İçeriğe atla

Isaac Newton


Isaac Newton
Isaac Newton portresi, 1689
Doğum4 Ocak 1643
Woolsthorpe, Lincolnshire, İngiltere Krallığı
Ölüm31 Mart 1727 (84 yaşında)
Kensington, Londra, Büyük Britanya Krallığı
Defin yeriWestminster Abbey, İngiltere
Milliyetİngiliz
VatandaşlıkBritanya İmparatorluğu Britanya İmparatorluğu
Mezun olduğu okul(lar)Trinity College, Cambridge, İngiltere
Tanınma nedeniEvrensel kütleçekim yasası
Üç hareket yasası
Kariyeri
DalıFizik, matematik, din, astronomi, teoloji, felsefe, simya
Çalıştığı kurumlarCambridge Üniversitesi
Royal Society
Kraliyet Darphanesi
EtkilendikleriAristoteles, Bîrûnî, İbn Meymun, Galileo Galilei, Johannes Kepler
EtkiledikleriVoltaire, Edmond Halley, James Clerk Maxwell, David Hume, Immanuel Kant, Albert Einstein, Isaac Asimov
İmza
Amerikalı astrofizikçi ve yazar Michael H. Hart'ın 1978'de yayımladığı "Dünya Tarihine Yön Veren En Etkili 100 (The 100: A Ranking of the Most Influential Persons in History)" adlı kitabında Isaac Newton, İslam peygamberi Muhammed'den sonra 2. sırada yer alarak diğer bilim insanlarının en üstünde yer almıştır.

Isaac Newton (d. 4 Ocak 1643, Woolsthorpe – ö. 31 Mart 1727, Kensington), İngiliz fizikçi, matematikçi, astronom, mucit, simyacı, teolog ve filozoftur.[1][2] 1687 yılında yayımladığı Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri) kitabıyla klasik fizik mekaniğinin temelini oluşturmuş ve bu eser, dünya tarihinin en önemli bilimsel kitaplarından biri olmuştur.[3][4] Bu eserle birlikte kendi adıyla anılan evrensel kütleçekim yasası ve üç hareket yasasını ortaya koymuş ve kendisinin yaratmış olduğu bu etki, bilim tarihindeki kilometre taşlarından biri olmuştur.[5] Newton'ın evrensel kütleçekimi ve hareketin üç kanunu, sonraki üç yüzyıl boyunca bilim dünyasına egemen olmuştur.

Newton, dünyadaki nesnelerin hareketleri ile gökyüzündeki nesnelerin hareketlerinin aynı doğal yasalar ile yönetildiklerini kendi kütleçekim kanunu ve Alman gök bilimci Johannes Kepler'in gezegen hareketleri kanunu arasındaki tutarlılıklar ile göstermiştir. Newton aynı zamanda ilk yansıtmalı teleskobu geliştirmiş, beyaz ışığın bir prizmaya tutulduğunda farklı renklerden bir tayf yapması gözlemi sonucu bir renk kuramı da oluşturmuştur.

Isaac Newton, günümüz bilim insanları tarafından bilim tarihinin en etkili insanlarından biri olarak kabul edilmektedir. 1999 yılının sonlarında, 100 ileri gelen fizikçiyle gerçekleştirilen milenyum oylamasında Isaac Newton, tüm zamanların en iyi fizikçileri arasında Albert Einstein'dan sonra 2. sırayı almıştır.[6][7] Amerikalı astrofizikçi ve yazar Michael H. Hart'ın 1978 yılında yayımladığı Dünyaya Yön Veren En Etkin 100 Kişi adlı kitabında ise Newton, 2. sırada yer alarak Albert Einstein dahil tüm bilim insanlarının üstünde tutulmuştur. Ünlü bilimkurgu yazarı Isaac Asimov da, Newton'dan ''tarihin en büyük bilim insanı'' olarak bahsetmiştir.[8]

Hayatı

İlk yılları (1643-1661)

Newton'ın Woolsthorpe'da doğduğu çiftlik evi

24 Aralık 1642'de (Gregoryen Takvimine göre 3 Ocak 1643) annesi Hannah'ın doğum sancıları başladı. Gece yarısından bir veya iki saat sonra da, Noel sabahında, 25 Aralık 1642 tarihinde (Gregoryen Takvimine göre 4 Ocak 1643),[9] İngiltere'nin Grantham şehrinin yakınlarındaki Woolsthorpe'da bir erken doğum sonucu bebek Newton dünyaya geldi.[10] Newton oldukça zayıf bir çocuktu ve hatta ilk günlerinde hayatta kalacağı beklenmiyordu.[11] Adını, doğumundan üç ay önce ölen ve zengin bir çiftçi olan babasından almıştı.[12]

Isaac adı, İncil ve Kur'an'da İshak (İsḥāq) adıyla geçen peygamberden gelmektedir. İnanca göre Tanrı, çocuklarının olacağını müjdelemesi üzerine, çok ileri yaşta olan İbrahim Peygamber ve o güne kadar hiç çocuğu olmamış olan eşi Sâre, bu müjdeye gülmüşlerdi. Bu nedenle Tanrı, çocuğun adının İshak (Isaac), yani ''gülmek'' anlamına gelen bir sözcük olması gerektiğini buyurdu.

