İçeriğe atla

Johann Gottfried Herder

Johann Gottfried Herder
Anton Graff çizimiyle Herder Portresi, 1785
Tam adıJohann Gottfried Herder
Doğumu25 Ağustos 1744(1744-08-25)
Morag, Polonya
Ölümü18 Aralık 1803 (59 yaşında)
Weimar, Almanya
Alma materKaliningrad Üniversitesi
ÇağıAydınlanma Çağı
Doktora
danışmanı
Immanuel Kant
İlgi alanlarıFiloloji, Dil felsefesi, Kültürel antropoloji, Zihin felsefesi, Estetik, Tarih felsefesi, Siyaset Felsefesi, Din Felsefesi

Johann Gottfried von Herder, (25 Ağustos 1744 - 18 Aralık 1803), Alman filozof, dinbilimci, şair ve edebiyatçı.

Alman romantizmi dönemi ve özellikle de Fırtına ve Coşku ekolünde değerlendirilen ve bu dönemin en önemli ürünlerinden kabul edilen dil felsefesi ve tarih felsefesi alanlarında verdiği eserlerle, bu alanların müşterek kurucularından kabul edilir.

Weimar'da bulunan Peter und Paul kilisesinin önünde yer alan Johann Gottfried Herder heykeli

Hayatı

Herder, 25 Ağustos 1744 tarihinde Prusya'nın Mohrungen kasabasında doğdu. Bölgesinin ve çağının en önemli üniversitelerinden olan, Alman filozof Kant'ın da görev yapmakta olduğu Königsberg Üniversitesi'ne 1762 yılında girdi. Bununla birlikte Kant'ın klasik idealist görüşlerinden çok Jakob Böhme ve Johann Georg Hamann gibi fikir insanlarından etkilendi.

Üniversitedeki eğitiminin ardından Prusya'nın ve Avrupa'nın çeşitli şehirlerinde öğretmenlik yaptığı gezgin bir hayat sürdü. Bu dönemde hem Goethe ile tanışarak yeni Alman edebiyat akımından etkilendi, hem de aynı dönemde entelektüel faaliyetlerde bulunan Christoph Martin Wieland ve Friedrich Schiller gibi isimlerle beraber Weimar'da kurdukları felsefe topluluğunu yönetti. 18 Aralık 1803 tarihinde bu şehirde öldü.

Fikirleri

Gerçek bir 'tarih felsefesi'nin bir anlamda kurucusu sayılabilecek olan Herder, tarihte, belirleyici ögenin genel olarak insan değil de şu ya da bu türden insanın genel özellikleri olduğunu savunduğu doğal bir evrim görüşü geliştirmiş ve bu iddiasıyla da aynı zamanda antropolojinin babası sayılmıştır. Bu anlayışa göre, doğa da tarih de sürekli olarak dönüşen, yani oluş hali içinde olan alanlardır. Tarih, doğanın bir alanı olmakla birlikte; tarihsel olaylar, doğal olaylar gibi, kesin bir yasalılık ve nedensellik taşımaz. Zira, tarihi belirleyen en önemli öge, genellik değil de, bireyselliktir. Tarihte yasalar aramaktan vazgeçilmelidir, her tarihsel olay bir kez ortaya çıkan bir gerçekliktir.

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

Etik veya ahlak felsefesi, doğru davranışlarda bulunmak, iyi bir insan olmak ve insani değerler hakkında düşünme pratiğidir. Etik sözcüğü Yunanca "kişilik, karakter" anlamına gelen "ethos" sözcüğünden türemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Immanuel Kant</span> Alman filozof

Immanuel Kant, Prusya kökenli Alman filozof. Alman felsefesinin kurucu isimlerinden biri olmuş, Aydınlanma Çağı ve felsefe tarihinin kendisinden sonraki dönemini belirgin olarak etkilemiştir. Bugün Rusya topraklarında bulunan Königsberg'de doğan Kant'ın epistemoloji, metafizik, etik ve estetik alanlarındaki kapsamlı ve sistematik çalışmaları, onu modern Batı felsefesinin en etkili isimlerinden biri hâline getirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Friedrich Schiller</span> Alman şair, filozof, tarihçi ve piyes yazarı (1759-1805)

