiftleri buldu, klinik personel ve başka bakıcılarla birlikte ve birbirlerine inandılar ve kendilerini kontrol ettiler. Judith Lorber, kadınların doğurgan olduğu ama erkeklerin olmadığı, erkek infertilitesinde tüp bebek kullanımının gelişimiyle ilgili feminist bir analize başvurdu. Bu durum bir tür evlilik pazarlığına zemin hazırladı, kadının görünürde güçlü bir pozisyonda olduğu, ama bu erkeğin avantajıyla sonuçlandı, ailede cinsiyet politikalarında onların baskın olmasından dolayı. Bu araştırmanın feminist etik ve tıbbi çıkarımları, 1980 sonlarında yazılan makalelerde keşfedildi.

Cinsiyet Eşitsizlikleri

Feminist Teoriler ve Politikaları 1998'de Roxbury tarafından ilk kez yayınlandı ve şu an beşinci yayını 2012'de Oxford Üniversitesi Yayını tarafından yayınlanıyor. Kitap son 35 yılın feminist düşüncesini özetliyor. Cinsiyetçi Beth Hass, Myra Marx ile birlikte yapılan kitap, 1999'da Sage tarafından yayınlandı. Cinsiyetin kavramsal bir yapı olarak bir koleksiyondur bu kitap. Cinsiyetin El Kitabı'nı ve Kadın Çalışmaları'nı 2006'da Sage tarafından yayınlanan Mary Evans ve Kathy Davis ile birlikte editledi.

Cinsiyet Ve Cinsiyeti Kaldırmanın Arkasındaki Bir Dünya

Lorber'in şu anki işi "öteye" gitmektir. Binariler Ötesinde: Cinsiyet Sınıflandırmalarının Depolarizonu, Cinsellik ve Cinsiyet'’. 1996’da Sosyolojik Sorgu tarafından yayınlandı, Lorber, sosyolojik verinin cinsellik ve cinsiyetle ikiden fazla kutuplaşması cinsiyette kullanılsa daha kesin olabileceğini öne sürdü. Sınır Geçişi ve Sınırları Bölme: Kimlik Politikası Karmaşaları 1996’da Sosyolojik Örgüt tarafından yayınlandı, Lorber, ırksal ve cinsiyet değiştiren sınıfları birbirinden ayırdı, eleştirdi. Aslında, Judith Lorber, cinsiyet tarafından yönetilmeyen sosyal bir dünya hayal etmemiz gerektiğini ileri sürdü bu zamana kadar. 2000’de Feminist Teori tarafından yayınlanan Cinsiyeti Kullanarak Cinsiyeti Bozmak: Bir Feministin Cinsiyeti Yok Etme Hareketi’nde Lorber bu iddiayı keşfetti. ‘’ Kaseleri Kırmak : Ortadan Kaldırma ve Sosyal Değişim tüm bu ‘’öteki’’ fikirleri bir araya getiriyor ve bize cinsiyetsiz dünya hayal etmemizi soruyor. W.W.Norton tarafından 2005’te yayınlanmıştır.

2012’de Amerika Sosyolojik Birliği Yıllık Toplantıları’nda, Denver’de yapıldı. Tema, ‘’İdeal Dünya’’ydı. Judith Lorber, toplantının açılışında sunum yaptı, Cinsiyet Eşitsizliği: İdeal Dünya ve Gerçek’’ hakkında. O aynı zamanda makalesini sundu, ‘’Cinsiyet Ötesinde Bir Dünyaya Doğru : İdeal Bir Dünya Göürüşü’’, Barbara J. Risman ve Jessica Holder Sherwood ile birlikte. Son zamanlarda, Stieg Larsson’un popüler üçlemesi hakkında verilen sunumlardan bir şeyler yazdı ‘’Lisbeth Salander’in Cinsiyet Çokluluğu: Üçüncü Tür Feminist Kahraman’’.

