Lezbiyen, başka bir kadına fiziksel ve/veya duygusal çekim hisseden kadındır. Lezbiyen, eşcinsel kadın anlamına gelmektedir. Hem kadınlara hem de erkeklere çekim hisseden kadınlar ise biseksüeldirler. Kişinin kendini tanımlaması veya kendine biçtiği cinsel kimlik, davranışlarıyla örtüşmüyor olabilir.
Eşcinsellik veya homoseksüellik, aynı cinsiyetteki insanlar arasındaki romantizm, cinsel çekim ya da cinsel davranıştır. Eşcinsellik, bir yönelim olarak “kişiyi ağırlıklı olarak ya da tümüyle kendisiyle aynı cinsiyette olan kişilere karşı romantik ya da cinsel çekimleri yaşamaya yönlendiren kalıcı kişisel nitelik” olarak ifade edilir. Aynı zamanda kişiyi bu çekimlere dayanan davranışlarla ilişkili kimlik hissi ve bu çekimleri paylaşan diğer kişilerden oluşan topluluğa olan üyeliğini de tanımlar.
Lao Zi kimi pinyin kullanılmayan eski kaynaklarda adı Lao Tzu, Lao Tse, Laotze diye geçer. Lao Çince 'yaşlı', Zi ise 'üstad', 'bilge' anlamına gelir. Tao Düşüncesi'nin kurucusu kabul edilen önemli bir Çin düşünürüdür. Dao De Çing kitabının yazarıdır.
Zen, kökeni Hindistan'daki Dhyana (ध्यान) okuluna kadar uzanan bir Mahāyāna Budist okulunun Japoncadaki ismidir. Hindistan'dan Çin'e geçen okul, burada Ch'an (禪) olarak ismini duyurmuştur. Tang Hanedanlığı döneminde Çin'de belli başlı Budist okullar arasına giren Ch'an, Çin'den Kore, Vietnam ve Japonya'ya yayılmıştır. 20. yüzyılda Batı'da tanınmaya başlanan bu okul, İngilizce ve diğer Batı dillerine Zen ya da Zen Budizm ismiyle girmiştir.
Kama Sutra (; Sanskritçe: कामसूत्र,
Çigong veya Çikung belirli fiziksel duruşlar ve beden hareketlerini, dikkat ve nefes ile birlikte kullanarak Çin Tıbbı'na göre tanımlanmış beden organ ve kanallarında enerji uyumunu sağlayan bir pratiktir. Çi evrendeki enerjinin tümünü kapsayan temel bir kavramdır. Gong ise beceri, ustalaşma, ehilleşme, vbg. anlamlara gelir. Dolayısıyla beden ve nefes ile yapılan her türlü durağan veya canlı hareketlerin tümü Qigong dur. Ancak yine de eskiden beri yaygın kullanılan beden, his ve duygular üzerindeki katkısı deneyimlenmiş belli başlı Qigong çeşitleri de vardır. Dao Yin, Ba Duan Jin gibi her biri farklı yönlere ağırlık vermiş birçok çeşidi vardır. Çigong'un sağıltım etkisi yüzlerce yıldır bilinmektedir ve Çin Tıbbı'nın bir alt dalı olarak faydalanılmaktadır.
Oral seks, oral ilişki veya ağızdan ilişki, sertleşme hâldeki bir penis, uyarılmış bir vajina veya anüsün ağızla uyarılmasını içeren bir cinsel ilişki türüdür. Cunnilungus olarak bilinen oral seks türü vajina veya vulva üzerinde yapılırken, fellatio olarak bilinen diğer tür ise penis üzerinde yapılır. Oral seks, tarih boyunca hemen her toplumda heteroseksüel ve eşcinsel insanlar tarafından uygulanmıştır.
James Warren "Jim" Jones, Amerikalı bir kült lideri idi. Jones, Halklar Tapınağı adlı kült hareketinin kurucusu ve lideri olup bu hareket, 1978 Kasımında Guyana’nın Jonestown şehrinde 918 mensubunun ölümüne neden olan toplu intihar eylemiyle, ABD Kongre üyesi Leo Ryan’ın öldürülmesiyle, Guyana'nın başkenti Georgetown’da başka dört Tapınak üyesinin öldürülmesiyle tanınmaktadır. Jonestown şehrinde yaklaşık 300 çocuk öldürülmüş, bu çocukların hemen hepsi siyanür zehirlenmesi nedeniyle ölmüştür. Jim Jones ise başına aldığı kurşun yarasıyla ölmüş olup ölüm nedeninin intihar olduğu düşünülmektedir.