Johann Christoph Friedrich von Schiller, 1802 yılında soyluluk unvanı almış bir şair, filozof, tarihçi ve en önemli Alman dram yazarıdır. Yazdığı çoğu tiyatro eseri Alman tiyatrosunda başyapıt niteliğindedir. Schiller doğa tasvirli şiirlerin şairi olarak da gayet başarılı olmuştur, ancak asıl alanı düşünsel/didaktik şiirdir, çoğu yazara ilham olmuştur ve dramatik şiirleri en sevilen Alman balatları arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Macit Gökberk</span> Türk feylesof

Macit Gökberk, felsefe dilinin yalınlaşması, terim karmaşasının giderilmesi ve kavramların sınırlanması alanlarında önemli çalışmalarda bulunan tanınmış Türk felsefecidir.

<span class="mw-page-title-main">Ernst Cassirer</span>

Ernst Cassirer, Alman filozoftur.

<span class="mw-page-title-main">Estetik</span> Sanatla, güzellikle ve tatla ilgilenen felsefe dalı

Estetik, güzel duygu ya da bedii, güzelliği ve güzelliğin insan belleğindeki ve duygularındaki etkilerini konu olarak ele alan felsefe dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Aydınlanma Çağı</span> aydınlanma felsefesinin oluştuğu çağ

Aydınlanma Çağı olarak adlandırılan tarihsel dönem, aydınlanma felsefesinin 18. yüzyılda doğup benimsenmeye başladığı dönemdir. Batı toplumunda 17. ve 18. yüzyıllarda gelişen, akılcı düşünceyi eski, geleneksel, değişmez kabul edilen varsayımlardan, önyargılardan ve ideolojilerden özgürleştirmeyi ve yeni bilgiye yönelik kabulü geliştirmeyi amaçlayan düşünsel gelişimi kapsayan dönemi tanımlar. Aynı zamanda Arapça eserlerin Latinceye çevirilmesi, Aydınlanma Çağı'na zemin hazırlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Analitik felsefe</span> felsefenin ana işlevinin analiz olması gerektiğini öne süren felsefe geleneği

Analitik felsefe, felsefenin ana işlevinin analiz olması gerektiğini öne süren felsefe geleneğidir. Ezici çoğunlukla Anglosfer ve İskandinav dünyasında yaygındır. Kıta felsefesi ile birlikte, çağdaş felsefede ön planda olan iki gelenekten biridir. Nadir bir kullanım olsa da, çözümleyici felsefe ismiyle de bilinir.

Alman felsefesi, 18. yüzyıl sonu ve 19. yüzyıl başlarından itibaren belirgin bir ağırlık kazanan, bir bakıma felsefenin yurdu hâline gelen Alman felsefe geleneğini ya da başka bir açıdan farklı felsefi eğilimlere sahip olan Alman felsefecilerinin bütünlüğünü ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">19. yüzyıl felsefesi</span>

19. yüzyıl felsefesi öncelikli olarak Alman felsefesinde romantizmin ve idealizmin zirveye ulaştığı bir dönemdir. Aynı şekilde materyalizmin de yeni bir derinlik kazandığı ve öne çıktığı görülür. Fransız felsefesinde bir yanda Charles Fourrier, Pierre-Joseph Proudhon, Claude Henri de Saint-Simon gibi reformcu düşünürler; öte yanda da August Comte ile pozitivizmin belirginleştiği görülür. Tarihçi Tocqueville ile sosyolog ve düşünür olan Emile Durkheim'ı da buraya eklemek gerekir.