İnanmak Görmektir- İdeoloji Olarak Biyoloji

Judith Lorber ‘’ Cinsiyetçi Toplum Okuyucusu’’nun üçüncü bölümünü yayınladı, bir antoloji yayınladı Michael S. Kimmel, Anny Aranson ve Amy Kaler tarafından. Metinde, Lorber sosyal yapıların toplumumuzda cinsiyetleri farklılaştırdığını tartışıyor. Lorber, ‘’vücut farklılıklarının çoğu alanda fiziksel olduğunu ama bir toplumda sosyal sınıflandırmalarla bir kalıba sokabildiklerini, en çok bilinen dişi ve erkek ,kadın ve adam ayrımını anlattı. Dahası, Lorber cinsiyetin fiziksel farklılıklarından dolayı her bireyi vücudun kalıplara uymadığını ve ne seksin ne cinsiyetin salt sınıflandırma olmadığına dikkat çekti.

Lorber, cinsiyetleri ve farklılıkları tartışmayı kadın ve erkek sınıflandırmasından ayırarak örnek gösterdi. Lorber, bazı kadınların yumurtalıkları ve uterilerinin olmadığını, adet görmeyen kadınlardaki menopoz farklılıklarını, bazı erkeklerin süt verdiğini ve bazı erkeklerin sperm üretemedğini ileri sürdü. Bireylerin vücutlarında dolaşan bulanık kabloların onların cinsiyet sınıflandırmalarından dolayı olduğunu tartıştı, Lorber toplumumuzda rekabet gerektiren sporları kullanarak önceden belirli sınıflandırmaların cinsiyeti çevrelediğini örnek göstermeye devam etti.

Lorber’in üçüncü bölümünde ‘’ Sporlar Ne Sergiler’’ başlıklı bölümünde, Lorber önceden belirli sosyal inanışlar zorlayıcı sporların cinsiyeti çevrelemede erkeklerin saldırganlığını yasallaştırma yoludur ve onların maskülen kimliğini yaratır. Aksine, Lorber inanıyor ki kadın cinsiyeti zorlayıcı sporları taklit ediyor ve zorlayıcı erkek sporlarında ‘’ ikinci statü’' de yer almaya devam ediyor. Lorber inancını doğrılamak için basketbol örneğini kullanır. Kadınların ikinci statü varsayımının kadınların psikolojisi etrafında çerçevelendiğini ilişkilendirir. Lorber kadın sporlarındaki kuralları da onların bu varsayımının psikolojik etkisine inanıyor, spor yarışmalarındaki kurallara ve onların spor davranması gerektiğine inanıyor.

Ancak, Lorber bu sosyal engelleri spordaki cinsiyet ayrımına bağlıyor, kadın cinsiyetine yapılan ekonomik baskılarla birlikte bağlıyor. Zorlayıcı sporları büyük işlerle kıyaslandırıyor ve böylece onların artık sadece sosyal bir yapı olmadığını, ama ekonomik olduğunu, politik olduğunu ve ideolojik konunun bu belirtilen şekilde geliştiğini ve zorlayıcı sporlardan kar sağlandığını öne sürüyor.

Lorber, teknoloji kullanılarak cinsiyetler tarafından sosyal sınırlar kurmayı tarif etmeye devam ediyor, Lorber iki örnekten bahsediyor; bilgisayarlar ve arabalar. Bilgisayarlar ilk kullanılmaya başlandığında, ofis işleri kadınlara verildi, bunlar yazı işleri görevi olarak görüldü. Bilgisayarlar çıkana kadar bu karışık değildi ve erkeklerin alanı olduğu aklen talep ediliyordu. 1960'ların programlandırması daha az ve daha çok yetenek alanlarını ayırdı ve 1970 ve 1980'lerde daha az ücretli olarak bilgisayar alanına kadınlar giriş yaptı, işçiler kadınları çağırdı ve erkeklerin söylediğine göre onların doğal yeteneklerine göre işler ayrılmıştı. Bu demek oluyor ki, kadınlar daha sıradan işler yapacak, erkeklerin sanayiyi şekillendirdiği ve kontrol ettiği yerde. Lorber aynı zamanda bunun genç insanları nasıl etkilediğini tarif eder; örneğin; genç erkeklerin ve erkek çocuklarının daha fazla bilgisayar oyunları oynadıklarını görüyoruz. Bu bağlamda, biz kadınların varsayılan doğal dezavantajlarını bilgisayar ile ilgili olduklarını erkeklere izin vererek daha fazla bilgiyle eğitim alanını rahatlatıyorlar.

