İçeriğe atla

Japon militarizmi

Japon militarizmi, katı Japon milliyetçiliği ve gelenekçilikten oluşan militarizm çeşididir. Faşizmin doğuşu sonrası bu görüşe kanalize olmuştur.[1]

Ordunun Meiji Restorasyonu'ndan sonra Japon toplumu üzerinde güçlü bir etkisi vardı. Neredeyse Japon toplumundaki bütün liderler Meiji döneminde (asker, siyasetçi veya iş insanı) ya samuray soyundan geldi ya da samuray ve değerlerine sahip bakış açısına sahipti. Meiji hükûmeti, Japonya'yı Batı emperyalizminin tehdidi altında görüyordu ve Fukoku Kyohei politikasının temel ilkelerinden biri olarak Japonya'nın ekonomik ve sanayi temellerini güçlendirmeyi amaçladı. Böylece Japonya'yı dış güçlere karşı savunmak için güçlü bir ordu inşa edilebilecekti.[1]

Tarihçe

Faşizmin yükselişi ve Japon militarizmi

Faşizmin Japon versiyonu Showa döneminin başlangıç dönemindeki Japon İmparatorluğu’dur. Bu dönemde Japonya içinde aşırı milliyetçi ve militarist bir politika izlendi.

Japonya 1910 yılında Kore’yi, 1937 yılında ise Çin'i işgal etti. Buralarda savaş tutsakları üzerinde tıbbi deneyler yapıldı. Halktan devlete kutsal bir bağlılık duyması istendi ve Japonlar “tanrısal ırk” olarak görüldü. Japonlar II. Dünya Savaşı sırasında Mihver Devletleri safında başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Müttefikler'e karşı Pasifik Cephesi'nde savaştılar. Savaş sırasında Pasifik Okyanusu'ndaki irili-ufaklı tüm adaları işgal ettiler, Avustralya'ya kadar tüm Pasifik'i kontrolleri altına aldılar. Bu işgallerdeki amaç Japon İmparatorluğu'nun sınırlarını genişletmek ve dünyaya hakim olan bir imparatorluk kurmaktı.

Ancak 1943'ten sonra Japonlar yenilmeye başladı ve işgal ettikleri adaları bir bir kaybetmeye başladılar. 1945'e gelindiğinde Japonya'nın elinde günümüzdeki Japonya topraklarından başka bir şey kalmamıştı. Ancak Japonlar hâlâ direnmekteydi. Bunun üzerine ABD savaşı çabuk bitirmek için Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombası attı. Alınan bu büyük darbeden sonra İmparator Hirohito, 15 Ağustos 1945'te radyodan yayınladığı bir bildiriyle Japonya'nın Müttefiklere kayıtsız şartsız teslim olduğunu açıkladı.

Savaştan sonra Japon siyasetinde değişmeler yaşandı. Aşırı milliyetçi ve militarist yönetimin yerine daha ılımlı bir yönetim geldi. Günümüzde Japonya'da hiçbir militarist akım bulunmamaktadır.

Kaynakça

  1. ^ a b Henshall, Kenneth G. (2014). Historical dictionary of Japan to 1945. Lanham: Rowman & Littlefield Publishers. ISBN 978-0810878716. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Çin Komünist Devrimi, Çin'in kurulması yolunda, 1934'te imparatorluk içinde başlayan ve Çin-Japon Savaşı ve II. Dünya Savaşı'nı da içine alarak sonuca ulaşan Maocu bir halk devrimidir.

<span class="mw-page-title-main">Samuray</span> Eski Japonyada soylu asker sınıfı

Samuray, eski Japonya'da soylu asker sınıfı için kullanılan bir terimdi. Samuray, eski Japoncada 'hizmet etmek' manasına gelen saburau kelimesinden türemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Faşizm</span> Aşırı sağcı, otoriter, aşırı milliyetçiliği savunan ideoloji

