İçeriğe atla

John Wayne Gacy

John Wayne Gacy
Gacy'nin Des Plaines Polis Departmanı tarafından çekilmiş fotoğrafı, Aralık 1978
Diğer ad(lar)ıKatil Palyaço, Pogo Palyaço
Doğum17 Mart 1942(1942-03-17)
Chicago, Illinois, ABD
Ölüm10 Mayıs 1994 (52 yaşında)
Crest Hill, Illinois, ABD
Ölüm nedeniİdam
CezaÖldürücü enjeksiyon
Kurbanların sayısı33-34
Cinayetlerin süresi1972-1978

John Wayne Gacy (d. 17 Mart 1942 - ö. 10 Mayıs 1994), Demokrat Parti'nin seçim bölgesindeki bir danışman, iş insanı ve komşularının partilerinde palyaçoluk yapan Amerika'nın en bilinen seri katillerindendir.

17 Mart 1942'de Chicago'da işçi sınıfına mensup bir ailede doğdu. Hastanede yatan çocukları eğlendirmek için palyaço kılığına giren saygın bir Amerikalı görünümünün ardında bir seri katil olduğu öğrenildi. 1978 yılında işlediği bir cinayetten yakalandı ve gerisi geldi. Evinin altında 27 kurbanın çürümüş cesedi bulundu. İki cesedi bahçeye gömmüş, dört cesedi de nehre atmıştı. Cezaevine girdiğinde duvarlara palyaço resimleri çizdi.

Yaşam öyküsü

İlk yılları

Gacy, doğduğu ailenin ortanca çocuğu olup, kendisinden biri 2 yaş büyük, biri 2 yaş küçük olmak üzere iki kız kardeşi vardı. Terry Sullivan ve Peter Maiken'in kitabı “Katil Palyaço”ya göre Gacy babasıyla yaşadığı çalkantılı ilişki dışında normal bir çocukluk geçirmişti. Yazarlar babayı tatsız, çocuğunu fiziksel ve sözlü olarak taciz eden ve aşırı derecede alkole eğimli olarak tarif ediyorlar. Yazarlar Gacy'i babasını çok seven ve ümitsizce onun onayını ve ilgisini isteyen ancak bunu başarmayan biri olarak tanımlıyorlar. Clifford L. Lindecker'in kitabı "Erkek Çocukları Öldüren Adam"a göre ise Gacy 11 yaşında oyun bahçesindeyken kafasına salıncak çarpmış, 16 yaşına kadar doktor beyninde bir kan pıhtısı teşhisi koyana ve durumu ilaçla tedavi edene kadar kısa süren şuur kayıpları yaşamıştır. Gacy lisedeki son senesinde 4 okul değiştirdi ve mezun olamadı. Gacy okuldan atıldı ve Chicago'yu Las Vegas için terk etti. Oradayken Palm morgunda odacı olarak yarım günlük bir işte çalıştı. Vegas'ta mutsuzdu ve birkaç ay sonra Chicago'ya geri döndü.

Evlilik ve İş

John Wayne Gacy, First Lady Rosalynn Carter ile 6 Mayıs 1978'de, ilk cinayetinden altı yıl sonra ve son tutuklanmasından yedi ay önce

1960'ların başında Gacy, Ticaret Üniversitesi'ne kaydoldu ve satıcılık üzerine yeteneğini geliştirdi. Doğuştan yetenekli bir satıcı olarak her durumda konuşmayı yönlendirebiliyordu. Mezuniyetinden sonra, Chicago'da Nunn Bush Shoe Ltd.'de yönetim kurulunda stajyer olarak işe başladı. İşinde tırmandı ve haftalar içinde Springfield'a firmanın erkek giyim mağazasını yönetmek için transfer edildi ve burada 1 seneye yakın çalıştı.