Bu tür erkek kontrollü teknoloji arabalar geldiğinde de devam ediyor. Lorber bir erkeğin uygunluğuna bakılmaksızın, daha çok onların şoför olduğuna referans veriyor. Bu mantıksız bir örnek olarak gelebilir ama Lorber farklı kaynaklarla bize bir aracın ne anlama geldiğini ele almamızı soruyor. Hareketliliğin önemini, edebi ve mecazi olarak, araba sürmenin kadınlara verilmesinin önemini tanımlıyor Lorber.

Kitaplar

Lorber birçok kitap yayımlamıştır.

  • Cinsiyetçi Vücutlar: Feminist Bakış açıları ikinci (Lisa Jean Moore ile) New York: Oxford, 2011
  • Cinsiyet Eşitsizliği: Feminist Teoriler ve Politikalar, beşinci yayın, New York: Oxford, 2012
  • Kuralları Kırma: Cinsiyeti Ortadan Kaldırma ve Feminiat Değişim, New York: W.W.Norton, 2005
  • Cinsiyet ve Hastalıkların Sosyal Yapısı, ikinci yayın, (Lisa Jean Moore ile), Walnut Creek, CA: Altamira Yayınları, 2002
  • Cinsiyet Karmaşaları: Yeni Sığınak, CT: Yale Üniversitesi Yayını,1994
  • Kadın Hekimler: Kariyerleri, Durumları ve Güçleri. New York ve Londra. Tavistock, 1984.

Birlikte yayınladığı çalışmaları da vardır:

  • Cinsiyet Çalışmaları ve Kadın Çalışmaları'nın El Kitabı (Mary Evans ve Kathy Davis ile yayınladı) Londra, Sage, 2006
  • Cinsiyeti Ele Alma: (Myra Marx Ferree ve Beth. B. Hess ile yayınlandı) Thousand Oaks, CA: Sage, 1999
  • Cinsiyetin Sosyal Yapısı (Susan A. Farrell ile yayınladı) Thousand Oaks, CA: Sage, 1991

Seçilmiş eserler ve ödülleri

Judith Lorber, 1996' da Amerikan Sosyolojik Birlikleri'nin Jessie Bernard Kariyer Ödülü'nü aldı, bilimsel çalışmaları için ki bunlar toplumda kadınların rollerini tamamen kuşattı, sosyoloji katmanları genişledi. 2001-2002'de Doğusal Sosyolojik Toplumu Başkanlığı yaptı, Amerikan Sosyolojik Birliği'nde Seks ve Cinsiyet Seçimi Başkanlığı yaptı 1993'te ve 1981-1982'de Toplumda Kadınlar İçin Sosyologlar'ın başkanlığını yaptı.

Lorber, birçok uluslararası profesörlük ziyareti yaptı. 1992-1993'te, Bar Ilan Üniversitesi'nde Öğrenim Bursu Ödülü için ders verdi ve onun için İsrail'de araştırma yaptı. Lorber, Finlandiya'daki Abo, Turku Akademileri'nde misafir profesördü 1996'da. 1997'de Bachum, Almanya'daki Ruhr Üniversitesi’nin Marie Johada Uluslararası Feminist Çalışmaları Profesörlüğü’nü ziyaret etti. Son birkaç yılda, Dortmund Teknik Üniversitesi’nde ziyaretçi profesörlük yaptı, The Carl Von Ossietzky Üniversitesi’nde Odenburg, Almanya’da ve Bar-Ilan Üniversitesi’nde son sınıf öğrencisine Fulbrigh bursu verildi.