Newton henüz 4 yaşındayken, annesi zengin bir din adamıyla evlendi ve yeni kocasının yanına yerleşti.[13] Annesi Newton'ı anneannesine bıraktı ve Newton yedi yıl anneannesinin yanında kaldı. Bu travmatik durum, Newton'ın, ailesinden ve özellikle de üvey babasından nefret etmesine neden oldu. Newton, 12 yaşından 17 yaşına kadar bir eczacı olan William'ın evinde yaşadı ve burada hem simyaya hem de eczacının üvey kızı Miss Storey'den etkilenmeye başladı.[14]

Annesi, kocası yedi yıl sonra ölünce, kendisine oldukça yüklü bir miras kalarak geri döndü.[13] 12 yaşında Grantham'da King's School'da (Kralın Okulu) eğitime başladı ve 1661'de bitirdi.[15] Bir dönem annesi onu çiftçi yapmak için okuldan aldı, ama Newton çiftlik işlerine hiç ilgi duymuyordu.[16] Annesi Newton'ı çiftlik işleri ile uğraşıyor zannederken, Newton aslında sürekli gökyüzünü ve yıldızları inceliyor, kitaplar okuyor ve çeşitli notlar alıyordu.[16] En sonunda annesini okula gitmesi ve üniversiteye hazırlanması gerektiğine ikna etti ve okula geri döndü.[16]

19 yaşındayken, eczacı William'ın üvey kızı Miss Storey ile nişanlanmış, fakat Newton'ın yoğun dersleri nedeniyle ilişkileri sonlanmıştır.[17] Newton daha sonradan, hayatı boyunca hiç evlenmedi ve kendisinin başka bir ilişkisi de bilinmemektedir; sadece bu ilişkiyi hep hatırladığı söylenir.[17]

Cambridge'deki yılları (1661-1665)

Newton, 1661 yılında Cambridge'de Trinity College'a girdi.[10] Okula "sizar" olarak girmişti, yani hem okulda çalışıyor hem de okuyordu. Cambridge'de Copernicus ve Kepler'in teorileri göz ardı ediliyor, Galileo'nun çalışmaları tanınmıyordu ve ortama Aristoteles felsefesi hâkimdi.[10] Newton burada üç yıl boyunca cebir, geometri ve trigonometri dersleri aldı, Latince ve Antik Yunancayı öğrendi.[10] Ayrıca bu dönemde Galileo ve Kepler'in eserleri ile tanıştı ve oldukça etkilendi.[18] Descartes, Gassendi, Hobbes ve özellikle Boyle'un felsefi çalışmalarını da okudu.[19]

Newton, fikirlerini yazdığı Quaestiones Quaedam Philosophicae (Bazı Felsefi Sorular) adlı defterinin başına Latince şu notu düşmüştür:

"Platon arkadaşım, Aristoteles arkadaşım, ama en iyi arkadaşım gerçek."[19]

Newton, Cambridge'de geçirdiği yıllarda diğer öğrenciler arasında başarılı olarak sıyrılamamıştı ve dâhiliğini, ortaya çıkan veba salgını nedeniyle kendi çiftliğinde geçirdiği iki yılda göstermişti.

Çiftlikteki çalışmaları (1665-1667)

Newton'ın gençlik yıllarında yapılmış bir portresi
Newton'a ilham kaynağı olan elmanın düştüğü ağaç

1665 yılının Ağustos ayında Londra'da başlayan veba salgını nedeniyle Cambridge'deki Trinity College kapatıldı ve Newton, 1667'nin Mart ayına kadar Woolsthorpe kasabasındaki çiftliğinde kaldı.[10][20] Çiftlikte geçirdiği bu iki sene oldukça verimliydi ve bu dönemde kütleçekim üzerinde düşünmeye başladı.[21] Çiftlikteki çalışmalarında diferansiyel ve integral hesaplamalarının da temelini attı. Geçmişte alan, yay uzunluğu, tanjant bulma gibi eskiden kullanılan yöntemleri diferansiyel hesaplamayı temel alarak birleştirdi.[19] Çiftlikte karanlık bir odada güneş ışığını bir prizmaya tutarak ışık tayfı oluşturmuş ve beyaz ışığın tek başına bir birim olmadığını fark etmiştir.[19]

Cambridge'e dönüşü (1667-1696)

1667 yılında Newton, üniversite tekrar açılınca Cambridge'e geri döndü ve iki yıl sonra matematik profesörü oldu.[21] Yaklaşık 30 yıl Cambridge'de kaldı, mektuplar yoluyla diğer bilim insanları ile konuşarak tek başına çalışmalarına devam etti. Bu yıllarda, en büyük eseri olan Principia kitabını hazırladı ve tamamladı. Işık ile ilgili çiftliğinde yaptığı deneyler sonucu mercekli teleskopların kusurlar yarattığını fark etti ve bunun üzerine kendisi bir yansıtmalı teleskop geliştirdi. 1668 yılında bu teleskop ile bilim dünyasının ilgisini çekti ve 1672 yılında da Royal Society'nin üyesi oldu.[21]