1964 yılında, işçisi Marilyn Myer'le evlendi. Düğünden kısa bir süre sonra, kadının doğum yeri olan Waterloo, Iowa’ya yerleştiler. Bu yerleşmenin sebebi ise Marilyn'in babasının Gacy'ye ailenin sahibi olduğu tavuk restoranında bir mevki önermesiydi. Bir yıl sonra, Gacy'nin babası Chicago'da öldü. 1966'da, kayınpederinin isteğiyle Gacy ailenin tavuk restoranının yönetimini eline aldı. Gacy toplumca tanınan ve sevilen bir üye durumuna geldi ama Gacy için hiçbir şey yolunda gitmiyordu. Geleceğin seri katili 1968 yılında ilk defa yakalanacaktı. Suçlanma nedeni “bir erkek çalışanı homoseksüel ilişkiye zorlama girişimi” idi. Bu suç, herkes tarafından sevilen ve örnek birisi olarak gösterilen, iki çocuk sahibi Gacy'i tanıyan 4 yıllık karısı başta gelmek üzere birçok kişiyi şok etti. Gacy anal yoldan cinsel ilişki suçundan suçlu bulundu ve Anamosa'daki Iowa eyaleti erkek ıslahevinde 10 yıla mahkûm oldu. Karısı kararın ardından boşanma davası açtı. Kızgın bir şekilde, Gacy karısına bundan sonra iki çocuğunu da görmek istemediğini ve bundan böyle karısı ve iki çocuğunu kendisi için ölmüş kabul ettiğini söyledi.

18 ay yattıktan sonra, Gacy 18 Ekim 1971'de şartlı tahliye edildi ve Chicago'ya döndü. Gacy şubatın 12'sinde (Hapisten çıkışından 8 ay sonra) tecavüz girişiminde bulunma ve başkalarının huzurunu kaçıran davranışları yüzünden Chicago polisi tarafından tutuklandı. Gay bir genç Gacy'nin kendisini Chicago'daki Greyhound İstasyonu'ndan alıp onun evine gittiklerini ve onu cinsel ilişkiye zorladığını ifade etti. Ancak, suçlamalar çocuğun dinlenmesi için mahkemeye gelmemesi nedeniyle düştü.

Chicago'ya tekrar döndükten kısa bir süre sonra, inşaat mukavelesi yapan kişi olarak çalıştı. 3 yıl sonra, 1975'te kendi inşaat firması olan PDM Şirketi'ni açtı. O temmuz ortak arkadaş çevresi sayesinde tanıştığı, yeni boşanmış bir kadınla tekrar evlendi ve annesinin finansal yardımıyla, Des Plaines'de orta sınıfı Chicago varoşunda bir eve taşındı. Gacy'nin ticaret yeteneği vardı. Des Plaines gazetesine göre o, yerel tüccarlar arasında zeki bir iş insanı olarak biliniyordu. Gacy genellikle ticari rakiplerinin önerdiği fiyattan daha düşük fiyat vererek anlaşmalar elde etti. Birçok genç çocuk kiralayarak masrafları kesebiliyordu. (Daha sonra bu çocuklardan en az 5'i onun kurbanı oldu.) İşi gittikçe büyümeye başladı.

Gacy boş zamanının bir kısmını arkadaşları ve komşuları için eğlenceli sokak partilerine ev sahipliği yaparak geçirirdi. Bu partilerde çoğu zaman palyaço kostümü giyer ve bu kostümle yerel hastanelerdeki çocukları eğlendirirdi. Ayrıca yerel Demokrat Parti organizasyonlarına katıldı. Hatta bir keresinde Demokratik Parti bölge sorumlusu olarak First Lady Rosalynn Carter'la fotoğraf bile çektirdi.

Mart 1976'da Gacy'nin ikinci eşi ondan boşandı. Harlan Mendenhall'ın kitabı, "Gacy'nin Evinin Yıkılışı"na göre karısı kocasının tahmin edilemeyen dengesiz halleri, tavırları ve homoseksüel magazinlere olan takıntısı nedeniyle bu evlilikle başa çıkamayacağını hissetti. Çiftin çocukları yoktu.

Cinayetler

12 Aralık 1978'de polis tekrar dikkatini John Wayne Gacy üzerine yoğunlaştırdı. Des Plaines'de bulunan Nisson Eczanesi'nde çalışan genç Robert Piest kaybolmuştu. Kaybolmasından önce gençle görülen son kişi Gacy idi. Dedektifler Gacy'nin geçmişini araştırdıklarında, başka bir gence anal yoldan cinsel ilişki suçundan hapiste yattığını öğrenmeleri sürpriz oldu. Bu suçlayıcı bilgiyle birlikte, dedektifler Gacy'nin evini araştırma yetkisini elde ettiler.