Lorber, Birleşmiş Milletler’deki neredeyse verilen her konferans sunumuna katıldı ve iki Doğusal Sosyolojik Toplumu’n okutmanlığını yaptı. (1978’de 1981’de Maurice Folk ve 1996-1997’de Robin Williams.) Çalışmalarını sunması için uluslararası sosyoloji ve kadın çalışmalarına davet edildi. Çin’deki, Afrika’daki, Güney Kore’deki, Avusturalya’da, Kanada’da, İsrail’de, İskandinavya’da, Birleşik Krallık’ta, İrlanda’da, Fransa’da, Almanya’da ve İsveç'te ki konferanslara davet edildi.

Kaynakça

  • ’’ Fakülte’’.
  • Bu proje yayınları altındaki diğer makaleleri gör https://web.archive.org/web/20140301235859/http://robertasatow.com/author.html#books
  • ^ Lorber Judith ; Moore, Lisa Jean (2002). Cinsiyet ve Hastalıkların Sosyal Yapısı – İkinci Yayın . Rowman Altamira . ISBN 978-0-7591-0237-8.
  • Lorber, Judith ; Moore, Lisa Jean (2007). Cinsiyetçi Kişilikler : Feminist Bakış açıları. Roxbury Yayınları. ISBN 978-1-933220-413
  • Elston, Mary Ann (1986) . ‘’ Kitap İncelemeleri’’, Sağlık Sosyolojisi- Hastalık Sosyolojisi.
  • örneğin : 1991. ‘’ Amerikan Tıp Alanın’nda Kadın Hekimler’in Eşitliği Doğru Mudur? ‘’ Mesleklerdeki Son Araştırmalar ‘’, Judith. A.Levy tarafından editlendi. Greenwich, CT: JAI,Yayını.
  • http://www.highbeam.com/abc/161-16138663.html[].
  • Lorber, Judith ( 1 Aralık 1990) Sage Yayınları Cinsiyetin Sosyal Yapısı.
  • Hertz, Rosanna ( 1 Ocak 1995) . ‘’ Cinsiyet Karmaşalarının İncelenmesi’’ . Amerikan Toplum Gazetesi.
  • ‘’ Cinsiyet Sorusu’’.
  • Di Stefeno, Christine ( 1 Ocak 1998) . ‘’ Bugünün Feminist Teorisinin İncelenmesi’’: İkinci Feminism Akımına Giriş, : Modern Feminist Düşüncesi ; Cinsiyet Karmaşaları .
  • Lorber, Judith. ‘’ Gününe Gece’’ : Cinsiyetin Sosyal Yapısı : 25 Mart 2009 ‘da orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012 ‘de alıntılandı.
  • Andrea, Giampetro- Meyer, (1 Ocak 1994) . ‘’ Cinsiyet Eşitsizliğine Karşı’’ .
  • Lorber, Judith (1998). ‘’ Cinsiyet Eşitsizliği: Feminist Teorileri ve Politikaları.’’ 1 Nisan 2013'te orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012’de alıntılandı.
  • Lorber, Judith; Doris, Kathy, Evans, Mary (2006). Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları’nın El Kitabı. SAGE.
  • ‘’ Kuralları Yıkmak; Cinsiyeti Ortadan Kaldırma ve Feminist Değişim’’
  • Purkayastha, Bandana (1 Nisan 2006). ‘’ Kitap İncelemesi: Cinsiyeti Ortadan Kaldırma ve Feminist Değişim.’’ Cinsiyet- Toplum.
  • Crenshow, Kimberle Lorber, Judith von Parijs, Philippe. 2012’de Lorber’in açılış konuşması. Amerikan Toplum Birliği. 22 Şubat 2013'te orijinalinden arşivlendi.
  • King, Donna (2012). Kadınlardan Nefret Eden Adamlar ve Onlara Tekmeyi Basan Kadınlar : Stieg Lersson’un Feminist Bakış Açısında Milenyum Trilojisi. Vanderbilt Üniversitesi Yayını.
  • Lorber, Judith (2011). Bölüm 3 ‘’ Görmek İnanmaktır: İdeoloji Olarak Biyoloji’’, Cinsiyetçi Toplum Okuyucusu’nun 11-18. Sayfalarında, 2011 de, Michael S. Kimmel, Amy Aranson, Amy Kaler, tarafından editlendi; Oxford Üniversitesi Yayını.
  • Lorber (2011), sayfa 12.
  • Lorber (2011), sayfa 13.
  • Lorber ( 2011), sayfa 11-18.
  • Lorber (2011), sayfa 17.
  • Lorber (2011), sayfa 18.
  • ‘’ Jessie Barnard ASA Ödülü ‘’ 26 Kasım 2012 ‘de alındı.
  • ‘’ Arşivlenmiş kopya.’’ 10 Ekim 2010’da orijinalinden arşivlendi. 6 Kasım 2012 ‘de alıntılandı.
  • ‘’ Eski Başkanlar ve Görevliler’’ . 15 Nisan 2013'te orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012’de alıntılandı.
  • ‘’ Prof. Judith Lorber- Marie- Jahoda – Ziyaretçi Profesör 1997 ‘’. 4 Mart 2016’da orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012 ‘de alıntılandı.
  • ‘’ Dr.Judith Lorber, Cinsiyet Sempozyumu’nun Genel Konuşmacısı’’. 4 Ocak 2013'te orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012 ‘de alıntılandı.
  • ‘’ Eski Dersler’’. 27 Eylül 2006’da orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012’de alıntılandı.
  • ‘’ Feminist Okutman Ödülü’’. 22 Temmuz 2012’de orijinalinden arşivlendi. 26 Kasım 2012’de alıntılandı.
  • Lorber, Judith (2001 Yaz). ‘’ Mezun Okulu ve Brooklyn Koleji Başkanı’ndan Mektup, CUNY’'. Doğusal Sosyoloji Toplumu Bülteni.