Faşizm, ilk olarak İtalya'da Benito Mussolini tarafından oluşturulan, otoriter devlet üzerine kurulu radikal bir aşırı milliyetçi politik ideolojidir. İlkeleri ve öğretileri, La dottrina del fascismo adı altında Giovanni Gentile tarafından yazılmıştır. Benito Mussolini'nin kurucusu olduğu Ulusal Faşist Parti'nin İtalya'da iktidara gelmesinin ardından, faşizm birçok milliyetçi ideolojiye örnek olmuştur. Hitler'in nasyonal sosyalizmi ve Franco'nun falanjizmi, faşizmden çok etkilenmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Mançurya</span> Doğu Asyadaki coğrafi bir bölge

Mançurya, Doğu Asya'da bugünkü Çin'in kuzeydoğu bölgesi ve Rusya'nın Primorski bölgesini kapsayan tarihî bir bölge.

<span class="mw-page-title-main">Douglas MacArthur</span> Amerikalı general (1880 – 1964)

Douglas MacArthur, II. Dünya Savaşı'nda Pasifik Cephesi'ndeki Müttefik kuvvetlere komuta eden Amerikalı 5-yıldızlı "Ordu Generali". Savaş sonrasında Japonya'daki Müttefik işgal kuvvetlerinin komutanı olarak bu ülkeyi yönetmiş ve Kore Savaşı'nın ilk dokuz ayında Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin komutanlığını yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Meiji Dönemi</span> japon tarihinin gelişim dönemi

Meiji dönemi veya Meiji devri, Japonya tarihinde 23 Ekim 1868-30 Temmuz 1912 tarihleri arasında İmparator Meiji'nin saltanatını kapsayan dönemdir. Bu dönem Japon toplumunun soyutlanmış bir feodal toplumdan modern biçimine geçtiği Japon İmparatorluğu'nun ilk yarısını temsil etmektedir. Meiji dönemindeki temel değişimler, sosyal yapı, iç politika, ekonomi, askeri ve dış ilişkileri etkilemiş olup Japonya çağdaşlaşmıştır ve dünyada güçlü bir statüye yükselmiştir. Bu devrin adı "Aydınlanmış Yönetimin Dönemi"dir.

<span class="mw-page-title-main">Pasifik Cephesi (II. Dünya Savaşı)</span> 2. Dünya Savaşında Pasifik Okyanusu ve adalarını, Güneydoğu Asyayı ve Çini kapsayan 7 Temmuz 1937 ile 14 Ağustos 1945 tarihleri arasındaki savaşların sürdüğü cephedir

Pasifik Cephesi, Pasifik Okyanusu ve adalarını, Güneydoğu Asya'yı ve Çin'i kapsayan 7 Temmuz 1937 ile 14 Ağustos 1945 tarihleri arasındaki savaşların sürdüğü cephedir. Cephenin 7 Temmuz 1937'de Çin-Japon Savaşı ile açıldığı kabul edilir. Savaşın en önemli olayı; Japonya'nın çeşitli ülkelere saldırması sonrasında 7 Aralık 1941'de Pearl Harbor'da ABD güçlerine yaptığı Pearl Harbor Saldırısı'dır. Bu saldırıyla beraber ABD savaşa katılmış ve savaş gerçek anlamıyla bir dünya savaşı halini almıştır. Bugün Japonların çoğu tarafından bu savaş Pasifik Savaşı olarak bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Shigeru Yoshida</span> Japon siyaset adamı (1878–1967)

Şigeru Yoşida , Japon siyaset adamı. Ülkede Müttefik işgalinin sürdüğü ve yeni demokratik kurumların kurulmaya çalışıldığı II. Dünya Savaşı sonrası geçiş döneminde beş kez başbakanlık yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Japon İmparatorluğu</span> 1868-1947 yılları arasında Asya-Pasifik bölgesindeki imparatorluk

Japon İmparatorluğu, Doğu Asya'da, en geniş sınırlarında bugünkü Japonya, Kuzey Kore, Güney Kore, Tayland, Endonezya, Filipinler, Vietnam, Tayvan ile Çin'in Mançurya bölgesine buyruğu altına almış yıkılmış bir imparatorluktur. 1868'deki Meiji Restorasyonu'ndan II. Dünya Savaşı sonrası Amerika Birleşik Devletleri tarafından ele geçirilmesi ve 1947 anayasasının yürürlüğe girmesine kadar varlığını sürdüren bu imparatorluk, Avrupa devletlerinden sonra dünyadaki en büyük sömürge devletiydi. II. Dünya Savaşı'nda Nagazaki ve Hiroşima'ya atılan atom bombaları ile büyük bir sarsıntıya uğramıştır.