Taoist cinsel uygulamalar veya "Özlerin Birleşmesi" bazı Taoist seks uygulamalarına verilen addır. Uygulayıcılar bu cinsel sanatların uygulanmasıyla kişinin iyi bir sağlığa ve sonunda da ölümsüzlüğe ulaşacağına inanırlar.
İlhan Güngören, Türk yazardır. Budizm, Zen, Taoculuk konularında yazdığı ve çevirdiği kitaplarla tanınır. Yol Yayınları'nın kurucusudur.
Altmış dokuz, sayı ile gösterimi ile 69, partnerlerin ikisinin de genital organlarının birbirinin ağzına gelecek şekilde hizalayarak birbirlerine eş zamanlı bir şekilde oral seks yaptıkları seks pozisyonu çeşididir. Partnerler bu şekilde karşılıklı olarak 69 sayısındaki 6 ve 9 numaraları gibi ters çevrili olarak dururlar. Bu pozisyon her türlü cinsiyet kombinasyonu için uygulanabilir.
Çin'de fuhuş, hem boyutlarında hem de yasal düzenlemelerinde önemli değişiklikler geçirmiş bir fenomendir. 1949'da Çin Komünist Partisi'nin iktidara gelmesinden kısa süre sonra hükûmet, fuhuşun tamamen ortadan kaldırılması amacıyla, 1960'ların başında ulaşılması hedeflenen bir dizi reform başlattı. 1980'lerin başında sosyal kontrollerin kaldırılmasının ardından, Çin'de fuhuş sadece kentsel alanlarda daha fazla görünür hale gelmekle kalmadı; aynı zamanda kırsal alanlara da yayılmaya başladı. Çin hükûmetinin gayretlerine rağmen fuhuş, çok sayıda insan kapsayan ve paranın sürekli el değiştiği bir endüstri haline geldi. Aynı zamanda organize suç, hükûmet yolsuzluğu ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi çeşitli sorunlarla ilişkilidir.
Çin, dünyanın en eski ve sürekli öğreti ve felsefi geleneklerinin beşiği olmuştur. Çin'de batıdaki anlamıyla bire bir örtüşen bir din anlayışı hiç olmamıştır. Milattan önce 6. yüzyıldan itibaren görülmeye başlayan düşünce okulları kendi içinde özgün olarak sürekli gelişmiştir. Bu yüzden Çin'de inanç sistemleri olarak Çin kültürünü tarihi boyunca şekillendiren Konfüçyüsçülük, Taoizm ve çok sonradan gelen Budizm düşünce okulları sıralanır. Bu iç içe geçmiş düşünce okulları kendi aralarında kökten farklı bir evren anlayışı taşımazlar ancak klasik anlamıyla batıda ortaya çıkan Musevilik, Hristiyanlık ve Müslümanlık dinlerinden kökten ayrıdırlar. Bu düşünce okulları öncesinde de Çin'in hem toplayıcı ve avcı şamanik toplumlarında hem de yerleşik tarım toplumları döneminde kainatın doğuşuyla ilgili anlatılan masal ve efsanelerde evrenin; klasik dinlerde olduğu gibi bir yaratıcı tarafından yaratılmasından çok her şeye hamile olan ve hiçbir şeyin henüz bir biçimi olmadığı karanlık bulamaç bir şeyden doğduğu inançları yer bulmaktadır. Bu bulamaç, karanlık hiçbir nesnenin henüz şekil almadığı ama her şeye hamile olunan bu hale masallarda Hundun, düşünce okullarında Dao denmektedir. Dao'dan Gök ve Yer yani somut ve soyut olan her şey doğar, yin ve yang değişim ilkeleriyle her şey biçim alır ve dönüşür. Günümüzde Kuantum Kuramı'nın kozmogoni görüşleri Çin'de ortaya çıkan bu evren anlayışına daha yakın durmaktadır. Gök uzayı, yer ise yıldızlar, gezegenler gibi yoğun her şeyi temsil etmektedir. Dao düşünce okulunda Gök ve Yerin ham doğası yani kendiliğindenlik hali olan Zìrán (自然)'a uyması çabasız çabayı uygulaması en uygun yönetim olarak anlatılırken, Konfüçyüsçü okullara göre ise Gök ve Yer ilişkisi hiyerarşik ele alınır, erdem ve görevlere önem verilir, dolayısıyla