Principia (1687)

Principia'nın ilk basımı (1687)

Isaac Newton, dünya tarihinin en önemli bilim eserlerinden biri olan Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri) kitabını Latince olarak yayımladı.[22] Kitapta ispatları geometri ile yapmış, evrensel kütleçekim yasasını açıklamış ve cisimlerin kütleleri ile doğru, mesafeleri ile de ters orantılı olarak birbirlerini çektiklerini açıklamıştır.[22]

Kitap, Newton tarafından üç ana bölüme ayrılmıştır.[23] Birinci bölümde Galileo'nun deneylerinden övgü ile söz eder ve Kepler kanunlarını matematiksel olarak ispatlar.[23] Bu bölümde kendi ismi ile anılan ''Newton hareket yasalarını'' açıklamıştır.[23] İkinci bölümde de, akışkan içindeki hareketleri incelemiştir ve en iyi gemi tasarımı için öneriler koymuştur.[23] Bu bölümde dalga hareketlerini matematiksel incelemesi ilgi çekmiştir.[23]

Londra'daki yılları ve ölümü (1696-1727)

Newton'ın Westminister Manastırı'nda bulunan mezarı

1696'da Newton'a Kraliyet Darphanesi'nin müdürlüğü teklif edildi ve Newton bunu kabul ederek Londra'ya yerleşti. Bu işini çok ciddiye almıştı ve özellikle sahte paralara karşı büyük bir mücadele başlattı.[13] Newton, Londra'daki yaşamı sevmişti ve artık akademik çalışmalar ile çok ilgilenmek istemiyordu.[11] 1703'te Royal Society'nin başına getirildi ve ölümüne kadar bu görevde kaldı. 1705'te şövalyelik unvanı aldı.[21] 1706'da kraliyet derneğinin başkanlığına seçildi. 1708'de Kraliçe Anne tarafından "Sir" unvanıyla ödüllendirildi.[2]

Isaac Newton, 31 Mart 1727 tarihinde, 84 yaşındayken öldü ve Westminster Manastırı'na gömüldü.[21]

Opticks (1704)

1704'te ışık ve renkleri konu alan The Opticks kitabını yayımladı.[21] Kitabını Principia'da olduğu gibi Latince değil, İngilizce basmıştı. Böylece Newton, kitabı aracılığıyla daha geniş kitlelere ulaşabilmiştir. Kitapta yansıma ve kırınım hesapları, beyaz ışığın tayfın renklerine ayrılması, gözün çalışma yöntemi, merceklerle görüntü oluşumu, gökkuşağının renkleri, yansıma, teleskopun yapımı gibi konulardan bahseder.

Newton'ın büyük bir eleştirilme ve yadırganma korkusu vardı; bu nedenle buluşlarını ilk düşündükten yıllar sonra yayımladığı düşünülmektedir.[19] Bu yönü, bazı bilim insanları ile sert tartışmalara girmesine de neden olmuştur. Leibniz'i kendi fikirlerini çalmak ile suçlamış, ününü ve gücünü kullanarak Leibniz'in kendisini savunmasına engel olmaya çalışmıştır. Başka bir fizikçi Robert Hooke ile çeşitli konularda tartışmaları olmuştur. Newton'ın, Principia kitabını yayımlamak için Hooke'un ölümü beklediği de söylenir; çünkü kitap Hooke'un ölümünden bir sene sonra yayımlanmıştır.

Bilimsel yöntemi

Newton'ın bir portresi (Godfrey Kneller)

Newton, Principia kitabının giriş kısmında bilimin olması gereken amacını şu şekilde belirtmiştir:[24]

Olgulardan doğanın kuvvetlerini keşfetmek, sonra da bu kuvvetler yardımıyla diğer olayları açıklamak...

Ona göre önce olgular gözlemlenmeli, bu gözlemler sonucu doğanın yasaları keşfedilmeli ve sonrasında oluşturulan kuram, bu olayları açıklayabilmelidir.

Newton'a göre doğa, matematiksel niteliklere sahip bölünemez küçük parçacıklardan yapılmıştır ve doğada her olay bu parçacıkların birleşmesi ve dağılması ile oluşmuştur.[24] Ona göre bilimin amacı, deneyler ile birlikte bu olayları matematiksel kuramlar ile genelleştirmektir.[24]

Bilimsel çalışmaları

Matematik

Newton'un matematikte neredeyse her dalda katkıları olmuştur. Özellikle analitik geometride eğrilerin teğetleri (diferansiyel) ve eğrilerin oluşturduğu alanları (integral) hesaplamada yöntemler geliştirmiştir.[25] Bu iki işlemin birbirlerine ters olduğunu bulmuş, eğimler ile ilgili çözümler geliştirmiş ve bunlara akış (fluxion) metotları ismini vermiştir çünkü niceliklerin bir boyuttan diğerine aktığını hayal etmiştir.[25]

Matematikte ifadesinin üstel seriye açılımını veren genel iki terimli teoremini buldu.

