İçeriğe atla

Judith Butler

Judith Butler
Judith Butler, 2012
Tam adıJudith Butler
Doğumu24 Şubat 1956 (68 yaşında), Cleveland, Ohio, ABD
Çağı20. yüzyıl felsefesi ve 21. yüzyıl felsefesi,
BölgesiBatı felsefesi
OkuluKıtasal felsefe, Üçüncü akım feminizm, Postmodernizm, Postyapısalcı felsefe, Eleştirel kuram, kuir (queer) teori
İlgi alanlarıFeminist eleştiri, Etik, Siyaset felsefesi, kuir teori, Söylev, Psikanaliz, İnsan cinselliği, Şekillendirilmiş bilişsellik, Yahudi felsefesi
Önemli fikirleriSosyal inşacılık olarak cinsiyet, Cinsiyet edimselliği, performatif kuram (performativite)
Etkiledikleri

Judith Butler (d. 24 Şubat 1956), feminist felsefe, kuir (queer) kuram,[1] siyaset felsefesi ve etik dallarına katkı sağlamış Amerikalı postyapısalcı filozof. Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'de Retorik ve Karşılaştırmalı Edebiyat bölümlerinde profesör olmanın yanı sıra European Graduate School'da Hannah Arendt Felsefe Profesörü'dür. Butler 1984'te Yale Üniversitesi'nden, akabinde Arzu Özneleri: Yirminci Yüzyıl Fransa'sında Hegelci Yansımalar adıyla basılan felsefe dalında doktora derecesi aldı.

1980'lerin sonuna doğru, farklı öğretim/araştırma merkezleri arasında (en dikkate değer olanı Johns Hopkins University Humanities Center, İnsanbilimleri Merkezi), feminizmin "önkabullenilmiş terimlerini" sorgulamak için Batılı feminist teorinin içinde postyapısalcı çalışmalarda bulundu.

Günümüzde kuir ve feminist kuramın önde gelen düşünürlerinden biri ve aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nde uzun yıllardır LGBTİ+ mücadelesi içerisinde yer alan bir politik aktivisttir. Türkiye'nin güneydoğu illerinde süregelen sokağa çıkma yasaklarının ve şiddetin bir an önce son bulmasını talep eden akademisyen ve araştırmacılardan oluşan bir inisiyatif olan Barış İçin Akademisyenler inisiyatifinin bildirisine imza atan 1128 akademisyen arasındadır.[2] Ayrıca, 2021 Boğaziçi Üniversitesi protestoları sürecinde dünyadan 3317 akademisyenin yayımladığı dayanışma bildirisinin ilk imzacısıdır ve 2021 Şubat ayında Boğaziçi Üniversitesi olaylarını öğrencilerle birlikte konuştuğu bir açık ders vermiştir.[3][4]

Çalışmaları

Butler, 1990'lı yılların başında yayımladığı Cinsiyet Belası (Gender Trouble) ve Bela Bedenler (Bodies that Matter) çalışmalarında toplumsal cinsiyetin performatif bir biçimde üretildiğine, yani bireyden bağımsız olarak sürekli yeniden üretilen toplumsal bir inşa olduğunu iddia ederek toplumsal cinsiyet çalışmaları alanında çığır açmıştır.[5][6] Özellikle 2000'li yıllardaki çalışmalarında ise bu yaklaşımını prekaryalık çerçevesinde genişleterek, günümüz baskın kapitalist sistemlerinin yeniden ürettiği tahakküm biçimlerini incelemiştir.[7]