<span class="mw-page-title-main">20. yüzyıl felsefesi</span>

20. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl sonlarından başlayıp günümüze kadar gelen ve devam eden düşünce geleneklerini ve felsefi akımları kapsar. Her çağın felsefesinin kendi toplumsal, kültürel ve siyasal koşullarıyla etkileşimli olduğu gibi, 20. yüzyıl felsefesi de kendi siyasal ve toplumsal gelişmelerinden etkilenmiştir. Çağın siyasal olayları, kültürel ve teknolojik gelişmeler, bilimsel alandaki yeni sonuçlar, ortaya çıkan yeni düşünce eğilimlerinin hepsi 20. yüzyıl felsefesinde görülen bilime yönelik sorgulayıcı yaklaşımların, aklın sorgulanması girişimlerinin, dile yönelik ilginin, özne kavramı üzerinde yürütülen tartışmaların, zihin problemlerinin, yeni bir boyut kazanan bilgi sorununun, cinsellik soruşturmasının, yabancılaşma ve iktidar sorunsalının arka planını oluşturmaktadır. Bu çağın düşünürlerinin çoğunluğu bir şekilde çalışmalarında çağın kuramsal sorunlarını dillendirmiş ve yanıt arayışında olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Rönesans felsefesi</span>

Rönesans felsefesi, 14. yüzyıl sonlarından başlayıp 16. yüzyıl ortalarına kadar geçen dönemde, özellikle de 15. yüzyılda ortaya çıkan çok yönlü felsefi gelişmeleri adlandırır. Rönesans felsefesi, genel olarak felsefe tarihinde bir geçiş dönemi felsefesi olarak kabul edilir. Bilimde ve düşünce alanında yeni gelişmeler meydana gelmeye başlamış, ortaya çıkan yeni perspektifler ve bilgiler rönesans felsefesini, Orta Çağ düşüncesiyle Yeni Çağ düşüncesi arasında köprü rolünü oynamaya yöneltmiştir.

Takiyettin Mengüşoğlu, felsefi antropoloji ve değerler üzerine çalışmalar yapmış Türk filozoftur.

<span class="mw-page-title-main">Friedrich Carl von Savigny</span> Alman hukukçu

Friedrich Carl von Savigny, Alman hukukçu.

Fırtına ve Coşku, yaklaşık 1765 yılından 1785'e kadar, özellikle 20 ila 30 yaşlarındaki genç yazarlardan oluşan, Aydınlanma Çağı içerisindeki bir Alman edebiyat akımı.

<span class="mw-page-title-main">Felsefe</span> soyut, genel ve temel birtakım probleme ilişkin yapılan sistematik çalışma

Felsefe veya düşünbilim; varlık, bilgi, değerler, gerçek, doğruluk, zihin ve dil gibi konularla ilgili soyut, genel ve temel problemlere ilişkin yapılan sistematik çalışmalardır. Felsefe ile uğraşan kişilere filozof denir.

<span class="mw-page-title-main">Kıta felsefesi</span>

Kıta felsefesi, Avrupa'daki 19. ve 20. yüzyıl felsefe geleneklerini tanımlamakta kullanılan terim. 20. yüzyılın ikinci yarısında anadili İngilizce olan filozoflar tarafından, analitik felsefenin dışında kalan görüş ve düşünceler için kullanılmaya başlanmıştır. Kıta felsefesi, şu akımları içinde barındırır: Alman idealizmi, fenomenoloji, varoluşçuluk, yorumsama, yapısalcılık, postyapısalcı felsefe, Fransız feminizmi, Frankfurt Okulu'nun eleştirel teorisi ve Batı Marksizmi ile psikoanalitik teorinin ilgili alanları.

<span class="mw-page-title-main">Franz Boas</span>

Franz Uri Boas modern antropolojinin kurucusu ve antropolojideki bütüncü yaklaşımı kişiliğinde de bulunduran Alman kökenli Amerikan vatandaşı dilbilimci ve etnolog. Antropoloji'nin ABD'de yerleşmesinde öncü olmuştur

Gündelik dil felsefesi, 20. yüzyılda ortaya çıkan bir dil felsefesi akımıdır. Bir felsefe yapma tarzı olarak, mantıkçı pozitivizmin ideal dil anlayışını eleştiren Austin, Searle, Grice gibi filozofların çalışmalarını nitelendirmektedir. Bu filozoflara göre, gündelik hayatta kullanılan dil eksik ve kusurlu değildir, bilakis dilin gündelik kullanımını analiz ederek, dil ve insan hakkında önemli bilgilere ulaşılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Yaşam felsefesi</span>

Yaşam felsefesi, yaşamın anlamı ya da yaşamın nasıl yaşanması gerektiğine ilişkin herhangi bir genel tutum ya da felsefi görüştür.