Leibniz ile kalkülüs tartışması

Newton, "akış" yöntemlerini 1666 yılında geliştirmişti ve sadece birkaç matematikçiye özel olarak göstermişti.[25] 1675'te Paris'te Gottfried Wilhelm Leibniz de tamamen bağımsız olarak kendi diferansiyel yöntemini geliştirdi.[25] Leibniz 1684'te kendi yöntemini yayınlayınca, bilim dünyasında bu yöntemi önce kimin bulduğuna dair sert bir tartışma başladı ve 1716'da Leibniz öldükten sonra bile tartışma devam etti.[25] Günümüzde tarihçiler Newton ve Leibniz'in birbirlerinden tamamen habersiz bu yöntemleri geliştirdiklerini düşünüyorlar.

Mekanik

Newton'un bilime en büyük katkısı mekanik alanındadır. Merkezkaç kuvveti yasası ile Kepler yasalarını birlikte ele alarak kütleçekim yasasını ortaya koydu. Newton hareket yasaları olarak bilinen eylemsizlik ilkesi, kuvvetin kütle ile ivmenin çarpımına eşit olduğunu ifade eden yasa ve etki ile tepkinin eşitliği fiziğin en önemli yasalarındandır.

Evrensel kütleçekim formülü

Kütle çekimi

Newton denilince akla ilk kütleçekim gelir çünkü fizik tarihinde bu fikir bir devrim yaratmıştır.[24] Newton'dan önce Joannes Kepler, gezegenlerin eliptik hareketlerini salt matematiksel olarak açıklamıştı ama gezegenlerin neden yörüngede kaldıklarına dair bir açıklama getirmemişti.[24]

Newton kütleçekimi ilk kez 1665 yılında düşündü ama Principia kitabını 1687 tarihine kadar yayınlamadı.[26]

Newton öncelikle Kepler yasalarının doğru olması durumunda Güneş ve gezegenler arasında bir çekim kuvveti olması gerektiğini düşündü.[18] Bu tür bir kuvvet olması durumunda gezegenlerin Kepler'in tarif ettiği şekilde hareket edeceğini düşündü ve kütleçekimin matematiksel ifadesini verdi.[18]

Formülleri

*=0.0000000000667
*=birinci nesnenin kütlesi (kg)
*=ikinci nesnenin kütlesi (kg)
*=aralarındaki uzaklık (m)
*=Kuvvet (Newton [N])

*=Kuvvet (Newton [N])
*=kütle (kg)
*=ivme

Newton mekaniği

Newton mekaniği yakın çevremizdeki hareketleri açıklayan bir bakış açısıdır, atom altı parçacıkları için kuantum mekaniği, galaktik hareketler için ise görelilik kuramları uygulanır.[27] Newton mekaniği büyük yıldız ve gezegenlerin yörüngelerini hesaplarken bazı küçük sapmalara neden olmaktadır fakat dünyadaki küçük cisimler ve mühendislik hesaplamalarında bunlar tamamen göz ardı edilebilecek kadar küçüktür.[18]

Newton hareket yasaları

Newton hareket yasaları olarak bilinen üç yasa şu şekildedir:[27]

  1. Hareketli bir cisim dışarıdan bir kuvvete maruz kalmazsa doğrusal hareketini sürdürür.
  2. Bir cismin kütlesi ne kadar fazla ise hareket ettirici bir etkiye direnci o kadar büyük olur. (F=ma)
  3. Her etkiye karşı ona eşit ve karşıt yönde bir tepki vardır.

Newton'un hareket yasaları, evrenin bir düzen içinde ve deterministik olduğu sonucuna varmış ve sonrasında felsefeyi oldukça etkilemiştir.[28]

Beyaz ışık prizmadan geçtikten sonra tayf oluşturuyor.

Optik

Newton bir ışık kaynağından çıkan ışığın bir cisme çarpıp aydınlatması olayına farklı bakmış, ışığın hareket ettiğini ve sonlu bir hızı olduğunu düşünmüştür.[29] Mercek ve prizmalar kullanarak bu ışık tayfını tekrar beyaz ışığa çevirmeyi de başarmıştır.[30]

Newton karanlık bir odada küçük bir delikten gelen güneş ışığını bir prizmadan geçirerek bir renk tayfı oluşturmuş ve gökkuşaklarının nasıl oluştuğunu açıklamıştır.[31]