<span class="mw-page-title-main">Meiji Restorasyonu</span> Japonyada reform dönemi

Meiji Restorasyonu, Meiji Ishin, Islah, Devrim, Reform ya da Meiji Yenilenmesi olarak da bilinen, 1868 yılında İmparator Meiji idaresi altındaki Japonya'nın imparatorluk yönetimini yenileyen bir olaylar zinciridir. Yeni Meiji hükümdarları, iktidarı o zamanlarda Güneş Tanrıçası Amaterasu'nun soyundan geldiğine inanılan İmparator Meiji'ye iade etmişlerdir. Meiji Restorasyonu'ndan önce de imparatorlar başa gelmiş olsa da bu olaylar uygulamadaki kabiliyetini yenilemiş ve politik sistemi Japonya İmparatorluğu altında birleştirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Japon İmparatorluk Deniz Kuvvetleri</span>

Japon İmparatorluk Deniz Kuvvetleri ,, Japon İmparatorluğu'nun deniz kuvvetleri. Hukuken Japonya'nın silahlı kuvvetlerine sahip olmasını yasaklayan Japon Anayasası'nın uygulamaya konulduğu 3 Mayıs 1947'ye kadar varlığını sürdürmüştür. Japon İmparatorluk Kara Kuvvetleri'ne bağlı bulunmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Boshin Savaşı</span>

Boşin Savaşı (Japonca) Boşin Sensō 1868 yılından 1869 yılına kadar Japonya’da iktidarda bulunan Tokugawa Şogunluğu ile iktidarın imparatorluk hanedanına dönmesini isteyenler arasında yaşanan iç savaş.

<span class="mw-page-title-main">Japon karşıtlığı</span> çevre komşulardan gelen rahatsızlık

Japon karşıtlığı, Japon düşmanlığı ya da Japon fobisi, Japonlara, Japonya'ya ve Japon kültürüne yönelik korku, düşmanlık, nefret, güvensizlik, aşağılama vb. duygulardan beslenen ayrımcı ve ırkçı yaklaşımdır. Bu düşmanlık II. Dünya Savaşı yıllarından gelmektedir. Japonya'nın II. Dünya Savaşı sırasında ABD'nin Pearl Harbor Deniz Üssü'ne yaptığı baskın, Amerikan halkında büyük bir tepki uyandırmıştı. Bu tepki Japon milletine karşı bir nefrete ve aşırı Amerikan milliyetçiliğine dönüşmüştü. Daha sonra II. Dünya Savaşı sırasında ABD, Pasifik Cephesi'nde savaşa girmiş, Japonlara karşı savaşan Amerikan askerlerine Japon düşmanlığı aşılanmış ve Japonların birer lağam faresi, namussuz ve ucube olduğu öğütlenmişti. Amerikan askerleri bu öğütlerden etkilenerek Japonların fiziksel görünüşleriyle dalga geçmişlerdir. Günümüzde hâlâ Çin, Tayvan ve Kuzey Kore gibi ülkelerde Japonlara karşı düşmanlık vardır. Çinlilerin ve Korelilerin bu nefreti ise yine II. Dünya Savaşı sırasında ve öncesinde ülkelerinin Japonlar tarafından işgal edilmesidir. Japonlar, Japon karşıtları tarafından barbar ırk olarak tanımlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Moğolların Japonya seferleri</span> 1274 ve 1281 başarısız işgalleri