Ev araştırılırken, dedektifler evin altında sürünülerek girilebilen bir yer buldular. Eskimiş, küflü bir koku hemen fark edildi. Kokunun nedeninin çürük lağım boruları olduğu düşünüldüğü için koku göz ardı edildi. Dikkate değer herhangi bir suçlayıcı delil bulamadan dedektifler merkeze dönüp bulabildikleri delilleri incelemeye karar verdiler. Gacy'nin evinden toplanmış parçaların tekrar gözden geçirilmesi sırasında, dedektifler bilmeden birkaç kritik delil topladıklarını fark ettiler. Gacy'nin evinde bulunan yüzüklerden birinin 1 sene önce kaybolan bir gence ait olduğu öğrenildi. Ayrıca eczanede çalışan Robert Piest'in kaybolduğu gün, Gacy'e kendisine ait olan bir film tab fişini verdiği ve bu fişin Gacy'nin evinde bulunduğu görüldü. Bu yeni bilgilerle dedektifler bu davanın büyüklüğünü anladılar. Yeni bilgilerin keşfinden sonra, dedektiflerin yeni bir arama izni çıkarmaları çok uzun sürmedi.

22 Aralık 1978'de Gacy karanlık sırlarının aydınlanacağını fark ettiği zaman, polise gitti ve itirafta bulundu. Gacy dedektiflere: "Dört John var." dedi. Bu dört farklı kişi Gacy'nin kendi kafasında yarattığı Müteahhit John, Palyaço John ve Siyasetçi John'du. Dördüncü kişi ise Jack Hanley'di. Katil olan Jack'ti ve bütün kötü şeyleri o yapmıştı.

İtiraf

"Katil Palyaço"da anlatıldığına göre, Gacy dedektiflere ilk cinayetini Ocak 1972'de gerçekleştirdiği bilgisini verdi ve ikincisi 2 yıl sonra Ocak 1974'teydi. Daha sonra anlattıklarına göre kurbanlarını kelepçelenmeleri konusunda ayartıyordu. Gacy ilk önce kurbanına birkaç numara göstermek istediğini söylüyor ve kurbanlarına palyaçoluk yaparken kullandığı hileli kelepçeler olduğunu söylediği gerçek kelepçeler takıyor ve bundan kurtulmanın özel bir yolu olduğunu söylüyor ve gençlerin kelepçeden kendilerini kurtarmalarını istiyordu. Gençler güvenli bir şekilde kelepçelendikten sonra boğazlarına ip geçirerek veya tahta parçasını gırtlaklarına bastırarak tecavüz ediyor ve öldürüyordu. Gacy bazı zamanlar cesetleri evin altına gömmeden önce ölü bedenleri yatağının altında ya da tavan arasında birkaç saat tuttuğunu da itiraf etmişti.

Gacy iki düzineden fazla insan öldürdüğünü kabul etmişti, polis tarafından yöneltilen tüm soruları cevaplayamamasına rağmen, genel olarak şöyle demişti: "Bunu Jack'e sormanız gerek." Ayrıca polise evinin altındaki ve garajındaki 28 mezarın detaylı bir haritasını çizmişti. İlerleyen süreçte diğer 5 kurbanını da Des Plaines nehrine attığını itiraf etmişti. 1 saatten kısa bir sürede evin altındaki ilk ceset bulunmuştu. Günler ve haftalar geçtikce ceset miktarı artmıştı. Des Plaines'de bulunan Gacy'nin mütevazı evindeki korkunç kazı yerleri ulusal haberlerde geceden geceye yerini aldı. Öyle ki evin kendisi hem Amerikalı hem de yurt dışındaki izleyicilere Beyaz Saray kadar tanıdık gelir oldu. Kazının detayları büyüleyiciydi. Bazı kurbanlar birbirlerine o kadar yakın gömülmüşlerdi ki polis onların muhtemelen aynı zamanda öldürüldüğüne veya gömüldüğüne inandı. Ocağın sonuna kadar 27 ceset çıkarıldı. Araştırma kış soğuğu ve donmuş yeryüzünden umulandan uzun sürdü. Bu zaman içerisinde Des Plaines nehrinde bulunan 4 ceset de Gacy'nin evinde bulunan sürücü belgeleri ve diğer kişisel eşyaları nedeniyle Gacy'ye bağlandı.