Başlıca eserleri

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Ekşi, Elçin (21 Mart 2019). "Isaac Newton". Bilimma Bilim. 29 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2022. 
  2. ^ a b Hart, Michael H. Bakırcı, Çağrı Mert (Ed.). "Isaac Newton Kimdir? Ne Yapmıştır? Kendi Ağzından Yaşam Öyküsü..." Evrim Ağacı. 9 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2022. 
  3. ^ "The Mathematical Principles of Natural Philosophy" (İngilizce). Encyclopædia Britannica. 22 Eylül 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ekim 2023. 
  4. ^ Newton, Isaac (1729). The Mathematical Principles of Natural Philosophy (İngilizce). B. Motte. Erişim tarihi: 13 Ekim 2023. 
  5. ^ Hart, Michael H. (2000). The 100: A Ranking Of The Most Influential Persons In History (İngilizce). Kensington. s. 13. ISBN 978-0-8065-1350-8. Erişim tarihi: 13 Ekim 2023. 
  6. ^ "Einstein the greatest!". BBC News. 29 Kasım 1999. 11 Ocak 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ocak 2015. 
  7. ^ Robinson, Andrew (25 Nisan 2023). The Scientists: An Epic of Discovery (İngilizce). Thames & Hudson. ISBN 978-0-500-77813-5. Erişim tarihi: 13 Ekim 2023. 
  8. ^ "Türk Hamamlarında Suyun Kaldırma Kuvveti Neden Yok? | Emin Çapa | TEDxIstanbul". TEDx Talks. 12 Haziran 2015. 17 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ekim 2023 – YouTube vasıtasıyla. 
  9. ^ Kaynak: Christianson, Gale E.,(2008), Isaac Newton, Bilimsel Devrim, Yaşam Öyküsü Kitaplığı,5. Basım, (Çeviren: Zekeriya AYDIN), Tübitak Popüler Bilim Kitapları, Sayfa:4
  10. ^ a b c d e Bulu, Atıl. "Sir Isaac Newton (1642 – 1727)" (PDF). İstanbul: Okan Üniversitesi. s. 1. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2011. 
  11. ^ a b "Isaac Newton". Arşivlenmiş kopya. Encyclopedia Britannica. 9 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  12. ^ Yıldırım, Cemal (Şubat 1993). "Bilimin Öncüleri: Newton (1642-1727)" (PDF). Bilim ve Teknik. Cilt 303. s. 141. 15 Aralık 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2011. 
  13. ^ a b c Robert A. Hatch. "A Chronology of Isaac Netwon's Life - Work - Publication". Newton Timeline (İngilizce). University of Florida. 7 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2011. 
  14. ^ "Isaac Newton: Yaşamış Son Büyücü!". YouTube. Evrim Ağacı. 3 Ekim 2021. 2 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Haziran 2022. 
  15. ^ "Isaac Newton". Marmara Üniversitesi. 20 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2011. 
  16. ^ a b c "Bilim Adamlarının İlginç Yönleri: Sir Isaac Newton" (PDF). Bilim ve Teknik. Ankara: Tübitak. s. 25. 11 Aralık 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2011. 
  17. ^ a b "Isaac Newton" (İngilizce). Bellevue College. 9 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  18. ^ a b c d Kaptanoğlu, H. Turgay. "Gezegenlerin Hareketi" (PDF). Ankara: Bilkent Üniversitesi. s. 12. 2 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  19. ^ a b c d e J J O'Connor. "Sir Isaac Newton" (İngilizce). İskoçya: University of St. Andrews. 24 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  20. ^ Koyuncu, Hüseyin (19 Mart 2020). "'Evde Kal' çağrısına o da uymuştu: Isaac Newton ve Büyük Veba Salgını". euronews. 28 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Haziran 2022. 
  21. ^ a b c d e f "Isaac Newton (1643 - 1727)" (İngilizce). BBC. 10 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  22. ^ a b Bulu, Atıl. "Evrim Tümevarım Bilim Yaratımcılık Tümdengelim Metafizik" (PDF). İstanbul: Okan Üniversitesi. s. 12. 4 Mart 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  23. ^ a b c d e İnan, Demir (Mart 1973). "330. Doğum Yıldönümünde Bir Isaac Newton ve Bilime Getirdiği (Üyelik Gerekiyor)" (PDF). Bilim ve Teknik. Cilt 64. ss. 19-22. 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  24. ^ a b c d e Topdemir, Hüseyin Gazi (Ekim 2010). "Isaac Newton ve Bilim Devrimi (Üyelik Gerekiyor)" (PDF). Bilim ve Teknik. Cilt 515. ss. 86-91. 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  25. ^ a b c d e "Isaac Newton's Life" (İngilizce). İngiltere: Isaac Newton Institute for Mathematical Sciences. 28 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  26. ^ Bertrand Russell (Ekim 1962). "Bilimden Beklediğimiz" (PDF). Varlık Yayınevi. s. 4. 29 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Mayıs 2011. 
  27. ^ a b Timur Karaçay (Eylül 2004). "Determinizm ve Kaos" (PDF). Mantık, Matematik ve Felsefe II.Ulusal Sempozyumu. Ankara: Başkent Üniversitesi. ss. 1-10. 15 Aralık 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Mayıs 2011. 
  28. ^ Koçak, Kasım. "Kaos ve Atmosfer" (PDF). İstanbul: İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi. s. 2. 29 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  29. ^ Işıldak, Suat (Mayıs 2008). "Yaratmada İlk Adım: İmge ve İmgelem" (PDF). Necatibey Eğitim Fakültesi Elektronik Fen ve Matematik Eğitimi Dergisi. Balıkesir: Balıkesir Üniversitesi. s. 68. 12 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  30. ^ H. Ökkeş (Bahar 2004). "Sir Isaac Newton(1642-1727)" (PDF). Matematik Dünyası. İstanbul: Bilgi Üniversitesi. s. 112. 12 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 
  31. ^ Mennan, Zeynep (2002). "Günlerin Köpüğünde renkler ve çağrıştırdıkları" (PDF). Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi. s. 77. 15 Aralık 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2011. 