Dış bağlantılar

  • Toplumda Kadınlar İçin Sosyologlar.[1]
  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Aralık 2017. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Feminizm</span> İdeoloji

Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik çeşitli ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan hareket. Sözcüğün köken olarak Latince "femina" ve onun Fransızca türevi olan "féminisme" sözcüğünden geldiği ve Türkçe eş anlamlısının hatunculuk olduğu belirtilmektedir. Kadın hareketi doğrudan kadınları ilgilendiren ve dolaylı olarak kültürü ilgilendiren konularda bilinç uyandırır. Feminizmin temel amaçları; eğitim, iş, çocuk bakımı, yönetim gibi konularda eşit haklara sahip olmaktan, yasal kürtaj hakkından, kadın sağlığı konusunda ilerlemelere, tacizin ve tecavüzün engellenmesinden lezbiyen haklarına kadar uzanır.

Pro-feminizm ya da profeminizm, herhangi bir feminist hareketin bir üyesi olmayı ima etmeksizin feminizmin hedeflerini desteklemeyi işaret etmektedir.

İslami feminizm, modern düşün hayatında yer bulmaya başlayan melez ideolojilerin bir örneği. İslami paradigma içinde dile getirilen feminist söylem ve uygulamalar bütününe verilen adlandırma. Modern İnsan Hakları bildirgelerinde tüm insanların eşit olduğu söylenirken, İslam dünyasında, gündelik yaşamda geleneksel inanışlar ve dini inanca dayalı, konjonktür ile uyuşmayan kadın-erkek ayrımı ve erkeklerin üstünlüğü söylemine karşı, kadınların eşitliği ve/veya üstünlüğünü savunan bir düşünce sistemiyle İslam düşüncesini harmanlamaya itmiştir.

Erkek düşmanlığı erkeklerden nefret etme, aşağılama ve her türlü önyargıyı içeren bir cinsiyet ayrımcılığıdır. Sosyal dışlama, cinsiyetçilik, kin, kadın merkezcilik (gynocentrism), alay, erkeklerin aşağılanması, erkeklere şiddet uygulanması ve erkeklerin cinselleştirilmesi gibi çeşitli yollarla gerçekleştirilebilir.