32 kurbanın kimlikleri su yüzüne çıkarken, dedektifler bütün kurbanların genç erkekler olduğunu keşfetti. Çoğunluk Chicago sokaklarında müşteri arayan erkek fahişelerdi, bazıları belirgin hiçbir sebep olmadan yok olan gençlerdi ve en az 5 tanesi PDM Müteahhitlik'te belli sürelerde çalışan işçilerdi. Şaşırtıcı şekilde, kazılarda ve nehirde Robert Piest'in cesedine rastlanamadı. Ceset arama işleminin sonuna gelindiğinde, kurtulan Robert Donnelly ve Jeff Rignall dedektiflere açıklamada bulundular. İki genç de yaşadıkları için kendilerini çok şanslı hissediyorlardı. Hikâyelerinin detayları aynıydı ancak Gacy'le karşılaşmaları farklı günlere denk geliyordu. İkisi de 1977 Aralık ayında silah zoruyla kaçırıldıklarını, kloroformla uyutulduklarını, işkence gördüklerini ve tecavüze uğradıklarını anlattılar. Sadece Gacy tarafından bilinen nedenlerden dolayı, iki gencin de hayatı bağışlandı. Korku mu, utanç mı bilinmez ama herhangi bir genç olay olduktan sonra resmi makamlara bir müracaatta bulunmamıştı.

Sonuncu olarak Nisan 1979'da, Robert Piest'in cesedi Illinois Nehri'nde bulundu. Otopside boğulma sonucu olduğu belirlendi. Gacy bu ölümden de sorumlu tutuldu.

Yargılanma

Gacy'nin cinayet yargılaması 6 Şubat 1980'de başladı. 5 haftalık yargılama sonucunda savunma ve iddia makamı 100'den fazla kişiyi tanıklık etmeleri için çağırdı. Savunmanın stratejisi Gacy'nin cinayetleri işlerken akıl hastası ve kontrol dışı kişilik olduğunu kanıtlamaktı. Bu iddiayı güçlendirmek için savunma makamı davadan önce Gacy ile görüşme yapan psikiyatrları sahneye koydu. Diğer tarafta, iddia makamı Gacy'nin akıl hastası olduğuna karşı çıktı, Gacy'nin çok kişilikli olduğunu iddia etmesinin tek sebebinin ölüm cezasından kaçmak olduğunu ileri sürdü.

Jüri açıkça iddia makamının yanında yer aldı. 33 kişiyi öldürme suçundan Gacy'i suçlu bulmaları sadece 2 saat sürdü.

13 Mart 1980'de Gacy ölüme mahkûm edildi. Illinois'deki Menard Islah Merkezine yollandı. Statesville'deki hapishaneye idam için yollanana kadar 14 sene bu merkezde kalacaktı.

Ölüm

9 Mayıs 1994 sabahı, idam edilmek üzere Menard Islah Merkezinden Crest Hill'deki Stateville Islah Merkezine transfer edildi. O öğleden sonra, ailesiyle birlikte cezaevi arazisinde özel bir piknik yapmasına izin verildi. Gacy, son yemeği için bir kova KFC, bir düzine kızarmış karides, patates kızartması, taze çilek ve bir diyet kola istedi.[1] Hapishane yetkilileri davranışlarını "konuşkan ve öfkeli" olarak açıkladılar. O akşam, ölümcül bir iğne yapılması için Stateville infaz odasına götürülmeden önce bir Katolik rahiple birlikte dua etti.[2][3] İdamından önceki kısa telefon röportajında, Knight-Tribune muhabirine "Benim üzerime 11 ciltli, 31 ciltsiz kitap, 2 senaryo, 1 film, 1 muhtemel Broadway oyunu, 5 şarkı ve 5000'den fazla makale var. Bunun hakkında ne diyebilirim?" dedi ve devam etti: "Bu çöplüklerin hiçbirine karşı sempatim yok."