Notlar

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Klasik mekanik</span>

Klasik mekanik, makroskobik boyutlarda cisimlerin hareketlerini hem deneysel hem de matematiksel olarak inceleyen, fiziğin iki ana dalından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Kuvvet</span> kütleli bir cisme hareket kazandıran etki

Fizik disiplininde, kuvvet bir cismin hızını değiştirmeye zorlayabilen, yani ivmelenmeye sebebiyet verebilen - hızında veya yönünde bir değişiklik oluşturabilen - bir etki olarak tanımlanır, bu etki diğer kuvvetlerle dengelenmediği müddetçe geçerlidir. Itme ya da çekme gibi günlük kullanımda yer alan eylemler, kuvvet konsepti ile matematiksel bir netliğe ulaşır. Kuvvetin hem büyüklüğü hem de yönü önemli olduğundan, kuvvet bir vektör olarak ifade edilir. Kuvvet için SI birimi, newton (N)'dur ve genellikle F simgesi ile gösterilir.

<span class="mw-page-title-main">Mekanik</span> kuvvetlere veya yer değiştirmelere maruz kalan fiziksel cisimlerle ilgilenen bilim

Mekanik, fiziğin fiziksel nesnelerin hareketleriyle, özellikle kuvvet, madde ve hareket arasındaki ilişkilerle ilgili alanıdır. Nesnelere uygulanan kuvvetler yer değiştirmeler veya bir nesnenin çevresine göre konumunda değişikliklerle sonuçlanır. Fizik'in bu dalının kökenleri Antik Yunanistan'da Aristoteles ve Arşimet'in yazılarında bulunur.. Erken modern dönem sırasında, Galileo, Kepler ve Newton gibi bilim adamları şimdiki klasik mekaniğin temellerini attılar. Klasik mekanik, duran veya ışık hızından çok daha düşük hızlarla hareket eden cisimlerle ilgili klasik fizikin bir dalıdır. Kuantum aleminde olmayan cisimlerin hareketini ve üzerindeki kuvvetleri inceleyen bilim dalı olarak da tanımlanabilir. Alan bugün kuantum teorisi açısından daha az anlaşılmıştır.

Kütleçekim ya da çekim kuvveti, kütleli her şeyin gezegenler, yıldızlar ve galaksiler de dahil olmak üzere birbirine doğru hareket ettiği doğal bir fenomendir. Enerji ve kütle eşdeğer olduğu için ışık da dahil olmak üzere her türlü enerji kütleçekime neden olur ve onun etkisi altındadır.

<span class="mw-page-title-main">Diferansiyel denklem</span>

Matematikte, diferansiyel denklem, bir ya da birden fazla fonksiyonu ve bunların türevlerini ilişkilendiren denklemdir. Fizik, kimya, mühendislik, biyoloji ve ekonomi alanlarında matematiksel modeller genellikle diferansiyel denklemler kullanılarak ifade edilirler. Bu denklemlerde, fonksiyonlar genellikle fiziksel ya da finansal değerlere, fonksiyon türevleriyse değerlerin değişim hızlarına denk gelir.

<span class="mw-page-title-main">Yörünge</span> bir gökcisminin bir diğerinin kütleçekimi etkisi altında izlediği yola yörünge adı verilir

Gök mekaniğinde yörünge veya yörünge hareketi, bir gezegenin yıldız etrafındaki veya bir doğal uydunun gezegen etrafındaki veya bir gezegen, doğal uydu, asteroit veya lagrange noktası gibi uzaydaki bir nesne veya konum etrafındaki yapay uydunun izlediği kavisli bir yoldur. Yörünge, düzenli olarak tekrar eden bir yolu tanımlamakla birlikte, tekrar etmeyen bir yolu da ifade edebilir. Gezegenler ve uydular Kepler'in gezegensel hareket yasalarında tanımlandığı gibi, kütle merkezi elips biçiminde izledikleri yolun odak noktasında olacak şekilde yaklaşık olarak eliptik yörüngeleri takip ederler.

Fizikte, kütle, Newton'un ikinci yasasından yararlanılarak tanımlandığında cismin herhangi bir kuvvet tarafından ivmelenmeye karşı gösterdiği dirençtir. Doğal olarak kütlesi olan bir cisim eylemsizliğe sahiptir. Kütleçekim kuramına göre, kütle kütleçekim etkileşmesinin büyüklüğünü de belirleyen bir çarpandır (parametredir) ve eşdeğerlik ilkesinden yola çıkılarak bir cismin kütlesi kütleçekimden elde edilebilir. Ama kütle ve ağırlık birbirinden farklı kavramlardır. Ağırlık cismin hangi cisim tarafından kütleçekime maruz kaldığına göre ve konumuna göre değişebilir.