Önemli eserleri

  • Performative Acts and Gender Constitution (1988)
  • Gender Trouble: Feminism and the Subversion of Identity (Cinsiyet Belası: Feminizm ve Kimlik Bozulması) (1990)[8]
  • Bodies That Matter: On the Discursive Limits of "Sex" (Bela Bedenler) (1993)[9]
  • Feminist Contentions: A Philosophical Exchange (Seyla Benhabib, Nancy Fraser, Drucilla Cornell ile) (1995)[10]
  • The Psychic Life of Power: Theories in Subjection (İktidarın Psişik Yaşamı: Tabiyet Üzerine Teoriler) (1997)[11]
  • Excitable Speech: A Politics of the Performative (1997)[12]
  • Contingency, Hegemony, Universality: Contemporary Dialogues on the Left (Slavoj Žižek ve Ernesto Laclau ile) (2000)[13]
  • Undoing Gender (2004)[14]
  • Precarious Life: the Powers of Mourning and Violence (2004)[15]
  • Giving an Account of Oneself (2005)[16]
  • Who Sings the Nation-State?: Language, Politics, Belonging (Gayatri Chakravorty Spivak ile) (2007)[17]
  • Frames of War: When is Life Grievable? (2009)[18]
  • Notes Toward a Performative Theory of Assembly (Biziz, Halk! Toplanma Özgürlüğü Üzerine Düşünceler) (2015)[19]
  • The Force of Nonviolence: An Ethico-Political Bind (2020)[20]

Cinsiyet Belası: Feminizm ve Kimlik Bozulması (1990)

1990'da, Butler'ın kitabı Cinsiyet Belası (Gender Trouble: Feminism and the Subversion of Identity) farklı dillerde 100,000 kopyadan fazla sattı. John Waters'ın 1974 yapımı benzer isimli, başrolünü drag queen Divine'in oynadığı filmi Kadın Sorunu 'nu ima eden başlıklı kitap; Cinsiyet Belası, eleştirel bir şekilde Simone de Beauvoir, Julia Kristeva, Sigmund Freud, Jacques Lacan, Luce Irigaray, Monique Wittig, Jacques Derrida ve en çok Michel Foucault'nun çalışmalarını tartışmaktadır. Kitap o kadar ünlendi ki entelektüel bir fanzin olan Judy'ye ilham kaynağı oldu.

Cinsiyet Belası kitabında Butler'ın iddiasının çığır açıcı noktası cins, cinsiyet ve cinselliğin kategorilerinin tutarlığının, -mesela erkek vücutlarda maskülen cins ve heteroseksüel arzunun sözde doğal tutarlılığı- kültürel anlamda zaman içerisinde stilize hareketlerin tekrarı süresince yapılandığıdır. Bu stilize vücut hareketleri, tekrarı esnasında, gerekli ontolojik "çekirdek" cinsiyetin görünüşünü oluşturur. İşte bu Butler'ın, cins ve cinsellik ekseninde cinsiyeti performansa bağlı olarak kuramsallaştırdığı anlayıştır. Cinsiyet, cins ve cinselliğin performansı, Michel Foucault'nun Disiplin ve Cezası'ndan ödünç alarak kendisinin "düzenleyici konuşmalar" olarak adlandırdığı yapının içinde cinsiyet kazandırılan, cinselleştirilen ve arzulanan nesneyi konumlandıran bireyin bilinçli olarak yaptığı bir seçim değildir. Aynı zamanda "anlaşılabilmenin çatıları" veya "disiplin rejimleri" olarak adlandırılan bu olgular hangi cins, cinsiyet ve cinsellik seçeneklerinin toplumsal olarak tutarlı veya "doğal" olarak görülmesine izin verme konusunda karar almaktadır.

Butler, “Asıl derdim, toplumsal cinsiyet sınırları içinde dayatılan bir takım basmakalıp fikirlerle, toplumsal cinsiyetin eril ve dişiliğine dair var olan görüşlere itiraz getirmeye çalışmak” diyerek amacını özetlemiştir.[21]

Kuir kuram ve feminizmin temel metinlerinden sayılan kitapta Butler; cinsiyet kavramını sorgular, cinsiyetin performatif yapısını inceler. Toplumsal cinsiyetin performatif olduğunu düşünür. Buna göre kadın ve erkek olarak sadece iki cinsiyet olmadığını söyler. Basmakalıp yargılara sığmayan bir toplumsal cinsiyet kuramı vardır. Butler, dışavurumlar ve ifadelerin toplumsal cinsiyetin sonuçları değil, tam aksine kurucuları olduğunu ifade eder.[22]

Bela Bedenler (1993)

Butler, Cinsiyet Belası kitabının "yeterince iyi anlaşılmadığı" gerekçesiyle 1993 yılında Bela Bedenler (Bodies That Matter: On the Discursive Limits of "Sex") kitabını yayımlayarak savlarını detaylandırmayı amaçlar. Kitapta toplumsal cinsiyet ve performatiflik tartışmalarını derinleştirerek Luce Irigaray, Jacques Lacan, Jacques Derrida, Sigmund Freud gibi isimlerin kuramlarını detaylı bir analize ve eleştiriye tabi tutar.[5] Bu psikanaliz çerçevesinden, bedenin maddeselliğini odağına alarak bedenlerin ve kimliklerin inşasını sorunsallaştırır.