İnfaz başlamadan önce, infazı gerçekleştirmek için kullanılan kimyasallar beklenmedik bir şekilde katılaştı ve kimyasalları Gacy'nin koluna vermek için kullanılan IV tüpünü tıkayarak prosedürü zorlaştırdı. Tanıkların infazı izlediği pencereyi kapatan panjurlar çekildi. İnfaz ekibi tıkalı tüpü değiştirdi. On dakika sonra panjurlar yeniden açıldı ve infaz devam etti. Tüm prosedür 18 dakika sürdü.[4] Anestezistler, sorunu hapishane yetkililerinin bir infaz yürütmedeki deneyimsizliğine bağlayarak, doğru infaz prosedürleri izlenmiş olsaydı, komplikasyonların asla meydana gelmeyeceğini söylediler. Görünüşe göre bu hata, Illinois'in alternatif bir ölümcül enjeksiyon yöntemi benimsemesine yol açtı. Bu konuda, Gacy'nin duruşmasındaki bir savcı olan William Kunkle, "Kurbanlarının hepsinden çok daha kolay öldü" dedi.

Yayınlanan raporlara göre Gacy, suçlarından pişmanlık duymayan teşhis edilmiş bir psikopattı.[5] 10 Mayıs 1994'te gece yarısından hemen sonra Gacy öldürücü iğne ile infaz edildi. Son sözleri ise "Kıçımı öpün!" oldu.[6]

Gacy'nin infazına giden saatlerde, ıslah merkezinin dışında 1.000'den fazla olduğu tahmin edilen bir kalabalık toplandı; az sayıda ölüm cezası karşıtı protestocu da mevcut olmasına rağmen, sesli çoğunluk infazdan yanaydı.[7][8] İnfazdan yana olanlardan bazıları, Gacy'nin bir palyaço olarak önceki toplum hizmetlerini anımsatan ve "Palyaço için gözyaşı yok" gibi hicivli sloganlar taşıyan tişörtler giymişti.[9] Orada bulunan ölüm cezasına karşı protestocular sessiz bir mum ışığı nöbeti izlediler.[10]

Gacy'nin ölümü 10 Mayıs 1994 sabah 12:58'de onaylandıktan sonra beyni çıkarıldı. John Wayne Gacy'nin çıkarılan beyni, şiddetli sosyopatların ortak kişilik özelliklerini izole etmek amacıyla Gacy ve diğer seri katillerle röportaj yapmış olan, Gacy'nin duruşmasında savunma tanığı olan psikiyatrist, yazar ve profilci Helen Morrison'ın elindedir.[11] Cesedi yakıldı.[12]

Filmler

  • John Wayne Gacy'nin işlediği cinayetler film sektöründe yerini buldu ve hakkında birçok film çekildi.
  • Clive Saunders'ın yönetmenliğini ve yazarlığını yaptığı "Gacy" 14 Temmuz 2004'te piyasaya sürüldü.
  • Eric Till'in yönettiği "To Catch A Killer" 15 Mayıs 1992'de piyasaya sürüldü. Gacy'i Brian Dennehy canlandırdı.
  • Svetozar Ristovski'nin yönettiği "Dear Mr. Gacy" 11 Mayıs 2010'da piyasaya sürüldü.
  • Anthony Fankhauser'ın yönettiği "Gacy House" 28 Eylül 2010'da piyasaya sürüldü.
  • Ayrıca South Park adlı çizgi dizinin ''Hell On Earth 2006'' adlı bölümünde yine seri katiller olan Ted Bundy ve Jeffrey Dahmer ile rol almıştır.