Cinsiyetçilik, kişinin cinsiyetine veya toplumsal cinsiyetine dayalı önyargı veya ayrımcılıktır. Cinsiyetçilik herkesi etkiler. Basmakalıplarla ve toplumsal cinsiyet rolleriyle bağlantılıdır, ve bir cinsiyetin veya toplumsal cinsiyetin doğası gereği diğerinden üstün olduğu inancını içerebilir. Aşırı cinsiyetçilik kadın düşmanlığını, cinsel tacizi, tecavüzü ve diğer cinsel şiddet biçimlerini teşvik edebilir. Cinsiyet ayrımcılığı cinsiyetçiliği kapsayabilir. Bu terim, insanlara cinsiyet kimlikleri veya toplumsal cinsiyet veya cinsiyet farklılıklarına dayalı ayrımcılık olarak tanımlanmaktadır. Cinsiyet ayrımcılığı özellikle işyeri eşitsizliği açısından tanımlanmaktadır. Sosyal veya kültürel gelenek ve normlardan ortaya çıkabilir.

<span class="mw-page-title-main">Feminist eleştiri</span>

Feminist eleştiri’nin etkileşimli ya da çelişkili farklı okulları ve akımları söz konusudur. Marksist feminizm, radikal feminizm, psikanalitik feminizm, postyapısalcı feminizm söz konusu olduğundan, feminist eleştiri çok genel bir başlık olarak bütün bu eleştiri geleneklerini içermektedir demek gerekir. Özellikle 1960'lardan sonra Fransa, Amerika ve İngiltere'de ortaya çıkan ve güçlenen yeni kuramsal akımlarla ve disiplinlerle feminist hareket de toplumsal ve siyasal bir savaşım olarak canlanma gösterir.

“Das Unbehagen der Geschlechter” kitabının yazarı Judith Butler’ın öncülüğünde eşitlik feminizmi üzerine kurulmuş; ancak bir adım daha da ileriye giderek “toplum cinsiyeti” ve “biyolojik cinsiyet” olmak üzere iki cinsiyetten bahsetmiştir. Cinsiyet kimliklerinin ortak kabul edilebilmesi, cinsiyetler arasındaki farklılıkların daha az güçlü olmasıyla bağlantılıdır.

Maddeci feminizm toplumsal cinsiyetle emek süreçleri ve üretim ilişkileri arasındaki bağlantıları açıklamayı amaçlayan, kadının toplumdaki ikincil konumunu yalnızca kapitalist ilişkilerin bir sonucu olarak değil; fakat kapitalizmden önce de var olmayı sürdüren patriyarkal ilişkilerin bir sonucu olarak gören feminist akımdır.

<span class="mw-page-title-main">Patricia Hill Collins</span> Amerikalı akademisyen

Patricia Hill Collins, Maryland Üniversitesi'nde sosyoloji dalında seçkin üniversite profesörüdür ve Cincinnati Üniversitesi Afrika Kökenli Amerikalı Çalışmaları Departmanı'nın eski başkanıdır.

Cinsiyet rolü olarak da bilinen bir cinsiyet rolü, bir kişinin cinsiyetine bağlı olarak bir kişi için genellikle kabul edilebilir, uygun veya arzu edilir olarak kabul edilen bir dizi davranış ve tutumu kapsayan sosyal bir roldür. İstisnalar ve varyasyonlar olmasına rağmen, toplumsal cinsiyet rolleri genellikle erkeklik ve kadınlık kavramlarına odaklanır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda feminizm genel olarak II. Meşrutiyet sonrasındaki göreceli özgürlük ortamında ivme kazandı. Daha öncesinde ise dinsel ve geleneksel nedenlerden dolayı kısıtlı olan kadın yaşamı Tanzimat ile değişime uğramıştı. Tanzimat döneminde yetişen eğitimli kadınlar sonraki kuşaklarda Osmanlı'da hak arayışlarına girdi. II. Meşrutiyet döneminde ise örgütlü hareket edilmeye başlandı ve çeşitli kadın cemiyetleri kurulup kadın dergileri çıkarıldı. 19. Yüzyılda Avrupa feminizmi oy hakkını savunup bu konuda mücadele verirken Osmanlı kadını daha fazla özgürlük, iş olanağı, eğitim ve sosyal yaşam mücadelesi veriyordu. Özellikle Kadınlar Dünyası adlı dergi ile Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti feminizm bağlamında Osmanlı'da uç noktalardaydı. Ülkeye geç gelen milliyetçilik anlayışı doğrultusunda da bazı kadınlar eski Türklerde var olan kadın-erkek eşitliğini verdikleri mücadelede dile getiriyordu.