Moğolların Japonya seferleri, Yuan Hanedanı'nın imparatoru Kubilay Han tarafından Kore Yarımadası'ndaki Goryeo Krallığı'nın ele geçirilmesinden sonra Japonya'ya karşı düzenlenen 1274 seferi ve 1281 seferi olmak üzere iki askerî sefer ve savaşı kapsar. İşgal girişiminin başarısız olması tarihsel açıdan büyük önem taşır. Başarısızlık sonucunda Moğol İmparatorluğu'nun yayılmasının doğal sınırları belirlenmiş ve Japon ulusal tarihi de derinden etkilenmiştir. Japonlar adalarını başarıyla savunurlar ancak Moğol donanmasının yaklaşık %75'inin çok şiddetli fırtınada batmasının da istilanın başarısız olmasında payı büyüktür. İşgal çok sayıda esere kaynaklık edecek ve Japon edebiyatında ilahi rüzgâr anlamına gelen kamikaze kelimesinin ilk olarak bu dönemde kullanıldığı görülecektir. Ayrıca Japonya'nın II. Dünya Savaşı sonrası ABD Silahlı Kuvvetleri tarafından işgal edilmesi sayılmazsa adanın yıkıcı bir işgal tehlikesiyle yüz yüze kaldığı tek durumdur.

<span class="mw-page-title-main">Japonya Anayasası</span>

Japonya Anayasası, Japonya’nın 1947 yılından itibaren temel kuruluş belgesidir. Anayasa, parlamenter yönetim biçimini kabul eder ve temel insan haklarını garanti altına alır. Buna göre Japon İmparatoru “devletin ve halkın birliğinin simgesidir” ve egemenlik hakkı olmaksızın sadece törensel bir rol oynar. Bu yüzden diğer kraliyet ailelerinde olduğu gibi devletin başı değildir. Anayasaya aynı zamanda “Barış Anayasası” denmesinin sebebi 9.maddesinde açıkça savaşın uluslararası sorunların bir çözüm yolu olarak reddedilmesidir. Anayasa II. Dünya Savaşı'nın ardından ülke ABD işgali altındayken yazılmış ve Japonya’nın önceki askeri monarşi olan yönetim sistemi liberal demokrasiyle değiştirilmiştir. Belge hâlen geçerliliğini korumaktadır ve kabul edilmesinden sonra önemli bir değişiklik yapılmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Leyte Muharebesi</span> II. Dünya Savaşının Pasifik Cephesinde bir muharebe

Leyte Muharebesi, Filipinler'de bulunan Leyte Adası üzerinde 20 Ekim 1944 ile 31 Aralık 1944 tarihleri arasında gerçekleşen İkinci Dünya Savaşı Pasifik Cephesi'ne dahil edilen bir muharebedir.

<span class="mw-page-title-main">Japonya tarihi</span> Japonya tarihi

Japonya tarihi antik zamanların şehir devletlerinin modern Japon ulus devletine ulaşacak şekilde coğrafi ve sosyal tarihini anlatmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Güney Pasifik Mandası</span>

Güney Pasifik Mandası, 1919-1947 yılları arasında Japon İmparatorluğu'nun bir mandası idi. Manda Kuzey Pasifik Okyanusu'ndaki adalardan oluşmaktaydı.

Sovyet-Japonya sınır çatışmaları Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği ile Japon İmparatorluğu'nun, ayrıca kukla devletleri olan Moğolistan ve Mançukuo'nun arasında gerçekleşen savaşlar ve çatışmalardır. 1932 ve 1939 yılları arasında gerçekleşmiştir, Khasan Gölü Muharebesi haricinde Mayıs 1939'a kadar olan savaşlar, küçük sınır çatışmalarıydı. Sınır Savaşı, Sovyetlerin Japonlar üzerinde ağır angajmanlar uyguladığı Halkin-Gol'da sona erdi. Sonucunda Sovyet-Japon Tarafsızlık Anlaşması imzalandı. Çatışmalar, Ağustos 1945'te Sovyetler Birliği'nin II. Dünya Savaşı'ndaki müttefik ülkelerine destek olarak başlattığı Mançurya Stratejik Saldırı Operasyonu ile karıştırılmamalıdır.

Bulu cezaevi katliamı, Orta Cava, Semarang'daki Bulu cezaevinde II. Dünya Savaşı'nın sonlarında meydana gelen ve yüzden fazla Japon savaş esirinin Endonezya güçleri tarafından öldürüldüğü bir olaydı.