Kaynakça

  1. ^ Peck, John (5 Ocak 2006). "Last Meals". Tucson Weekly. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Kasım 2015. 
  2. ^ Susan Kuczka; Rob Karwath (10 Mayıs 1994). "All Appeals Fail: Gacy is Executed. Serial Killer Dies of Lethal Injection". Chicago Tribune. 27 Haziran 1997 tarihinde kaynağından arşivlendi – Northern Illinois University vasıtasıyla. 
  3. ^ Kuczka, Susan (9 Mayıs 1994). "Gacy Lawyers Working Overtime as Sand Runs Out". The Chicago Tribune. 24 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2021. 
  4. ^ Seideman, David (23 Mayıs 1994). "A Twist Before Dying". Time. 4 Haziran 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ocak 2010. 
  5. ^ Hare 1999, s. 23.
  6. ^ "Movie, Documentary Could Be Adapted From Book By Gacy's Lawyer". CBS Local. 21 Aralık 2011. 11 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2011. 
  7. ^ Cavendish 1997, ss. 36–37.
  8. ^ "Gacy: End of the Nightmare". The Journal Gazette. 11 Mayıs 1994. 7 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2022. 
  9. ^ "Poster Child". The Economist. 331 (7863). 14 Mayıs 1994. 
  10. ^ "In Joliet, Little Sympathy for Convicted Killer". The Times of Northwest Indiana. 10 Mayıs 1994. 4 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Temmuz 2017. 
  11. ^ Sullivan 2000, ss. 350–354.
  12. ^ Bess Lovejoy (7 Mayıs 2013). "Tamerlan Tsarnaev Is Buried in Virginia: Where Other Notorious Criminals Were Laid To Rest". Time. 14 Kasım 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mart 2021. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<i>Yedi</i> (film) David Fincher tarafından yönetilen 1995 yapımı film

Yedi, senaryosu Andrew Kevin Walker tarafından yazılmış, yönetmenliği ise David Fincher tarafından yapılan 1995 yapımı filmdir.Filmde Hristiyanlık'ın 7 ölümcül günahını işleyenleri kendi vahşi yöntemleriyle öldüren bir seri katili ve onun peşindeki iki polis dedektifinin çabalarını konu alan, Hollywood yapımı bir gerilim filmidir. Sürekli yağmur yağan bir şehir, küf rengi tonlar, karanlık mekanlarda çekilen sahneleri ile sinema klasikleri arasında gösterilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Karmein Chan</span>

Karmein Chan, Avustralya Victoria Templestowe ilçesinde 13 yaşındayken evinden kaçırılan ve daha sonra ölü olarak bulunan cinayet kurbanıdır.

<i>Zodiac</i> (film)

Zodiac, 2007 ABD yapımı David Fincher'ın yönettiği gizem gerilim filmi. 1960'lı yılların sonundan itibaren Amerika Birleşik Devletleri'nin batı sahillerinde seri cinayetler işleyen ve kendine Zodiac takma adını koyan katili yakalama öyküsüne dayanmaktadır. Film o dönemde bir karikatürist olarak çalışan Robert Graysmith'in aynı adla yayınladığı esere dayanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Gary Ridgway</span> Amerikalı seri katil

Gary Leon Ridgway, Green River Katili olarak bilinen Amerikalı seri katildir.

<span class="mw-page-title-main">Seri katil</span> bir aydan fazla bir süre içinde üç veya daha fazla kişiyi öldüren kişi

Seri katil, anormal kişisel bozukluklar sonucu, 30 günden daha uzun bir zaman diliminde ve arada bekleme dönemleri de olacak şekilde 3 veya daha fazla kişiyi öldüren kişidir. Kurbanlar sıklıkla aynı kurguda öldürülmekte ve benzer özellikleri taşıyabilmektedirler.

<span class="mw-page-title-main">Andrey Çikatilo</span> Sovyet seri katil

Andrey Romanoviç Çikatilo, Ukrayna doğumlu Sovyet seri katil ve yamyamdır. 1978-1990 yılları arasında 53 kesinleşen cinayet işlemiştir. Ekim 1992'de 52 kişiyi öldürmekten suçlu bulunmuş ve 14 Şubat 1994'te kafasına kurşun sıkılarak infaz edilmiştir. 1963 yılında Tatyana adlı kız kardeşinin dostu Faina ile evlendi. 1970'te Rusça ve edebiyat öğretmeni olarak çalışmaya başladı. 1978'de ailesiyle Şahtı, Rostov Oblastı'na geçip eğitmen olarak çalıştı. 22 Aralık 1976'da ilk kurbanı, 9 yaşında bir kız olan Yelena Zakotnova'yı öldürdü. 1984'te cinayet zanlısı olarak tutuklanır; ancak kan grubu tahlilinde yapılan hata sonucunda idam edilmekten kurtulur. Andrey Çikatilo, 25 yıllık hayat arkadaşı Faina Çikatilo ile evliliğini aksatmaz, torunlarının güler yüzlü dedesi olarak bilinir. Aynı zamanda Komünist Parti üyesi olan Çikatilo'nun edebiyat ve mühendislik fakültelerinden çifte diploması bulunmaktadır.