<span class="mw-page-title-main">Newton'un hareket yasaları</span> Bilimsel Yasalar

Newton'un hareket yasaları, bir cisim üzerine etki eden kuvvetler ve cismin yaptığı hareket arasındaki ilişkileri ortaya koyan üç yasadır. İlk kez Isaac Newton tarafından 5 Temmuz 1687 tarihinde yayımlanan Philosophiae Naturalis Principia Mathematica adlı çalışmada ortaya konmuştur. Bu yasalar klasik mekaniğin temelini oluşturmuş, bizzat Newton tarafından fiziksel nesnelerin hareketleri ile ilgili birçok olayın açıklanmasında kullanılmıştır. Newton, çalışmasının üçüncü bölümünde, bu hareket yasalarını ve yine kendi bulduğu evrensel kütleçekim yasasını kullanarak Kepler'in gezegensel hareket yasalarının elde edilebileceğini göstermiştir.

1. Yasa
Eylemsiz referans sistemi adı verilen öyle referans sistemleri seçebiliriz ki, bu sistemde bulunan bir parçacık üzerine bir net kuvvet etki etmiyorsa cismin hızında herhangi bir değişiklik olmaz. Bu yasa genellikle şu şekilde basitleştirilir: “Bir cisim üzerine dengelenmemiş bir dış kuvvet etki etmedikçe, cisim hareket durumunu korur.”
2. Yasa
Eylemsiz bir referans sisteminde, bir parçacık üzerindeki net kuvvet onun çizgisel momentumunun zaman ile değişimi ile orantılıdır:
<i>Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica</i>

Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica genellikle basitçe Principia, olarak anılır, Sir Isaac Newton'un Newton'un hareket yasalarını ve evrensel çekim yasasını açıklayan bir kitabıdır. Principia Latince yazılmıştır ve üç cilttir. Principia, 5 Temmuz 1686'da o zamanki Royal Society Başkanı olan Samuel Pepys tarafından imprimatur olarak yetkilendirilmiş ve ilk olarak 1687'de yayımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Fizik felsefesi</span>

Fizik felsefesi, klasik ve modern fiziğin içerisindeki teori ve yorumları inceleyen bir bilim felsefesi dalıdır. Fizik teorileri ve yorumlarından yola çıkarak sorduğu sorularla çeşitli cevaplara ulaşmayı amaçlamaktadır. Uzay ve zaman felsefesi, kuantum mekaniği felsefesi, termal ve istatistiksel felsefe gibi alt dallara ayrılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Newton'un evrensel kütleçekim yasası</span> Fizik kanunu

Newton'un evrensel çekim yasası (klâsik mekaniğin bir parçasıdır) aşağıdaki gibi ifade edilir;

Her bir noktasal kütle diğer noktasal kütleyi, ikisini birleştiren bir çizgi doğrultusundaki bir kuvvet ile çeker. Bu kuvvet bu iki kütlenin çarpımıyla doğru orantılı, aralarındaki mesafenin karesi ile ters orantılıdır:

Burada:

  • F iki kütle arasındaki çekim kuvvetinin büyüklüğü,
  • G Evrensel çekim sabiti 6.67 × 10-11 N m2 kg-2,
  • m1 birinci kütlenin büyüklüğü,
  • m2 ikinci kütlenin büyüklüğü,
  • r ise iki kütle arasındaki mesafedir.
<span class="mw-page-title-main">Kütle çekimi sabiti</span> nesneler arasındaki yerçekimi kuvvetini kütleleri ve mesafeleriyle ilişkilendiren fiziksel sabit

Kütleçekim sabiti MKS sisteminde yaklaşık 6,67x10ˉ¹¹ değerine sahiptir ve de G harfi ile gösterilir.

<span class="mw-page-title-main">Kepler'in gezegensel hareket yasaları</span>

Kepler'in gezegensel hareket yasaları, Güneş Sisteminde bulunan gezegenlerin hareketlerini açıklayan üç matematiksel yasadır. Alman matematikçi ve astronom Johannes Kepler (1572-1630) tarafından keşfedilmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Fizik tarihi</span> fizik biliminin tarihi

Fizik, felsefe ürünü bir çalışma alanıdır ve bu yüzden 19. yüzyıla kadar doğa felsefesi diye adlandırıldı. Ünlü fizik bilgini Isaac Newton (1642-1726) bile temel yapıtını "Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri" olarak adlandırmış ve kendisini de bir doğa filozofu olarak görmüştür. Günümüzde ise fizik; madde, enerji ve bunların birbiri arasındaki ilişkiyi inceleyen bir bilim dalı olarak tanımlanır. Fizik bir bakıma en eski ve en temel kuramsal bilimdir; onun keşifleri doğa bilimleri'nin her alanı hakkındadır çünkü madde ve enerji; doğanın temel ögeleridir. Diğer bilim dalları genellikle kendi alanlarıyla sınırlıdır ve fizikten sonradan ayrılıp bir bilim dalı olmaya hak kazanmış diye düşünülebilinir. 16. yüzyılda fizik doğa bilimlerinden ayrılmış, Rönesans dönemi sonrasında hızla artan bilgi birikimi ile mekanik, optik, akustik, elektrik gibi alt bilim dalları ortaya çıkmıştır. Fizik günümüzde klasik fizik ve modern fizik olarak ikiye ayrılır.