devletin yönetimi ve halk ile ilişkisi buna uymalıdır anlayışı hakim olmuştur. Çin imparatorları, özellikle Konfüçyüs okuluna göre Gök gibi olmalıydılar ve bu yüzden "Göğün Vekaleti"ni (Tianming) talep edip Çin efsanevi ve geleneksel pratiklerine katılırlardı. Yaygın inanç sistemi bu şekilde kendini gösterirken sonraki yüz yıllarda Batıda ortaya çıkan dinler Çin'de yayılmak istemiş olsa da halk arasında bu inanç sistemleri çok rağbet görmemiştir. Ancak günümüzde sayıları fazla olmasa da Çin'de Hristiyanlık ve müslümanlık da yaşamaktadır. 1949 Mao Zedong devriminden beri Çin, bir ateist ve Marksist kurum olan Çin Komünist Partisi tarafından yönetilmektedir. Bu dönemde bilimsel bir zemini olmayan hiçbir görüşe izin verilmedi. Dini hareketler ve kurumlar önce hükûmet kontrolü altına alındı, sonra Kültür Devrimi (1966-1976) sırasında baskıya uğradı. Devrimin yumuşama döneminde geleneksel öğretiler ve sonradan gelen dini örgütlere haklar verilmeye başlanmıştır. Hükûmet henüz beş tane öğreti ve dini resmen tanımaktadır: Budizm, Taoizm, İslam, Protestanlık ve Katoliklik. 21. yüzyılın başında kurumsal idarelerde Konfüçyüsçülük ve Çin halk gelenekleri giderek daha fazla tanınma kazanmaktadır.
Xun Kuang, yaygın olarak Xunzi lakabıyla da bilinir; Savaşan Devletler Çağı'nda yaşamış ve Yüz Düşünce Okulu'na katkıda bulunmuş Çinli Konfüçyüsçü filozof. Xunzi olarak bilinen bir kitap geleneksel olarak kendisine atfedilir. Xunzi'nın öğretileri, Han Hanedanı'nın resmî devlet doktrinlerinin oluşturulması üzerinde etkiliydi, ancak Tang Hanedanı döneminde Xunzi'nın etkisi Mensiyüs'a göreceli olarak azaldı. Kendi eserlerinde Konfüçyüs, Mensiyüs ile Zhuangzi gibi şahısların yanı sıra mantıkçılar Mozi, Hui Shi ile Gongsun Long ve "Legalistler" Shen Buhai ile Shen Dao'a atıfta bulundu. Erken Çin tarihinde ilk kez Laozi'dan şahıs olarak bahseder ve Taoist öğretilerini reddetmekle beraber Taoist terminoloji kullanır.
Fellasyo ya da halk arasında yaygın argo tabirle sakso, bir kişinin ağzıyla başka birisinin penisini uyarmasını içeren oral seks eylemidir.
Seks işçilerine yönelik şiddet, dünya çapında hem fiziksel hem de psikolojik düzeyde rapor edilmiştir. Kurbanlar ağırlıklı olarak kadınlardır, aşırı durumlarda bu şiddete cinayet de dahildir.
Aşk tanrısı, mitolojide romantizm, seks, şehvet veya cinsellikle ilişkilendirilen tanrıdır. Aşk tanrıları mitolojilerde oldukça yaygındır ve birçok çok tanrılı dinde bulunabilir. Kadın aşk tanrıçaları genellikle güzellik ve diğer geleneksel dişil niteliklerle ilişkilendirilir.
Zhuangzi, ideal Taocu bilgenin kaygısız doğasını örnekleyen hikâyeler ve anekdotlar içeren geç Savaşan Devletler Çağı dönemi eski bir Çin metnidir. Geleneksel yazarı "Usta Zhuang" (Zhuangzi) olarak adlandırılan Zhuangzi, Tao Te Ching ile birlikte Taoizm'in iki temel metninden biridir.
Aşık olmak, genellikle başka bir kişiye karşı güçlü bağlanma ve sevgi duygularının gelişmesidir.
Ge Hong, nezaket adı Zhichuan (稚川), Doğu Jin hanedanlığı döneminde Çinli bir dilbilimci, Taocu uygulayıcı, filozof, doktor, politikacı ve yazardı. Diğerlerinin yanı sıra Çince Karakterler Üzerine Denemeler Baopuzi, Acil Durum Formülleri at an Dirsek Uzunluğu'nun yazarıydı. Geleneksel Çin tıbbında ilk yardımın kurucusuydu ve sonraki nesiller kendisinden etkilenmiştir.