<i>Cinayet Günlüğü</i>

Cinayet Günlüğü, Bong Joon-ho'nun yönettiği 2003 Güney Kore yapımı drama filmidir. Film 1986 ve 1991 yılları arasında Hwaseong, Gyeonggi şehrinde geçen ülkenin ilk seri cinayetlerinin gerçek hikâyesini temel alır. Filmin sinematografisi ve Song Kang-ho'nun performansı geniş ölçüde beğeni kazanmıştır.

<i>Zehiri Kim Verdi</i> İngiliz yazar Agatha Christie tarafından 1939 yılında yayınlanan polisiye romanı

Agatha Christie'nin polisiye romanıdır. Romanda Agatha Christie'nin alışıldık kahramanlarından sadece Başkomiser Battle vardır. Ama çözümde Battle'ın rolu yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Jeffrey Dahmer</span> Amerikalı seri katil (1960 – 1994)

Jeffrey Lionel Dahmer ayrıca bilinen adları ile Milwaukee Yamyamı veya Milwaukee Canavarı, Amerikalı seri katil ve tecavüzcüdür. 1978-1991 yılları arasında, çoğu Asya ve Afroamerikan kökenli 17 erkek ve oğlan çocuğunu öldürmüştür. Cinayetleri genel olarak tecavüz, işkence, parçalama, nekrofili ve yamyamlık gibi suçlarla beraber işledi. Dahmer'e borderline kişilik bozukluğu, şizotipal kişilik bozukluğu ve psikoz teşhisi konmasına rağmen, duruşmasında yasal olarak aklı başında olduğu tespit edildi. Wisconsin'da işlediği on yedi cinayetin on altısından hüküm giydi ve 17 Şubat 1992'de on altı kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Dahmer, tutuklanmasından üç yıl sonra, 28 Kasım 1994'te, tutuklu olduğu Columbia Islah Tutukevi'nde başka bir mahkûm olan Christopher Scarver tarafından kafasına aldığı ağır bir darbe sonucu öldürüldü.

<span class="mw-page-title-main">Zodiac (seri katil)</span> Kaliforniyada bir seri katilin takma adı

Zodiac, 1960'ların sonu ve 1970'lerin başında Kuzey Kaliforniya'da faaliyet göstermiş seri katildir. Dava, Amerikan tarihinin en ünlü faili meçhul cinayet davası olarak tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">H. H. Holmes</span> Amerikalı seri katil (1861 – 1896)

Herman Webster Mudgett, daha çok Dr. Henry Howard Holmes lakabıyla bilinen, kayıtlara geçmiş ilk Amerikalı seri katildir. 1893 Şikago Dünya Fuarı zamanında Chicago'da zihninde kurduğu cinayetleri işlemek için özel tasarladığı bir otel açtı. Dördü kesinleşen itiraf ettiği 27 cinayet olmasına rağmen, öldürdüğü insan sayısı 200 civarındadır. Bilinmeyen sayıda pek çok kurbanını "Dünya Fuarı" otelinden birkaç kilometre uzaklıkta bulunan 1893 Şikago Dünya Fuarı'ndan almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Burke ve Hare cinayetleri</span>

Burke ve Hare Cinayetleri, William Burke ve William Hare tarafından 1827 ile 1828 yıllarını kapsayan 10 aylık bir süre zarfında İskoçya'nın başkenti Edinburgh'da işlenen 16 cinayettir. Cinayetler çoğunlukla şehrin Batı Limanı adı verilen semtinde gerçekleştiği için West Port Cinayetleri olarak da anılır.

<span class="mw-page-title-main">Mack Ray Edwards</span> Amerikalı seri katil (1918 – 1971)

Mack Ray Edwards Amerikalı seri katil.

<span class="mw-page-title-main">Edmund Kemper</span> Amerikalı seri katil

Edmund Emil Kemper III, baba tarafından dedesi, nenesi ve annesi de dahil olmak üzere 10 kişiyi öldüren Amerikalı seri katil, tecavüzcü, yamyam ve nekrofilidir. 2,06 m boyu ve 145 IQ'ya sahip olması ile tanınır. Kurbanlarının geneli kadın üniversite öğrencileri, otostopçular ve dahası olduğu için Kemper'a "Karma Katil" lakabı takıldı.

