Amsterdam, Hollanda'nın başkenti ve ülkenin en yüksek nüfuslu şehridir. Ancak Hollanda, hükûmetin ve meclisin bulunduğu Lahey'den yönetilir. Şehir, ülkenin batısında, Kuzey Hollanda eyaletinde yer almaktadır. 12. yüzyılda Amstel ırmağının kıyısında bir balıkçı köyü olarak kurulan Amsterdam, Hollanda'nın kişi sayısı bakımından en büyük, kültürel ve parasal yönden de en önemli kentidir. Şehir merkezinde 2018 sayımına göre 872.680 kişi yaşasa da, şehir sınırları içinde bu sayı 1.558.755 ve metropoliten bölgede 2.480.394'tür.
Vincent Willem van Gogh, Hollandalı ard izlenimci ressamdır. Batı dünyası sanat tarihinin en tanınmış ve en etkili şahsiyetlerinden biridir. On yıldan biraz fazla bir süre içinde aralarında 860 yağlı boya tablonun da olduğu 2.100 kadar resim ve çizim çalışması üretti ve bunların çoğu yaşamının son iki yılında yapıldı. Bunların arasında manzaralar, natürmortlar, portreler ve otoportreler bulunmaktadır ve modern sanatın temelleri sayılan cüretkâr renkler ile canlı, fevrî ve ifade dolu fırça darbeleriyle ayırt edilirler. 37 yaşında yıllardır süren psikolojik rahatsızlığı ve yoksulluğun ardından trajik bir biçimde kimilerine göre intihar, kimilerine göre bir cinayet sebebiyle silahla yaralandıktan otuz saat sonra hayata veda etti.
Modern sanat, genellikle 1880'lerin izlenimcilerinden (empresyonistler) 1960-70'lere kadar devam ettiği kabul edilen sanat dönemidir.
İzlenimcilik veya empresyonizm, ışık, renk ve an kavramını öne çıkartan, doğadaki görünümlerin sürekli değişim içinde olduğundan herhangi bir zamanın herhangi bir anına denk gelen görünümün bir daha aynı şekilde görünemeyeceğini fikrini temel alan sanat akımdır.
Georges Seurat, Fransız ressam. Akademik resim geleneğine bağlı Ard İzlenimci ve Noktacı (Pointillist) ressam.
Edgar Degas, tam adı Hilaire-Germain-Edgar Degas olan, Fransız ressam, heykeltıraş ve çizer. İzlenimcilik akımının kurucularından biri kabul edilse de ressam bu terimi reddedip gerçekçi olarak tanınmayı tercih ettiğini açıklamıştır. Tekniği başarılı bir ressam olan Degas, daha çok dans temalı resimleri ile tanındı. Çalışmalarının yarısından fazlası dansçılarla ilgiliydi. Bu çalışmaları aynı zamanda onun hareketin betimlemesindeki ustalığını gösteriyordu. Dans kadar at yarışları ve çıplak kadınlar çizmekte de başarılıydı. Portreleri de sanat tarihinin en başarılılarından kabul edilir.
Eugène Boudin, açık havada resim yapan ilk Fransız manzara ressamlarından biriydi.
Honoré Daumier, Fransız ressam, heykeltıraş, karikatürist ve baskı resim sanatçısıydı.
Jan Havickszoon Steen, Hollanda Altın Çağı olarak isimlendirilen dönemde yaşamış, Hollandalı janr ressamıydı. Eserlerinin karakteristik özellikleri psikolojik derinlik, mizahi öğeler ve aşırı renk kullanımıdır.
Ressam Vincent van Gogh'un kronolojisi mümkün olduğunca yazdığı mektuplar temel alınarak oluşturulmuştur. Ancak kronolojiyi tamamlamak ek kaynaklardan yararlanarak mümkün olmuştur. Ressamın mektuplarının çoğu tarihsizdir ve yalnızca 1973'te Jan Hulsker tarafından yeterli bir tarihlendirme yapılmış, bu çalışma Ronald Pickvance tarafından gözden geçirilmiş ve diğer yazarlar tarafından da kısmen düzeltilmiştir. Kronoloji içinde yer alan ilgili tarihlerin bir kısmı da kardeşi Theo'nun, amcası Cent'in, arkadaşları Émile Bernard ile Paul Gauguin ve diğerlerinin biyografilerinden alınmıştır.
Vincent van Gogh'un ünü, yaşamının son yılında Fransa ve Belçika'ya, öldükten hemen sonra da Hollanda ve Almanya'ya yayılmaya başlamıştır. Küçük kardeşi Theo ile olan arkadaşlıkları 1872 Ağustos'undan beri yazdıkları mektuplarla belgelenmiştir. Bu mektuplar Theo'nun eşi Johanna van Gogh-Bonger tarafından 1914'te üç cilt olarak yayımlanmıştır. Vincent'ın ve eşinin ölümünden sonra van Gogh'un tabloları kendisine miras kalan Johanna, bunları ödünç vererek ilk van Gogh sergilerinin düzenlenmesini desteklemiştir. Mektupların yayımlanması, kendini resme adamış, sanatı için cefa çekmiş ve genç yaşta ölmüş olan Vincent van Gogh'un çok etkili ve çekici gizeminin Avrupa'ya ve oradan da dünyaya yayılmasında yardımcı olmuştur.