İktidarın Psişik Yaşamı: Tabiyet Üzerine Teoriler (1997)

İktidarın Psişik Yaşamı (The Psychic Life of Power: Theories in Subjection) kitabında Butler, psikanaliz yorumlamalarını özne ve iktidar ilişkisine yöneltir. Butler, kitapta Michel Foucault'nun özne ve iktidar anlayışından hareket eder, yani öznenin söylemsel olarak biçimlendiği ve iktidarın, öznenin ve failliğin kurucusu olduğu argümanını temel alır.[11] Bu çerçevede, madun (subordinate) öznenin kuruluşunu ve iktidara direnmesini inceler. Kitap, Louis Althusser, Sigmund Freud, Melanie Klein, Friedrich Nietzsche, Georg Wilhelm Friedrich Hegel gibi düşünürlerin psişeye dair kuramlarındaki melankoli, vicdan, mutsuz bilinç, özdeşleşme gibi kavramları toplumsal düzlemde ele alarak maduniyet ekseninde tartışır.[11]

Nefret Söylemi (1997)

Butler, nefret söylemi üzerine de çalışmalar yapmıştır. Özellikle yaralayıcı olan, tehdit içeren, saldırgan ifadeleri nefret söylemi olarak adlandırır ve bu söylem üzerinden eleştiri yapar. Butler bu konudaki görüşünden Excitable Speech: A Politics of the Performative (1997) adlı kitabında bahseder. Kitap, genel olarak dilsel yaralanma konusunu ele alır ve nefret ifadelerinin suç sayılmasının eleştirisini de içeren güçlü bir performatif siyaset kavrayışı önerir. Bu kitapta ortaya konulan performatif siyaset anlayışı, “yaratıcı-yenilikçi” ya da “altüst edici” “tekrar” ya da “yeniden anlamlandırma” (resignification) kavramlarıyla örülüdür[23] Ona göre hiçbir ifadenin söylendiği anda bir eylem oluşturmaya dair mutlak bir gücü yoktur. Nefret söylemleri yeniden anlamlandırmayla değiştirilebilir, hedeften şaşırılabilir. Nefret ifadelerine karşıdır. Çünkü Butler için cinsiyetçi ya da ırkçı nefret ifadeleri, söyleme bir egemenlik kazandırır. Bu egemenlik varsayımına karşı Butler, egemenlik atfedilen sözün tepkiyle karşılandığı, egemenin kendi algısını sarsan, konuşmanın yönünü çeviren performansların varlığına dikkat çekmeye çalışır.[23]

Butler nefret söylemi düşüncesiyle 1990'lı yıllardaki Amerikan ilerici siyasetine egemen olanları eleştirmiştir. Onun için, 1990'lı yıllardaki ilerici Amerikan siyaseti nefret ifadelerini suç edimi olarak görüp yasaklamakta ve bu da ifadelerin gücünü artırmaktaydı. Butler, bu gücü kırmanın yolunu o ifadeye karşı bir performatif siyaset yürütmek olarak ifade eder. Butler için dil, özneyi sürekli ve sabit bir şekilde ezilen, kurban olarak kurmaz; aksine kontrol dışına çıkacak ve kendini yaratabilecek bir özne olarak kurar. Böylece belirli bir gruba işaret eden kötü bir adlandırma yenilikçi bir tekrara uğrayıp, tarihsel hareketlilik kazanarak ufuk açıcı yeni perspektifler de açabilir.[24]