Jeffrey Richard (Jeff) Hearn, Britanyalı sosyolog, Huddersfield Üniversitesi'nde araştırmacı profesör, Hanken Ekonomi Üniversitesi'nde profesör.

Feminist etik, geleneksel etik teorilerinin, çoğunlukla erkek egemenliğinde olduğu için, kadının ahlaki deneyimine az değer verildiği inancına dayanan bir etik yaklaşımdır ve bu nedenle etiği dönüştürmek için bütüncül bir feminist yaklaşımla yeniden şekillendirmeyi seçer.

Kadın cinayeti, tanımı kültürel bağlama bağlı olarak değişen, genelde "kadınların, kadın veya kız oldukları için kasıtlı olarak öldürülmeleri" olarak tanımlanan, cinsiyete dayalı bir nefret suçu terimidir.

<span class="mw-page-title-main">Toplumsal cinsiyet</span> kadınlık ve erkeklik arasındaki ayırt edici fiziksel, zihinsel ve davranışsal özellikler

Toplumsal cinsiyet, kadınlık ve erkeklik ile ilgili ve bunlar arasında ayrım yapan özellikler dizisidir. Bağlama bağlı olarak bu, cinsiyete dayalı sosyal yapıları ve cinsiyet kimliğini içerebilir. Çoğu kültür, cinsiyetin iki kategoriye ayrıldığı ve insanların birinin veya diğerinin parçası olarak kabul edildiği bir cinsiyet ikiliği kullanır; bu grupların dışında olanlar ikili olmayan şemsiye terim kapsamına girebilir. Güney Asya'daki hicralar gibi bazı toplumların "erkek" ve "kadın" dışında belirli cinsiyetleri vardır; bunlara genellikle üçüncü cinsiyetler denir.). Çoğu akademisyen, cinsiyetin sosyal organizasyon için merkezi bir özellik olduğu konusunda hemfikirdir.

<span class="mw-page-title-main">Toplumsal cinsiyet sosyolojisi</span> sosyolojinin alt dalı

Toplumsal cinsiyet sosyolojisi, kadın ve erkek arasındaki farkılılıkların kültürel ve toplumsal olarak nasıl kurulduğunu, kadın ve erkeğin sosyal yapı içindeki durumlarını, kadınlık ve erkeklik kimliğinin oluşum sürecini inceleyen sosyoloji alt dalıdır.

Postgenderizm ya da Post Cinsiyetçilik, toplumsal cinsiyetin kültürel, psikolojik ve sosyal olarak aşınmasından doğan

Feminist teoride, heteroataerkillik veya cisheteroataerkillik, cis erkeklerin ve heteroseksüellerin, cis dişilerin ve diğer cinsel yönelimlerin ve cinsiyet kimliklerinin üzerinde yetkiye sahip olduğu sosyopolitik bir sistemdir. Bu terim, kadınlara yönelik ayrımcılıkla LGBTQ bireylere yönelik ayrımcılığın aynı cinsiyetçi sosyal ilkeden kaynaklandığını vurgular.

<span class="mw-page-title-main">Serpil Sancar</span>

Serpil Sancar, feminist siyaset bilimci, akademisyen, yazar.

<span class="mw-page-title-main">Yıldız Ecevit (sosyolog)</span>

Yıldız Ecevit, Türk sosyolog, akademisyen, feminist aktivist.