Vincent van Gogh'un otoportreleri yaptığı resimler içinde önemli bir kısmı oluşturmaktadır. Otoportreleri yaparken muhtemelen ayna kullanan ressamın yüzü aynada göründüğü gibi resmedilmiştir, yani resimdeki yüzünün sağı aslında yüzünün soludur.
Vincent van Gogh, izlenimcilik akımının yayıldığı zamanlarda yaşamıştır. Fotoğrafın ortaya çıkmasından sonra ressamlar artık fiziksel formları taklit etmek yerine resmettikleri kişiler, mekânlar ve nesnelerin ardındaki duygu ve düşünceleri aktarma yoluna girmişlerdir. İzlenimci ressamlar buna kuvvetli fırça darbeleri kullanarak, bazı renk tonlarını vurgulayarak ve ışıklandırmaya dikkat ederek ulaşmaya çalışmışlardı. Vincent van Gogh, bu ideolojiyi resimlerinde kullandığı özne ve nesnelerle olan ilişkisini ve onlara karşı duyduğu hisleri tasvir edebilmek için kullandı. Van Gogh’un yaptığı portreler, ressamın portresini yaptığı kişilerle olan ilişkilerini ve bu öznelerin iç özelliklerini yansıtmak için renk ve fırça darbelerinin kullanımına odaklanır.
Fırtınalı Havada Scheveningen Sahili veya bilinan diğer adıyla ayrıca Scheveningen'de Deniz Manzarası , Ağustos 1882'de Lahey yakınlarındaki Scheveningen'da yapılan Vincent van Gogh'un erken dönem yağlı boya tablosudur.
Kulübeler, Vincent van Gogh tarafından 1883 ile 1885 yılları arasında yapılmış bir dizi resim. Van Gogh, Köylü karakter çalışmaları ile aynı süre içerisinde bu resimleri yapmıştır.
Kırmızı Üzüm Bağı Hollandalı ressam Vincent Van Gogh tarafından Kasım 1888'in başlarında yapılmış bir yağlı boya tablosudur. Bu eserin, sanatçının hayattayken satabildiği tek resim olduğu düşünülmektedir.
Les XX 1883 yılında, Brükselli bir avukat, yayıncı ve girişimci Octave Maus tarafından kurulmuş, içlerinde Belçikalı ressam, tasarımcı ve heykeltıraşların bulunduğu yirmi kişiden oluşan bir gruptu. Kendilerini çağırdıkları adıyla "Les Vingt", her yıl eserlerini paylaştıkları bir sergi düzenlerlerdi. Yine her yıl, uluslararası sanatçılar arasından da yirmi kişi katılmaları üzere sergiye davet edilirdi. Etkin olduğu yıllarda davet edilen sanatçılar arasında Camille Pissarro, Claude Monet, Georges Seurat, Paul Gauguin, Paul Cézanne (1890), and Vincent van Gogh vardır.
Vincent van Gogh'un natürmort resimleri (Paris), çizdiği birçok çizim, eskiz ve tabloya konu olan; 1886 ve 1887'de Vincent van Gogh'un, Hollanda'dan; Paris'te Montmartre'ye taşınmasından sonra gerçekleştirdiği çalışmalardır. Paris'teyken Van Gogh, natürmort resimlerinde kullandığı konuları, renkleri ve teknikleri değiştirdi.
Charley Toorop, Hollandalı ressam ve taşbaskı sanatçısı. Tam adı Annie Caroline Pontifex Fernhout-Toorop'tur.
Nabiler, 1888 ile 1900 yılları arasında etkin olmuş, izlenimcilik ve akademik sanattan soyut sanat, sembolizm ve diğer erken dönem modernist hareketlere geçişte önemli bir rol oynamış genç Fransız sanatçılardan oluşan grup. Grubun üyeleri arasında Pierre Bonnard, Maurice Denis, Paul Ranson, Édouard Vuillard, Ker-Xavier Roussel, Félix Vallotton ve Paul Sérusier vardı. Bu sanatçıların pek çoğu 1880'lerin ikinci yarısında Paris'teki Académie Julian'de öğrenciydi. Gruptaki ressamlar Paul Gauguin ve Paul Cézanne'ın eserlerini beğeniyor, resim sanatını yenileme isteğini paylaşıyordu, ancak bireysel tarzları birbirinden oldukça farklıydı. Onlara göre bir sanat eseri doğanın betimlemesi değil, metaforların ve sembollerin sanatçı tarafından oluşturulmuş bir sentezi olmalıydı. 1900'de son sergisini düzenleyen grup üyeleri, bu tarihten sonra kariyerlerine bireysel olarak devam etti.