Ödüller

  • 1998: Guggenheim Vakfı Ödülü[25]
  • 2008: Mellon Ödülü (beşeri bilimlere katkılarından ötürü)[26]
  • 2010: Utne Reader, "Dünyanızı Değişiren 25 Vizyoner"[27]
  • 2012: Theodor W. Adorno Ödülü[28]
  • 2013: Saint Andrews Üniversitesi, fahri doktora[29]
  • 2013: McGill Üniversitesi, fahri doktora[30]
  • 2014: Fribourg Üniversitesi, fahri doktora[31]
  • 2014: PinkNews, "11 Yahudi Gey ve Lezbiyen İkonu"[32]
  • 2015: British Academy Onur Ödülü[33]
  • 2018: Belgrad Üniversitesi, fahri doktora[34]
  • 2019: Amerikan Sanat ve Bilim Akademisi (American Academy of Arts and Sciences) Ödülü[35]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ Halberstam, Jack. "Kuir teorisine genel bakış konulu Jack Halberstam ses kaydı". 8 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2014. 
  2. ^ "1100’ün üzerinde akademisyenden barış çağrısı: Bu suça ortak olmayacağız". 29 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Diken. 11 Ocak 2016. Erişim tarihi: 23 Ocak 2016.
  3. ^ ""HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN ALTI OYULUYOR": Dünyadan 3317 akademisyen Boğaziçi çağrısı yaptı". Bianet - Bagimsiz Iletisim Agi. 4 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  4. ^ "Judith Butler'dan Boğaziçi Üniversitesi'nde açık ders: 'Bir gün LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü tekrar açılacak ve ben de ziyaret edeceğim' - HABERLER Son Dakika". İleri Haber. 1 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  5. ^ a b Butler, Judith (1993). Bodies that matter : on the discursive limits of "sex". Abingdon, Oxon: Routledge. ISBN 978-0-203-82827-4. OCLC 727139650. 
  6. ^ Butler, Judith (1990). Gender trouble : feminism and the subversion of identity. New York: Routledge. ISBN 0-203-90275-0. OCLC 50506678. 
  7. ^ Butler, Judith, 1956-. Biziz halk! toplanma özgürlüğü üzerine düşünceler. Aydar, Ferit Burak,, Akkıyal, Berna,, Koç Üniversitesi. İstanbul. ISBN 978-605-2116-53-1. OCLC 1045442259. 
  8. ^ Butler, Judith (1999). Gender trouble : feminism and the subversion of identity. New York: Routledge. ISBN 0-203-90275-0. OCLC 50506678. 
  9. ^ Butler, Judith (1993). Bodies that matter : on the discursive limits of "sex". New York: Routledge. ISBN 0-415-90366-1. OCLC 27897792. 
  10. ^ Feminist contentions : a philosophical exchange. Seyla Benhabib. New York: Routledge. 1995. ISBN 0-415-91085-4. OCLC 30623637. 
  11. ^ a b c Butler, Judith (1997). The psychic life of power : theories in subjection. Stanford, Calif.: Stanford University Press. ISBN 0-8047-2811-9. OCLC 35785687. 
  12. ^ Butler, Judith (1997). Excitable speech : a politics of the performative. New York: Routledge. ISBN 0-415-91588-0. OCLC 35128212. 
  13. ^ Butler, Judith (2000). Contingency, hegemony, universality : contemporary dialogues on the left. Ernesto Laclau, Slavoj Žižek. Londra: Verso. ISBN 1-85984-757-9. OCLC 44780799. 
  14. ^ Butler, Judith (2004). Undoing gender. New York: Routledge. ISBN 0-203-49962-X. OCLC 56920393. 
  15. ^ Butler, Judith (2004). Precarious life : the powers of mourning and violence. Londra: Verso. ISBN 1-84467-005-8. OCLC 53398140. 
  16. ^ Butler, Judith (2005). Giving an account of oneself. 1st ed. New York: Fordham University Press. ISBN 978-0-8232-3523-0. OCLC 191818345. 
  17. ^ Butler, Judith (2007). Who sings the nation-state? : language, politics, belonging. Gayatri Chakravorty Spivak. Londra: Seagull Books. ISBN 1-905422-57-1. OCLC 171544859. 
  18. ^ Butler, Judith (2009). Frames of war : when is life grievable?. Londra: Verso. ISBN 978-1-84467-333-9. OCLC 286419923. 
  19. ^ Butler, Judith (2015). Notes toward a performative theory of assembly. Cambridge, Massachusetts. ISBN 978-0-674-49554-8. OCLC 933835726. 
  20. ^ Butler, Judith (2020). The force of nonviolence : an ethico-political bind. Londra. ISBN 978-1-78873-276-5. OCLC 1100630942. 
  21. ^ Butler, Judith (1990). Cinsiyet Belası. s. önsöz. 
  22. ^ Butler, Judith (1990). Cinsiyet Belası. s. 77. 
  23. ^ a b "J.Butler ve Nefret Söylemi Sorunu". 15 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2018. 
  24. ^ "Kavramsal Tartışmalar: Feminist ve Queer Düşüncede Söylem söyleşisi". 15 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2018. 
  25. ^ "John Simon Guggenheim Foundation | Judith Butler" (İngilizce). 29 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  26. ^ "03.19.2009 - Judith Butler wins Mellon Award". www.berkeley.edu. 23 Mart 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  27. ^ Rowe, Mike; Reader, Utne. "Judith Butler: War Empathizer – Visionaries – Utne Reader". Utne (İngilizce). 20 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  28. ^ "Judith Butler wins Theodor Adorno Prize despite opponents". web.archive.org. 1 Eylül 2012. 13 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  29. ^ "Wayback Machine" (PDF). web.archive.org. 29 Kasım 2014. 30 Aralık 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  30. ^ "Judith Butler : McGill Reporter". web.archive.org. 25 Eylül 2015. 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  31. ^ "La philosophe américaine Judith Butler honorée à Fribourg". www.laliberte.ch (Fransızca). 29 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  32. ^ "PinkNews' top 11 Jewish gay and lesbian icons". PinkNews - Gay news, reviews and comment from the world's most read lesbian, gay, bisexual, and trans news service (İngilizce). 16 Aralık 2014. 16 Aralık 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  33. ^ "British Academy Fellowship reaches 1,000 as 42 new UK Fellows are welcomed". The British Academy (İngilizce). 15 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  34. ^ "Judith Butler honorary causa from University of Belgrade". www.autonomija.info. 23 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  35. ^ "2019 Fellows and International Honorary Members with their affiliations at the time of election". members.amacad.org. 24 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Maskülizm esas olarak erkeklerin deneyimleri üzerine kurulmuş toplumsal teori ve politik bir hareket tarzıdır. Maskülizmin çoğu sözcüsü bir yandan toplumsal ilişkilerin eleştirisini yaparken bir yandan da toplumsal cinsiyet (gender) eşitsizlik ve erkeklerin hakları ve sorunları gibi konular üzerine yoğunlaşmaktadırlar. Maskülizmi savunan kişiye "maskülist" denir. Tarihte bu adlandırmaya uygun görüşleri (maskülizmi) ilk kez ortaya koyan kişi sosyalist bir teorisyen olan Ernest Belfort Bax idi. Bununla birlikte zaman içinde maskülist çevrelere muhafazakâr kesimler de dahil olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Feminizm</span> İdeoloji

Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik çeşitli ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan hareket. Sözcüğün köken olarak Latince "femina" ve onun Fransızca türevi olan "féminisme" sözcüğünden geldiği ve Türkçe eş anlamlısının hatunculuk olduğu belirtilmektedir. Kadın hareketi doğrudan kadınları ilgilendiren ve dolaylı olarak kültürü ilgilendiren konularda bilinç uyandırır. Feminizmin temel amaçları; eğitim, iş, çocuk bakımı, yönetim gibi konularda eşit haklara sahip olmaktan, yasal kürtaj hakkından, kadın sağlığı konusunda ilerlemelere, tacizin ve tecavüzün engellenmesinden lezbiyen haklarına kadar uzanır.

“Das Unbehagen der Geschlechter” kitabının yazarı Judith Butler’ın öncülüğünde eşitlik feminizmi üzerine kurulmuş; ancak bir adım daha da ileriye giderek “toplum cinsiyeti” ve “biyolojik cinsiyet” olmak üzere iki cinsiyetten bahsetmiştir. Cinsiyet kimliklerinin ortak kabul edilebilmesi, cinsiyetler arasındaki farklılıkların daha az güçlü olmasıyla bağlantılıdır.

Kuir veya Queer, heteroseksüel veya cisseksüel olmayan insanlar için kullanılan bir şemsiye tabirdir.