<i>Joker</i> (film, 2019) Todd Phillipsin yönettiği Amerikan filmi

Joker, 2019 yapımı Amerikan psikolojik gerilim filmidir ve Todd Phillips tarafından yönetilmiş, senaryosu Scott Silver ile birlikte yazılmıştır. DC Comics karakterlerine dayanan film, başarısız bir palyaço ve hedefi stand-up komedyeni olmak olan Arthur Fleck'i, 1981'de geçen bir hikâyede ele alır. Fleck'in zihinsel rahatsızlığa ve nihilizme düşüşü, çürüyen Gotham City'de varlıklılar karşısında şiddetli bir karşı kültürel devrime ilham verir. Robert De Niro, Zazie Beetz ve Frances Conroy da yardımcı rollerde görünmektedir. Joker, Warner Bros. Pictures tarafından dağıtılmış olup, Warner Bros. Pictures ve DC Films, Village Roadshow Pictures, Bron Creative ve Joint Effort ile işbirliği içinde üretilmiştir.

Florida Eyalet Hapishanesi veya Raiford Hapishanesi olarak da bilinen, Florida'daki Bradford County'de bulunan bir hapishanedir. Eskiden "Florida Eyalet Hapishanesi Doğu Birimi" olarak biliniyordu, çünkü Florida Raiford'daki Florida Eyalet Hapishanesi'nin bir parçasıydı.(şimdi Birlik Islah Kurumu olarak bilinir). Florida Cezalandırma Bölümü'nün bir parçası olan tesis, Union İlçesi sınırının hemen karşısındaki State Road 16'da bulunmaktadır. İnşaat 1968'e kadar tamamlanmamış olmasına rağmen 1961'de açıldı. Maksimum 1.400 üzeri mahkûmun nüfusu ile eyaletteki en büyük hapishanelerden biridir. FSP eyaletin üç ölüm sırasındakilerin hücre bloğundan birine ve eyaletin idam odasına ev sahipliği yapıyor. Union Islah Kurumu erkek ölüm sırası mahkûmlarına ev sahipliği yaparken Lowell Annex kadın ölüm sırası mahkûmlarına ev sahipliği yapar.

Özgür Dengiz Türk seri katil ve yamyamdır. 14 Eylül 2007'de Ankara'da yakalanan Dengiz, iki kişiyi öldürdüğünü, başka bir kişiyi öldürmeye teşebbüs ettiğini ve kurbanlarından birini yediğini itiraf etti. "Ankara Yamyamı" ve "Ankara'nın Hannibal'i" lakaplarıyla anılır.

Cavid İkbal Mugal, yaşları 6 ile 16 arasında değişen 100 genç erkeğin cinsel istismarını ve cinayetini itiraf eden Pakistanlı bir seri katil ve oğlancıydı. İkbal, kurbanlarını boğarak öldürdü, cesetlerini küçük parçalara ayırdı ve kanıtları gizlemek için asit içinde eritti. Yargılandıktan sonra suçlu bulundu ve çocukları öldürdüğü şekilde idam edilmesine karar verildi. Önce boğulması, ardından kurbanların ailelerinin gözü önünde yüz parçaya bölünmesi ve son olarak asit içinde eritilmesi istendi. İçişleri Bakanı Moinuddin Haider böyle bir cezaya izin verilmeyeceğini belirtti. İkbal, herhangi bir ceza infaz edilemeden kendini asarak intihar etti.

Lam Kor-wan Hong Kong'un bilinen iki seri katilinden biridir.

<i>Tutku Esirleri</i>

Tutku Esirleri, Jane Campion tarafından yazılıp yönetilen ve başrollerinde Meg Ryan, Mark Ruffalo, Jennifer Jason Leigh ve Kevin Bacon'ın oynadığı 2003 yapımı Amerikan psikolojik gerilim filmidir. Campion'ın senaryosu Susanna Moore'un 1995 tarihli aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Film, Manhattan'daki mahallesinde işlenen bir dizi korkunç cinayeti araştıran bir dedektifle kişisel bir ilişki içine giren bir İngilizce öğretmenine odaklanıyor.