De motu corporum in gyrum, Isaac Newton’un 1684 Kasım’ında Edmond Halley’e gönderdiği el yazısı müsveddelerin tahmin edilen başlığıdır. Newton bu müsveddeleri, Halley’in Newton’u problemler üzerine sorguladığı ve Halley’in fikirleri ve Sör Christopher Wren ile Robert Hooke dahil, onun Londra’daki bilimsel camiası hususlarında fikir jimnastiğinin yapıldığı o yıl içinde daha önce Halley tarafından yapılan bir ziyareti takiben göndermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kepler yörüngesi</span> üç boyutlu uzayda iki boyutlu bir yörünge düzlemi oluşturan bir elips, parabol, hiperbol benzeri bir yörünge cismininin hareketini açıklayan kavram

Gök mekaniği olarak, Kepler yörüngesi üç boyutlu uzayda iki boyutlu bir yörünge düzlemi oluşturan bir elips, parabol, hiperbol benzeri bir yörünge cismininin hareketini açıklar.. Kepler yörüngesi yalnızca nokta iki cismin nokta benzeri yerçekimsel çekimlerini dikkate alır, atmosfer sürüklemesi, güneş radyasyonu baskısı, dairesel olmayan cisim merkezi ve bunun gibi bir takım şeylerin diğer cisimlerle girdiği çekim ilişkileri nedeniyle ihmal eder. Böylece Kepler problemi olarak bilinen iki-cisim probleminin, özel durumlara bir çözüm olarak atfedilir. Klasik mekaniğin bir teorisi olarak, aynı zamanda genel görelilik etkilerini dikkate almaz. Kepler yörüngeleri çeşitli şekillerde altı yörünge unsurları içine parametrize edilebilir.

Fizik'te, yerçekimi teorileri kütleli cisimlerin hareket mekanizmalarını kapsayan etkileşimleri esas alır. Antik zamanlardan bu yana birçok Yerçekimi teorisi ortaya atılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Yörünge mekaniği</span>

Yörünge mekaniği veya astrodinamik, roketler ve diğer uzay araçlarının hareketini ilgilendiren pratik problemlere, balistik ve gök mekaniğinin uygulamasıdır. Bu nesnelerin hareketi genellikle Newton'un hareket kanunları ve Newton'un evrensel çekim yasası ile hesaplanır. Bu, uzay görevi tasarımı ve denetimi altında olan bir çekirdek disiplindir. Gök mekaniği; daha genel olarak yıldız sistemleri, gezegenler, uydular ve kuyruklu yıldızlar gibi kütle çekimi etkisinde bulunan yörünge sistemleri için geçerlidir. Yörünge mekaniği; uzay araçlarının yörüngelerine ait yörünge manevraları, yörünge düzlemi değişiklikleri ve gezegenler arası transferler gibi kavramlara odaklanır ve itici manevralar sonuçlarını tahmin etmek için görev planlamacıları tarafından kullanılır. Genel görelilik teorisi, yörüngeleri hesaplamak için Newton yasalarından daha kesin bir teoridir ve doğru hesaplar yapmak ya da yüksek yerçekimini ihtiva eden durumlar söz konusu olduğunda bazen gereklidir.

Astronomik çekişme popüler bilim kitapları yazarı Isaac Asimov tarafından geliştirilmiş bir kavramdır ve Güneş sistemindeki uydular üzerindeki gezegen ve Güneş etkisini karşılaştırmak amacıyla kullanılır. Uzaydaki bütün nesneler diğer nesnelerin çekim alanı içindedirler. Ancak Güneş sistemindeki uydular için bu etkilerin çoğu ihmal edilecek kadar küçüktür. En önemli etkiler ise ilgili gezegenin ve Güneşin kütleçekim kuvvetleridir.

Süreklilik yasası, Gottfried Leibniz tarafından Cusalı Nicholas ve Johannes Kepler'in daha önceki çalışmalarına dayanan buluşsal bir ilkedir. Sonlu için başarılı olan, sonsuz için de başarılı olur ilkesidir. Kepler, dairenin alanını sonsuz küçük kenarlı sonsuz kenarlı bir çokgen olarak temsil ederek ve tabanı sonsuz küçük olan sonsuz sayıda üçgenin alanlarını birbirine ekleyerek hesaplamak için süreklilik yasasını kullandı. Leibniz bu ilkeyi aritmetik işlemler gibi kavramları sıradan sayılardan sonsuz küçüklere genişletmek için kullandı ve sonsuz küçükler hesabının temelini attı. Aktarım ilkesi, hipergerçek sayılar bağlamında süreklilik yasasının matematiksel bir uygulamasını sağlar.