Üçüncü cinsiyet veya üçüncü cins, bireylerin hem kendileri hem de toplum tarafından ne erkek ne de kadın olarak kategorize edildiği bir kavram. Ayrıca, üç veya daha fazla cinsiyeti tanıyan toplumlardaki bir toplumsal kategoriyi ifade eder. Üçüncü terimi genellikle "diğer"i kastediyor olarak anlaşılır; bazı antropologlar ve sosyologlar açıklanan dördüncü, beşinci, ve "bazı" cinsiyetleri ifade ederler.

Feminist etik, geleneksel etik teorilerinin, çoğunlukla erkek egemenliğinde olduğu için, kadının ahlaki deneyimine az değer verildiği inancına dayanan bir etik yaklaşımdır ve bu nedenle etiği dönüştürmek için bütüncül bir feminist yaklaşımla yeniden şekillendirmeyi seçer.

<span class="mw-page-title-main">Toplumsal cinsiyet</span> kadınlık ve erkeklik arasındaki ayırt edici fiziksel, zihinsel ve davranışsal özellikler

Toplumsal cinsiyet, kadınlık ve erkeklik ile ilgili ve bunlar arasında ayrım yapan özellikler dizisidir. Bağlama bağlı olarak bu, cinsiyete dayalı sosyal yapıları ve cinsiyet kimliğini içerebilir. Çoğu kültür, cinsiyetin iki kategoriye ayrıldığı ve insanların birinin veya diğerinin parçası olarak kabul edildiği bir cinsiyet ikiliği kullanır; bu grupların dışında olanlar ikili olmayan şemsiye terim kapsamına girebilir. Güney Asya'daki hicralar gibi bazı toplumların "erkek" ve "kadın" dışında belirli cinsiyetleri vardır; bunlara genellikle üçüncü cinsiyetler denir.). Çoğu akademisyen, cinsiyetin sosyal organizasyon için merkezi bir özellik olduğu konusunda hemfikirdir.

Cinsiyet bükücü, cinsiyetlerden beklenen rolleri büken kişidir. Cinsiyet bükme kimi zaman toplumsal aktivizm olarak görülür. Homofobi, transfobi, kadın düşmanlığı ve erkek düşmanlığına karşı çıkış olarak okunabilir. Kimi cinsiyet bükücüler doğumda kendilerine atanan cinsiyeti kabul ederler ancak onun gerektiği rollere bürünmeyi reddederler. Bu isyan androginos giysiler, tavırlar ve alışılagelmedik cinsiyet rolleri içerebilir. Kimi cinsiyet bükücüler kendilerini trans veya non-binary olarak tanımlayabilir. Akademik teorisyenlere göre bu kişiler "geleceğin bedenini inşa" faaliyeti de güdüyorlar.

Cinsiyet tarafsızlığı, politikaların, dilin ve diğer sosyal kurumların rolleri insanların cinsiyetine göre ayırt etmekten kaçınması gerektiği fikridir. Bu, bir cinsiyetin diğerinden daha uygun olduğu sosyal roller olduğu izleniminden kaynaklanan ayrımcılığı önlemek içindir. Tarih boyunca cinsiyet eşitliğindeki eşitsizlik, pazarlama, oyuncak, eğitim ve ebeveynlik teknikleri dahil olmak üzere toplumun birçok yönü üzerinde önemli bir etkiye sahip olmuştur. Son yıllarda toplumsal cinsiyet tarafsızlığını artırmak için kapsayıcı dili kullanmaya ve eşitliği savunmaya toplumsal bir vurgu yapılmıştır.

Postgenderizm ya da Post Cinsiyetçilik, toplumsal cinsiyetin kültürel, psikolojik ve sosyal olarak aşınmasından doğan

Inuit kültüründe sipiniq, doğumda fiziksel cinsiyetini değiştirdiğine inanılan kişidir. Bazı yönlerden üçüncü cinsiyet olarak kabul edilebilir. Bu görüş, öncelikle İglulik ve Nunavik gibi Kuzey Kanada Arktik bölgesinde ortaya çıkmıştır.

Kuir teori, ya da Queer Teorisi, 1990'lı yılların başında toplumsal cinsiyet çalışmaları alanında çıkmış olan, kuir çalışmaları kapsayan eleştirel kuramlar literatürüdür. Cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet temelli LGBTI+ hareketinin politik, toplumsal, kentsel, ekonomik bağlamlarını inceler. Batı merkezli, heteronormatif, patriyarkal toplumsal normlara ve tarihyazımına karşı farklı cinsellik tarihlerini yazmayı, toplumsal cinsiyetin farklı yollarını ifade etmeyi amaçlar. Sabit kimlikler ve özcü tanımlar yerine sürekli kendini sorgulayan, akışkan, dönüşen kavramları ve bakış açılarını gözetir.

<span class="mw-page-title-main">Jack Halberstam</span>

Jack Halberstam, Judith Halberstam olarak da bilinen, Amerikalı akademisyen ve kuramcıdır. Columbia Üniversitesi İngiliz Dili ve Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü'nde ve Kadın, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsellik Araştırmaları Enstitüsü'nde profesör olarak görev yapmaktadır. Toplumsal cinsiyet ve kuir teori üzerine çalışmaları ile tanınmaktadır.

Carol Hanisch, Amerikalı radikal feminist. New York Radikal Kadınları ve Redstockings'in önemli bir üyesiydi. En çok tanınıp popülerleşen sözü, 1970 tarihli bir makalesinin de adı olan Kişisel olan politiktir ifadesidir. Bununla birlikte Hanisch, 2006 yılında güncellendiği makalesinde, yeni bir giriş kaleme aldı, bu adı kendisinin vermediğini ve makalesi içinde de hiç kullanmadığını açıklayarak ifadenin sorumluluğunu almadığını yazdı. Bunun yerine, başlığın daha sonraki baskılarda ikinci yıldan itibaren Notes editörleri Shulie Firestone ve Anne Koedt tarafından yapıldığını açıklamıştır.

Feminist teoride, heteroataerkillik veya cisheteroataerkillik, cis erkeklerin ve heteroseksüellerin, cis dişilerin ve diğer cinsel yönelimlerin ve cinsiyet kimliklerinin üzerinde yetkiye sahip olduğu sosyopolitik bir sistemdir. Bu terim, kadınlara yönelik ayrımcılıkla LGBTQ bireylere yönelik ayrımcılığın aynı cinsiyetçi sosyal ilkeden kaynaklandığını vurgular.

Ayşe Gül Altınay, antropoloji, kültürel çalışmalar ve toplumsal cinsiyet çalışmaları disiplinlerinde çalışan, özellikle militarizm, şiddet ve hafızaya odaklanan Türk akademisyendir.

Toplumsal cinsiyet ve cinsel çeşitlilik (GSD) veya basitçe cinsel çeşitlilik, bu çoğulluğu oluşturan kimliklerin, davranışların veya özelliklerin her birini belirtmeye gerek kalmadan cinsiyet özelliklerinin, cinsel yönelimlerin ve cinsiyet kimliklerinin tüm çeşitliliğini ifade eder.

Edimsellik, performativite, performatiflik veya icra edicilik, J. L. Austin'in 1955 tarihli How to Do Things with Words isimli kitabında ortaya atılmış bir terim olup, söylenişi aynı zamanda bir eylem olan sözcük veya cümleler anlamına gelir (sözeylem). Örneğin nikah memurunun ‘Sizi karı–koca ilan ediyorum’ deyişi buna örnek olarak verilebilir. Austin'den sonra bu terim John Searle, Jacques Derrida ve Judith Butler gibi düşünürler tarafından da kullanılıp farklı bağlamlara uyarlanmıştır. Antropoloji, sosyal coğrafya, kültürel coğrafya, ekonomi, toplumsal cinsiyet çalışmaları, hukuk, dilbilim, performans çalışmaları, tarih, işletme, felsefe gibi çok çeşitli alanlarda uygulamaları olan bir kavramdır.

Feminist psikoloji, sosyal yapılara ve cinsiyete odaklanan bir psikoloji biçimidir. Feminist psikoloji, tarihsel psikolojik araştırmaları, erkeklerin norm olduğu görüşüyle, erkek bakış açısıyla yapıldığı şekliyle eleştirir. Feminist psikoloji, feminizmin değer ve ilkelerine odaklanır.

Kuir arkeolojisi, geçmişe dair normatif ve özellikle heteronormatif görüşlere meydan okumak için kuir teoriyi kullanan bir arkeoloji yaklaşımıdır.